/i/Başıma Geldi

Hayatta başınıza gelenlerden ibaret değil midir?
  1. 1.
    +16 -10
    Gerekli ilgi rez gelirse üni 2'de yaşadığım maceramı paylaşacağım beyler sizlerle

    Bazı kısımları operasyon müziği ile bazı kısımları fon müzikle okumanızı tavsiye ediyorum.

    Operasyon müziği: https://www.youtube.com/watch?v=BO61sWAyIEI
    Fon Müzik: https://www.youtube.com/watch?v=osnzSJZQ8po

    EDiT: Okuyup da seriler şeklinde devam etmemi isteyenler veya beğenmeyenler özelden yazsın.
    ···
  2. 2.
    +10
    Üniversite 2. sınıf, bölüm uluslararası ilişki... Maddi durumu iyi olan bir aileden geliyorum ve amacım bu bölümü okuyup iyi bir iş bulmak... Bu sadece üniversiteye başlarken kurduğum plandı, gel gör ki üniversitede çok şey değişiyor. Ve eminim burada hemfikir olacağız: Üniversitede beyin binliğe fazlasıyla çalışıyor. Amacım okuyup iyi bir iş bulmak dedim ya, okumadan mezun oldum amk. Üniversitede ders çalışmak dışında her binliği yaptım. Pişman mıyım, değilim. Özellikle üni 2'de başıma gelen bu maceradan kesinlikle pişman değilim. Eda'da o züt varken aman tanrım nasıl pişman olabilirim?
    ···
  3. 3.
    +4
    Üniversiteyi kazandığımda lisede benden 1 yaş ve 1 sınıf küçük olan Eda'nın da aynı üniversitede aynı bölümü kazanacağını tahmin edemezdim elbette. Ama 2. sınıfın ilk gününde kampüste onu gördüğümde yaşadığım şoku da anlatamam. Çünkü Eda lisede okulun en dikkat çekici kızıydı -ve en çekici ve en sexy ve en güzel ve ben lisede bu kızı düşündükçe kendimi tuvalette buluyordum- Şimdi onunla aynı üniversitede olmak inanılmaz bir histi. Ama onu kampüste gördüğüm gün, akşam kendi kendime bir söz vermiştim; ben onu görmezden gelecektim. O beni eninde sonunda görecekti veee gelsin planlarr...
    ···
  4. 4.
    +4 -1
    Ses ver rez ver dinleyen tayfaa!
    ···
  5. 5.
    +6
    Dinleyeceğiniz anıyı gibeyim 2 dakikaya yol oluyorsunuz amk dinleyen olursa yarın devam edeceğim
    ···
    1. 1.
      0
      rezz bebek
      ···
  6. 6.
    +8
    Evet devam ediyorum beyler. Eda'yı ilk gün görmüştüm, evet ama sonraki 3 gün boyunca göremedim. Daha sonra 3 gün boyunca göremememin nedenini de açıklayacağım ilerleyen bölümlerde. Okulun 5. günü derler ya mübarek gündür cuma diye binadan adımımı atıp kampüse çıkar çıkmaz Eda'yı karşımda gördüm. Gözlerinin güzelliği uzun saçları, 1.66 - 1.68 civarında boyu ile hala aynıydı. Gençlik gerçekten Eda'ya yarıyor çünkü Eda cidden sadece bakarak bir çoğunuzun (ben de dahil) aklını başından zütürebilecek bir kız. Göz göze gelişimizle gülümsedi ve lise boyunca maksimum 3-4 kez konuştuğum o kız bana doğru kollarını açtı, evet ben de ona. Çünkü liseden birbirimizi tanıyor olmak, hele ki üniversitede memleketinden birini bulmak beyler büyük joker. o sarılıştaki kalp atışını ve onun eşsiz kokusunu hiç unutamam...
    ···
  7. 7.
    +1
    E:Sen bu üniversitedeydin değil mi basitadam
    B:Evet ya sen de mi burada başladın?
    E:Evet senin burada okuduğunu duyunca ilk tercihim burası oldu (güldü) şaka bir yana aynı ünivrsitede olmamız cidden çok iyi oldu ben de yalnız kalmaktan korkuyordum.
    B: Aynen seni burada gördüğüme çok sevindim. Ev işini hallettiniz mi?
    E: 1 haftadır otelde kalıyorum sorma ya. Annem de perişan oldu burada dönemedi hala. 3 gündür ev bakmaktan okula gelemedim 9 ev baktım ama ya ev kötü ya da kirası yüksek. Yeniyim, ev arkadaşı da bulamıyorum zaten...
    ···
  8. 8.
    +1 -1
    Yanlış hatırlamıyorsam Eda'nın babası onları bırakıp Almanya'ya gitmişti ve annesiyle Eda, kardeşi Melisa ile beraber bir başına kalmıştı. Melisa da Eda'dan 2 yaş küçüktü ve o da aynı lisedeydi.

