-
51.
0Hadi amk
-
52.
0Rezzzzzzzzzzzzzz
-
53.
+14 -1Beyler okuyorsanız bir iki şukuyu çok görmeyin. Hikayeyi de yarım falan bırakmıcam, içiniz rahat olsun.
-
54.
0Verdim şukunu panpa hadi
-
55.
+1rezervatüllahiminneşseytanırracin
-
56.
+10Köye vardığımda Salih'e ağız dolusu küfürler ediyordum. Köy terk edilmişti. Issızlığın ortasında ıssız bir köyde hayatımı mahveden varlıkta yalnız başımaydım. Bir an etrafıma baktım, 'şey'i görememiştim. Merakla gözlerim onu ararken, köyün içinde, harabe evlerin arasından bana baktığını gördüm. içimi bir ürperme aldı. Ancak bu kısa sürdü, çünkü bir dağın yamacında ışık parıltısı gördüm. O parıltı bir evden geliyordu. Eğer hocaysa oraya gitmeli, değilse de hocanın nerede olduğunu öğrenmeliydim. Arabadan el fenerini alıp o eve doğru yürümeye başladım. Ancak yürürken sürekli harabe evlerin içerisinden gülüşmeler duyuyordum. Bir an burada insanların yaşıyor olabileceğini düşünüp 'Burada birileri var mı?!' diye bağırdım. Bağırmamla evlerin içindeki tüm gülüşmeler kesildi. O esnada bir evin içinden bana doğru taş fırladı. Eve doğru 'Orada kim var?!' diye bağırdım. Ses gelmeyince evin içine girmek istedim. Ancak kapı bir türlü açılmıyordu. Evin içine pencereden bakmaya karar verdim. El fenerini pencereye tuttuğumda evin ortasında siyah bir keçi gördüm. Taşı bu hayvan atmış olamazdı. Yoksa bu 'hayvan' değil miydi?
Tam bu esnada 10-15 metre uzaktan 'Ne işin var burada?!' diye bir ses duydum. Bu aradığım hoca olmalıydı.
Ben: (B) Hoca: (H)
B: Buralarda bir hoca varmış, onu arıyorum.
H: O hoca benim. Bu saatlerde buralarda şerliler cirit atar. Beni takip et.
Dedikten sonra evine doğru yürümeye başladık. Yol boyu sürekli dua olduğunu tahmin ettiğim bir şeyler okuyordu. Evine girdiğimde tuhaf bir rahatlama gelmişti. Üstelik 'şey'de eve girmemiş, dışarıda kalmıştı. Ben bunun şaşkınlığını atamamışken hocanın, 'Merak etme, o buraya giremez.' demesiyle irkildim. -
-
1.
0Hikaye hangi Zaman aralıkları ile devam edecek bi süre bakmayıp sonunda hepsini okumak istiyorumda?
-
-
1.
+1bitti birader hikaye okuyabilirsin
-
2.
0Hikayenin varlığını unuttum neydi bunun konusu la
-
3.
0Aga yalnız ben bunu bitirmiştim skdjdkjdkd
-
4.
0dalgasına yazdım hacı aradan 1 ay geçmiş :D
diğerleri 2 -
1.
-
1.
-
57.
0Rezervasyon
-
58.
0Devam panpaa
-
59.
0gibtir delii
-
60.
0Hadi amk ya iki gaabtir seni bekliyoz
-
61.
0Şey ettirmede yaz
-
62.
+5B: Kimden bahsediyorsun?
H: O ifritten.
B: Ne yani, beni takip eden bu varlığı biliyor musun?!
H: O varlık dediğin, Cin. Sana musallat olmuş.
B: Bunu bu güne kadar kimseye kanıtlayamamıştım, beni hep deli sandılar.
H: Amacıda bu zaten. Seni yavaş yavaş tüketmek.
B: Peki bu durumdan nasıl kurtulacağız?
H: Zor...
