/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 51.
    +5
    Şimdi aklımda birkaç soru vardı. Evet mağaraya gelip oyun oynuyorduk iyi güzel ama nasıl öğretecektim ona uçmayı? Veya ateş falan atmayı? Kendini savunmayı? Bu mağarada sonsuza dek kalamazdı. Onu dışarı çıkarmam gerekecekti.

    D-"Ti-an ve Beyaz ile ne yapacağız? Hep mağarada kalamayız." dedi.

    b-"Ben de bunu düşünüyorum. Tarih kitaplarına falan bakmalıyız. Belki bize ipuçları verebilirler. Ama mitolojik olanlar... " Ti an kuyruğunu ayağıma dolamış beni çekiştiriyordu.

    b-"Şimdi olmaz" dedim ama dinlemiyor.

    D-"En iyisi sen onunla git. Baksana biraz daha çekse düşeceksin." dedi. b-"Gel bakalım ne göstereceksin." dedim. Orada ısırdığı bir noktayı gösterdi.

    b-"Çok güzelmiş" dedim ama tam gidecekken yine kuyruğunu ayağıma doladı. Bana bişey anlatmaya çalışıyordu. Ağzını açtı ama kayayı bu sefer tam ısırmadı.

    b-"Benim kayayı ısırmamı mı istiyorsun?" Derya kahkaha atmaya başladı ve bende

    b-"Daha çocuklukları böyleyse inşallah ejderhaların ergenlikleri yoktur." dedim. Kayayı ısırdım. Isırınca beni yalamaya başladı bu.

    b-"Tamam anladım. Çok sevindin." dedim. Bende eğilip ona sarılayım dedim beni yalamayı bıraktı. bu sefer dilini çıkartıp az yalıyor sonra da yan dönüyordu. Bunu 2-3 sefer yapınca Derya tekrar gülmeye başladı.

    D-"Senin de onu yalamanı istiyor bence" dedi. Yalamak mı? Dünyadaki ilklerime tanık oluyordum. ilk kaya ısırmam, ilk ejder yalamam, ilk canlı yalamam. Ejdere doğru eğildim ve yanağını yaladım. Beyaz dışarıya doğru yürüyordu. Son anda Derya bizi izlemeyi bırakıp Beyaz'ın arkasından koştu.

    D-"Beyaz hayır, hayır beyaz dur gidemezsin, Beyaz." diyordu ama pek dinlemiyordu. Büyülenmiş gibi dışarı çıkmaya çalışıyordu. Derya ise birazcık otoriter bir şekilde

    D-"Dur" dedi. Ejderha hemen geriye mağaraya geri döndü ve kenarda ağlamaya başladı.
    ···
    1. 1.
      0
      çok sardı reis devam
      ···
  2. 52.
    +5
    Benimki kenarda ağlıyordu. Yanına gittim ve

    b-"Sorun yok. Tamam geçti. Sınavdan kaldım senin yüzünden zaten." dedim bana garip garip baktı.

    D-"Ne kadar güzel değil mi?" dedi.

    b-"Benimki kadar değil bir kere." deyip dil çıkardım. O da bana taş attı şakasına yavaşça. Ti-an tehtid algılamış gibi saldırmaya gitti Derya'ya son anda tuttum. Bu saldırmaya başlayınca Beyaz ejderha da saldırmaya başladı. Derya da onu tutuyordu.

    b-"Ti-an dur" dedim. Neyse ki anladı ve durdu. Beyaz ejderi de Derya sakinleştirmişti. Taşı aldım ve

    b-"Oynuyormuş gibi yap" dedim. Ben ona doğru atıyorum, o bana doğru atıyor. Ben ona o bana derken ejderhalar tam da istediğim reaksiyonu gösterdi. ikisi de taşın peşinden koşuyorlardı. Taşı havada yakalamaya çalışıyorlardı. Bu iyi bir haberdi işte.

    D-"Haa oynatmak için mi yaptın?" dedi arada taşı atarak."

    b-"Hayır tabiki. Bunları mağarada bıraktığımız zaman birbirlerini yemesinler diye yaptım. Birbirlerine kızgınlardı ama oyun olduğunu düşünürlerse belki katılırlar dedim ve gerçekten de işe yaradı.

    D-"Tam bir baba." dedi. Bu kızı seviyordum be. Ama tam bir baba deyince aklıma geldi. Babamın küçükken benim için yaptıklarının aynısını yapıyordum. Babama içimden bir teşekkür gönderdim.

    b-"Ejderhanın ismini ne olacak düşündün mü?"

    D-"ismini beyaz koyacağım. Veya ışık ta olabilir."

    b-"Daha ismine bile karar vermedin mi yani?"

    D-"Tabiki veremedim. 250 bin ad adlı kitaptaki bütün isimlere baktım. 25 bine düşürmüştüm. Şimdi bembeyaz görünce 2 bin falan kaldı."

    b-"Lan manyak mısın saçmalama. 2 bin ne? Koy beyaz gitsin."

    D-"Şaka yaptım zaten. Tabiki de adını beyaz koyacağım." dedi. Şaka yapmıyordu. Yapsa anlardım. 2 bine düşürmüştü gerçekten de. Bu kız piskopattı. Ve ona açılmam lazımdı. Ama şu an uygun zaman değildi.
    ···
  3. 53.
    +5
    Ti-an benim kalktığımı görünce heyecanlanmıştı. Babamı unutup bana doğru koşmaya başladı. Yanıma geldi ve benim yüzümü yalamaya başladı.

    b-"Tamam dur dur nefes alamıyorum." dedim. Babam ise sırtından inmişti.

    B-"Oğlum iyi misin?"

    b-"iyiyim baba. Artık daha iyiyim" dedim ve doğruldum. Ti-an saolsun ona tutunup kalkmıştım.

    b-"Bayağı büyümşsün Ti-an sende."

    T-"Ben sadece boy büyük. Sen yürek büyük." dedi. Tamam kabul ediyorum. Biraz zütüm kalktı. Ama tabiki çaktırmadım dışarıya.

