-
26.
+2Yemekler gelmeye başlamıştı, levrekten önce söylediği kalamar, börülce vs masaya konmuştu. Melis daha önce yedin mi diye sordu bende bilmiyorum dedim. Melis daha içmeden kafayı buldu dedi gülerek. Masaya şişe içinde su gibi bir şey getirdi garson, ardından servisini yaptı.Şefaf şeyin içine su koyunca beyaz renkli bir sıvı çıktı. içimden vay a*k dedim. Melis hadi iç dedi, bilmediğimi anlamasın diye gülerek içtim. içtiğimde kusacak gibi olmuştum, çok değişik bir tadı vardı. Melis hayırdır daha önce içmedin heralde dedi, bende hayır uzun zamandır içmiyordum içince bir değişik geldi dedim.Hem yemek yiyor hemde konuşuyorduk, gözleri gözlerime bakıyor adeta benimle dans ediyorlardı. Levrekler geldi, Melis bir bardak daha koydu kendine bana bakarak hadi çok yavaşsın sende dedi.Bir nefeste içtim o an nasıl içtim bilmiyorum artık nasıl gaza geldiysem.Ohh yarasın dedikten sonra levreğini tatmaya başladı. Başım dönmeye başlamıştı ve midem bulanıyordu kendi kendime ne içtim lan ben dedim Melise fark ettirmemeye çalışarak. Melis bir bardak daha koymuştu kendine banada bir bardak daha koyarken yeter araba kullanıcam dedim.Oda uzatmadı ve içmeye devam etti. Kalktığımızda gece 1 e geliyordu. Babası Melisi aramıştı birkaç kere onu dolaştırmaya çıkardığımı söyledi babasına, babasının banada dolaştıracağını tahmin ettiğim için bir korku olmuştu içimde. Ardından Melis hesabı istedi ödedikten sonra eve dönüşe geçtik. Saçma sapan konuşuyor, üzerime yığılıyordu.Bu böyle olmaz diyerek açık olan bir bakkalın önünde durdum. içeri girip arkadasım sarhoş oldu,onu ne ayıltır dedim. Adam içeride büyükçe bir kağıt bardağa kahve yapıp getirdi. Borcum ne kadar dediğimde 10 lira yeter dedi. içimden kahvemi içiyoruz yoksa ölümsüzlük iksiri mi belli değil dedim. Parayı ödedikten sonra denize karşı sote mekana çekip Melise kahveyi içirmeye çalıştım. Melis dışarı çıkıp hava almak istiyorum dedi ve arabadan indi. Biraz kustu, arkasından tutuyordum çünkü önümüz uçurumdu. Kahvesini içirmeye devam ettim. Arabaya binmek istedi, yerine oturttum.
-
27.
+2Kapı açık,gel dedi. içeri girdim yatağın üstünde envai çeşit çikolata arkada çalan depresip bir şarkı ve pijamalarıyla yağmur duruyordu karşımda. Yatağını gösterdi gel otur dedi gözleri ağlamaktan şişmiş bir vaziyette.Ben bir şey diyemeden sarıldı sadece. Birkaç dakika kaldık öyle, kalbim küt küt atıyordu. Moralini düzeltmek istedim biraz. Akşam sizin emrinizle dışarı çıkmayı düşünüyorum, sizde gelmek ister misiniz dedim. Ağlayan gözleri güneş ışığınızda yardımıyla parıldamıştı adeta.Ama ondan önce alış-veriş diye bağırdı çılgın gibi. Ulan bütün kadınlar mı aynı olur,10 gün aç bırak yemek değil alış-veriş der bu manyaklar dedim içimden. Akşam 7 gibi beni kapının önünden al dedi ve yanağıma bir öpücük kondurdu.O an pancar gibi kızardığıma emindim o fatketmeden odadan çıkmaya çalışırken arkamdan acıyı fazla kaçırmışsın, yüzün kıpkırmızı olmuş dedi ve katıla katıla güldü. Dışarı çıktığımda annemi kapıda görmemle annemin kapıyı dinlediğini anladım. Anne hiç yakışıyor mu Allah aşkına dedim. Oğlum bu kızlar 1-2 gün takılır böyle sonra terkeder giderler, gönlünü kaptırma aklında olsun dedi ciddi bir şekilde.Bir şey diyemedim çünkü haklıydı. Hadi git alış-verişe madem ama babanda seninle gelecekmiş onada söyle dedi.