ekşi yazarlarının gereksiz entellikleri

--spoiler--
başlık: şarap içerken dudakların kararması

az evvel terk edildim yine. benim kaderim bu zaten, ne zaman sevsem hep bırakıp giderler. badem gözlü, esmer dilber de bıraktı beni. taze taze terkedilmişliğim üstümde, kokla bak, gelir sana da kokusu. ben ki bu kadar romantik bir adamım, dokunsan her yerimden hisler dökülür ama olmuyor işte be kardeşim, sevemiyor bu kadınlar beni hakkıyla. neyse, derin mevzular bunlar, yollara vurmak lazım bundan sonra.

gümüşsuyundan kuledibine doğru yürüyorum şimdi. elimde kalan tek dal sigarayla ayaza karşı koyacağım. bu sene de yaz gelmek bilmedi yine. canım da bir kiraz çekiyor ki sorma. kiraz dedim de aklıma yine terk edilmişliğim geldi. öyle dudakları vardı ki, kış ortasında kiraz mevsimi geldi sanırsın. bal. ah yine kayıyor aklım aynı çıkmaza.
var mıdır bu derdin bir dermanı dersin? unutamıyorum arkadaşım, hiçbirini unutamıyorum. birinin bacakları geliyor aklıma, diğerinin gül memeleri, hepsi güzel, hepsi ayrı. ve ben hepsini ayrı ayrı, hepsini kendine göre sevdim. bir tane aşk bulup, hepsine aynını vermedim. yeniden, ince ince, oya gibi işledim. ben sevdim onlar gitti. desen ki unutmak ölmek demektir, kurşuna dizilmeyen namert olsun. neyse bak yine aynı konuya geldim. ne diyordum, kuledibi…

böyle zamanlarda çıkar istiklalde yürürüm. çoğu zaman yağmur yağar. bak demedi deme, ağustos ayında olsak bile yağar yağmur. öyle de bir bahtım vardır. ağır ağır yürürüm, her adımını severim. geçen güzel kızlara bakarım. öpüşen sevgililere bakarım. ama çok yanaşmam, üstümdeki kara bulut, kötü talih onlara bulaşmasın isterim. sonra tünelden aşağı doğru yürürüm. öyle güzeldir ki o yol, bir gün bir yolda öleceksem orda öleyim isterim.

şimdi de yürüyorum işte.
kuleye varmadan evvel birkaç şişe köpeköldüren alırım. parasızlıktan değil ha, var param. olmasa o kadınlar girer miydi koynuma sanıyorsun. hele nalan. bir kırmızı elbise almıştım ki, görme. brigitte bardot halt etmiş yanında, tanrının kadını yarattığının karşılığı olan kadındır nalan. kalçasını bir sağa bir sola savurarak yürüyüşü vardı ki insanı dinden imandan çıkarır. bir endam, bir işve… severdi nalan para harcamayı, allahı vardı ama. her kuruşum helal olsun. yanlış anlama ha, para almak için yatmazdı benimle, namuslarına bir laf gelsin istemem hiç birinin. ama sever hepsi hediyeleri. ben de onların sevinmesini severim. bak yine…işte yağmur da başladı, demiştim sana.

köpeköldürenleri alıp kuledibindeki banklara oturdun mu, gece yarısına doğru dökülür şarapçılar. bilirler ki yine terk edilmişim. bir ayin benim için bu. anlatırım, anlatırım, anlatırım. biri de sus demez. şarap içtikleri sürece varlar sanki. ne zaman ki biter içkimiz, mezarlarındaki cesetlerine dönen hayaletler gibi usulca kaybolurlar. içeceğiz bu gece de, döküleceğim bir salkım üzüm gibi tane tane. konuştukça temizlenip, arınacağım bu kanserli aşklardan. önce dudaklarımı karartacak bu ucuz şaraptan. dişleri dökülmüş leş gibi bir şarapçı dalga geçerek gülecek bana. sonra yüreğim kararacak yine. anlayacağın beni ya bu ucuz şaraplar ya da bu güzel kadınlar öldürecek.

