-
6.
+3gidişin
-
5.
+4Başarılı.. canımı yakar ne zaman dinlesem
-
4.
0elemin ne olduğunu tanımlamak için, elemin ne olmadığından emin olmak gerekir. elem dediğin, öyle birkaç ağlamayla kurtulacağın hadiselere benzemez. elemi elem yapan, sabır gerektirmesidir ki; günümüzün post-modern algısı ve etrafımızın bize karşı oluşturduğu, post-modernist yaklaşımda köhnemiş ifadeleri bizi sabır ve sebat kavramlarından uzaklaştırmaktadırlar. dolayısıyla elem denilen bu kavram iyice çekilmez bir hal almaktadır.
elem, kutsal biz sancıdır ve kadın menşeidir. erkek -namı diğer peygamber ve edilgen varlık- kendi kadınına -yine namı diğer tanrı ve edilgen varlığın etkeni- elem hissiyatını duyarak şeksiz şüphesiz bir imanda bulunur. bu acı kutsal olduğu gibi zorludur da-tıpkı simurg ve yolu hikayesi gibi-. simurg olmak uğruna uçan kuşların tamamı değil, o yolun tamdıbını aşmış ve sancısının kutsallığıyla kutsallaşmış olan kuşlar ulaşmışlardır ya emellerine, erkekler de sebat eder elemlerine ki ulaşabilsinler sevdiklerine. aşk denklemi budur kanımca.
sevgi elemden geçer. elemle sınanmamış birlikteliklerin gerçekliğinden emin olunamaz. -
3.
0elem; dert, tasa, keder, üzüntü gibi kavramlardan çok daha farklı bir duyumsamadır. elem şiir kadar tanımsız ve ölüm kadar kesindir insan hayatında, herkes bir şeyler söyler kendi dertleri hakkında ve düşünmezler dahi başkalarını. işte elem aslında budur.
hani kur'an da da geçiyor ya herkesin kendine yetecek derdi olduğunda kıyamet kopacak. ibaresi, elem tam da bu durumdur. elem öyle bir sıkıntı halidir ki, ondan başka bir şey düşünemez olursun. kendi kıyametini koparırsın bir elemi sahiplenirsen.
elem, bir olaya duyulan üzüntü ya da üzüntü oluşturacak bir olay değildir. elem, bir tercihidir insanın hayat anlayışına dair. çoğu zaman cazip bir seçimdir elem. ama elemi seçen herkes öğrenir şu hayata dair birkaç şey. neredeyse her aldananın eli dili yanar elemden. azının yüreği kavrulur. çok azı kavrulsa da dayanmaya çalışır. sadece bir kişi külleri elem rüzgarlarına karışana kadar bekler o alevde.
elem, sıcaktır. kimi zaman onsuzluk kavrdıbını soğuklukla açıklamaya çalıştım. yanılmışım. eğer elem; dert gibi, sıkıntı gibi bir kavram olsaydı bu dediğim de doğru olurdu. çünkü tasa bir kere düşer yüreğe. dertler bir kez saplanmış hançer gibidir insan kalbine. ancak elem çok, çok ama çok daha kötüdür bunlardan. elem, o acıyı her gün yeniden yaşamaktır. dolayısıyla sıcak kalmaktır. -
2.
0lm sigarasının barzodaki söylenişi
-
1.
0keder
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 12 01 2025
-
gran torino ve gwynplaine adlı yazarlarr
-
online listesinden bir yazari
-
apo itine saygı duyana saygı duymuyorum
-
kafkas man paranın kaynağı ne
-
memati uye aliminin acilmasini bekliyor
-
ayakların 39 olamaz imkansız diyenlere inat alişte
-
1 milyon mehmet i kaybettik
-
ermenilere istedikleri toprakları ne zaman veririz
-
beyaz tenliyim dediysem kirli değil bembeyaz
-
eğer türkiyenin başına gelirsem kayrayı
-
los angelesı yakanın incel olduğu tespit edildi
-
zengincd minyon tanrıçanız sizlere sunar vol 1
-
bir haftadir yemeden icmeden kesildim
-
560klık adam gibi özgüvenim olsun isterdim
-
yaşama sebebim haki
-
yıllar önce ayaklarım gerçekten çirkinmiş be
-
bu kel kafaya hangi kız zütünü
-
tarkan kuzu kuzu şarkısı
-
kürt erkeklerini çok seviyorum
- / 1