Üstüme rahat bir şeyler giyip, babama haber verdikten sonra arabaya bindim. Babamla gidip alış-veriş yaptık eve döndüğümüzde saat 5:30 du.Üzerime giyecek hiçbir şeyim olmadığını farkettim sonuçta akşam Melisle büyük ihtimal elit bir yerde yemek yiyecektik. Odamdaki çekmeceden paramı almak için gittiğimde paranın yarısının olmadığını farkettim. Ulan muallak şimdide hırsızlığa başlamış diye sinirlendim. Arabaya dönüp, yine yakında gördüğüm bir avm ye girdim. Mağazaları dolaşırken Kığılıya girdim, çıktığımdan bin lirada bana girmişti. Parfümsüz olmaz diyerek yüz elli lirada ona verdim.Eve döndüğümde saat 6:30 du.
-
28.
+2Kızı gördüğümde içimden bu insansa biz neyiz demek geldi ama kendimi tuttum tabiki, oğlanda kaslı, zengin,havalı bir tipti. Aklıma annemle izlediğimiz diziler geldi. Dedim ulan hepsi mi aynı olur. insan 2 hafta evde olunca yapacak birşeyi olmuyor dizi izliyor tabiki. Bize malikanenin yanında üç odalı ve ayrıca tuvaleti olan ama odalar küçük bir yeri vermişlerdi. Babam bahçe ve evin tesisat işi ile ilgilenecekti bende araba sürmeyi hatırlayabilirsem ki 1-2 pratikten sonra hatırlayacağımı düşünüyordum şöförlük yapacaktım. Hayalim şimdiden gerçek olmuştu,A6 yı sürebilecektim. Emrah gece geç saatte geldi.O gün uyudum sabah kalktığımda havuzda patronun kızı yüzüyordu. Mart ayı yeni bitmişti hava yavaş yavaş ısınıyordu. Annem kahvaltıyı patronun isteğiyle bahçeye hazırlamıştı. Annem mutfağı ve çatal-kaşıkların yerimi tarif ettikten sonra gidip almamı istedi ve o babamı uyandırmak için bizim kaldığımız yere doğru gitti. Babam yorgundu normalde bu kadar uyumazdı. içeri geçip çatalları getirdikten sonra patronun kızının havuzdan çıkmaya niyetlendiğini gördüm. Sabah olduğu için rüzgar esiyordu ve kız benden havluyu uzatmamı istedi. Yanına zütürüp buyrun dedim ve kızın fiziğine bakakaldım galiba buda içgüdüsel bir olaydı. Kız durumu farketti bir şey mi oldu dedi. Hayır havuzda yılan varda sizi soktumu diye bakıyordum dedim. Kız korktu ve bağırarak hani nerde yılan ıyy falan dedi. Sonra bana komik mi diyerek bağırdı ve bidaha böyle saçma sapan bir haraketini görürsem gidersiniz bu evden bune terbiyesizlik dedi ve koşar adım eve doğru girdi. Halbuki ben sadece durumu çaktırmamak istemiştim ve böyle bir espri yaparsam ona baktığımı anlamaz hemde belki benden hoşlanır diye düşünmüştüm.Ama o güzel bedenin içinde bir EGO vardı işte.15 dakika sonra ev halkı kalktı ve kahvaltılarını bitirdikten sonra işe gittiler. Sadece patronun çocuları kaldı evde.iki saat arayla taksi çağırarak onlarda evden ayrıldı. Annem beni çağırdı, otur konuşalım dedi.
