edebiyatla ilgilenen panpalar toplanın

günlerden birgün, nasretin hoca demiki.Yav sankiben bulanık görüyorum be karı. Esende bir doktara git. Tamam ben bir doktara gidiyorum demiş. Sonra nasretin hoca doktora varmış, doktor demişki hayırdır nasretin hoca ne şikayetin var. Nasretin hoca demişki yav benim gözüm gitikçe daha çok bulanık oluyor dokto. Doktor demiş ki bunun tek bir yolu var ileşmesi için Nasretin hoca demişki nedir, dokto elini burnunun üstüne koyacacsın sonra kim sana selam değerse onlar iki parmagını elinin ortasına koysun anladınmı Nasretin hoca Nasretin hoca anladım demiş sonra gitmiş.Çarşıya varmış ve kim ona selam verirse onla ra şöyle demiş.iki parmağını elimin arasına koy demiş sonra eve varmış. Karı gel iki parmağımı elimin arasına koy karı gelmiş.iki parmamağını gözüne koymuş Nasretin hocada demişki yav karı ney yaptın yav gözümü daha çok kör etin demiş

bir zamanlar bir kız çocuğu yaşarmış daha küçükmüş 5 yaşlarında bir şeymiş anası o daha bebek,ken ölmüş. babası bakmaya başlamış ona her işini babası yaparmış. komşularda yardım ederdi onlara fakat baba kızına nasıl bir ad koyacağını hala bilmiyormuş en sonunda babasıda ölmüş. kızı komşular bakmaya başlamış kız her sabah tavuk güder iş yaparmış ne yazıkki kız adsız kalmış hiç bir allahın kulu kıza ad bulamamış. aradan zaman geçmiş bir komşu onun şirinliğini görüp evinde kalmasını rica etmiş kız da bunu kabul etmiş hemen o kadının yanında kalmaya başlamış kadın kız eve gelince adın ne demiş . kız hemen adım yok demiş bunun üzerine kadın kıza bir ad bulmaya başlamış en sonunda kadın hemen bir ad bulmuş kızın adı artık gülnaz olacakmış kız çok sevmiş adını ama bir sorun varmış ben bu adı sevdim diye bağırğyormuş bu adı duyduğunda.

çok soğuk bir kış günüydü tipi ve rüzgar kimseye göz açtırmıyordu bir saçak altında sığınmış ihtiyar bir kadın çaresiz bakışlarla yoldan geçenlerin ona yardım etmesini bekliyormuş babasıyla birlikte eve gitmeye çalışanbir çocuk ihtiyar kadını görmüş babasının elini çekiştirerekşu zavallı kadına yardım edebilseydik keşke demiş babası da kadına çok acımış ama hava o kadar soğukmuş ki yolda oyalanmak istememiş elimizden bir şey gelmez diyerek hızla yürümeye devam etmişbiraz sonra yoldan geçen lüks bir araba ihtiyar kadının önünde durmuş arabanın içindeki zengin adam kadına 1lira fılatmış ardından araba hareket etmiş adam parayı fırlatır fılatmaz cüzdanının yanlış düğmesini açtığını ve kadına 1lira diğil 1altın fırlattığını anlamış ve evine döndüğünde hala yaptığı yanlışlığı anlamış.

Bir varmış bir yokmuş günün birinde bir kız ve ailesi yaşarmış bu kız ve ailesi çok zenginlermiş kız okulda arkadaşarına çok kötü davranır ve hava atarmış günlerden bir gün babasının işleri iyi gitmezmiş. ailesi evlerini satmaya karar vermişler
jale buna çok üzülmüş babasına yalvarmış babası işlerinin iyi gitmediğini söylemiş sabah olmuş jalenin okula gitme vakiti gelmiş jale arkadaşlarına babasının işlerinin iyi gitmediğini söyleyince arkadaşları buna çok üzülmüş ve aralarında para toplayıp jaleye vermişler jale anlamış ki arkadaşlarının ne kadar iyi olduğunu ve yürekli olduğunu anlamış ve bundan sonra yapmayacağına söz vermiş ve babasının işleride artık iyi gitmeyebaşlamış.