Demesiyle bir anda kapı şiddetli bir şekilde yumruklanmaya başladı. Ayağa kalkıp hocaya 'Kim geldi?' diye sordum. 'Kimse gelmedi, şerliler senin yüzünden evin etrafına biriktiler. Seni dışarıya çekmek istiyorlar. Sakın pencerelere bakma, aklını yitirebilirsin.' dedi. Bu Cin'in beni ne zamandır takip ettiğini sordu. 12 yaşımdan beri dedim. Bunu duyar duymaz gözleri fal taşı gibi açıldı. Sonra kendini toparlayıp hiç kabus görüp görmediğimi sordu. Görmediğimi, sadece bu gece bir tane gördüğümü söyledim. Biz bunları konuşurken sürekli dışarıdan fısıltılar duyuyor, evin içinde gölgeler görüyorduk.
H: Bak delikanlı, başındaki musibet çok belalı bir şey. Bu diğer vakalar gibi değil. Bu sana değil, soyuna yapışmış bir Cin. Senden öncekileri değil ama sen ve senden sonrakileri yakmak için gönderilmiş.
B: Ama kim? Kim neden 12 yaşındaki bir çocuğa Cin musallat etsin?!
H: Musallat etmediler, seni ve soyunu kurban verdiler. -
63.
0Beni sardı
-
64.
0Rezerve
-
65.
+10Bu tür büyülerin genelde anlaşma için yapıldıklarını söyledi. Cinlerle yapılmış bir anlaşma. Ancak merak ediyorum, benim hayatım ve soyuma karşılık bu anlaşmayı yapan karşılığında ne almıştı? Hoca bu gecelik evinde kalabileceğimi söyledi. Yarın bu konuyu daha detaylı konuşacaktık. Saat gecenin 2'si olmuştu. Etraftan gelen sesler ise kesilmemişti. Dağdan davul ve at kişneme sesleri geliyordu. Bu seslerin arasında uyumak bir hayli korkunç ve zor olsa da uyumayı başarabilmiştim. Gece yine kabus görüyordum. Bu sefer köyde, hocanın evindeydim. Aşağıdan iğrenç bir koku geliyordu. Dar bir geçitten geçtikten sonra kokunun geldiği yere gelmiştim. Karşımda yine 'şey' vardı. Bu sefer hocanın ölü bedeninden iç organlarını çıkarıyor, duvarlara asıyordu. Bu iğrenç rüyanın ardından çığlık atarak uyandım. Çok geçmeden hoca geldi, ancak o parçalanmış bedeni gözlerimin önünden gitmiyordu. Sanki rüya değil, gerçeği yaşamıştım az önce. Hocaya kabus gördüğümü, önemli bir şey olmadığını söyledim. Pencereye baktığımda 'şey' orada durmuş, bana karşı sırıtıyordu. Bu sefer üstünde daha çok kan vardı.Tümünü Göster
Hoca bana bir çeşit ritüel yapacağımızı, ama bunun çok tehlikeli olacağını söyledi. En kötü ne olabilirdi ki? Benim ise gerekli malzemeleri almam için şehre gitmem gerekiyordu. Bu işin bu gün bitmesini istiyordum. Hızlıca arabaya binip şehre vardım. Hocanın istediklerini bulmam zor olmadı. Geri köye giderken yolda Mert aradı.
Mert (M) Ben (B)
M: Alo, Ömer. Kardeşim kusura bakma ama acil işim çıktı arabayı getirmen gerekiyor.
B: Şimdi olmaz, getiremem. Halletmem gereken işlerim var.
M: Kız kardeşim çok hasta, onu hastaneye zütürmemiz gerekiyor. Başka araba da bulamadım. Şimdilik işin biraz aksasın lütfen.
Normal bir işi olsa telefonu kapatır arabayı vermezdim, bu iş aksayamazdı ama söz konusu kız kardeşinin hastalığı ise buna mecburdum. Lanet okuyarak evlerine gittim. Mert, kız kardeşi ve annesi geldi. Gerçekten de kız kardeşi çok kötü görünüyordu. Arabayı ben kullanıyordum. Çok geçmeden hastaneye vardık. Burada ortalama olarak 1-2 saat beklediğimi sanıyorum. Sonunda burada işimiz bittiğinde, Mert ve ailesini eve bıraktım. Tam gidecekken Mert, nereye gittiğimi sordu. Bir an afalladım, nereye gittiğimi söylesem daha çok soru sorar ve konu uzardı. Ancak kaybedecek vaktim yoktu. Bir an evvel hocanın yanına gitmeliydim. -
66.