-
29.
+2Muavin kek ve kahve servisi yaptı. Durumumuzdan dolayı çok iyi beslenemiyordum, yani protein alamıyordum bu yüzdende cılız biriydim. hastaneden beri hiç kendime adam akıllı dikkat etmemiştim. Otobüsten indik sora sora gideceğimiz yere vardık. Babam ve benim tepkilerimiz aynıydı tahminimce karşımızda büyük siyah kapılı, güvenlikli, bembeyaz bir köşk vardı. Bahçedeki havuz beni biraz korkutmuştu içgüdüsel olarak galiba yüzme bilmediğimi hatırladım o an bu zamana kadar hatırladığım tek şey buydu galiba. Bahçedeki garaj kapısı açık olan garajın içinde AUDi A6 yı görünce ağzımın suları akmıştı. içimden bir gün sende binersin belki dedim ve yine galiba yüzüm düştüki babam üzülme oğlum çok laf yalansız çok mal haramsız olmaz dedi, yani bir nevi züürt tesellisi verdi. Evin kapısını annem açtı, sarıldık.Emrah nerede dedim taksiye çıktı dedi. Emrahın işe başlamasına sevinmiştim, adam olmaya başlamıştı sonunda. Gerçekten istanbul değiştiriyor diye düşündüm insanı kimini iyi kimini kötü şekilde. Ardından ev sahibesi ve sahibi hoşgeldiniz tarzında bir şeyler söylediler.Çok havalı tiplerdi.Ev sahibesi bir kadına göre uzun ve yaşına göre alımlıydı,ev sahibi ise yani patron gözlüklü, şişko bürokrat tipli birine benziyordu. Ardından merdivenlerden kızı ve oğlu olduğunu tahmin ettiğim 2 kişi daha indi.
-
30.
+2Uyandığımda yine hastanedeydim. içimden küfür ettim yine mi ***.Ardından bağırdım hemşire, doktor!Koşarak hemşire içeri girdi, beyefendi strese girmiş ve bayılmışsınız. Annem,babam, kardeşim nerede başlatma şimdi *** dedim. Anneniz ve kardeşiniz uyandı babanızı müşaide altına aldık durumu biraz kritik dedi.O an dünya başıma yıkıldı. Hafızamı kaybetmiştim şimdide babamı kaybedemezdim. Kalkmaya çalıştım, hemşire doktor kontrol etmeden olmaz dedi.Çabuk çağır şu doktoru diye bağırdım kadına.O an tek düşündüğüm ailemdi kimseyi düşünecek halde değildim, kendimi bile. Doktor geldi kontrol etti vs.Yine başım ağrıyordu, kapıdan çıktım ve hemşireye babamın odası nerede dedim. Hemşireyle beraber gittik. Annem ve Emrah orada duruyordu. ikisinede sarıldım, gözlerim dolmuştu. Babama camın arkasından bakabiliyorduk sadece. Kalacak yerimizde yoktu ve hastanenin masraflarıda cabası. Acilen para ve kalacak yer bulmam gerekiyordu. Doktora gidip babamın ne kadar bu durumda kalacağını sordum.Oda en az bir hafta daha burada kalacağını söyledi. Vezneye gidip ne kadar tutabileceğini öğrenmeye çalıştım. Veznedar bana borcunuz ödendi beyefendi dedim. Ulan kim ödemişti bu borcu?
-
-
1.
+1Kesin mercedesli reyiz ödedi
-
1.
-
31.
+2iyi geceler. Okuyorsanız okuduğunuzu belli ederseniz sevinirim. Saygılar..
-
32.