    B-"Oğlum. Seninle önemli bir konuda konuşmam gerek. Seni Ejder ateşi birliği çağırıyor. Serdar denen çocuk sadece bir testti. Ve artık bir ejderha olduğunu biliyorlar ama Beyaz'dan haberleri yok. Ve ejderhayı senin yönettiğini de. Onların çağrılarına cevap vermen gerekebilir."

    b-"Peki ama neden? Ejderhamı daha rahat öldürsünler diye mi?"

    b-"Eğer cevap vermezsen onlarla savaşman gerekebilir. Sana bir jest olarak okuldaki gören herkesin hafızalarıyla oynadılar. Ve Serdar daha hiçbir şeydi." Hiçbir şey miydi? Az daha ölüyordum ama hiçbir şey miydi?

    b-"Hayır baba kabul edemem. Eğer Ti-an ölürse ben de ölmüş kadar olurum."

    B-"Peki o zaman onlarla nasıl savaşmayı planlıyorsun?"

    b-"Kendimi eğitmem gerek. Ama nasıl yapacağımı bilmiyorum."

    B-"O zaman sana bu mirası devretme vaktim geldi."

    b-"Hangi miras?" Elinde parlayan bir top tarzı bişey vardı. Bir cam fanusun içindeydi.

    B-"Babam bana bunu vermişti. Şimdi ise senin. Bu fanusun için... " Birden kafası parçalandı.
    ···
    1. 1.
      0
      devam knk baya iyisin
      ···
  4. 54.
    +5
    Derya mağaradan girerkenki sesine uyandım.

    D-"Ohh beyefendiye bak. Biz bütün gece araştırma yapalım sen ise Ti-an'ı bir yana Beyaz'ı bir yana al uyu. Oh ne güzel." dedi sitem ede ede.

    b-"Sana da günaydın." demekle yetindim.

    T-"Ba b ba b ba ba" diyordu. Hadi be. Baba mı demeye çalışıyordu? Çok duygulandım lan içten içe. b-"Baba." dedim.

    T-"Babba" dedi. Bu da yeterdi be. Sarıldım. O da sevinmiş olacak ki durmadan

    T-"Babba baaba babba" diyordu. Derya biraz kıskandı ve beyaz'a döndü.

    D-"Anne de bakalım sende görsünler." dedi.

    Be-"Guruh ısh da an" dedi.

    B-"Bakıyorum keyfiniz yerinde."

    D-"Kenan amca. Senin burada ne işin var?"

    b-"Dün öğrendi."

    D-"Ve sen hala yaşıyor musun?" dedi. "Benim babam olsa bir daha evden çıkamam" dedi.

    B-"Normalde benim de onu evden çıkarmamam lazım ama hikayesini duyunca kabul etmek zorunda kaldım. Bağınız eğer bu kadar güçlüyse bunlara karşı. Bu arada gelirken yemek getirdim. Ejderhalar yemek yemiyormuş ve tuvalet yapmıyormuş kitapta okudum." Zaten bizim bildiğimiz şeyler bunlar. Diğer elinde kitap vardı.

    b-"Bak araştırmamı yaptım. Kraliçe Fell'in günlüğü var. Oradan yardım alabiliriz."

    D-"Nasıl işkence edeceğimiz hakkında mı?"

    Be-"D d de derry" diyince Derya büyük bir şokla arkasına döndü.

    B-"Neyse benim acelem var sana kitabı vermek için gelmiştim. Kendine dikkat et ve notlarını düşük görürsem ejderhanı ben ziyarete gelirim sadece sen de evde ders çalışırsın." dedi. içimden bir Hasgibtir çektikten sonra

    b-"Tamam baba" dedim. Derya ise hala

    D-"Tekrar et Der Ya. Der Ya" diyordu.

    b-"Evet tekrar et beyaz, Deri yağ, Deri yağ" dedim ve gülmeye başladım. Derya ise

    D-"Sakın ha vallahi hiç acımam vururum sana." dedi. Ben de başımla onayladım ve kitabı açtım.

    Edit: Beyler ben afk. Sonra devam edeceğim.
    ···
    1. 1.
      0
      Ne kadar kaldı hikayenin bitmesine
      ···
    2. 2.
      0
      Valla bende bilmiyorum. Beni bile yazarken çok sardı hikaye :D Hemen bitsin mi istiyorsun yoksa uzasın mı istiyorsun?
      ···
      1. 1.
        0
        Hikaye güzel olmuş diğer hikayelerinde ki gibi direk her şeyi biranda vermemişsin
        ···
    3. 3.
      0
      Rez panpaaa
      ···
    4. diğerleri 1
  5. 55.
    +5
    içeri girdi ve D-"iyi misin? Acıyor mu fazla" diye sordu.

    b-"Ben iyiyim gittin mi Ejderha'nın yanına?"

    D-"Evet gittim ama seni görmeyince bir terslik olduğunu ve sana bunu vermemi istedi" içinde garip bir pul vardı. b-"Bu ne?"

    D-"Ejderha kendi derisinden koparıp verdi. Seni tam iyileştirmeyecek ama acının hepsini alacakmış. Yemen gerekiyormuş bir de."

    b-"Ejderha dayak yediğimi nereden anladı ki?"

    D-"Bende bilmiyorum psişik falan herhalde. Zaten bu saatten babam büyücü çıksa şaşırmam" dedi. Biraz güldüm ama her tarafım ağrıyordu. Daha sonra pulu ağzıma attım, çiğnedim ve yuttum. Biraz daha tatsız olur diye düşünüyordum ama tatlıydı. Bir anda vücudumda sanki hiç acı yokmuş gibi hissettim. Acılarımın hepsi bir anda uçup gitti.

    b-"Kesinlikle bunun patentini almalıyım" dedim ve güldüm. Artık acımıyordu. Çok havalıydı bu. Cidden ağrı kesiciler gibi değil. Çiğne, yut ve acı gitti.Ama yaralar falan hala duruyordu. Kanayan yaralar hemen kabuk bağlamıştı.

    D-"Bunu yerse hızlı iyileşeceğini de eklemişti. Gerçekten hala inanamıyorum bu yaşadıklarımıza."

    b-"Hasta ziyaretine geldin sanıyordum."