şarabın dudakta bıraktığı renk değişimidir bu. ama beteri içinin kararmasıdır galiba.*
(pul, 29.05.2008 14:58 ~ 26.06.2008 15:16)
--spoiler--

ulen yannan bu akdar edebiyat yaptın altına tanım olsun diye renk menk dedin.. dıbına koyduğum kasıntısı.

--spoiler--
başlık: arkadaşa ilan-ı aşk etmek

bu, sey gibi anlasilabilir: bir arkadasimiz var, sonra anliyoruz ki onu seviyormusuz, ona ilan i ask etmenin guclukleri, rom com muadili gulunclukler vesaire. o degil bahsettigim. iki sebepten o degil

1. zaten genellikle arkadaslarimiza agib oluruz. hic tanimadigimiz kisilere agib olmaktansa, cogunlukla arkadasimiz olma iliskisi sebebiyle agib olacak kadar tanidigimiz kisilere agib olunur. kimse de bana gelip vay arkadasina agib olmussun demesin. herkes oyle olur. candostuma agib oldum meselesiyle az farkli.

2. bahsetmek istedigim baska bir konu oldugu icin degil.

mesele su. birisine agib olmusuz. ya da agib olmaktan ne anliyorsak o soz konusu, hoslaniyoruz ama cok yogun. ama bu aski kimlere soyleyecegimizi bilemiyoruz. aslen bu askimizi muhatabi kimse ona soylememiz en dogrusu olur. ama diyelim ki oyle bir durumdayiz ki bu en dogrusu falan olmuyor (feysbuk tabiriyle in a relationship effect de denebilir). ama olay yeni, icimiz icimize sigmiyor. muhatabina soyleyemiyoruz, muhatabi olmayan da gelip sormuyor. kurtlaniyoruz. msn di gtalkdu basinda oturuken su sekil bir diyalog oluyor

- (komik yutub videosu linki)
- ahahah cok komikmis, (ilgili video hakkinda yorum)
- di mi...
(yanitsiz, kisir diyalog. "bu aralar kime agibsin otis?" diye sormadi. sorsa diyecem zeynep diye. ama durduk yere agiblarin askiyim, agibim. diye giremiyorum. bari ben sorayim.)
- bu aralar hayatinda birisi var mi?
- ha?
- ask yani. agib misin?
- yoo.
- ya ben?
- ya sen?
- ben agibim!
- ahahahah
(mizah sanildi, makara kukara sanildi bu girisimim. bunu toparlaymayacagimdan baska arkadasa ilisiyorum)

- (gerizekali olduguna ikimizin de inandigi, bu inanci da karsilikli olarak paylastigimiza emin oldugumuz bir sozluk yazarinin son entrysi, ya da tarihten klagiblesmis bir entrysinin numarasi)
- ahahaha ay onun asil suyunu gordun mu (daha gerzekce bir entry)
- ahahah gordum. ay cok neseliyim bu aralar.
- ben de ben de
- ben niye neseliyim bilmek ister misin?
- ?
- agibim!
- ahahahahahhaha
(ne ahahhaah gotos? sanki agib olamaz misim gibi.)
- neden guldun ki? : (
- ne bileyim, agib misin sahiden?
- olamam mi? agib olamaz gibi mi gorunuyorum?
- yoo? oyle diyince birden. saka gibi. bizim gecen bir arkadas oyle agib olmus, onun gibi oldu birden. huseyin'i biliyor musun?
- (gibiyim saddamini huseyinini. agibim diyorum herif komik mizansen, anekdot anlatma derdinde.) neyse bay