+2Yağmur seni terketti ve bir adamla kaçtı dedi. Aaaann an ne diyerek kekeledim. Yağmur senin son durumunlarından sonra kendini kötü hissediyordu, önceden siz hergün gezerdiniz,o seni çok seviyordu ve bir sürü şey söyledi dinlememiştim gitti lafından sonra söylediklerinin bir önemi yoktu çünkü. Sadece kimle diyebildim, önceyi hatırlamadığım için ondan sadece hoşlanıyordum nişanlım olması yüzünden belkide zorunda hissediyordum kendimi. Baya zengin bir adamın onu uzun süredir istediğini ve ailesinin ona baskı yaptığını son olaylardan sonra her şeyi herkesi bırakıp kaçmak istediğini ve o adamla yurt dışına gittiğini söyledi.O an daha önemli şeyler ardı o yüzden fazla üstünde durmamaya ve güçlü olmaya çalıştım, ailem bir kızdan daha önemliydi sonuçta.1,5 hafta sonra babam sağ salim taburcu oldu.O süre zarfında annem ve Emrah istanbula gidip yerleştiler ama ben babamın çıkmasını bekledim. Bütün eşyalarımız yandığı için iki parça alışveriş yapıp otobüse bindik. Molada babam, oğlum benim zamanım geliyor, annen ve Emrah sana emanet dedi. Birşey demedim sarıldım sadece baba hayat bu belki ben ölürüm baksana her hafta hastanedeyim maşallah dedim gülüştük ve yolcular otobüse binmeye başladı.
-
33.
+2Doktor gidince ben direk benim adım ne?diye sordum yaşlı amcaya. Neden ona sordum bilmiyorum daha yakın geldi o an belkide. ismimin Fatih olduğunu söyledi. Peki siz benim neyim oluyorsunuz diye sordum.Biz senin annen ve babanız buda senin nişanlın dedi. Gerçi o an bana ne deseler inanırdım ya.isimlerini sordum babamın ismi Aydın, annemin ismi Ayşe, nişanlımın ismide Yağmurmuş.O an kendimi denizin ortasına atılmış gibi hissediyorum, düşünsenize isminizi bile bilmiyorsunuz. Yüzümün düştüğünü farkeden nişanlım bana yine yavaşça sarıldı ve biz buradayız mesajı vermeye çalıştı. Peki ben nasıl bu hale geldim, anlatır mısınız? dedim. Onlarda tam olarak bilmediklerini ama görenlerin benim 5-6 kişilik bir gruptan ben bayılana kadar dayak yediğimi ve ben bayılınca kaçtıklarını söylediler.Şimdide bu çıkmıştı acaba neden beni dövmüşlerdi,bu kadar acımasızca?
-
34.
+2Birkaç gün sonra hastaneden çıkış işlemleri tamamlandı, annem ve babamla eve döndük.3 katlı binanın bodrum katında oturuyorduk. Annem ve babam binanın işleriyle uğraşıyorlardı yani bir nevi kapıcılık. Annem beni yatağıma yatırdı ve ardından kapı çaldı.1.70 boylarında esmer bir tip yatağın köşesine oturdu ve bana kardeşim benim çok korkuttun bizi dedi.Üstü kir içinde ve buram buram alkol kokuyordu. Kardeşimden bahsetmemişlerdi her ne kadar alkolik olduğunu düşünsemde kardeşim olduğunu bilmek sevindiriciydi. Ardından annem yemeğimi yatağıma getirdi ve Emrah senin yemeğin içerde sen içeride yiyeceksin dedi. Emrah gidince annem baş ucuma oturdu Buda kardeşin olacak herif dedi, hazır unutmuşken böyle bir kardeşin olduğunu söylemek istemedim dedi ve güldük.O günden beri ilk defa gülmüştüm.Ama kafamda hala bir sürü soru vardı ama iyileşince her şeyi yavaş yavaş anlayacaktım. Hatta beklemediğim şeyleri...
-
35.