    D-"Aman artık iyisin zaten" dedi ve omuzuma vurdu.

    b-"Valla acımıyor lan cidden çok iyi." dedim ve güldüm.

    D-"Neden dayak yedin?" diye sordu. Şimdi söylesem mi, söylemesem mi merak ettim. En iyisi söylememek. Ne diyecektim "Senin için kavga ettim hadi gel öpüşek" mi? Hiç sanmıyorum.

    b-"Her zamanki zorbalıkları işte" diye geçiştirdim.

    D-"Bir arkadaşını kendine nasıl küstürürsün zararsız bir biçimde?" diye sordu. Ben de duymadım ve

    b-"Hı, bişey mi dedin?" diye sordum. O da

    D-"Boşver" deyip geçti. içten içe kendini yiyordu sanki. Şu an benim de olduğum gibi. Derya iyi bir kızdı ama benim gönlüm hala Melisa'daydı. Her gördüğümde aklıma geliyordu. Onunla geçirdiğim günler, tam 1 sene 7 ay 22 gün. Gün bile tutuyordum. Onun için ne yaptıysam boşmuş meğerse. Derya ise sadece sırdaşımdı. Ejderha'yı bilen tek kişilerdik. Ve yanına gidip hikayeyi duymak istiyordum. Ama dayak yemekten saolsunlar vakit olmuyordu ki.

    D-"Ben eve geçiyorum o zaman. Yarın okulda görüşürüz."

    b-"Yarın okula geleceğimi nereden çıkarttın? Belki direk mağaraya giderim."

    D-"Hayır bensiz gidemezsin. Hem baban seni okul haricinde bir yere bırakmaz. Evden dışarı çıkamazsın. "

    b-"O zaman sen babamı tanımamışsın. Hayatta beni umursamaz."

    D-"Umursamasa burada mı olurdu? Ha bu arada söylemeyi unuttum sadece ben dokunmuştum o deriye derinin özelliği ben gidince senin derin bir uykuya dalmanı sağlayacakmış."

    b-"O nasıl iş be?"

    D-"Valla bende anlamadım. Sadece dediği gibi deriye ben dokundum bir de sen. Herhalde sihir gibi birşey bu."

    b-"Belkide. Tam nasıl uyuyacağım diye düşünürken bunu bile akıl etmiş. Gerçek bir arkadaş."

    D-"Aynen. Hadi ben gidiyorum sana iyi uykular." dedi ve gitti. Binadan çıktığı an birden felaket uyku bastırdı. b-"Haklıym... " derken uyuya kaldım.

    Edit: Beyler işim çıktı. Akşama yazarım. Ben de sizi bekletmeyi sevmiyorum ama konferans mı ne varmış. Erken gidecekmişiz üniye. Neyse beyler kendinize iyi bakın kalın sağlıcakla.
    Tümünü Göster
    ···
  6. 56.
    +6 -1
    Beyler burada yaşanan bir sorundan dolayı entryleri giremiyorum. Bu hikaye girilen bir site vardı onun adı neydi? Hikayeyi orada tamamlayacağım mecburen.

    Hikayeyi wattpaddan tamamlayacağım. Oradan okursunuz artık. Bende diyorum hikaye yazarları neden bıraktı burayı? Neden bulundu. Kalın sağlıcakla.
    ···
    1. 1.
      0
      Watpadd
      ···
    2. 2.
      0
      teşekkürler
      ···
    3. 3.
      0
      Hızlı hızlı gir oraya reıs
      ···
    4. 4.
      0
      Nasıl ulaşıcaz hikayeye link bırak
      ···
    5. 5.
      0
      Yazınca bırakacağım hatta kimse görmese bile sana özelden atacağım
      ···
    6. 6.
      0
      Atacağım
      ···
    7. 7.
      0
      Eyv adamsın sen
      ···
    8. 8.
      0
      Başkan linki at
      ···
    9. 9.
      0
      Banada at panpa
      ···
    10. 10.
      0
      Link at
      ···
    11. 11.
      0
      Panpa link atar misin
      ···
    12. 12.
      0
      Panpa link atar misin
      ···
    13. 13.
      0
      Tamam yeni uyandım yazar yazmaz herkese atacağım linki buraya.
      ···
    14. 14.
      0
      Link beklemekteyiz .d
      ···
    15. 15.
      0
      Link beklenir
      ···
    16. 16.
      0
      Link atsana okuyalım
      ···
    17. 17.
      0
      Lan amk link at burdan devam etsene aq
      ···
    18. 18.
      0
      Hala buradan link bekleyenler sorunu çözdüm sözlükten devam ediyorum.
      ···
    19. diğerleri 16
  7. 57.
    +5
    Yarın wattpad ' a girerim akşam akşam kafa kalmadı. Kusura bakmayın. Görüşmek üzere.
    ···
    1. 1.
      0
      Link bekliyorum hocam
      ···
  8. 58.
    +6 -1
    Dedem ejder ateşi birliğinden miydi? Bu iş gittikçe mide bulandırıyordu.

    b-"Peki baba ya sen?"

    B-"Bu ejderhaları görene kadar deli saçması olduğunu ve babamın delirdiğini düşünürdüm. Şu an anlıyorum. Ejderhalar gerçekmiş. Kraliçe Fell dediğin kadının günlüğü var. Bizim evde benim dolaplığımda olması lazım. Belki sana birkaç ipucu verebilir." Sen ciddi misin ya? Gerçekten inanamıyorum. Babam bunu öğrendi ve bana yardımcı mı olmaya çalışıyor. Cidden çok duygulandım ve babama sarıldım.

    b-"Teşekkürler." dedim. Babam da bana sarıldı. Ti-an ise kıskançlık krizine girdi ve boyununu uzatıyordu sarılayım diye.

    B-"Hep torunuma sarılmayı isterdim ama böyle birşey olmasını beklemiyordum." dedi ve sarıldı Ti-an'a. Ti-an ise babamın arkasında kalan kayayı ısırmakla meşguldü.

    b-"Baba artık eve gelmediğim zamanlarda neden eve gelmediğimi biliyorsun. Sen benim için nasıl endişeleniyorsan ben de Ti-an için o kadar endişeleniyorum. izin ve bu gece kalayım."