bir varmış bir yokmuş.bir prenses varmış.bu prenses çok güzelmiş.bir gün prenses arkadaşı emili ye kalmaya gidiyormuş.ama emili nin annesi onu hiç mi hiç sevmiyormuş.bu yüzdende onun kalmasını istemiyormuş.bu yüzden onun yattığı yere tam 10 tane mavi zehirli fasülye koymuş.o fasülyeler sabah iyice büyümüş. prenses de uyandığında yerinden kalkamamış. bağıramamışda çünkü azıda bağlıymış evdede kimse yokmuş. orada havaszlıktan ölmüş...

@23 panpa artık biz bilinçli bir toplum oluyoruz çok şükür başbakanımız sayesinde. mesela ben kitap çıkarsam sen almaz mıdır? Bence alırsın..

Bir Varmış Bir Yokmuş Evvel Zamaniçinde Kalbur Saman içinde 2 katlı, pembe renkte bir ev varmış.Bu evde Ali adında bir çoçuk varmış . Ali okuma yazma bilmek istemiyormuş. Annesi ile babası ne kadar ısrar ettiyse boşaymış.Ali ben okuma yazma bilmek istemiyorum demiş.Ali nin annesi ile babası bu duruma çok üzülüyorlarmış. Bir sabah Ali kahvaltısını yapmış üzerini giyinmiş dışarı çıkmış. Evlerinin önünde parkta oyun oynamaya başlamış. Yanına arkadaşı Kerem gelmiş. Kerem Ali ye ben okuma yazma öğrendim demiş.Ve şöyle devam etmiş herşeyi okuyorum. Okumak çok güzel demiş. Yanlışı doğruyu biliyorum demiş. Ali aldırış etmemiş. Ali çok yorulmuş. Üzerinde yeni boyanmış yazan sandelyeye oturmuş ALi tam sandalyeden kalmış ki pantolonunun boyanmış olduğunu görmüş Çok üzülmüş Arkaşı Kerem yanına gelerek sandelye yeni boyandığı yazıyor. Okumadın mı diye sormuş Ali kıpkırmızı olmuş okumanın faydalarını şimdi anlamış koşa koşa eve gitmiş. Annesini anne beni okula gönder diye yalvarmış. Annesine olayları anlatmış Alinin annesi okumak çok güzel demiş .Ali bundan sonra okula başlamış. Okulda okuma yazma öğrenmiş.Ali nin anne ile babası bu durumu çok sevinmiş.

panpa yazarlar genelde öldükten sonra toplum tarafından anlaşılır. gibtir et ölmeye değermi asgari ücretle bi işe gir gül gibi yaşa

BiR VARMIŞ BiR YOKMUŞ.BiR KÜÇÜK KIZ VARMIŞ VARMIŞ KIZIN ADI ECEYMiŞ.ECE DERS YAPMAYI HiÇ SEVMEZDi. HERKES ONA TEMBR, TEMBELDiYORLARMIŞ ECE BUNDAN HiÇ HOŞLANMIYORMUŞ.SOKAKLARINDA YAŞLI BiR DEDE VARMIŞ.BU DEDE ÇOCUKLARI ÇOK SEVERMiŞ HERGÜN ONLARA HiKAYE OKURMUŞ.DEDE ECEYiDE SEVERMiŞ. HERGÜN ONA DERSLE iLGiLi BiLGiLER VERiRMiŞ.AMA ECE DEDEYi HiÇ DiNLEMEZMiŞ.GÜNLERDEN BiR GÜN OKULDA BiR SINAV OLMUŞ.ECE BU SINAVDAN ÇOK DÜŞÜK BiR PUAN ALMIŞ BU SEFER BÜTÜN OKUL ECEYi KONUŞUYORDU.ECE HERKESTEN ÇOK UTANDI. ARTIK DEDEYi ÇOK iYi DiNLEYECEĞiNE SÖZ VERDi ARTIK ECE HER ZAMAN DEDEYi ÇOK iYi DiNLEDi .VE ARTIK SINFTA BiRiNCiYDi. MASALIMIZ BURADA BiTMiŞTiR GÖKTEN ÜÇ ELMA DÜŞTÜ BiRi BANA BiRi ECEYE BiRi BU MASALI OKUYAN TÜM ÇOCUKLARA.