+22 haftaya kadar artık kendi başıma tuvalete gidebiliyor ve yıkanabiliyordum. insanın parazit gibi yaşaması ne kadar zor tahmin bile edemezsiniz. Babam sabahları apartmanın siparişlerini dağıtıyor, annemde apartmanın temizliği ile ilgileniyordu.2 hafta süresince nişanlım hergün geldi ve hafiften hoşlanmaya başlamıştım belki önceden ona aşıktım ama. Emrah gece geç geliyor ve yanımdaki yer yatağında sızıyordu annemin neden ona böyle davrandığını yavaş yavaş anlıyordum.Hem çalışmıyor hemde kazanılan azıcık parayıda alkole yatırıyordu. Artık evde dolaşıyor ve yavaş yavaş anneme babama yardım etmeye başlamıştım. Birgün Emrah'ı yatak odasında annemin sakladığı paraları araklarken yakaladım ve ardından dışarı çıktı bende ardından çıktım.
Ben:Emrah bu yaptığın yakışıyor mu sana
Emrah:Sana mı sorucam neyin yakıştığını ***.
Dedi ve uzaklaştı.Bu Emrahtanda ileride bir şeyler çıkacaktı hissediyordum. -
36.
+2Yataktan bir süre kalkamadım şoka girmiştim resmen. Annemin feryatlarıyla kendime geldim neredeyse bütün ev alev alev yanıyordu.Öksürüğe boğulmuştum kendimi çok çaresiz hissettim ama bütün ailem hayatı bana bağlıydı. Kardeşimi yanan perdenin kenarında kafası kanarken yarı baygın buldum.Her ne kadar şerefsiz alkoliğin tekide olsa kardeşimdi. Kapıya yakın olduğu için zorda olsa kucakladım.O kadar çok duman vardı ki kapıyı bile bulamadım bir süre. Ardından kapı kırıldı içeri itfaiye erleri girdi. Hemen îkimizi çıkarttılar dışarı, içeri tekrar girmeye çalıştım ama sokmadılar. Ağlıyorum,annem babam içeride belkide cayır cayır yanıyordu ve ben bir b*k yapamıyordum. Birkaç dakika sonra annemi çıkarttılar dışarı, hemen yanına koştum nefes almakta zorlanıyordu sadece iyi sayılırdı. Uzun bir süre geçmesine rağmen babam hala çıkmamıştı. Belkide o an bana çok uzun gelmişti bilemiyorum. Babamı çıkarttıklarında ölü gibiydi ve ben ağlamaktan başka bir şey yapamıyordum. Ardından başım dönmeye başladı.
-
37.
+1Hacı iyi yazıyorsun eline sağlık bitir lütfen bu hikayeyi
-
-
1.
+1Kardeşim bitiricem, mezunum ygs,Lys ye çalışıyorum. Bazen yazamayabilirim. Haber veririm. Teşekkürler okuduğun için.
-
1.
-
38.
+1Banyoya girip hazırlanmam 25 dakikamı bulmuştu .Son olarak parfümümüde sıkarak arabaya doğru giderken annem görerek ooo beyfendi nereye dedi elleri belinde. Anne Melis Hanım biraz gezmek istiyormuş dedim. Annem Melis diyecektin heralde dedi. Anne bunları sonra konuşsak olmaz mı dememle trip atarak arkasını dönüp yürümeye başlaması bir oldu. Arkasından koşup yanağına bir öpücük kondurdum, sırtıma vurup eşek herif dedi. Görüşürüz annecim diyip arabada beklemeye başladım. Melis en az yarım saat bekletti biraz sinirlensemde onun halini görünce sinirim geçmişti bile. Arabaya bindi,iyi akşamlar Fatih bey dedi. Bende farkında olmadan iyi i i akk şammlar diyerek kekeledim.O kadar olmuşmu dedi, olmuş valla çokta güzel olmuş derken içimden ne diyorsun oğlum kendine gel dedim. Melis gülüyordu. Yalnız anlamadığım bir şey vardı bu kız böyle nasıl alış-veriş yapacaktı. Hani alış-verişe gidiyorduk dedim. Canım yemek yemek istiyordu böyle giyindim bir kusuru mu var dedi, ardından emrediyorum diye ekledi. Bizi zütürdüğü yer Boğaziçi Köprüsünü tam karşısına alan güzel bir balık restorantıydı.iki levrek, salata,kalamar, deniz börülcesi vs söylüyordu her şeyden en son birde yetmişlik getir dedi. Levreği hatırlıyordumda diğerlerini hatırlamıyordum hatta 70lik ne onuda bilmiyordum.