    B-"Tamam kal da nerede uyuyacaksın?"

    b-"Yerde uyumaya alıştım ben baba. Sorun olmayacak."

    B-"Tamam o zaman. Eve geldiğinde kitabı okursun. Zaten ben de bakarım biraz." Ti-an gitti ve babamın yüzünü yalamaya başladı.

    B-"Pşşt hoşt dur." falan diyordu babam.

    b-"Baba seni sevdi baksana." dedim.

    B-"Torunum sayılır tabi sevecek." dedi ve gülerek çıktı mağaradan. içimde çok büyük bir rahatlama olmuştu. Artık saklamam gereken bir kişi, hatta en önemli kişi eksilmişti. Yani babam. Ti-an ve beyaz senkronize bir şekilde esnemeye başlamışlardı. Ben ise onların birisini bir koluma diğerini de diğer koluma aldım ve yere yattık üçümüz. Ti-an göğüsüme kafasını uzatıp yatmıştı. Zaten Beyaz oralı bile değildi. Sadece kafası elimin üzerindeydi. Bu şekilde uyuyakaldım.
    ···
  9. 59.
    +5
    Kitabı tekrar açtım. Devam etmeliydim okumaya. Daha akşam olmasına vardı. Ti-an ile uğraşamıyordum ama zaten o da mazlum mazlum kenarda beni izliyordu. Kitabı okumadan önce yanına gittim.

    b-"Özür dilemene gerek yok. Senin hatan değildi." dedim ve kafasından öptüm. Sonra geri döndüm kitabı okumak için. En azından biraz rahatlamıştı. Ama hala pişmanlık hissediyordu. Biraz kendisiyle yalnız bırakmak iyi olur hem ben de kitabımı okurum diye düşündüm. Açtım ve deney 2 ye geldim. "Deney 2
    Sabahın erken saatinde geldim bu sefer. Gelirken ayağım takıldı ve merdivenden düştüm. Tabiki hizmetçinin merdivendeki halıyı düzgün koymaması yüzündendi. idama gidecek." Bu karı cidden tam bir kaçık diye geçirdim aklımdan ve devam ettim."Ayağımdaki yarayı fark etmeden ejderhanın yanına gittim. Hemen ayağımdaki kıyafeti kopardı ve yarayı yalamaya başladı. Yara aniden kapandı. Kabuk bile yoktu. Direk düzgün deri. Ama bir köpek vücudumun özel hatlarından birini yalamıştı. Bu cezasız kalamazdı." Kesin Melisa bu kraliçenin torunu amk."Ejderhaları öldüren zıpkın ile onun eline delik açtım. O da gözlerini kapatıp bekledi. Hiçbir tepki vermedi 5 dakika kadar. Ben de o arada diğer eline de sapladım. Gözlerini açtığında yemyeşil olmuştu. Nöbetçileri çağırdım önümde durmaları için. Belli ki bana saldıracaktı. Daha sonra ellerine döndü ve E-"Ktum" dedi. O anda ellerindeki delikler kapandı. Ama yere düştü. Demek ki yaralarsak kendilerini iyileştirmeleri gerekir. Bu sırada da onları avlayabiliriz. Kendisine gelmesi en fazla 2 saat sürüyor. En az ise 10 dakika. Odaklanma süreleri ortalama 2 ile 5 dakika arasında. Odaklanırken yakalarsanız direk öldürün. Yaralanırsa ve kaçarsa takip edin. Kendini iyileştirdikten sonra en az 10 dakikanız var. Bunu tüm gün boyunca yaptım ve artık dayanamadı ve bayıldı. iyileşmeyi kullanması vücudunu çok yoruyor. Gün boyu sadece 8 kere kullanabildi. Bu sadece yavru bir ejderha. Büyükleri belki daha da güçlüdür. Bunu ilerleyen safhalarda göreceğim."
    ···
  10. 60.
    +4
    Benden bu kadar akşam görüşürüz.
    ···
    1. 1.
      0
      Seri panpii
      ···
    2. 2.
      0
      Mk ya panpa yaz bee
      ···
    3. 3.
      0
      Öldün mü amk
      ···
    4. 4.
      0
      Gece oldu amk
      ···
    5. 5.
      0
      Yazcak bir şey bulamadı
      ···
    6. diğerleri 3
  11. 61.
    +4
    Sınava neredeyse ucu ucuna vardık. Az daha geç kalsak sınava giremeyecektik. Salih'i gözlerim aradı ama yoktu bugün. Derya yanımda oturduğu için şanslıydım. Eğer A ve B kağıdı olmazsa kopya çekebilirdim. Tam da düşündüğüm gibi. Kimya sınavı ve A B yok. Herkesinki aynı. Ve yine benim gözümden yaşlar geliyordu. Ama yeter da. Daha gideli 10 dakika oldu. Ne bu özlem. Gözyaşlarımı sile sile olacaktım sınavı mecburen.

    Ö-"Süreniz 30 dakika sınava başlayabilirsiniz" dedikten sonra Derya irkildi. Ama öyle böyle değil yani. Hani bir ara 3310 lar titredi mi sallardı ya ortalığı hah işte ondan. Herhalde adetle falan alakalı bir şeydir diye düşündüm. Derya bana sessizce "Ta-ar" dedi. Hasgibtir. Onunki benimkinden beterdi amk. Sınav yeni başladı. Derya sorulara doğru baktı. Çoğu işlem gerektiren sorulardı. Bayağı bir sorun olacaktı bu. Derya'ya

    b-"Yarım saat sabret bir şey olmaz."