(bundan da o arzu ettigim asigim abi, vay kocum be agibsin demek, anlat o guzel kizi elektrigini alamayacagim. oysa ki ben makara kukara degil, duygu dolu anlatmak, huzunlenmek, cok seviyorum abi, cok cok, neden ine rileysinsip abi? demek karsimda da biter abi rileysinsipler ask baki kalir, sudur budur diyecek babacan birini ariyorum. ama listede herkes makara kukara. o yuzden "bayan arkadas" grubundan birilerine yaziliyorum. onlar anlayisli olur, seven erkege destek cikarlar, yon verirler, yontem ogretirler. bu da makaraya baglanmasin diye, aslen hic de oyle hissetmedigim halde, askin sillesini yemis, gonlu yarelenmis mahzun bir portre ile cikiyorum.)

- ne haber?
- iyidir. senden.
- kotu ya.
- neden?
- iste gonul meseleleri
- hadi? ciddi misin?
(niye ciddi olamiyorum abicim gonul meselesinde? bu kolektif yargiya ulasilmasi icin ne yaptim?)
- evet. bu sefer ciddi (sanki gecen sefer tassaginaymis gibi)
- kim?
- zeynep
- hangi zeynep, bizim zeynep mi?
(evet ne var begenemedin mi amina kodugum? sana mi agib olsaydim zilli hissini yenerek)
- evet, o zeynep.
- ya... o biraz salak ya
(iste unuttugum gercek. kiz arkadaslarimiz asla ve kat'a baska kizlara karsi gosterdigimiz entuziayazmi anlayamaz. dahasi cevredeki baska guzel kadinlara karsi bir takim negatif yargi paketlerine sahiptirler. bizi korumaya, yanlistan dondermeye calisirlar.)
- salak malak sevdim kardesim?
- ay ne oluyor?
- sana ne oluyor asil? sevmisim, agib olmusum, ilk lafin o salak. matematik olimpiyatlarina mi girecez dedim? sevdim demedim mi?
- ay iyi bana ne.
- asil senin ne dusundugunden bana ne? sana asigim, seni seviyorum. oldu mu? gectim mi?
- offfbay.

(evet. sictim. niye sictim? cunku bu kiz taniyor? bu kari yemez, icmez yetistirir. kesin laf ucar gider. sonra karsisindakini kirmamaya calisan anlayisli reddetme mesaji gelir. der ki "otis ben seni oyle gormuyorum. boyle goruyorum. zaten rileysinsipim var biliyorsun. senle olan dostlugumuz falan" gibisinden ne dese yaranamayacagi bir takim dusunceli, incelikli izahlar. o zaman ben de "zeynepcigim yanlis duymussun, ben hos kiz dedim, laf kulaktan kulaga olmus agib, olmus yaniyor bitiyor. ah ah ah! (tommiks gulusu) senle guzel bir dostlugumuz var, boyle bir sey benim de asla aklimdan bile gecmez. " demek, sonra da zafer peker diskografisini ezberlemek, ondan arta kalan zamanda kapitalist toplumlarda yaratilan ask konumlandirmasi ve kimliginin bosluguna mosluguna dikkat ceken 7 bin sayfalik bir takim entryler duzmek zorunda kalirim. buna hazir degilim. arkadas cevrem de ne pismis be. samimi, lafini sakinmayan, makara kukara adamlarla dost ola ola kadir savun modeli bir insana hasret gitmisiz. boylesi anlar icin hazirliksiz yakalanmisiz. neyse zeynep de dostuz, mostuz icerikli mesajlar yazabildigine gore hakkatten salak gibi biraz. saga sola anlatip rezil olmayayim.)

yanisi ese dosta ilan i ask etmemek lazim.
(otisabi, 24.02.2008 23:29 ~ 25.02.2008 08:54)

--spoiler--

ah otiscim.. neler yazıyosun böyle aq çok mu boş zamanınız var len sizin şahsen hiç beğenmedim..

bi kaç güzel cümle yazıp şu son özetin olsa daha güzel olacak. otur 0.