Melis:Nasıl beğendin mi?
Ben:Yani güzelmiş
Melis:Seni istanbulun en lüks balıkçısına getirdim sen yani mi diyorsun
Ben:Yemekler gelince görücez bakalım.
Melis karşımda ışıl ışıl küpeleri, inci gibi dişleri, yüzünün güzelliyle duruyordu. Melise daha bir hafta oldu olmadı nasıl bu kadar alıştın bana dedim.Oda içimdeki sesi dinledim dedi ve güldü. Benim içimdeki ses ona aşık olmaya başladığımı söylüyordu,ama yelkenleri suya bırakmamam lazımdı. Zaten aşık olsam ve Murad Bey beni sabah söylediği gibi çığlık çığlığa öldürürdü. -
39.
+1Yalnız kalmak isteyebilir diye peşinden gitmedim. Annem Emrah dün gece eve gelmedi nerede biliyor musun dedi. Bende arkadaşından aradı onda kalacaktı dedim. Kadının üzülmesini istemiyordum, zaten her şey onun sırtına binmişti.Efe beyin sevgilisini alacağımdan arabayı almak için dolmuşla servise gittim. Dönüşte yine denize karşı olan mekana çektim arabayı, düşünmeye başladım.Ne iş yaptığını bilmediğim bir adamın itliğini yapıyordum bir nevi ama çok iyi para kazanmıştım. Ceketimin iç cebindeki parayı alıp saymaya başladım.En az yirmi bin lira para vardı,bu kadar parayı saklayamazdım. Bankaya gidip hesap açayım vakit varken diyip sahile indim.ilk gördüğüm bankaya girdim nasılsa hepsi aynıdır diyerekten. işlemleri hallettikten sonra Efe Bey mesaj atmıştı. Saat 3 de Kahveci Hacıbabanın önünden alacaksın sokak ismini vs de atmıştı. Daha vardı, telefonun saatini kurup manzaraya karşı kestirmeyi düşündüm. Kalktığımda yanımda bir araba daha vardı. Dikkatlice baktığımda bir çift üstleri neredeyse çıplak şekilde yiğişiyordu. Denize baktım, Yağmurda böyledir şimdi dedim. Zengin koca buldum hoop görüşürüz, aşık olan insan bırakıp gider mi lan dedim. Arabayı çalıştırdım, radyoyu açtım. Model-Ağlamam Zaman Aldı çalıyordu.ilk başta değişik gelsede, sözleri güzel geldi ve dinlemeye devam ettim.Efe Beyin söylediği yere gidip beklemeye başladım. Anlam veremediğim şekilde yanıma bindi. Dikiz aynasına baktım oğlum çok yakışıklıda değilsin her gören yazıyor maşallah dedim içimden. Tipim med-cezirdeki Orkuna benziyormuş yani annem televizyon izlerken öyle demişti. Merhaba canım ben Banu dedi. Merhabalar efendim dedim bende, mesafeyi korumaya çalışarak.Eve gidicez dedi, tamam dedim. Yolları tarif etti evine gittik. Bizim malikane kadar olmasada güzel bir evleri vardı. inerken sağol canım diyip, kalçasını sağa sola savurarak eve girdi. Galiba insan zengin olunca insan direk anasının karnından böyle çıkıyor dedim gülerek.Eve döndüm. Murad beyi sabah ben bırakıyordum, akşam adamları bırakıyordu eve. Melis hala odasından çıkmamıştı. Kapısına gittim, yavaşça tıklattım.
