1. 1.
    +2
    ananı gibtim amı düştü
    ···
  2. 2.
    0
    yapıyoruz lan hiç düşünmeden. bardak düşecek kırılacak hemen onu yakalamam lazım kaslara mesaj iletilsin yakalama hamlesinde bulun bence bu uzun bir süre. bunları düşünmeden beyin nasıl harekete geçiriyor kasları amk :/
    ···
  3. 3.
    0
    @1 refleks diyoruz işte mübarek biz bunlara
    ···
  4. 4.
    0
    okumayın beyler zütüm adama gitti
    ···
  5. 5.
    0
    gayet de uzun bir zaman beyin için.
    ···
  6. 6.
    0
    lan gerizekalı uyartılar elektrik biçimindedir bu o olay çok hızlıdır bardak kırılır mı bilmem ama beyin harekete geçer tutmak için.
    ···
  7. 7.
    0
    Refleks, dıştan gelen bir uyarı sonucunda doğan ve devinim, salgı gibi iç tepkilere yol açan istem dışı sinir etkinliğidir.
    Vücudumuzun dışarıdan gelen ışık ses gibi bir uyarıda ani ve hızlı bir hareketle tepki göstermesine refleks denir. Refleks sözcüğü, Latince "yansımak" anldıbına gelen "reflectere" sözcüğünden türetilmiştir. Belirli bir uyarı etkisiyle düşünme sürecinden önce oluşan refleks, sinir sisteminin bir olayıdır. Merkezi sinir sisteminin işleyiş yasalarına göre refleksin ana özelliği aynı türden uyarılara hep aynı tepkinin verilmesidir. Refleks, sinir sisteminin işleyişinde büyük öneme sahip bir etkinliktir. Refleksleri olmayan canlı organizmaların, dış etkilere karşı yeterince hızlı tepki verememeleri nedeniyle, yaşamlarını sürdürme olanakları azalır. Refleks mekanizması omurilik tarafından yönetilir.
    Omurilik refleksleri kalıtsaldır ve ikiye ayrılır:
    Doğuştan gelen refleks
    Sonradan kazanılan refleks
    Doğuştan (Kalıtsal) Refleks
    Doğuştan gelir, sonradan kazanılmaz.
    Aynı türün bireylerinde görülür.
    Bu refleksler omuriliğin kontrolündedir.
    Öksürme, hapşırma, iğne batan ve ateş deyen elin çekilmesi, göz kapağının kırpılması, çocuktaki emme davranışı, hapşırınca gözün kapanması.
    Sonradan (Şartlı) Refleks
    Sonradan öğrenmeyle oluşur.
    Bireyden bireye farklılık gösterebilir.
    Örneğin bigibletin sürmeyi öğrenirken, öğrenme işlevi beynin kontrolündedir. Ancak her gün bigiblet sürerek bu davranışı alışkanlık haline getiririz. O zaman davranış omuriliğin kontrolüne geçer.
    Araba sürme, örgü örme, limon görüldüğünde ağzın sulanması, yutkunmak, bigiblet sürme, Pavlov'un köpeğinin zil çalınca ağzının sulanması, yüzmek, kar topu oymak.
    Pavlov'un köpekler üzerinde yaptığı klagib koşullanma deneyleri ünlüdür; Köpeğe ilk olarak birkaç kez zil çalınır. Köpek buna tepki vermez. Sonradan zil çalınır ve et verilir. Daha sonra et verilmediği halde zil çalındığında köpeğin salya salgıladığı görülür. Şartlı ya da şartlandırılmış refleks denen olay da budur.
    ···
  8. 8.
    0
    @4 bu kadar basit olamaz bu
    ···