/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 76.
    +1
    Melisi hastaneden çıkardık,eve zütürdük. Melis bir gün daha dinlendi ve ertesi gün ayaklandı. Annemden Melisin yatağına kahvaltı hazırlamasını istedim.Üst kata çıktım, Melisin yatağının yanındaki yere bıraktım. Saçlarını okşadım, yanaklarından öptüm kendimi ona karşı sorumlu hissediyordum benim yüzümden ölecekti-yani daha önce ölecekti-.Melis yavaşça uyanmaya başladı, uyandı gözlerimin içine baktı.Git seni istemiyorum diye vurmaya başladı. Acıtmaya başlamıştıki ellerini tuttum, yeter artık kendine gel dedim. Tutma ellerimi, sevmediğin birinin ellerini nasıl tutarsın sen diye tokat atmaya çalıştı ellerini tutmama rağmen. Melis bende sana aşık oldum, seni deliler gibi seviyorum dedim.Her şeyin bir zamanı var, şimdi vakit geldi dedim. Bana yalan söyleme dedi, gözleri dolmuştu. Birbirimize baktık bir süre konuşmadan. Melis ben ciddiyim dedim ellerini bırakarak. Kanıtla o zaman dedi. içimden Melisin mutluluğu için oscarlık oynuyorsun iyi tak yedin, hayatın gibildi, battı balık yan gider dedim. Melisin gözlerinin içine bakarak yavaşça eğildim. Boynuna yaklaştım, çenesini tutarak çenesini tutarak uzun bir öpücük kondurdum. inanmıyorum hala dedi. Biraz daha üste çıkarak dudağının kenarından yavaşça-ağzımdan öpücük sesi çıkacak şekilde-öptüm. Hala inanmıyorum dedi. Ellerini ellerime geçirdim, kollarımızı yana doğru açtım, boynuna indim öpmeye başladım yavaşça yukarı çıktım, dudaklarına geldim öpmeye başladım. Yaklaşık üç saniyede bir kendimi çekiyordum, ardından yine öpmeye başlıyordum.Bir kaç dakika öpüştük, kapının aniden açılmasıyla aniden üstünden kalktım. Buket Hanım-ne alakaysa-kapıdaydı. Sevişmeniz bittiyse Murad ikinizi aşşağıda bekliyor dedi. Kadın her ne kadar gözümde değersiz olsada çok utanmıştım. Buket Hanım gözleriyle beni taciz ediyordu yine, kapıyı kapattı ve çıktı. Melise inandın mı artık dedim.Son bir şey daha var ondan sonra inanıcam dedi ve başımı avuçlarının arasına alarak bir öpücük daha kondurdu. Beraber aşağı indik, Murad Bey purosunu yakmış bizim gelmemizi bekliyordu. Gelmemizle oturun dedi ve içeriden anneme ve babama seslendi oturun lütfen dedi. Konuşmaya başladı. Fatih bana geldi ve kızım Melisle ciddi düşündüğünü söyledi ve bende bunu kızıma sordum oda aynısını söyledi.Ben Melisin babası olarak önlerinde bir engel görmüyorum dedi. Annem siz öyle uygun gördüyseniz diyerek onaylarcasına başını aşağı indirdi. Babam yerine annem konuşuyordu anlamadığım bir şekilde. Haftaiçi nişan, haftasonuda düğünü yapalım diyorum uygun mu diye sordu bana.Siz nasıl isterseniz dedim bende. Melisin mutluluğu yüzünden okunuyordu, gerçekten beni seviyor galiba diye düşündüm. Belkide zamanla bende onu sevecektim ama aklımın köşesinde hep Alara kalacaktı. Melis bana ve babasına sarıldı, annemin babamın elini öptü. Ardından herkes gitti, Murad Bey kalmam için işaret etti. Yarın bir teslimat var bu senin son işin sonra hep kızımda beraber olmanı istiyorum dedi. Tamam Murad Bey emredersiniz dedim. Bana bundan sonra Murad Bey deme, Murad baba de dedi. Bende tamam Murad baba dedim, gülümsedim.Arabayla dışarı çıkıp birkaç bira aldım. Yeni içmeye başlamıştım ama alışmıştım, kolay kafa olmuyordum yani. Sote mekanıma çektim,bir-iki bira devirdim. Yine yanımda o araba vardı, yani bizim yiğişken çift.iki bira kapıp arabadan indim, camlarını tıklattım. Artık şaşırmıyorlardı, camı yavaşça açtı, buyur abi dedi.iki birayı verdim, hadi bendensiniz gençler dedim. Sağol abi dedi, çok dolmuştum biraz konulabilir miyiz sizle dedim, olur abi ne demek dedi. Arka koltuğa oturdum bütün yaşadıklarımı anlattım, şaşkınlıkla beni dinliyorlardı.