-
40.
+1devam et takip ediyoruz
-
41.
+1Beyler fark ettiyseniz şuku yada başka bir şey beklemiyorum.Ama en azından emeğe saygı olarak okuduğunuzu belli ederseniz ve ekgib gördüğünüz yerleri vs yorum yaparsanız sevinirim. Saygılar...
-
42.
+1rez hevesi kirilmasin
-
43.
+1Bacaklarıma yattı, saçlarımı okşar mısın dedi. Saçlarını okşamaya başladım oda konuşmaya.
Melis:Daha önce sevgilin oldu mu?
Ben:Olmuş
Melis:Nasıl olmuş, insan sevgilisi olup olmadığını bilmez mi dedi?
Ben:Melis çok uzun hikaye
Melis:Gecede uzun, baksana yıldızlara ne güzel gülüyorlar.
Ben:Ben hafızımı kaybettim,3 hafta öncesine kadar hiçbir şey hatırlamıyorum.
Melis:Üzülme, çok şanslısın keşke bende kaybetsem...
O an şaka yaptığımı düşündü, bende uzatmadım.
Melis:Ben bu kadarım işte, kimse beni dizlerine yatırıp sevmedi biliyor musun babam bile.
Ben:Sever birgün vakti olmamıştır.
Melis doğruldu, gözlerimin içine baktı. Dudaklarımız arasında birkaç santim kalmıştı, öpmek için yeltenince olmaz dedim. Nasıl olmaz dedi, olmaz işte dedim ben bananın yüzüne bakamam diye ekledim. Nereden bilecek sanki saçmalama dedi. Olmaz,uzatma dedim. Arabadan inip hızlı hızlı yürümeye başladı. Arkasından koşarak ne yapıyorsun sen diye bağırdım.Oda git başımdan, istemiyorum seni gerizekalı,mal, salak aklına ne kadar masum küfür gelirse söyledi. Ayağı takıldı, yere düşerken belinden kavradım, gözleri gözlerime değiyordu adeta, nefesi nefesime. Kendime gelmeye çalışarak zorla arabaya bindirdim ve sürmeye başladım.Eve girer girmez koşar adımlarla odasına gitti, kapısını sertçe kapattı. Kafamı çevirdiğimde Murad Beyi ağzında purosu, üstünde ropdöşambırla gördüm. Nasıl eğlendirdin mi kızımı dedi, hiç kızmış gibi bir havası yoktu. Purosunu masadaki küllükte söndürdükten sonra,iyi geceler diyip üst kata çıktı.Bir şey dememesi beni daha çok korkutmuştu sonuçta o manyağın tekiydi ve her şey beklenirdi ondan. Yorulmuştum odama geçtim, yatağıma yattım. Gözlerimi kapatır kapatmaz uyumuşum. -
44.
+1Beyler bu aralar çok yoğunum derslerden dolayı haftasonu yazıcam. Hikayeyi bırakıp gittim sanmayın saygılar...
-
45.