    B: Eee annen de buradaysa Melisa tek mi kaldı?
    E: Evet ya bi de o var annemin çabuk dönmesi gerekiyor. Hemen ev bulmalıyım.

    Yanlış hatırlamıyorsam benim ev arkadaşımın ismi de... Evet doğru, benim ev arkadaşım yoktu! Zaten ev bizimdi, babamın ben üniversiteyi kazanmadan oraya yaptığı yatırım işe yaramıştı ve ev kirasından kurtulmuştum. Acaba, kabul eder mi ki? Bilmem. Söylesem mi? Yok ya yanlış anlar. Söyleyeyim yaa. Hayır basitadam...
    ···
  9. 9.
    +1
    "Gel bi şeyler içelim ya rahat rahat sohbet ederiz."

    Evet benim bu önerimden sonra okulun hemen karşısındaki Özsüt'teydik. Kahvelerimizi yudumlarken liseden bahsettik ve Eda'ya her konuda yardımcı olabilirim gibisinden klagibleşmiş cümleler sarf ettim.

    1 saat kadar olmuştu ki annesi aradı Eda'yı, artık gitmem lazım dedi. Ağzımdan çıktı o cümle:
    - Ya aslında ben yalnız kalıyorum boş oda var istersen ev buluncaya kadar yerleşebilirsin hem Melisa da yeterince yalnız kaldı annen döner.
    Dedim ve kalbim yerinden çıkacak gibi oluyordu. Ben bu kızı seviyor muydum? Bilmiyorum...
    ···
    1. 1.
      0
      rezzzzz
      ···
  10. 10.
    +2 -2
    Ben bunları söylerken ayağa kalkmıştık. Eda çekimser ve acele bir cevap verdi bu önerime:
    -Yok ya bi çaresi bulunur ama çok teşekkür ederim, yanımda olduğunu biliyorum.

