-
1.
+11 -1beni rus edebiyatçılarına emanet ediniz
-
2.
+8 -1neyin kafasıyla yaşamış aga anlamadım ama kral adam ötttürmüş amısına koyim.
-
3.
+5 -2tolstoyevski 4ever a.q.
-
4.
+4 -1insancıklar - Pedofil sorgulaması, rutine eleştiri
Öteki Ben - Kendine yabancılaşma, anksiyete bozukluğu
Ezilenler - Düzgün bir toplumda yaşamanın imkansızlığı
Ölüler Evinden Anılar - Sabit bir ideolojiyle yaşamanın imkansızlığı
Yeraltından Notlar - Topluma yabancılaşma
Suç ve Ceza - Vicdan, hukukun adaletsizliği
Kumarbaz - Bağımlılık, irade ekgibliği
Beyaz Geceler - imkansız aşk, aşk acısına övgü
Budala - iyi, ahlaklı bir birey oldukça toplumdan dışlanmak
Ecinniler - Komünizm ve nihilizm eleştirisi
Karamazov Kardeşler - Baba figürü ekgibliği, kötü aile yapısı -
5.
+3karamazov kardeşler gibi bir şahesere imza atan rus yaratık. tanrıyı muhteşem sorgulamış
ayrıca neyine lan senin tanrı sorgulaması kalbının admaı ol azcık git rus karılarına yavşa taş gibiler lan -
6.
+2"Dünya mı yıkılsın yoksa bir bardak çay mı içersin?" deseler...
"Ben çayımı içtikten sonra dünyanın canı cehenneme" derdim. -
-
1.
+1Ne güzel söylemiş keşke binlerce şuku atabilsem :o
-
1.
-
7.
+2Suc ve ceza, insancıklar,Kumarbaz gibi eserleri var zat-ı muhteremin sevilesi yazar beğenerek okuyoruz.
-
8.
+2dünyanın en iyi roman yazarı bu adam ccc yeraltından notlar ccc
-
9.
+2Dostoyevski kalabalık bir toplantıda yaptığı konuşma ve okuduğu şiir nedeniyle Rus Çarı tarafından hapse mahkum edilir ve Sibirya’ya sürülür. Hapis yıllarını “Ölüler Evinden Anılar” isimli kitabında toplar.
Yazar, buradaki hayatından önce halkı, insanları tanıdığını düşündüğünü, ama yanıldığını hapis yıllarında anladığını belirtir. Dostoyevski, ‘kara halk’ olarak tanımladığı bu kitleyle karşılaştıktan sonra, insanları çözümlemeye ve iç dünyalarının derinliklerine inmeye başlar.
Sürgünde Dostoyevski, hapishanedeki bir köpekle, insan ilişkileri üzerine gözleme dayalı bir deney yapar.
“Köpeği takibe alır ve yanından geçen her mahkumun onu tekmelediğini gözlemler. ilginç olan şey, köpeğin mahkumlardan kaçmaması ve yanına bir mahkum yaklaştığında eğilerek tekme pozisyonu almasıdır. Köpeğin her yanından geçen her mahkum köpeği tekmelemekte ve köpek buna bir tepki vermemektedir.
Dostoyevski de, bir gün köpeğe yaklaşır ve onun başını okşamaya başlar. Köpek bir süre şaşkın şaşkın ona baktıktan sonra, hızla yanından uzaklaşır ve acı acı havlar.
Önüne gelen mahkumun tekmelediği köpek, o günden sonra nerede Dostoyevski’yi görse ondan kaçar ve ona bir daha asla yaklaşmaz.”
Bu durum bize her zaman kötülük görenin sevgiyi gördüğünde ona uyum sağlamakta zorlanacağını hatta oradan kaçacağını gösterir.
Herkesin huzursuz ve şikayetçi olduğu günümüzün belki de en büyük sorunu budur. Sevgisizlik ve kötülüğü hak görme -
10.
+1bu bin bi am var dedi gitmediğimiz yer kalmadı
-
11.
+1rus edebiyatının dünyaya kazandırdığı büyük yazar. sadece yazıları ile değil yaşamıyla, kişiliği ile de hayranlık uyandıran kişi. daha ilk gençlik yıllarında çok büyük zorluklara göğüs geriyor dostoyevski. politik sebeplerden dolayı* idama mahkum edilmesi, sonra çarın affetmesi ile sibirya'ya kürek mahkumu olarak sürgüne gönderilmesi, bu talihsizlikler sırasında sara hastalığına* yakalanması, yazarlığa ilk başladığı zamanlar dünyada çok bilinmiyor olması dolayısıyla fakir bir hayat, çok sevdiği ilk karısının ölmesi hemen ardından da kardeşini kaybetmesi, ilerleyen yaşlarında kapısını sıklıkla çalan sara nöbetleri ve ardından gelen kısa süreli çıldırma durumu... ve daha bir çoğu. cesur, dayanıklı bir insanın bile göze alamayacağı acılarla dolu korkutucu bir yaşam.Tümünü Göster
işte belki de dostoyevski'yi büyük yazar yapan sebeplerden birisi bu çalkantılı hayat. büyük yazarların normal olmadığı, ortalama bir insanın yaşadıklarının üstünde görüp geçirdiği ve bu haliyle çoğunluktan sıyrılan bir bakıma yabancılaşan insanlardan çıktığı daha bir inandırıcı geliyor. zaten dostoyevski'nin atlattığı badireler romanları için o kadar çok esin kaynağı olmuş ki; romankarakterlerinde hep kendi yaşamından izler görüyoruz.