    D-"Ben çıkıyorum." dedi ve sadece 1 soru yapmıştı. Sınavda 5 soru vardı. O sorusu doğru olsa bile 20 alacaktı. Ben onu bile alamayacaktım. Sorular bana, ben sorulara bakıyorum. C2+S=? benzerinde bir soru vardı. Tabi altında ve üstünde sayılar vardı. Ben de CS Go yazdım çıktım sınavdan mk. Yine 0 ı yedim ama babam bilirse bana bu sefer kızar amk. Mağaraya vardığımda Derya bir şeye sarılmış biçimde duruyordu. Ama daha görememiştim. Yanına geldiğimde görmüştüm. Bembeyaz bir ejderhaydı.
    ···
    1. 1.
      0
      Kardeş yaz pls
      ···
    2. 2.
      0
      Kardeş yaz pls
      ···
    3. 3.
      0
      az seri yaz reis 5-6 part
      ···
    4. diğerleri 1
  12. 62.
    +4
    Derya yanıma geldi

    D-"iyi misin?" Ben ağlıyordum. Ti-an'nın da gözlerinden yaş çıktığını görebiliyordum.

    D-"Ne oldu?"

    b-"Bu kitap tamamiyle bizim Ejderha'ya yapılan deneylerle alakalı. Bunu nasıl okurum bilmiyorum. Daha ilk deneyi okurken kendimi kötü hissettim. Daha ne kadar okuyabilirim bilmiyorum" dedim. Derya ise

    D-"Okumana gerek yok. Deneme yanılma ile de öğrenebiliriz."

    b-"Hayır öğrenemeyiz. Ya ilerde hastalanırlarsa? O zaman ne yapacağız? Hepsini okumam lazım. Ejderha öldü ama baksana bize hala yardım ediyor. Onun bu fedakarlığını göz ardı edemem." Edemezdim. Onun bu kadar çektiği acı boşa gitmeyecekti. Her bir detayı öğrenecektim. Kitaba dönmeden önce beni endişeli endişeli izleyen Ti-an'a döndüm.

    b-"Gel bakalım buraya sen." dedi ve üzerine atladım. Tam bir güreş alanıydı zaten mağara. Onun da güldüğünü hissediyordum. Ayaklarıyla beni itmeye çalışıyordu ama izin vermiyordum yerden kalkmasına. Daha sonra bir itti beni, Beyaz'ın üzerine uçtum. Beyaz ve ben bayağı mağaranın içinde yuvarlandık. Derya koşarak geldi ve

    D-"Beyaz iyi misin?"

    b-"Üzerimde olan o iyidir muhtemelen."

    D-"Bir bine başın kanıyor." dedi.

    b-"Tamam sorun yok ben iyiyim. Muhtemelen küçük bir sıyırktır." dedim. Ti-an endişeli bir şekilde yanıma doğru koşuyordu. Beyaz gözlerimin içine baktı ve kendini toparladı. Gözlerini kapattı ve orada öylece durdu. Ti-an ise yaramı yalamaya başladı. Acısı geçti ama hala kanamaya devam ediyordu.

    D-"Hadi seni hastaneye kaldırmamız lazım." dedi Tam mağaradan çıkacakken Beyaz gözlerini açtı. Gözleri yemyeşildi. (Normal göz rengi siyahtı.)

    Be-"Ktum" dedi ve bana doğru üfledi. Yaram kapandı. Daha sonra Beyaz yere düştü. Derya ne yapacağını şaşırmış gibiydi. Direk Beyaz'ın yanına koştuk ikimiz de.

    b-"iyi mi o?"

    D-"Evet iyi. Hissediyorum. Sadece yoruldu. Muhtemelen bize Ejderha'nın bahsettiği saf bilgi. Ben biraz onun yanına yatacağım."

    b-"Tamam ben de kitaba devam ediyorum o zaman. Teşekküler Beyaz" dedim ve biraz sevdim. Zaten hemen mırlamaya benzer sesler çıkarmaya başladı.
    ···
  13. 63.
    +5 -1
    Edit: Birkaç entry seri seri gireceğim daha sonra yine gideceğim akşam geleceğim eve. Kusura bakmayın. işlerim olmasa akşama kadar entry ama yapacak bişey yok.

    Kitabın her dilden çevirisi vardı. Demek ki zamanında çok fazla kişi bunu kullanıyordu. Kitabın önünde

    "Bu kitap Ejder Ateşi'nin Şerefli Üyesi Olan Ika Nea'ya aittir." yazıyordu. Kitabı açtım ve karşımda bir ejder resmi ile karşılandım. Ejderhanın anatomisi vardı. Anatomiye fazla vakit ayırmadım. Nasıl eğiteceğime dair bilgi lazımdı. Biraz daha ileriki sayfalarda ejderhalar hakkında kısa kısa bilgiler vardı. Bir yerde deneylerini ve tepkilerini yazıyordu. "Ben Kraliçe Fell. Bu günlüğü Ejderha ateşi birliği faydalansın diye yazıyorum. Sürüsünden ayrı bir Ejderha ile karşılaştım. Uçmayı bilmiyor ve çok güçsüzdü. Tam benlik bir ejderhaydı. Onu aldım ve bana ait olan bir dağın mağarasına kapattım. Çıkamaması için kuyruğunu duvara çiviledim.

    Deney 1
    Yanına yaklaştığımda bana doğru bir köpek yavrusu gibi koşmaya çalıştı. iğrenç yaratıklar. Hepsinden nefret ediyordum. Yaklaştığımda yüzümü yaladı. Ben de sinirlenip kırbaçladım. Deneye gelirsek: Önüne bir ejderhanın kopmuş kanadını koydum ve tepkisini izledim. Hiçbir tepki vermedi. Tepki vermeyince bende bir sonraki günkü deneyi bugüne aldım. Canını pgibolojik olarak yakmak zordu. O zaman fiziksel olarak yakmayı deneyecektim. ilk baş sırtını dağladım. Acı çekiyordu. Kaçmaya çalıştı ama kuyruğunu iyi sabitlemiştim kaçamazdı. Bayılma süresini merak ettim ve 6 saat boyunca hiç durmadan sırtını, ağzını, ellerini dağladım. 6. saatin sonunda bayıldı. Demek ki ateşe 6 saat kadar dayanabiliyorlar."

    Kitabı kapattım ve dışarı gidip kusmaya başladım. Bu bizim Ejderha'ydı. Ve bütün kitap onun üzerinde yapılan deneyler yazıyordu.
    ···
  14. 64.
    +5 -1
    EDiT:MOBiL VERiDEN ATIYORUM. BiRKAÇ PART SONRA KAPATACAĞIM ŞARJIM AZ VE ŞARJ MAKiNEM YOK.

