1. 201.
    0
    reserveddddddd
    ···
  2. 202.
    0
    Alexander hartdegen isimli mucit zaman makinesini icat eder ve ölen sevgilisini kurtarmak için zamanda geçmişe gider. Sevgilisinin kazada ölmesini engeller. Sevgilisi tekrar kaza geçirir ve ölür. Alex tekrar geçmişe döner tekrar kurtarır. Amk yine ölür bu karı. Alex kadere iman edip, tövbe eder. Bu sefer geleceğe gider. Bakar ki insan ırkı ile farklı bir ırk mücadele halinde. Alex bu sefer insan ırkıyla beraber, düşman ırka karşı mücadele eder.

    http://tr.wikipedia.org/wiki/Zamanda_Yolculuk _(film,_2002)

    Nedensellik ilkesi panpalar, benzer şartlar altında benzer olayların aynı sonuçlara neden olması ilkesidir. bu ilke bizim için geçerlidir. Yani zaman ve mekana bağlı olarak yaşayan insanlar için değiştirilmesi imkansız olan bir ilkedir.

    David hume bunun böyle olmadığını söyleyerek, bize beyin amcıklaması geçirtmek istiyor olabilir. Diyor ki bu adam, 100 km hızla giden bir araç, önünde duran bir araba ile karşılaşması durumunda ne olur? Duran arabaya arkadan yerleştirir bu araç ve pelte çıkar. Duran araba ise çarpmanın etkisi ile ileriye fırlar. işte burada david hume diyor ki, ulan dalyaraklar, siz bu öngörüyü yer çekimi, etki tepki, sürtünme, hava direnci gibi fiziksel ögeleri ortaya atarak söylüyorsunuz ama bu fiziksel ögeler sadece alışkanlıklarınızdan, zihinlerinizin bunu böyle kabul etmesinden izlenimlerinizden dolayı ortaya atılıp kabul görmüş şeyler. Tamam bu örnek sert bir örnek oldu ama nedensellik ilkesi bizim alışkanlıklarımızdan ve izlenimlerimize ve zamanda neden sonuç ilişkisine olan bakış açımıza göre şekillendirdiğimiz bir ilke olduğunu anlatmaya çalışıyorum. Zamanda ard arda gelen olay, 100 km hızla giden aracı geçmişte görürüz, çarpışma şimdi, arabanın ileriye fırlaması ise gelecek olarak kabul ediyoruz. Zamanın oku geçmişten geleceğe doğru yöneldiğini düşündüğümüz için bu böyle.

    David hume un nedensellik ilkesine yaklaşımı, spekülatif şüpheci bir yaklaşımdır.
    Her şeyin, meydana gelmesi ve her olayın oluşması için bir nedene ihtiyacı vardır. Yani zaman içerisinde bir neden, bir sonuca neden olur. Olay dediğimiz kavram budur. istanbulun fethi olayını Kenan abi 1453 yılında gerçekleştirdiğini söylüyor. Bu tarih, zaman kavramı içerisinde bizim olayların öncelik ve sonralığını anlayabilmek için hesaplayarak ortaya çıkardığımız bir veri.
    Spekülatif şüpheci bir yaklaşım ile istanbulun fethi olayını ele alırsak, zamanda geri gittiğimizi farz ederek, bu fethe neden olabilecek sebepleri ortadan kaldırdığımızda ya da sebeplerin neden olabileceği sonucu engellediğimizde, istanbulun fethi olayı zaman içerisinde yer almamış olacak ve hiç gerçekleşmeyecek midir?

    tarrağımın başı gerçekleşmeyecek amk, tabi ki gerçekleşecek. Reptilianlar da bunu biliyor.

    Open your mind panpalar

    To be continued…
    Tümünü Göster
    ···
  3. 203.
    0
    sebep sonuç ilişkisini hayatın sırrı olarak algılayabilirsiniz panpalar. Her şey bir sebebin sonucu olarak meydana gelir.

    Çölün ortasında bir 07 uçlu rotring kalem gördüğünüzde, “bunu hangi dallama buraya getirip bıraktı dersiniz.” “yağdı yağmur, çaktı şimşek, yerden rotring kalem çıktı” demezsiniz.

    Kader denilen olgu da bu.