+1Melisi hastaneden çıkardık,eve zütürdük. Melis bir gün daha dinlendi ve ertesi gün ayaklandı. Annemden Melisin yatağına kahvaltı hazırlamasını istedim.Üst kata çıktım, Melisin yatağının yanındaki yere bıraktım. Saçlarını okşadım, yanaklarından öptüm kendimi ona karşı sorumlu hissediyordum benim yüzümden ölecekti-yani daha önce ölecekti-.Melis yavaşça uyanmaya başladı, uyandı gözlerimin içine baktı.Git seni istemiyorum diye vurmaya başladı. Acıtmaya başlamıştıki ellerini tuttum, yeter artık kendine gel dedim. Tutma ellerimi, sevmediğin birinin ellerini nasıl tutarsın sen diye tokat atmaya çalıştı ellerini tutmama rağmen. Melis bende sana aşık oldum, seni deliler gibi seviyorum dedim.Her şeyin bir zamanı var, şimdi vakit geldi dedim. Bana yalan söyleme dedi, gözleri dolmuştu. Birbirimize baktık bir süre konuşmadan. Melis ben ciddiyim dedim ellerini bırakarak. Kanıtla o zaman dedi. içimden Melisin mutluluğu için oscarlık oynuyorsun iyi tak yedin, hayatın gibildi, battı balık yan gider dedim. Melisin gözlerinin içine bakarak yavaşça eğildim. Boynuna yaklaştım, çenesini tutarak çenesini tutarak uzun bir öpücük kondurdum. inanmıyorum hala dedi. Biraz daha üste çıkarak dudağının kenarından yavaşça-ağzımdan öpücük sesi çıkacak şekilde-öptüm. Hala inanmıyorum dedi. Ellerini ellerime geçirdim, kollarımızı yana doğru açtım, boynuna indim öpmeye başladım yavaşça yukarı çıktım, dudaklarına geldim öpmeye başladım. Yaklaşık üç saniyede bir kendimi çekiyordum, ardından yine öpmeye başlıyordum.Bir kaç dakika öpüştük, kapının aniden açılmasıyla aniden üstünden kalktım. Buket Hanım-ne alakaysa-kapıdaydı. Sevişmeniz bittiyse Murad ikinizi aşşağıda bekliyor dedi. Kadın her ne kadar gözümde değersiz olsada çok utanmıştım. Buket Hanım gözleriyle beni taciz ediyordu yine, kapıyı kapattı ve çıktı. Melise inandın mı artık dedim.Son bir şey daha var ondan sonra inanıcam dedi ve başımı avuçlarının arasına alarak bir öpücük daha kondurdu. Beraber aşağı indik, Murad Bey purosunu yakmış bizim gelmemizi bekliyordu. Gelmemizle oturun dedi ve içeriden anneme ve babama seslendi oturun lütfen dedi. Konuşmaya başladı. Fatih bana geldi ve kızım Melisle ciddi düşündüğünü söyledi ve bende bunu kızıma sordum oda aynısını söyledi.Ben Melisin babası olarak önlerinde bir engel görmüyorum dedi. Annem siz öyle uygun gördüyseniz diyerek onaylarcasına başını aşağı indirdi. Babam yerine annem konuşuyordu anlamadığım bir şekilde. Haftaiçi nişan, haftasonuda düğünü yapalım diyorum uygun mu diye sordu bana.Siz nasıl isterseniz dedim bende. Melisin mutluluğu yüzünden okunuyordu, gerçekten beni seviyor galiba diye düşündüm. Belkide zamanla bende onu sevecektim ama aklımın köşesinde hep Alara kalacaktı. Melis bana ve babasına sarıldı, annemin babamın elini öptü. Ardından herkes gitti, Murad Bey kalmam için işaret etti. Yarın bir teslimat var bu senin son işin sonra hep kızımda beraber olmanı istiyorum dedi. Tamam Murad Bey emredersiniz dedim. Bana bundan sonra Murad Bey deme, Murad baba de dedi. Bende tamam Murad baba dedim, gülümsedim.Arabayla dışarı çıkıp birkaç bira aldım. Yeni içmeye başlamıştım ama alışmıştım, kolay kafa olmuyordum yani. Sote mekanıma çektim,bir-iki bira devirdim. Yine yanımda o araba vardı, yani bizim yiğişken çift.iki bira kapıp arabadan indim, camlarını tıklattım. Artık şaşırmıyorlardı, camı yavaşça açtı, buyur abi dedi.iki birayı verdim, hadi bendensiniz gençler dedim. Sağol abi dedi, çok dolmuştum biraz konulabilir miyiz sizle dedim, olur abi ne demek dedi. Arka koltuğa oturdum bütün yaşadıklarımı anlattım, şaşkınlıkla beni dinliyorlardı.Tümünü Göster