    Yerimden kımıldayamıyordum. Ne yara var ne başka bir şey ama çok ağrıyordu ayağım. Daha sonra Derya uyandı. Her tarafında küçük küçük sıyrıklar vardı.

    D-"Sen iyi misin? O da neydi öyle" dedi.

    b-"Bilmiyorum ama başımızda büyük bir bela var. Bizimle fazla uğraşacaklarını sanmıyorum. Son Ejderha'nın öldüğünü söylediler fakat yumurtadan haberleri yok."

    D-"Söylediler derken? Bir kişi daha mı var yani?"

    b-"Fatih denen bir çocuk da vardı. Bayağı tehlikeli birisi. Gözleri turuncu turuncu yanıyor ve sana hipnoz gibi bir şey yapıyor. Ayağıma kılıç sapladı ama yara falan yok ve kalkamıyorum acıdan." dedim. "Bana Ta-ar ımı uzatır mısın?" dedim.

    D-"Benim de ona dokunmam lazım. Neden bilmiyorum ama iyi gelecek gibi hissediyorum." dedi ve yumurtamı yanıma getirdi. Yuvarladı desek daha doğru olur. Kocaman yumurta amk. Ona dokunduğum anda sanki bütün dünyam güzelleşti. Mutluluk hormonlarım tekrar salgılanmaya başlamış gibiydi. Kendimi gerçekten daha iyi hissediyordum. Hatta dalgınlığa gelip ayağa kalktım. Sonra acısından geri yere düştüm. Bu nasıl bir şeydi böyle? Sadece pgibolojik olarak acıması lazımdı. Ama gibtiğimin acısı geçmiyordu. Daha yumurtaları beklememiz lazımdı. Ne kadar zamanda çıkacakları hakkında bir fikrim yoktu. Acı yavaş yavaş geçiyordu. Ayağa kalkmaya başlamıştım. Sadece sendeleyerek yürüyordum o kadar. Akşam olmuştu Ejderha'nın gidin dememesi gerçekten zoruma gitmişti. Derya da zaten hüzünlü bir şekilde arkasına baktı. Yumurtaları bıraktık ve eve doğru yola çıktık. Babamla anlaştığımız sohbet saatimize 1 saat vardı. Eve gittiğimde artık sadece yemek hazırlayacağım endişesiyle gitmiyordum. Sonunda bir şeyler iyi gidiyordu. Ve yine Ejderha'nın son tavsiyesi sayesindeydi.
    ···
  15. 65.
    +4
    La-Ateh

    Ne kadar da kolay ölmüşlerdi. Ejderha ateşi birliğinin 4 üyesi direk ölmüştü. Sadece bir kişi kalmıştı ve onun yanına doğru yürüdüm. Kapıyı açtığımda bir ejderha ile karşılaşacağımı biliyordum. Ama Fatih şaşırmıştı. ilk kez bir ejderha görüyordu böylesine büyüğünü bir de.

    La-"Ti-an. insanlarla ilk tanışan ejderha. Herkese kendini pişmanlığından ölmüş gibi gösterdin ama ben başından beri yaşadığını biliyordum. Arka plandan Ejderha ateşi birliğini yönetmek tam senlik bir plandı. "

    Ti-"Ne istiyorsun La-Ateh, ve bu çocuk da kim?"

    La-"Bu çocuk Fatih. Sandığından daha da yeteneklidir. Bize katılmanı istiyorum. Ben bu dünyada yeni bir tanrı olacağım. Ve artık Ejderha'ların saklanmasına gerek kalmayacak. Bana katıl ve tüm dünyaya beraber hükmedelim." Ti-an gülümsüyordu. Bu fikir hoşuna gitmişti...

    Edit: HiKAYEYi TAMAMEN OKUYAN HERKESE TEŞEKKÜRLER. BiR SONRAKi HiKAYEDE GÖRÜŞMEK ÜZERE.
    ···
    1. 1.
      0
      züt züt züt züt züt züt züt züt züt züt züt züt yarın hemen bidaki hikayeye başlıyorsun yoksa zenci arkadaşlarımla seni bulup giberiz .
      ···
      1. 1.
        0
        Sakin ol dostum zencilerden korkuyorum ama yapamam. Benim de bir hayatım var adamım lanet olsun!!! :D
        ···
      2. 2.
        0
        Zenciler nerede kaldı :D
        ···
    2. 2.
      0
      Bende gelirim
      ···
  16. 66.
    +3
    Geldim arkadaşlar az bir zamanım var bir part daha yazıcam ..
    Okul bi şekilde geçmişti saat ierlerdi ve Derya ile mağaraya gitcektik Derya evi aradı ve biraz geçikiceğini söyledi yani bugün fazla vaktimiz vardı bu güzeldi beni zaten arayan soran yoktu koyulduk yola yolda muhabbet ediyorduk Derya sana mağaraya gidince birşey acıklıycam dedi cok şaşıracaksın .
    Merak etmiştim ama daha yolumuz vardı ve tamam dedim biraz yürüdükten sonra mağaraya gelmiştik etrafa iyice bakıp kimsenin olmadığından emin olup içeri girdik.
    Biraz yürüdükten sonra ejderha bizi karsıladı yüzünde garip bir ifade vardı Deryada bana baktı ve hazırmısın dedi birden ejderhaya göz hareketi yaptı ve benı yere yatırdılar . Derya pntolonunu çıkardı ve oda neydi bilek gibi malafat ama asıl korktugum ejderha devasaa malafatını cıkarmıstı bıle yuzume vurduruyordu ve magaranın kapısını taşla kapattılar haftalarca beni orda cılgınlar gibi düzdüler g.ötüm legen gibi olmuştu suan hastaneden yazıyorum artık tekerlekli sandalyeye mahkumum zor bir operasyon ile züt nakli oldum
    Özet : Her mağaraya girmeyin arkadaşlar
    Hikaye bitmiştir teşekkürler
    ···
    1. 1.
      0
      Her hikayede gibiliyoruz yav yapmayın şunu :D en azındam bu sefer zenciler yoktu :D
      ···
    2. 2.
      0
      Zenci koymadım aga cunku hikayeyi sevdim ejderinkini yesen yeter dige düşündüm ama zenci istersen editleyim :D
      ···
  17. 67.
    +3
    Bu laf beni çileden çıkarmaya yetmişti. Tam yumruk atacakken Derya bağırdı

    D-"DUR!!" diye. Hışımla ona döndüm ve

    b-"Ne oldu?" diye sordum. Sesim öfkeliydi. Derya da biraz ürktü ama

    D-"Onun zihnine girdiği için eğer ona vurursan beyaz da hasar görür."

    b-"O zaman bu bağı boz."

