-
45.
0klavyesi için üzüdüm adamın. dıbına koyiyim arkadaş onu okuyan gözlerinize sıçsınlar e mi.
-
44.
0@23 araştırmacı yazar
-
43.
0özet geç panpa
-
42.
0olur öyle.. açıkçası beni çok duygulandırmadı. klagib sanatsal ekşici hikayeleri (veya gerçek işte fark etmez). hayatta çok daha acıklı olaylar olduğuna eminim. mesela fakir bir mahallede yaşayan genç bir kızın ölümü beni daha derin yaralar. ne bilim mekanı cennet olsun arkadaşımızın.
-
41.
0dıbına koyim üşenmeyin okuyun olum adam güzel yazmis.
-
40.
0biri şu @23 ü gibsin yoksa bu yazar alımının süreklşi açık olmasından dolayı ben serkan inciyi gibicem
-
39.
0okudum amk
-
38.
0@23 sen neyin kafasını yasıon ya ?
-
37.
0beyler :(
olay gerçek mi bilmiyorum ama motorgibletlilere gram saygısı olmayan tüm or.spuçocuklarının amk..ben kendi yolumda adam gibi giderken motorgibletliyim diye gelip tecavüz ettiğiniz şeridim, çıktığınız yoldan varacağınız menzile kadar ta ananızın .mına girsin amk evlatları.. -
36.
0@1başımız sağ olsun, özgür ruhların başı sağ olsun
@23 senin beynini gibeyim -
35.
0özet : motorbigiblet kazasında kardeşini kaybeden adam birinci ağızdan olanları yazmış.1-kaza 2-ölüm 3-uğurlama 4-son paragraf kendisi kardeşe veda niteliğinde yazılmış .
-
34.
0tak gibi
-
33.
0biri benim için özet geçsin amk
-
32.
0sonunu okudum başlığı okudum ilk cümleyi biraz okudum anladığım kadarıyla arkadaşı trafik kazsında ölmüş.
-
31.
0ekşinin canı cehenneme hepsinin ananın dıbına başımı sokup pigiblet gibi kullanıyım ama hikaye üzücü beyler kabul edin
-
30.
0du okuyum bakiim
-
29.
0@23 siayey
-
28.
0uydur, yaz, rahatla polinomuna sahip zütveren bir ekşici masalı . hayatımdan 5 dk gitti mq
-
27.
0o değilde o yazıyı insan okuyacak değilmi?
-
26.
0aradan bir gün geçti ve cansız bedenim, hastaneden çıkarılıp bir araca bindirildikten sonra yıkanmak için mezarlığa zütürüldü. oradan sonra da hayatımı geçirdiğim ilçeye doğru konvoyla yola çıktık. 10 temmuz 1987'de bir cuma günü geldiğim hayattan, 30 eylül 2011'de yine bir cuma günü gidiyordum. iyi olduğuma dair bir işaret vermemin zamanı yaklaşıyordu. abimle en sevdiğimiz şarkı rajaz, bize her şeyi zaten söylemişti şu dizelerle:Tümünü Göster
the souls of heaven
are stars at night.
they will guide us on our way,
until we meet again
another day.
tabutum, araçtan çıkarılıp musalla taşına kondu. camii'nin bahçesine sığmayan insanlar göğüslerinin üzerinde benim fotoğrafımla yola taştı. hemen en önde babam ve abim vardı, babamın yüzüne düşen gölge beni üzüyordu fakat biraz sonra, artık gökyüzünde olduğumu göstermenin sırası gelecekti. cenaze namazım bittiği an hava kapandı ve gök gürledi. tabutum, camiden çıkarken de yağmur başladı. yağmur olup benim için orada olan insanların üzerine yağdım ve mezarlığa kadar dinmedim. insanların omuzlarında giden bedenim artık benim değildi, ben artık yukarıdaydım ve abim gökyüzüne baktığına göre bunu yeterince anlatabilmiştim. tabutun kapağı açıldı ve kefene sarılmış bedenimi çukura indirmeye başladıkları an yağmur da dindi. bulutlar dağıldı ve güneş açtı. sırılsıklam olmuş insanlar açan güneşte ışıldarken benim, toprağın altına giren değil, bulutların arasında dolaşan özgür bir ruh olduğuma emin olmuşlardı. hemen mezarımın ardındaki tepede dikildim ve kalabalığa baktım, abim de kafasını çevirip bana baktı. yaşarken beni en fazla anlayan adam, ben gittikten sonra da yalnız olmadığımı anlatmıştı. olimpos'un pek kimseler tarafından bilinmeyen köşelerinde bira içerken hemen her şeyden konuşmuştuk ve ölüm de buna dahildi. söylenmemiş sözler canımızı acıtmayacaktı, ne var ne yoksa anlatmıştık birbirimize. ceneviz kalesinin arkasında kalan küçük bir taş köprünün üzerinde yine konuşurken, 26 kasım'da olimpos'ta kalmak üzerine birbirimize söz vermiştik. sözümüzden dönecek değiliz, ikimiz de orada olacağız. ben gökyüzünde bir kartal gibi süzüldükten sonra abimin omzuna ineceğim, o da her gün yaptığı gibi benimle konuşup ben bir şey anlatınca da dinleyecek. kardeşliğimiz sonsuza kadar devam edecek.