    To be continued…
    ···
  4. 204.
    0
    korktum beyler acmayın
    ···
  5. 205.
    0
    Cern ün ne olduğunu bilmeyeni giberler beyler. Cern insanlık tarihinin en gibertici deneyinin yapıldığı yerdir. LHC büyük hadron çarpıştırıcısı… dünyanın servetini harcıyorlar.

    Peki ne için amk? insanlığa ne tür bir fayda getirecek?

    Yemesinler sizi sonra.. hepimizi yiyorlar panpalar.

    Bu deneylerin benzerleri rusyada amerikada ve çinde de yapılıyor.

    Peki Türkler?? Bizim fizikçiler, bilim insanları nedense ölüyor ya da intihar ediyor amk.

    http://www.turkcebilgi.or...inda-kaybettik-51308.html

    reptilianlar ile ne alakası var bu deneyin?

    To be continued…
    ···
  6. 206.
    0
    Stargate nedir panpa bilir misin? Yıldız geçişi ne işe yarar? Bilimsel detayına girip de korteks yakmayayım. Ben kuantum diyeyim, süper sicim diyeyim siz anlayın amk.

    Zaten detayı anlatmak, buranın mevzusu değil. Benim derdim reptilianlarla.

    http://www.imgim.com/image/o8yhf8n.jpg/

    cern deki şiva heykelinin bir manası var. Yok edici tanrı şiva, çember içerisinde dans ediyor.

    Gerçek, sembollerin ardında gizlidir panpalar.

    http://imgur.com/kouEGOi
    cern logosunda 666 bu kadar da net herifler. 666 nın hizmetkarıyız diyorlar. Şiva gibi insan ırkının yok edici tanrısı olacaz diyorlar.

    insan ırkı nasıl yok edilir? Sağlıklarını bozarak, düşüncelerini bozarak, ruhsal durumlarını bozarak, genetik yapılarını bozarak. Panpalar yüz yıllardır sistemli bir saldırı altındayız ama çoğumuzun bundan haberi yok.
    Reptilian ırkı, geleceğin insanları tarafından, insan üzerinde deneyler yaparak üretilmiş bir ırktır. Genetik yapıları ve dna ları değiştirilmiş bir ırktır.

    open your mind

    To be continued…
    ···
  7. 207.
    0
    Rezerve
    ···
  8. 208.
    0
    Rezervw
    ···
  9. 209.
    0
    reserved
    ···
  10. 210.
    0
    Reptilian ırkın master beyinlileri uzay-zaman a nasıl bir müdahalede bulunuyor. Uzaylı mottolarını hatırlayın.

    Reptilianlar geçmişteki olayların akışına müdahale edemezler. Bunu unutmayın. Sadece kavramlara müdahale edebilir, algıları değiştirebilir, inançları bozabilirler.

    Mesela isa, bakire Meryem den doğmuştur. Daha eski tarihte mısırda, horus, bakire isis ten doğmuştur.

    isa göğe yükseltilmiştir. Horus ta göğe yükseltilmiştir.

    Gelecekte isa geri dönecektir. Horus ta geri dönecektir.

    Yani algıyla oynayıp, sahte bir isa kavramı yaratılmıştır. Bu kavram hemen hemen bütün ezoterik inançlar içerisine sokulmuştur.

    Sirius kavramı kutsal metinlerde geçer. Bununla birlikte sirius kavramı aynı şekilde ezoterik inançlar içerisinde de benzer şekilde geçer.

    Reptilianların büyük planı sahte inanç sistemini inşa etmek panpalar. Bunu yaptılar. Zamanda geçmişe giderek inanç sistemlerinin içerisine sızarak veya bir benzerlerini inşa ederek yaptılar.
    Master beyinli reptilian… büyük ilüzyonist.

    Francis bacon’u hatırlayın panpalar.. yeni atlantisini düşünün. aleister crowley i hatırlayın. hani giza piramidine kapanıp da aiwass isimli yaratıkla etkileşime geçip the beast isimli kitabı yazmıştı dediğine göre.

    Agharta hikayelerini, uzaylı hikayelerini düşünün. Sanki erdemli bilge insanlarmış gibi kendilerini tanıttılar ve yüz yıllardır aydınlanma piramitinin benzerini sahte olanını inşa etmeye çalışıyorlar. Tamamlayacaklar mı? Bunu görecez.