    D-"Son bir soru sorup bozuyorum. Ejder Ateşi birliği üyesi kaç kişi var? Salih'i saymadan söyle."

    G-"Artık sadece 6 kişi var. Ben... " tam söyleyecekken dili koptu. Son anda Beyaz bağını koparmıştı. Yoksa o da dilinden olacaktı. Fanusun içindeki enerjiyi kendine çekti. Ve birden bayağı kaslandı ve büyüdü. Boyu Ti-an kadar olmuştu. Ama konuşamıyordu. Çünkü dili yoktu. Ti-an'a bir vurdu bayağı sertti yumruğu. Ağaçların arasında yığıldı kaldı. Acısını hissedebiliyordum. Çok acıyordu ama yerinden kalktı ve üzerine doğru atladı. Fakat general kuyruğunu yakalayıp çevirip çevirip fırlattı. Yine ağaçların arasında kendini bulmuştu. Bu sefer kalkamadı. Ben koştum ve ona vurmaya başladım. O ise bana döndü ve aşağılar gözde baktı. Tam bana vuracakken bir ses yankılandı kafamda. "Halefime dokunamazsın" diye ve adam parçalarına ayrıldı. içindeki enerji tekrar fanusa döndü.

    D-"D d daha yeni ne oldu?"

    b-"Bilmiyorum ama bana vuracakken halefime dokunma diye bir söz duydum. Ondan sonra patladı. Artık sadece 5 kişi kaldılar."

    Babamı gömdük ve içimdeki acı devam ediyordu. Ti-an ise kendini toparlamış kenarda ağlıyordu. Beyaz birden sessizliği bozdu:

    Be-"Yollarımız ı ayırm alıyız."

    EDiT: EVET BEYLER FiNALLERE GELDiK. FiNALLERi YAZDIKTAN SONRA HER ZAMANKi GiBi OYLAMAYA SUNACAĞIM VE SON BiR ENTRY DAHA GiRECEĞiM. 3 HiKAYEYi BiRLEŞTiRECEĞiM HiKAYEYLE ALAKALI. SONUNA KADAR OKUYAN HERKESE TEŞEKKÜRLER.
    ···
  18. 68.
    +3
    Beyler bunları da okuyun kesiştiği noktalar olacak. Hem bekleme derdinden de kurtulmuş olursunuz belli bir süre
    (bkz: rüyamdaki kız kim)
    (bkz: içimdeki öldürme hissi vahşet)
    ···
  19. 69.
    +4 -1
    Edit: Günaydın beyler. Hikayeyi tahminimce bugün bitiriyorum. Ama uzayabilir de yani belli olmuyor. En azından kafamda bir son oluştu artık. Hatta bir değil iki. Sizden de troll sonlar bekliyorum :P En çok beğendiğimi entry olarak girecem ahan da size sözüm olsun. :D

    Uyandığımda Derya başımda bekliyordu. Beyaz ise yine yere düştü. Ti-an'ı göremedim sadece.

    b-"Ben neredeyim?"

    D-"Şu an ormanda bir yerlerdeyiz. Bir haftaya yakındır uyuyorsun." 1 hafta mı? O kadar oldu mu? Beyaz'a doğru döndüm ve

    b-"Yeniden teşekkür ederim. 2. kez hayatımı kurtardın."

    Be-"Ö Önemli değ il." Konuşmaya yavaştan alışmaya başlamış. Derya'ya döndüm ve

    b-"Ti-an nerede?"

    D-"Babanı almaya gitti. Kim seninle uğraşıyorsa ailenle de uğraşır diye düşündük."

    b-"Peki ya senin ailen?"

    D-"Tatile gönderdim onları. Zaten gideceklerdi 1 ay sonra ama erken gönderdim." iyi bari ben yatarken Derya her şeyi düşünmüş.

    b-"Uyurken ejderha'yı gördüm."

    be-"Ben de görd dü düm."

    b-"Ona birkaç soru sordum ama önemli soruları soramadım. Kitaptaki gerçekten de Ejderha'ya yapılmış deneyler. Kraliçe Fell ile bağ kurmayı istemiş sadece. Ama sadece deneyler yapmış kraliçe ona. Kitabı bitirmem gerektiğini söyledi. Ve ölümden dönmeden önce dikenli yol çimenlik bir alana dönüştü. Çok garipti."

    be-"Ben yaptım. Atam ban a fısıld adı."

    b-"Teşekkürler Beyaz. Kendini konuşup yormana gerek yok. Dinlenmene bak." der demez uyuya kaldı. Ben hala yerden kalkmak ve kalkmamak arasında gidip geliyordum. Ve Serdar neden bu haldeydi? Yoksa Fatih ve Salih'in işi miydi? Artık aklım yerimde değildi. Daha birkaç hafta önce aşk acısı çekiyordum. Şimdi ise bir çocuğum bile var. Ve bir ejderha. Kim olsa benimle aynısını düşünürdü herhalde. Ama Derya'nın da ejderhası var neden hep ben yiyorum dayağı? Kendime bu soruları sorarken karşımdan gelen Ti-an'ı gördüm. Sırtında da babam vardı. Gerçekten bayağı büyümüştü. Benim boyumu 10cm falan geçmiş.
    ···
  20. 70.
    +3
    EDiT: http://www.strawpoll.me/12870490 OYLAR BURAYA

    AYRI YOLLARDA SON

    b-"Neden peki?"