bir gün hoca ve karısı bir göl kenarına gitmişler orada ça
maşır yıkıyacakmış. karısı nasrettin hocaya demiş ki
-sen eve gitte bu sıralar hırsız cok demiş kapıyı sakın yanlız bırakma demiş
nasrettin hocada
-tamam ben gidiyorum demiş ve ayrılmış
sonra aradan 1-2 saat geçmiş ve komşunun oğlu gelmiş
-nasrettin hoca egerki akşam müsaitseniz annemgil çay içmeye gelecek demiş
sonra nasrettin hocada
-buyursun gelsinler demiş
demiş demesinede bunu nasıl karısına haber vericekmiş
sonrada aklına bi fikir gelmiş kapıyı söküp karısının yanına gitmiş
-hanım akşama komşular bize gelicek demiş
hanım kapıyı nasrettin hocanın sırtında görünce şaşırmış demişkii
-kapının ne işi var demiş
nasrettin hocada
-ne çabuk unuttun hani sen kapıyı hiç yanlız bırakma demiştin ya ne çabuk unuttun

Ormanda bir tavsan varmis.Bu tavsan hep sole solermis:Ben en hizli kosarim dermis benle yaris yapan varmi diyormus.Bir kirpi:Ben senle yaris yaparim demis. Tavsan:Senmi benimle yaris yapacan diye gulmus. Kirpi:yarisi yarin yapariz demis. Kirpi eve gitmis karisina:Ben tavsanla yarin yaris yapacam demis. Karisi:delirdinmi sen? demis.Kirpi:Ama bir fikrim var demis. Karisi:Neymis bakalim. Kirpi:Sen cukur kaz yaris baslamaz baslar cukurdan gidip yarisin sonuna varicam demis. Ertesi gun kirpi yarisa gitmis. yaris baslamis. Kirpi cukura girip bitis noktasina varmis. Tavsan kirpiyi bakmis. Bitis noktasinda gorunce sasirmis.Ve yarisi kirpi kazanmis. Yaris bitince kirpi tavsana:boyle hep dersen olacagi budur demis. Artik tavsan ben en hizli demiyormus.

şimdi de epik bir hikayem geliyor

Bir varmış,bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde iki kardeş varmış. Birinin adı Abur diğerinin adı Cubur'imiş. Abur Cubur'dan büyük olduğu için sürekli kendini övünürmüş. Cubur bundan hiç hoşlanmazmış. Cubur birgün daranamayıp Abur'a:"Ağabeyim bak sen kendini övünüyorsun ama senin atladığın bi şey var."demiş. Abur merak etmiş ve:"Neymiş bakiyim?"diye sormuş. Cubur"Ben senden daha güzel resim yapıyorum"demiş. Abur buna inanmamış ve mahalleye resim yarışması hazırlamış. Kendine güvenen gelmiş. Yarışmada Abur ile Cubur'da varmış. Yarışmanın birincisi açıklanmış.Ve birinci Cubur olmuş. Abur o gün hatasını anlamış ve artık kendini övünmekten vazfeçmiş. Abur artık büyükte olsak yine de kendimizi övünmememek gerektiğini anlamış.

yeni hikayem geliyor panpalar hazır mısınız?

@14 her kitle okur önemli olan insanlara ulaşmaktır panpa

@13 eyvalla panpa ama emin ol oğuz atay da ilk başladığında benden iyi değildir..

panpa şimdilik bunlarla sadece ilkokul öğrencilerinden kitle kurabilirsin

post modern bi tarzın var panpa, tavşanın ruhsal tasvirlerini biraz daha arttırsaydın oğuz atay yanında tak yerdi :(

@11 panpa özgün bi tarzım var benim

@hikaye mış miş ile yazılır esiyordu dediğin yere kadar geldim bi tak olmayacağınnı farkına vardım