    Bu büyük ilüzyonun, sahte piramitin mimarı şeytan. insanlığın tek ve ezeli düşmanı.

    Şeytanın en büyük başarısı, kendisinin var olmadığına insanları inandırmasıdır.

    Open your mind.

    To be continued…
    ···
  11. 211.
    0
    Orgutten sonrasini okumadim.
    ···
  12. 212.
    0
    tüm yazılar için
    http://inci.sozlukspot.co...Ct/@no%20tits%20no%20milk
    ···
  13. 213.
    0
    sonunda geldin yazda okuyalim panpa kafa dağıtıyorum vizelere çalışırken
    ···
  14. 214.
    0
    panpa git bi yönetmen fln bul film çek
    ···
  15. 215.
    0
    @1 kanka peki islam dininin bu kuramda ki yeri nedir boyut değiştiriyolar melekler falan 4. boyutta direk 4. boyuta geçebiliyorlar dedin ya o zaman bunlar şeytan yani islam diye gerçek bir din var demi eğer yanlış cümle kurduysam toparlayıp bilgilendirirmisin
    ···
  16. 216.
    0
    reservvvv
    ···
  17. 217.
    0
    Reservedayım
    ···
  18. 218.
    0
    Kaderi yazan allah herseyi allah yonetiyor. insanlar manipule olmus allahin gucunu geregi gibi takdir edemiyorlar.10 yil icinde turk islam birligi kurulacak turkiye ve mehdi isa dunyaya hakim olacak. Onemli olan burda herseyi allahin kontrol ettigini bilmek
    ···
  19. 219.
    0
    reserved
    ···
  20. 220.
    0
    uzay-zamana müdahele olursa biz nasıl etkileniriz?

    panpalar, geçmişe müdahele edildikçe yeni bir paralel evren oluşur. ve bizler o paralel evrende hayatımıza, sanki hiç bir müdahale olmamış gibi, devam ederiz. müdahale edilmeden önceki paralelliği hatırlamayız.

    kelebek etkisi filmini hatırlayın. adam geçmişe geri dönüyor, olaya müdahale ediyor, şimdiye döndüğünde farklı bir paralel hayatta yaşamaya devam ediyor.

    lost dizisinde de benzer durum söz konusuydu. uçak kazası hiç olmamıştı. çok daha farklı bir paralel evrende öncekinden çok daha farklı karakterler olarak yaşamlarına devam ediyorlardı. hırsız sawyer, paralel hayatta polis olmuştu.

    bunlar uç örnekler. lost dizisi bir reptilian yapımıdır. bu tür filmler algıda seçiciliğe ve belirli bir konu üzerinde yoğunluklu düşünebilmeye neden olur. lost dizisini izleyen biri paralel gerçekliğin cazibesine kapılabilir. insanın zamana müdahale etmesi gerekliliğine inanabilir. her şeyin çok daha güzel olabileceği fikrine kapılabilir.

    kim bir reptilian ın, uzay-zaman boyutuna dokunarak, onu bir paralel gerçekliğe sürüklemesini kabul edebilir?

    her şey çok daha güzel olacak hikayesi...

    kavramlar değiştikçe, daha fazla insan bu ilüzyona aldandıkça ne oluyor peki? ne değişiyor? paralel gerçekliğin ötesinde uzay-zaman değişiyor. olay dediğimiz olgu işin içerisine giriyor burada. mesela zamansal olarak 50 sene sonra olacak bir olay 30 senelik bir zaman boyutunda bize yaklaşıyor. yani iki olayın arası kısalıyor. izafi olarak zaman kısalıyor. üst üste biniyor olaylar. ardı sıra geliyor. yani kaderinde iki olay yaşayacaksın veya iki olaya şahit olacaksın diyelim. işte bu iki olay arasındaki zamansal fark azalıyor. kaçınılmaz son, büyük kıyamet yaklaşıyor.

    insan ömrünün zamansal olarak kısa olması, uzun olması tamamen izafi bir olay. eski çağlardaki insanların daha uzun yaşadığı söylenir değil mi? herkesin kaderi bir başlangıç ve bir son arasındaki lastik gibidir panpalar. lastik aynı lastik, ama zaman uzayıp kısalıyor.

    open your mind

    to be continued...
    ···