    Evet en azından terslememişti. Bu da bir şey. Hesabı ödemek için fazla ısrar etse de huyum değildi, ödedim ve çıktık. Annesinin bulunduğu otel zaten hemen 300 metre ilerideydi oraya kadar zütürdüm. Pansiyon diyebileceğimiz kadar eski bir otel değildi ama dört dörtlük bir otel de değildi. Anlaşılan o ki lisede sırf alışverişin keyfini çıkarmak için hafta sonları izmir'e gidip gelen Eda'nın durumu eskisi kadar iyi değildi. Ama şunu da ekleyeyim, hiçbir zaman o güzel görünümünden taviz vermezdi. Her daim güzel ve bakımlıydı. Eda'ya otele kadar eşlik ettim, otelin giriş kapısında annesi bekliyordu. Eda uzaktan gördü annesini sen istersen dön artık bak annem de orada dedi. işin rengini yaklaştıkça fark ediyordum, hayır oraya kadar geleceğim dedi. Yaklaştıkça fark ettiğim şey Eda'nın annesinin önünde duran bavullardı; anlaşılan otelde daha fazla kalamayacaklardı.
    ···
  11. 11.
    +4 -2
    Yaklaştıkça Eda'nın annesinin üzgün suratı ve kızarmış gözlerini de görebiliyordum. Gözleri belli ki ağlamaktan kızarmıştı. Eda onu o halde görünce hemen sarıldı ve Eda'nın da gözleri doldu. Ben ise hayatımda ilk kez büyük bir sorumluluk alacak olmanın heyecanı ile karşıya geçip taksi çevirdim. Eda ve annesi şaşkınlıkla beni seyrederken bavullarını taksiye dolduruyordum. Engellemeye çalışsalar da buna izin vermedim. istikamet: Evim.
    ···
  12. 12.
    +5
    Eve geldik ve bavullarını taksiciyle birlikte çıkardım. Onlar salonda mahcup bir şekilde otururken birer bardak su getirdim. Eda otelin önünde taksiye binerken tanıştırmıştı annesiyle beni. Annesi minnetkar gözlerle bana bakarken konuşmaya başladım. Eda'nın en azından ev buluncaya kadar burada kalabileceğini benim yabancı olmadığımı ... vs. anlattım. Başta ikisi de karşı çıksa da bir süre sonra Eda da bana katıldı ve annesini 1 buçuk saat sonra ikna ettik. 1 buçuk saat boyunca susmadan konuşmam bundan haftalar sonra yanacak yangının kıvılcımlarıydı. Annesine ertesi gün için bilet aldık, onlar benim yatağımda uyudular o gece. Ben de salondaki kanepeyi kullandım uyumak için. Evet merak etmeyin çarşafı değiştirdim zira mavi çarşafın üzerindeki beyaz lekeleri gören Eda'nın annesi Jülide "abla" kızının benimle kalmasına razı olmayabilirdi amk. Onlar uyumadan temiz çarşaf serdim.
    ···
  13. 13.
    +4
    Beyler affınıza sığınarak iki dakika yemek yiyip geliyorum devam edeceğim sonra
    ···
  14. 14.
    +2
    Evet beyler 2. gün Eda ve ben evde yalnızdık artık. Eda lisede tanıdığımdan çok uzaktaydı, evet lisede biraz haylaz bir kızdı diyebilirim. Ama o gün anladım ki o Eda lisede kalmış. Daha olgun birisi var. Ergenlikten gençliğe geçmenin verdiği tatlılık da yüzündeydi. Yemin ederim lise koridorlarında o kızı gördüğümde daha önce kız arkadaşlarım olmasına ve kızlarla aramın da iyi olmasına rağmen ellerim titrerdi. Şimdi ev arkadaşımdı. Hayat oldukça ilginç, değil mi?

    O gece ısrarla benim yatağımda uyuması için ikna ettim Eda'yı, ben yine kanepede. Ertesi gün çıkıp ona bir yaatak bakacaktık zaten hafta sonuydu. Uyumadan önce sohbet ettik ve ne yalan söyleyeyim, konuştukça ikimiz de rahatlıyorduk, açılıyorduk. Uyumak için salona gittim, saat 2 buçuğa gelmişti. Ben salona gider gitmez içeride hıçkırıklarla ağladığını duydum ve hemen odaya koştum.

    EDiT: imla
    ···
  15. 15.
    +3
    Fon müzikle devam edin beyler: https://www.youtube.com/watch?v=osnzSJZQ8po

