+16
-28
Evet arkadaşlar ne kadar dinsiz olsam da her müslümanın yanlış bildiği dübürden ilişki haramdır yalanı. Neden haram olmadığını ayetlerle ve hadislerle destekleyerek anlatacağım.
Kadınla "arkadan (dübür’den) birleşmeler, bir başka deyişle "ters
ilişki"ler de, "Lût toplumunun işi" ("livata"), yani "erkeğin erkekle cinsel
ilişkisi" hükmünde görülür. (Bkz. Fıkıh kitapları, örneğin, Hidâye,
2/496.)
"Kadınla ters ilişki" konu olunca, şu ayet üzerinde durulur ve nasıl
yorumlanması gerektiği tartışılır.
Anlamı:
Kadınlarınız sizin tarlanızdır. Tarlanıza, istediğiniz gibi gelin. istikbal
için hazırlıklı olun, Allah’tan sakının. O’na hiç şüphesiz kavuşacağınızı
bilin. Bunu, insanlara müjdele! (Bakara suresi, ayet: 223.)
Açıklama:
"Tarlanıza istediğiniz gibi gelin"deki "gibi", ayetteki "ennâ"nın
karşılığı olarak yer almıştır. Oysa, "ennâ", gerçek anlamıyla, "yer"
anlatan bir sözcüktür. F. Râzî de burada bu sözcüğe kendi anldıbını (yer
anldıbını) vermenin daha doğru olduğunu yazar. (Bkz. F. Râzî, 6/69)
Öyleyse, ’’tarlanıza istediğiniz gibi gelin” yerine, ’’tarlanıza (daha
doğrusu ekinliğinize = kadınlarınıza) istediğiniz yerden gelin (yani cinsel
ilişkide bulunun)” diye anlam vermek, ayetteki karşılığına daha uygun olur. Peki "Kadınlarınızla dilediğiniz yerden cinsel ilişkide bulunun!” ne
demek? Ayette böyle denirken ne demek isteniyor? işte asıl tartışma
konusu burası.
F. Râzî, dinbilirlerinin çoğunun ("ulemâ"), ayetle anlatılmak istenenin
şu olduğunu savunduklarını belirtir:
"Bir adam karısıyla, isterse önden yanaşarak önden cinsel ilişkide
bulunabilir, isterse arkadan yanaşarak önden cinsel ilişkide bulunabilir, bu
iki yoldan birini seçmekte özgürdür. Ayetle anlatılmak istenen budur."
(Bkz. Râzî, 6/71)
Ne var ki, ayetteki anlatılanlardan, "kadınlarınızla, nerelerinden
isterseniz oralarından cinsel birleşimde bulunabilirsiniz" anldıbını, kişinin
kendi karısıyla "ters ilişki”de bulunmasına izin verildiği hükmünü
çıkaranlar da var. Fahruddin Râzî, her iki kesimin yorum ve kanıtı arma da
uzun uzun yer veriyor. Özeti şu:
insanın kendi karısıyla ’’ters ilişki"sine (arkadan, arka delikten cinsel
ilişkide bulunmasına) izin verildiği yolunda hüküm çıkaranlara göre,
ayetteki "ekin” ya da "ekinlik (tarla)" demek olan "hars" ve "yer
(nereden)" anlamı içeren "ennâ" sözcükleri, "karıyla ters ilişki"nin serbest
olduğunu anlatıyor. Buna göre ayetin anlamı şudur: "Karılarınız sizin
ekinliğinizdir, bu ekinliğe nereden yanaşırsanız, nereden cinsel birleşimde
bulunursanız özgürsünüz, dilediğinizi yapın!” Ayete bu anlamı verenler,
kişinin "cinsel Organı”nı, "kendi karısından ve cariyesinden korumak"
zorunda bulunmadığını, kendi karısıyla ve cariyesiyle cinsel birleşimde
bulunurken "Kınanamayacağı”nı anlatan, Mü’min suresi, ayet: 5.-6. ile de
bu serbestliğin dile getirildiğini savunurlar. Çünkü bu ayetlerde, herhangi
bir sınırlama yoktur.” derler.
