anlatıyorum beyler. Bir iki dinleyen çıkarsa tabi?

up up up up up

up up up up

bir-iki rez.e devam edcem

beynim kararmış ve sanki adımı bile unutmuşum gibi bir halde binanın kapısından içeri girdim. geri dönmemi isteyen milyonlarca hücrem vardı ama ben onlara karşı koymaya calısıyordum. lan şimdi geri dönsem ne dicem hem kıza? aklıma bir bahane gelse belkide geri dönmüştüm şimdi. neyse dedim yarın sabaha kadar bişey düşünüp gidince uygularım. o anı tekrar düşünmek bile beni benden alıyordu. merdivenleri çıkarken sanki kozasından yeni çıkmış bir kelebek kadar özgür ama sanki o kelebeğin ölümüne dakikalar varmış gibi de karamsardım. ellerimin hala titrediğini hissettim. o an aklımda bi ampul yandı. elim alel acele cebime gitti. evet fiş. fişin üzerinde genellikle kasiyerlerin adı yazar. aldım açtım fişi ve o iri ve kahverengi kızın ismi yazılıydı fişin üzerinde. Sema

bende titreyen gözlerimi yerden kaldırıp kıza doğru baktım. o nasıl bakmaydı öyle. önünde eridim sandım bi an. ekmek leri gösterdim. 5 tane dedim. hafiften güldü kız. sanki daha çok acıtmak istemişti yüreğimi. ellerim kar beyazı kesilmiş halde kıza parayı uzattım. belki alırken eli elime değer düşüncesi vardı o an açıkçası. ama buna kendim cesaret edemeyip parayı tezgahın üzerine bıraktım. gercekten heyecanımı anlamıştı. hafiften sırıttı bana. alay ediyor zannettim. bu kısacık an bana o kadar uzun gelmişti ki vücudum terler içindeydi. kız bana fişi verdi. gözlerimin ucuyla onu süzüp iyi güzler kolay gelsin dedim. ağır adımlarla çıktım marketten. sanki geri geri yürüyordum. o an hiç bitsin istememiştim. acaba geri mi dönseydim markete? gözlerinin içine bakıp evet o iri ve kahverengi gözlerin içine bakıp ben sana aşık oldum mu deseydim ? dönmedim de bu içimdekileri söylemedim de. ama birgun gelecek söyleyecektim.

traş olup geliyom panpa devam et

ben sabah kahvaltıyı hazırlamak için erken uyandım. bütlere 1 gün kalmıştı. mutfaga gittim baktım ekmek yok. çıkıp ekmek alayım dedim. üzerime hırkamı aldım ve picamalarımla çıktım dışarı. bizim elemanların oturdugu bina bir sokak ya da caddeden öte bir mahelle içindeydi ve mahellenin içinde bizim kaldıgımız binannın yakınında bir market vardı. ekmeği almak için o markete girdim. ekmek dolabına yoneldim poşetler asılıydı bir poşet alıp ekmeği doldurdum içine. baska alacagım bişey olmadıgından kasaya yöneldim. aman allahım kasada bir kız ama öyle böyle değil. yemin ediyorum böyle güzel bir tatlılık olamaz. kasada bembeyaz sineli eşek gözü derler ya hani o biçim iri ve yüzünün güzelliğine çok yakışan kahverengi gözleriyle bir kız oturuyoru. o an bacaklarım boşaldı uzerimden sanki kaynar sular öktüler. ellerim ve dizlerim titremeye koyuldu. lan kendimi kaybettim şerefsizim. kız telaşımı anlamış olacakki kafasını kaldırdı bana baktı. lan dondum kaldım oracıkta. ilk kez bana bu kadar güzel bakan bır kız görmüştüm. aklım başımda değildi. hatta ben bende değildim. o an dunya benim için durmuştu. kız usulca hoş geldiniz dedi. sanki içimdeki telaş ve heyecanı anlamıştı.

halamı yok gibleyen

evlerinde kaldığım elemanlardan benim sınıımda olan yoktu. 3üde farklı bolumlerdeydi. bütlerin baslamasına 3-4 gün kaldıgı için birde laylaylom geciriyorduk vaktimizi taki son iki güne kadar. artık ders calısmamız erken uyanıp notları ezberlememiz gerekiyordu. Program yaptık kendimize. benim sabah erken uyanmada sıkıntım olmadıgı için kahvaltıları ben hazırlamayı teklif ettim onlarda kabul ettiler. herkes bir işin ucundan tutacakki düzenli ders calısabilelim. tabi biraz zorlanıyorduk calısmakta ama buna mecburduk.

birinci sınıfın birinci dönemi bitti. finaller açıklandı ve benim 4 bütüm kalmış. benim 4 bütüm kalacak ha? kimse inanmaz buna. derslerimde ki başarımı herkes bilir ve bu yuzden zaten utana sıkıla yalan soyledım eve ben gec gelcem vb vb diye. içim içimi yiyoru tabi nasıl olurda bu kadar büt kalır diye? ama dedim ki vardır bundada bir hayır. büt tarihleri açıklandı iki gun sonra baktım 10 gunluk periyot halinde büt programı var ve benim ilk iki gün 3 butum ve en son gunde son butum var. boyle işin içine edeyim dedim. lan 7 gün son but için beklicektim. neyse dedim içime çektim yine dedim vardır yine bir hayır. özel bir yurtta kalıyordum okurken. milletin cogu derslerini gecti erkenden memlekete gitti bende yurtta anlaşabıldıgım pek kimse kalmayınca evde kalan arkadasların benı davet ettiği geldi aklıma onlarında bütü kalmıştı dedim gidip onlarda kalayım 10 gün. esyamı topladım yanıma yetecek kadarını aldım ve arkadaslarda kalmak üzere onlara gittim.

yaz lan dinliyom

rez. alınırsa devam edeyim yoksa bende kalsın amk

gibleyen yoksa boşa yazmayım?

Bundan tam 5 yıl önce ben üni 1 deyken başıma geldi bu aşk. Daha öncesinden aşklarım olmasına rağmen bu biraz daha olunmaz biraz daha ironi dolu ve bir o kadarda karmakarışıktı. Hiç beklemediği anda genelde aşık olur ya insan benimkide öyle birşeydi. Hem olunmaz hem hesabı ağır hem de beni ve o'nu iki arada bir derede bırakan bir aşk.

up up up up