    Tümünü Göster
    ···
  2. 77.
    +1
    Melis harbi harbi rahatsızmış ya la. Bende sana yalan söylediler sanmıştım * devam panpa hız kesme okuyoruz biz *
    ···
  3. 78.
    0
    En başından başımdan geçenleri anlattım dikkatlice dinlediler, şaşırdıkları yüzlerinden okunuyordu.Siz benim yerimde olsanız ne yapardınız dedim,abi vallaha iyi ki senin yerinde değiliz dediler gülüştük. Neyse gençler ben sizi yalnız bırakayım dedim arabadan indim. Arabama bindim radyoyu açtım,bir sigara daha yaktım. Telefonuma mesaj geldi, cebimden telefonu çıkardım. Mesaj Alaradan idi, umarım Melisle çok mutlu olursunuz yazıyordu. Radyoda Sezen Aksu-Vazgeçtim çalıyordu, vazgeçmek bu kadar kolay mıydı hayatından, insanlardan,aşkından. Hiç düşünmeden arabayı Alaranın evine sürdüm ve aşşağı inmesi için mesaj attım. Biraz bekledim üzgünüm gelemem diye bir mesaj attı. Bende sana anlatacaklarım var diye cevap verdim. Birkaç dakika sonra aşşağı indi üstünde ince bir pardesü vardı. Arabada kamera olduğu için aşşağı indim. Direk konuya girip evet noldu dedi. Melis hasta biliyorsun demi dedim başını salladı. Melisle sevdiğim için değil, zorunda olduğum için evlenmek zorundayım dedim.Oda nasıl zorundasın dedi,bu kadarını söyleyebilirim bunu bil yeter dedim. Bana her şeyi açık açık anlatabileceğin zaman gel yoksa beni arama dedi ve yavaş adımlarda eve doğru yürümeye başladı. Arkasından seslenicektim, gitme dicektim ama o an bir faydası yoktu çünkü haklıydı tamam çok az konuşmuş ve vakit geçirmiştik ama birbirimizden hoşlanıyor gibiydik.Ama birbirimize her konuda net olmamız lazımdı ve benim ona söyleyemeyeceğim şeyler vardı. Telefonum çaldı, Murad Bey bizim çocukların yanına geç dedi. Arabaya bindim ve sürmeye başladım. Kafam çok karışıktı, birkaç kere kaza yapmaktan son anda kurtuldum. Mekana vardım, arabadan indim ve içeri girdim. Süleyman yine pala bıyıklarıyla oynayarak yarınki teslimat bizim için çok önemli dikkat et dedi ve adamlar hakkında biraz bilgi verdi. Biraz gerilmiştim, yüzündeki ciddiyet gerçekten önemli olduğunu anlatıyordu adeta. Ordan eve geçtim, Melis havuzun yanındaki şezlonglardan birinde yatıyordu, beni fark edince ayağa kalktı ev halkınında orda olduğunu düşünerek sadece sarıldı.Bir şeyler oluyordu iyi mi kötü mü daha anlayamamıştım. Annem karnımın acıkmış olduğunu düşünerek bir şeyler hazırlamıştı, onları yedim ve Melisin beni çağırdığını duydum. Annem artık manalı bakışlar atmıyordu malum karım olacaktı yakında! Odasına gittim, içeri girdim odada kimse yoktu. Kapının arkasına saklamıştı,bir anda önüme fırladı,ne yapacağımı bilemedim o korkuyla yatağa ittim, kolunu yatağın kenarındaki çekmeceye vurdu.Bir anda gözleri doldu ne yapacağımı bilemedim, yanında oturdum çok acımıyor de mi? dedim. Biraz acıyo ama öpersen geçebilir diye şebeklik yapmaya başladı. Aslında hoşuma gidiyordu ama gerçekten sevdiğim için değil hormonlarım yüzünden. Birkaç kere yanağından, boynundan öptüm uzun uzun yeter mi dedim, yetmez dedi. Ayağa kalktı ve odanın kapısını kitleyip anahtarı iç çamaşırının içine koydu. Kendi kendime bunu cidden yapmış olamaz diye düşünsemde cidden yapmıştı. Eğer odadan çıkmak istiyorsan anahtarı buradan almalısın dedi ve bana o meşhur gülümsemesini attı.
    Tümünü Göster
    ···