0rez amk
-
67.
+11 -1Beyler maalesef hikayeye beklediğim ilgi gelmedi. Yakında final yapmak zorundayım. Başkaları gibi kopyala yapıştır ile hikaye paylaşmıyorum, bizzat kendim yazıyorum. Bir iki part daha atıp finali yapacağım. Okuyanlara ve okuyacaklara tekrar tekrar teşekkürler.
-
68.
+1efsane hikaye yazıyorum diye başlık mı olur amk evladı biraz sanatsal bir başlık açıp da anlatsaydın bari
-
-
1.
0açtım aq baktım kimse giblemiyo milleti böyle toplayım bari dedim
-
1.
-
69.
+1Hadeee amk
-
70.
+12Köyle vardığımda, köyün üzerine bir karanlık çöktüğünü fark ettim. Hava aydınlıktı ama sanki güneş ışınları o köye girmiyordu. Derin bir koyuluğa gömülmüştü köy. Hızlıca hocanın evine gittiğimde ise, evden iğrenç bir kokunun yayıldığını fark ettim. Kolumla burnumu tıkayarak evin kapısını tıklattım ancak açan olmadı. içerideki kokudan çok şüphelenmiştim, kapıyı kırmaya çalıştım. Zaten tahta ve eskimiş bir kapıydı. Kolayca kırıldı. işte o an hayatımın en kötü anını yaşadığımı söyleyebilirim size. Yerler kan gölüne dönmüş, duvarlarda asılı vücut parçaları ve iç organları vardı. Burnunuzun dibinde sarkan bir bağırsak hayal edin. Ancak beni bayıltan olay bu değildi. Hocanın gövdesinden ayrılmış başı odanın ortasında duruyordu. Anormal olan şu ki; gözleri hala hareket ediyordu. Kegib bir baş gözümün içine bakıyordu. O esnada bayılmışım. Kendime geldiğimde ortalık zifiri karanlıktı. Saatler boyu bu köyde baygın kalmıştım. Hemen arabaya ulaşmam gerekiyordu ama bu karanlıkta çok zordu. Sonra el fenerimin hocanın evinde olduğu aklıma geldi. O parçalanmış organların arasında ilerleyerek feneri bulmak zorundaydım. Ancak evin içinden gülüşmeler geliyordu.Tümünü Göster
Bildiğim tüm duaları okuyarak evin içine girdim. Hiç ışık olmadığı için elimi duvara dayamış öyle gidiyordum. Hangisi daha kötü bilemiyorum, sürekli elimi üzerinde gezdirdiğim iç organlar mı, yoksa ayağımı çarptığım hocanın kegib başımı. Kusmamak ve korkudan bayılmamak için kendimi zor tutuyordum. El feneri dün gece uyuduğum yatağın yanındaydı, yatağa vardığımda kapıdan bir gıcırtı geldiğini duydum. Biri eve girmişti. 'Kim var orada?!" diye bağırdım. Ancak aldığım tek cevap fısıldaşmalardı.
Sonunda el fenerini bulup ışığı açtığımda, kapıda kimse olmadığını gördüm. Hızlıca kendimi dışarı attım. Araba 5 dakikalık bir yol mesafesindeydi. Koşmak istiyordum ama koşamıyordum. Çünkü biliyorum koşarsam daha çok heyecan yapıp korkacağım. Zaten kendimi tekrar bayılmamak için zor tutuyordum. Arabaya giderken harabe evlerden beni izleyen insanlar gördüm. Ya da insan şekline bürünmüş Cinlerdi. Sonunda arabaya ulaşmıştım. Eve vardığımda hemen bir duşa girdim. Gerçekten rezalet bir gündü. Beni tak çukurundan çıkaracak olan adam bu gün param parça olmuştu. Üstelik bu varlıkların o eve giremediklerini sanıyordum. Nasıl olmuştu da hocayı evin içinde öldürebilmişlerdi? Eve bir insanın girmediğinden de eminim, kapısı arkadan kilitliydi. Başka bir hoca bulmalıydım. Belki de bu işi kendim halletmeliydim.