Söz konusu "ters ilişki”ye izin verildiği anldıbının yukarıdaki ayetten
de, Mü’min suresindeki ayetlerden de çıkarılamayacağını savunanlarsa,
yukarıdaki ayetten bir önceki ayette, ”... (Karılarınız aybaşılı durumdan)
temizlendiklerinde, onlara, Tanrı’nın size buyurduğu yoldan yaklaşın!”
dendiğini anımsatıyorlar: ’’Tanrı’nın buyurduğu yol, ters yol olamaz,
çocuk üretimine elverişli olan yoldur, kadınlık organıdır..” diyorlar.
Yukarıdaki ayette, iki "hars" (ekin ya da ekinlik) geçiyor. Bu iki hars’tan
birincisiyle "karı"nın, ikincisiyle ise "karının kendisi” değil, "ekinliği"
olan "cinsel organı"nın ("ferc"inin) anlatılmak istendiğini savunuyorlar.
Buna göre, neresinden yanaşılırsa yanaşılsın, "karının ekinliği (çocuk
tohumunun ekildiği yer)" demek olan "cinsel organıyla birleşilebileceği”
anlatılıyor. (Bkz. F. Râzî, 6/ 71-74. Konuya ilişkin çeşitli görüş ve
aktarmalar için de bkz. Taberî, tefsir, 2/232 - 236.)
Ayetin, ’’karıyla ters ilişki”ye izin vermediği yolundaki görüşü
benimseyenler çoğunlukta. Sünnî kesimin bütünüyle bu görüşü
benimsediği söylenebilir. Bununla birlikte îbn Ömer’den de, ayetin,
’’karıyla ters ilişki" konusunda olduğu aktarılır. (Bkz. Taberî, 2/233-234;
F. Râzî, 6/71.)
Bir kesim Şiîlerce de, ayet, "karıyla ters ilişki" hakkındadır. (Bkz. Râzî,
6/71)
Kur’an yorumlarında, ayette, "karıyla ters ilişki”nin değil, başka şeyin
anlatılmak istendiği belirtilirken ’’iniş nedeni”nin şu olduğu da aktarılır:
’’Yahudiler, ’bir insan karısıyla, arkadan yanaşarak (öndeki cinsel
organıyla) cinsel ilişkide bulunursa, doğan çocuk şaşı olur!’ derlerdi.
Onların bu görüşlerinin doğru olmadığını dile getirmek için bu ayet indi."
(Bkz. Taberî, Tefsir, 2/233; F. Râzî, 6/73-74; Sabûnî, Saf- vetu’t-Tefâsîr,
1/142.)
Yani: "insan nereden yanaşırsa yanaşsın, karısıyla cinsel ilişkide
bulunabilir, elverir ki ilişki, normal yerden (önden) olsun." demek
istendiği belirtilir.
Erkeğin erkekle eşcinsel ilişkisi de, erkeğin kadınla ters ilişkisi de
hadislerde kınanıyor ve belirli bir kesim bir yana, islam fıkıhçılarınca
"büyük günah”lardan sayılıyor. Ancak, birincisinin ’’zina” olup olmadığı,
zinaya uygulanan cezanın, ona da uygulanmasının gerekip gerekmediği
tartışılırken; ikincisinde böyle bir tartışma bulunmuyor. Özellikle "insanın
kendi karısıyla ters ilişkisi" söz konusu olunca: Çünkü, kişinin "kendi
karısıyla ters ilişkide bulunması"nın, "büyük günah" sayılsa da, "zina"
sayılmadığı, böyle bir ilişkiden dolayı "zina cezası"nın uygulanamayacağı
konusunda birleşildiği belirtilir kaynaklarda. (Bkz. Kitabu’l-Fıkh Ale'lMezâhibil-Erbaa, 5/146; Mec- mau’l-Enhür, 1/466.) Yine de, "yabancı bir
kadınla ters ilişkinin "zina" sayılıp sayılmaması tartışmalı. (Bkz.
Mecmaul-Enhür, aynı yer.)
Abdurrahman el Cezîrî, insanın "kendi karısı"yla da olsa "ters ilişki"de
bulunmasının nasıl kınandığına ilişkin birçok hadisler aktarıyor. (Bkz.
Kitabul-Fıkh Alel-MezâhibH-Erbaa, 5/146 - 149.)
Tümünü Göster