+9
-1
Çünkü yalnız olduğum zaman ne yapmam gerekeni söyleyen veya yaptığım şeyi yargılayan kimse olmaz. Zaten çağırsam kimse gelmez veya gelse de bambaşka bir kafada olur, içimi açmayan bir sohbet başlar, "niye konuşmuyorsun" lar başlar.Ben de kendim geziyorum. Kızılay'da Dost kitabevi var bazen oraya bazen de oturduğum yere yakın yerlere giderim ve her gittiğimde seçtiğim bir kitabı kaldığım yerden devam eder okurum.Git gel git gel bir kaç kitap bitirdim. Gören tanıdıkların da 10'da 9'u yüzünü çeviriyor. Tamam ona da tamam, ne diyebilirim ki.Olmuş bitmiş şeylere üzülmüyorum, daha doğrusu üzülemiyorum artık.
Eğer umutsuzluğa düşmek istemiyorsanız tavsiyem kendinizi tanımanızdır. Başkasının takdiri için uğraşmayın.O 'aferin' kelimesi için uğraşmayın.! Kendi iyi ve kötü yönlerinizi bilirseniz kendi yanlışlarınızı da başkalarınınkini de görürsünüz. Kendi kendinize yetin.
Yeni insanlarla tanışmaya hep açığım. Onların gelip tanışacağından değil zaten (ki bunu yapan sadece bir insan tanıdım, ve o da çok iyi bir insan çıktı, buradan selam olsun sana kova burcu koca yürekli insan) ama dediğim gibi, umut sizi hayata bağlar.
"Kendinizi tak gibi hissederseniz,
sizden nefret eden herkes kazanır."
Fight Club