ölünce bir şeyin bittiği yokmuş, sadece geride kalanlara ara sıra mesaj vermem gerekiyor. burada da çok güzel insanlar var, geçen hafta marco simoncelli diye birisi geldi; aynı yaştaymışız ve ikimiz de motogibletin üzerinde veda etmişiz hayata fakat o motogp'de yarışıyormuş. onunla bıkmadan motogibletler hakkında konuşabiliyoruz, gitar tekniği konusunda da inanılmaz adamlar var. zamanım bol, artık işe gitmek ya da teslimat ve raporlarla uğraşmak da yok. burada mutluyum, abim aracılığıyla bunu bizimkilere de söylüyorum. ara sıra onun rüyalarına giriyorum; eskiden yaptığım gibi gitarımla bir şeyler çalıyorum. ilk gitarımı bana o almıştı; ben de son gitarımı, yamaha pacifica'mı ona veriyorum. yıldızlara bakıp rajaz dinlediği zaman onunla aynı notaları duyuyorum.
...
kardeşim, can dostum daha güzel bir yere gideli bir ay oluyor. hayatımın en uzun ayı, en zor günleri oldu fakat geçirdiğimiz güzel günleri düşündükçe üstesinden geliyorum. ölümü kabullenmek, nereden baktığıma bağlı olarak sürekli değişiyor. bazı günler aynı şeyi yüzlerce kez kabullendiğimi fark edince, bunda başarısız olduğumu görüyorum. bir varmış bir yokmuş derler ya hani masallar, onun ne kadar gerçek olduğunu geriye sadece anların kaldığını fark ettiğim için görüyorum. geriye sadece güzel anlar kalıyor. motogibletle eve dönerken ardımızda batan güneşi hatırlıyorum. cennette gibiydik. sabahın köründe yayladan geçerken bir ayçiçek tarlasının kenarında, evde hazırlayıp folyoya sardığımız sandviçleri yemiş ve yüzümüzü, aynı çiçekler gibi güneşe dönmüştük. sedir kaplı ormanların arasından geçip, deniz kenarına indikten sonra denize koşmuş; bazen de yağmurun altında kalmıştık. birasına pes oynamış, bir keresinde de bira alacağımız parayla gidip muhabbet kuşumuz panpa'yı almıştık. iki iyi dost olduk zamanla, beraber çok zaman geçirdik. şimdi düşününce, hayatımda aldığım en iyi kararın istanbul'dan dönmek olduğunu görüyorum. başka bir şehirde ya da ülkede de olabilirdim, kardeşimle yoldaş olmadan da onu uğurlayabilirdim oysa şimdi beraber geçirdiğimiz son günü hatırlayınca bile içim huzur dolu oluyor. çemberini tamamlamış ve istediği gibi bir hayatı yaşamış güzel yüzlü çocuğu, dalyan gibi delikanlıyı yukarıda bir yerlerde beni beklerken düşünüyorum.
huzur içinde uyu canım kardeşim, günün birinde tekrar buluşacağız. seni seviyorum.
edit: bu yazıyı twitterda özet geçiyorum beyler
https://twitter.com/#!/hderkan
-
inci sözlüğü ne icin kullanıyorsunuz
-
cabbaradam ve efso tespitleri
-
almanya da yaşıyorumm
-
allah kürtlere peygamber göndermiş
-
0020 ne haber dost nasıl gidiyor
-
sozluk kasari kaldi mi la
-
hayat artıgı askerliği neden sevdiğin belli
-
yaş 36 oldu hayatımda 1 kadın bile görmedim
-
rammstein günlük mesai
-
nefret31 buraya gell
-
sözlükteki ölü toprağının kalkması için
-
yetişkin olmak çok kötü bişi
-
yıllardır görmediğim kız kuzenimin hesabını buldum
-
mola vaktiiii
-
size babamdan yedigim dayakları anlatayım
-
dipsy sins tebrikler minik dostum eksi atarak
-
helak olan kavimlere bakıyorsun abi
-
kayraa walkerr
-
mentalcel askerde komutana
-
ne haber dostlarım
-
bu edgelord mal mı bu ne bu
-
herkes hangi mağazadan giyindiğini yazıyor
-
sana hala yetki modluk cart curt vermediler mi la
-
otel yangınında neden yan binalardan
-
şiir yazıdm
-
hazreti ibrahim ve ibrahim tatlıses
-
insan mutlu olmak ister
-
ah havuv ah keşke parayı karınla
-
beyler bugün berbere 300 tl ödedim
-
1 65 boyunda 36 buçuk numara ayağı olan
- / 2