    Evet odasına doğru koştum. Giderken "Acaba odanın bi kenarında döl mü kalmış onu mu gördü" diye düşünmekten de alamıyordum kendimi amk. Odanın kapısını çalmadan açtım Eda elinde telefonu ile ağlıyordu. ilk defa ağlarken görüyordum onu, yok ikinci defa. Okulda düşüp o incecik ayak bileğini burktuğunda da ağlamıştı. Hemen yanına koşup ne oldu diye sordum ama anlatamıyor, hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Bağırarak bir şeyler söylüyordu ama anlayamıyordum elbette. Koşup bir bardak su getirip sakinleşmesini bekledim. Telefonun diğer ucundaki annesiydi ve oradan da ses gelmiyordu.
    ···
  16. 16.
    +2
    Zor bela sakinleşti Eda yarım saate. Anlattı telefonun diğer ucunden gelen haberi. Yine de ağlıyordu, ağlar tabi. Annesi eve gittiğinde Melisa'yı bitmiş bir halde bulmuş. Ev kapısı açıkmış, Melisa'nın da gözleri kan çanağına dönmüş. Bir şeyler anlatamamış ama yırtık pijamalarından ve halinden belliymiş. Daha sonra Melisa'nın anlattığına göre okul çıkışında birisi evine kadar takip etmiş ve o eve girdikten 1 saat sonra kapıyı çalmış. Takip edildiğini fark ediyormuş Melisa ama kapıda onu görünce de kapıyı kapatmış. Devamında polisi arayıncaya kadar kapıyı kırıp içeriye girmiş sapık. Henüz lise 3. sınıfa geçen Melisa'ya tecavüz etmiş. Aklınıza gelebilecek her şeyi denemiş o kızın üstünde, ferrelarda izlediğiniz tüm vahşiliği yapmış. Sapık diyorsam da; lisedeki sıra arkadaşım, üniversiteye yerleşemeyen Sefa...
    ···
  17. 17.
    +4
    Mahvolmuştu kız. Sarılıp saatlerce ağladı. Sabaha kadar uyuyamadık, bu durumda Jülide abla ve Melisa da daha fazla kalamazdı orada. Tecavüze uğrayan Melisa'ydı ama sonrasında polise gittikten sonra ölüm tehditleri alanlar da onlardı. 2 haftaya kadar oradaki tüm işlerini halledip buraya yerleşecekler ve bir ev kiralayacaklardı. Eda da onlar ile birlikte yaşayacak ve yaşamlarına burada, izmir'de devam edeceklerdi.

    Saat: 08.30

    Sabaha kadar uyuyamadığımızdan bahsetmiştim, Eda kendini suçlamıştı hep. Annesinin Melisa'yı onun yüzünden tek bıraktığını savunmuş, sabaha kadar ağlamıştı. Artık enerjisi bitmiş olacak ki saat 8 buçuğa geldiğinde başı omzuma düştü, uyuyakaldı. Saatlerce göz yaşlarıyla ıslanmış yüzünü seyrettim uyanıncaya kadar. Bir kez daha o soruyu sordum kendime: Ben bu kıza aşık mıydım? Cevabım hala aynıydı: Bilmiyorum...
    ···
  18. 18.
    +6
    Uyandığında saat 11 olmuştu. Fazlasıyla kahrolmuştu ama uzaktaydı, elinden bir şey gelmiyordu. Uyandığında hala omzumda olduğunu görüp utanmıştı. "Yapacak bir şey yok, kendimi toplayıp yeni hayatımı bekleyeceğim" dedi yüzünde buruk gülümsemeyle. Gel çıkalım dolaşalım biraz dedim hem kendine gel hem belki yatak da bakarız sana. Hazırlanması için odadan çıktım ondan sonra da be hazırlandım ve çıktık.

    Hazırlanırken aklımda hala dün gece vardı; o kötü haber, ağlaması ve bunun üstünden 24 saat bile geçmemiş olması. Bi de lisedeki halimi hatırladım, bakımlı olmaya özen gösterirdim ama lise sonuçta %100 bakım yapmış da olsanız züte benziyorsunuz. O zaman Eda'nın beni fark etmemiş olması gayet normaldi. Ben bunları niye düşünüyorum ki kızın acısı var diye kendime kızdım ve odadan çıktım:
    -Ben hazırım Edaa!
    ···
  19. 19.
    +6
    Dinleyen varsa ses versin gibim ağrıdı yazmaktan.
    ···
  20. 20.
    +9
    8 part sonra bitirmeyi planlıyorum dostlarım dinleyenler burada kalsın 18'den itibaren seri şekilde yazacağım.
    ···
    1. 1.
      0
      Yaz ümstad şukular benden
      ···
    2. 2.
      0
      yaz panpa
      ···