cfr zamanında afrika'da doğum kontrolü yaygınlaştırma politikalarına milyar dolarlık para yatırmıştı. bunun sonucunda nüfus artış hızı çok olmasa da bir nebze düşüş gösterdi. afrika hala dünyanın en mahrum bölgesi olmasına rağmen nüfusu hızla artan yegane yeri.

bunun dışında, kontrollü biçimde belli milletlere satılan işlenmiş gıdalara kısırlaştırıcı etkisi olan bileşiklerin karıştırıldığı uzun zaman önce komplo teorisi olmaktan çıktı.

çin, hindistan ve afrika'yı çıkart, toplasan 2 milyar insan ya kalıyor ya kalmıyor. uzun vadede (burada bahsi geçen vade 50-100 yıl değildir. çin şuan dünya üretimini neredeyse tek başına domine ediyor, eğer bir dünya savaşı patlak vermezse de çok uzun zaman boyunca da bu devam edecek, burada bahsedilen vade enaz 200 yıl vadedir) bu 3ü için ciddi bir toplu imha planı üzerinde çalışıldığına inanıyorum.

bunun dışında geriye 3. dünya ülkeleri ve gelişmiş ülkeler kalıyor. 
3. dünya ülkelerinin ise bir kısmı (türkiye, brezilya, güney afrika cumh., bazı balkan ülkeleri (romanya, bulgaristan vs.), gürcistan, azerbaycan vs. vs.) kuzey atlantik sistemine neoliberalizm yoluyla sosyo-ekonomik ve toplumsal yollarla entegre edilip kalkındırılacak ve sisteme dahil edilecekler, zaten refah düzeyi arttıkça bu ülkelerde doğum artış hızı azalacak .
3. dünya ülkelerinin kalan kısmı ise (suudi arabistan, körfezdeki petrol bitince darmadağın olacak bilimum arap ülkesi, afganistan, suriye, ırak, iran'ın radikal kısmı, bazı uzak doğu ülkeleri, latin amerika'nın birçok yeri vs. vs.) sistem dışına itilerek zamanla düşük refah düzeyi, hastalıklar, kıtlık, savaşlar ve biyolojik/kimyasal müdahaleler ile yok edilecek.
sonuç olarak nüfus 1.5 - 2.5 milyar bandında tutulacak.

yani diyeceğim o ki, sizin yerinize bunu düşünen "derin" güçler var. en azından ben öyle olduğunu düşünüyorum.