çok alçakgönüllü birisi. belki de ömrü boyunca sefalet içinde yaşamasnın tek sorumlusu bu alçakgönüllülük. paraya sürekli ihtiyacı var fakat ömrünün son birkaç senesi hariç hiç rahat yüzü göremiyor maddi açıdan. kusursuz yazma aşkı o kadar büyük ki; bu sıkıntı içinde bile hiçbir zaman para kazanmak amacıyla yazmıyor eserlerini.
"ne olursa olsun yemin ettim: yoksulluğumun son sınırına bile varsam, dayanacağım ve ısmarlama yazmayacağım. ısmarlama sanatı öldürür" diyor bir seferinde.
eserlerini gerçekten beğendiği zamanlar yazıyordu ve yazdıklarının üstünde uzun uzun çalışıyor, düzeltmeler yapıyor hatta yeni baştan yazıyordu. beğenmediği zamanlar da rahatlıkla yakabiliyordu yazdıklarını. "tiksintiye dek varan bir hoşnutsuzluk duyuyorum romanıma karşı" diyordu bir mektubunda budala'yı yazarken. zaten budala'yı yazarken ilk çalışmalarını yakmış ve romana yeniden başlamamış mıydı. çalışmaları ne kadar yoğun olursa olsun, gerçek bir eser ortaya çıkarmak için sınırlarını aşmak için insanüstü bir çaba içindeydi.
tüm bu yoğun çalışma temposu, hastalığının sürekli nüksetmesi yaşama olan tutkusunu baltalamadı hiç. geleceğe dair şaşılacak derecede büyük umutlar besliyordu her zaman sibirya'daki o berbat yaşam şartlarında bile umudu yitirmiyordu. böylece bir çelişki ortaya çıkıyordu, ilerde romandaki karakterlerini oluşturmak için gerekli olan çelişki buydu. "çelişkiler ve tutarsızlıklar yönünden dostoyevski'den daha zengin bir yazar tanımıyorum" diyor `andre gide. öyle değil mi zaten. anlık ruhsal değişimlerde boğulan roman karakterleri, net olarak çözümlenemeyecek kişilikler, diyaloglar...
bu çelişkilerin sonucunda ortaya çıkan derin karakterler okuyucunun da romanın gerçekmiş gibi algılanmasına ve adeta okuyucunun romanı yaşamasına sebep oluyor. karakterlerin her zaman bilinmeyen tarafları oluyordu ve buna bir de karmaşık/değişken duygular eklenince okuyucunun ilgisini her zaman kendine çekiyordu.
peki neden okuyucu bu karakterlerle kendisini özdeşleştirebiliyordu veya neden romanı okuyorken sanki kendisini de o sahnedeymiş gibi hissediyordu? çok basit. karakterlerdeki bu merak edilen boşlukları okuyucu kendisnden bir şeyler katarak dolduruyordu ve o karaktere yakınlık duyuyordu. onun yaşadıklarını yaşıyor, diyaloglar sırasında sanki yanındaymış gibi hissediyordu.
sonuç olarak; bu büyük yazarın her dönemde keşfedilecek bir özelliği gizli sanki. yeni bir özelliği her bulunduğunda değeri daha da çok artacak, hayranlığımız yüzlerce kat daha fazlalaşacak. ve kendimizi şanslı hissedeceğiz en azından eserlerini okuyabildiğimiz için. -
12.
+1köpekbalığı adrenalini yemiş randy gibi saldırıyor etrafa dıbına koyduumunun ibinecisi
-
13.
+1ccc am var dediler geldik ccc
-
14.
+1"am var dediler geldik" sözünün sahibi.. Emeğe saygı deyip veriyoruz şukusunu
-
15.
+1güzelliği dillere destan bir ferre emekçisi
-
16.
+1"insanların birbirini tanıması için en iyi zaman, ayrılmalarına en yakın zamandır."
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski -
17.
+1Yeraltından Notlar'ı herkesin okuması gerek.
-
18.
+1namusuma göz dikmiş bir mal daha. itici
-
19.
+1Rus aydınlanmasının kaynağıdır yazdıklarıyla. Tolstoy bile evini terkettiğinde yanına sadece "Karamazov Kardeşleri" almış.
- 20.
-
gran torino çok iyi bi yazardı
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 26 04 2025
-
uyan sarman aç gözünü
-
bu akşama özel baycerrahın anasından kampannnya
-
allah mehdiye güç kuvvet para vermesi gerekirken
-
gece parkta oturup sigara içmek
-
erasmusa gitmiş türk kızı
-
popomu kaşıyıp kokluyorum
-
aç şu günaydın başlığını artık
-
anneler gibi kutsal varlık yoktur
-
utangaç akpli ne demek olum
-
bellingham ve rudiger denen gelenev
-
vinovat li ya nasılsınn reyik
-
begibtas civari gotten yemek isteyen mesaj
-
chp iktidar olursa ülke geneleve döner
-
uyuyamıyor musunuz anime açın
-
napcaz be konstant amca
-
olm hazır isiniz yoksa
-
takim sporu bana gore degil abi
-
sevgili fatih usludur
-
kadınlar hariç her canlıyla empati kurabiliyorum
-
ağlamamak gerek
-
sagopa dinleyen erkek geydir
-
ayrılıkçı katalanları destekliyorum
-
az önce instadaa
-
isinebakdost indirsene
-
sıfırına gücümüz yetmiyor mecbur ikinci el alıcaz
-
allahin adaleti cok zor baba
-
ursula corbero la casa de papel tokyo
-
sevdiğim kadınla yatmak istemem
- / 2