    Be-"Gelişmem iz lazım. Berab er olmaz." Mantıklıydı. Benim ejderha güce yöneklikdi. Onun ejderhası ise yardıma. Ayrı ayrı yerlerde gelişebilirdik. Sadece birbirimize engel oluyorduk. Evet gerçekten de öyleydi. O adam isterse ejderha'mı ve beni rahatça öldürebilirdi. Salih beni rahatça öldürebilirdi. Bunların hepsi gelişmeye çalışmamam yüzündendi. Hep dövüşlerde içten içe Ti-an'a güvenmiştim. Bu sefer ben de gelişecektim. Ama fanusu kullanarak değil. Fanus benim babamın katillerine aitti. Fanus'u cebime koydum kullanmaktan ziyade. Belki lazım olur diye.

    b-"Sen ne düşünüyorsun Derya?"

    D-"Bir süredir farkındaydım. Sizinle beraber olmayacağının ama sizsiz de olmayacağını biliyorum. Kararsızım."

    b-"Peki Ti-an sen?"

    T-"Sen nereye git ben oraya." Kararımı verdim.

    b-"Tamam ayrılalım."

    Be-"Bu ayrılık sonsuz değil. Geldi imizde gelişm iş olaca ız."

    b-"Ve de konuşmayı öğrenmiş" dedim ve güldüm. Beyaz pek hoşlanmamış olsa gerek ki yanıma geldi ve beni itti. Yere düştüm.

    Be-"Tekrar buluş tu umuzda düşme" dedi ve güldü. Ben de güldüm. ilk kez espri yapıyordu aq. Yanlış bir tepki vermek istemedim.

    D-"Çok öküzsün biliyorsun değil mi? Senin bana söyleyeceğin yok ben sana söyleyeyim. Seni seviyorum." ilk ilan-ı aşkımı da almış oldum. Üstelik benim yapmam gerekirken amk. Tam bir rezilim.

    b-"Ben de seni seviyorum. Bu son gecemiz."

    D-"Öyle birşey olmayacak. En azından evlenmeden." Lan ben onu mu dedim aq. Kıpkırmızı oldum durduk yere.

    T-"Neyden bah sediyor sunuz?"

    b-"Hiç Ta-ar hiç. Derya kafayı yedi. Son gecemiz derken dördümüzün birlikte geçireceği son gecesi demek istedim." Kızarma sırası Derya'ya gelmişti.

    D-"Çok yanlış anladım."

    be-"Anne i yi misin?"

    D-"Evet evet iyiyim." Daha sonra son gecemizi birlikte eğlenerek geçirmeyi çok isterdim ama babamın ölümünün acısı içimi yakıyordu hala. Sabah oldu ve

    Be-"Biz gidiyoruz." dedi.

    T-"Biz de bu radan gidiy oruz." Derya'yı tuttum ve dudağından öptüm. O da hislerime karşılık verdi. Öpüşmüştük. Daha sonra o Beyaz'ın yanında yürüyerek ben ise Ti-an'nın sırtına atlayarak yollarımızı ayırdık.

    6 Ay Sonra

    Ti-an'ın artık 3 metre boyu vardı. Ormanda yaşıyorduk. Kendimi bayaği bir geliştirdiğime inanıyordum. Ama yeterli değildi. Elimi cebime attım ve fanusa baktım. Bana babamı hatırlatan tek şey bu fanustu. Kitabın çoğu yerini okumuştum ve bilgi sahibi olmuştum. Bir ses duydum.

    b-"Ti-an sende duydun mu?"

    T-"Evet. Birileri bize doğru geliyor. 4 kişiler. Biri garip bir şey kullanıyor. " iyi kamufle olduğumuzdan emindim. Garip bir şey? Bunu öğrenmemizin bir yolu vardı. Bekleyip görmek. Daha sonra bize doğru seslendi.

    Rb-"Kimseniz dışarı çıkın. Size zarar vermeyeceğiz." Bize mi? 2 kişi olduğumuzu anlamışlar mıydı?

    b-"Ti-an burada bekle."

    T-"Tamam. Dışarı çıktım ve:

    b-"Burada tek ben varım. Siz kimsiniz?" Karşımda bir tekerlikli sandalyede adam, iki kız, birinde polis rozeti vardı ve bir tane de tek kolu olmayan adam vardı. Tekerlekli sandalyedeki adam konuştu:

    Rb-"Size zarar vermeye gelmedik. Sadece geçiyordum ve şu tek kollu arkadaş sizi hissetti. Diğerine de söyle gelsin, zarar vermeyeceğiz. " içimden güvenmek geldi. Ama neden güveneyim ki? Ama kendime güveniyordum. Bunları indirdirirdik eğer başımıza dert açmaya kalkışırlarsa.

    b-"Ti-an gel." Geldi ve onlar hemen şaşkına dönmüştü. Hatta kızlar çığlık bile attı.

    RM-"Hissettiğim şey buydu." dedi tek kollu adam. Gözleri mavi mavi yanıyordu. Hemen bağırdım.

    b-"Ti-an, gardını al. Bunlar tehlikeli." Hemen saldırıya hazır bir pozisyona geçtik. Bu sefer bizi hipnoz edemeyeceklerdi.

    Rb-"Bizi yanlış anladınız. Arkadaşımın yeteneği hayvanlarla alakalı. Sadece kokunuzu aldı. Ama arkandaki nedir?" Gerçekten bilmiyorlardı.

    b-"Arkamdaki bir ejderha. Fatih diye birini tanıyor musunuz?" Tekerlekli sandalyedeki adamın gözleri bayağı açılmıştı.

    Rb-"Evet o benim kardeşim. Gördün mü onu nerede?"

    b-"Geldi ve büyük ejderhanın cesedini yakıp gittiler. Kardeşine iyi bir dayak borçluyum. Onu ödemek için sabırsızlanıyorum." dedim.

    Rb-"O zaman bize katılmaya ne dersin? Benim adım Bir Bine. Yanımda gözü mavi yanan Mustafa, Şu iki çığlık atan kız da Kübra ve Reyna."

    b-"Ben de Bir Bine ve Ejderham ise Ti-an." Bu sohbetten sonra yolumuza artık Bir Bine ile devam ettik.
    Tümünü Göster
    ···