Dolar ($)= 3,7558 ve Euro (€)= 3,9856 ile yeni bir rekor kırdı.

Çoğu Türk Ekonomisinden bi haber çomarlar için bu sürpriz olsa da, bizim gibi ekonomiden anlayanlar için sürpriz olmadı bu rekor. Döviz kurlarının dahada artacağını (bkz: doların rekor kırması) başlığında kısaca nedenleriyle açıklamıştım. Bazı çomarlar "meraq etme pnp dexer baba düzeltçek herşeyi yeaaa" minvalinde saçma sapan argümanlarla döviz kurlarının düşeceğini savunmuşlardı. Öncelikle onların ben ta amk. O başlıktaki uyarılarıma kulak asmayıp küfür eden çomarlar, sizin ayrıca amk.

Şimdi bu çomar tayfa çoktan başlığı eksileyip gittiğine göre ekonomiyi kısaca açıklayalım.

1- Öncelikle devasa bir "cari açığımız" var. Yani ürettiğimizden çok mal alıyoruz. ihracat az ithalat çok. Bu açığın bir kısmını vergilerle, bir kısmınıda borç alarak ödüyoruz.

2- Hükümet gelirlerinden daha fazla harcama yapıyor. Yani bütçe açık veriyor. Bunu da yine vergileri arttırarak ve borç alarak kapatıyoruz. (aslında borç almak iyi bir şeydir. bu piyasanın size güvendiğini gösterir ama bizde durum farklı. madde 5' e bakın)

3- Hükümetin açıkladığı çoğu rakam gerçeği yansıtmıyor. Buda piyasada güvensizliğe neden oluyor. Mesela hükümet; a'dan z'ye her şeyin zamlanmasına rağmen enflasyonun %6,57'ye düştüğünü iddia etmişti. (gerçekte enflasyon: %8,9 kaynak: imf)

4- Merkez Bankası'nın faiz arttıramaması. Arttıramaması diyorum çünkü hükümet izin vermiyor. Kısaca açıklayalım. Faiz arttırırsan halkın tasarrufunuda arttırırsın. Yani ithalatın düşer, döviz düşer, cari açıkta düşer. Tek bir eksisi vardır o da ihracatçıyıda kötü etkiler lakin ülkemizde 100 milyar $'a yakın herhangi bir ihracatçı olmadığından pek bir zararı ol(a)maz ekonomiye. Hükümet bunu istemiyor çünkü; piyasaya akan sıcak arap parasının kesilmesini istemiyor.

5- Kredi değerlendirme kuruluşlarının (Fitch, Moody's, Standard & Poor's) olumsuz görüşleri. Ekonomiden pek anlamayan arkadaşlar bize ne bunlardan amk? diyebilir. Arkadaşlar devlet çoğu açığı dediğim gibi "borç alarak" kapatıyor. Bize borç veren bankalarda önce bu verilere bakıyor, sonra borç veriyor. Bu değerler düştükçe devlet daha az borç bulacak ve açıkları kapatmak için zaten yüksek olan vergilere iyice abanacak. Olan bize olacak yani.

6- Daha uzatılabilir tabi nedenler lakin en can alıcı konuya geliyorum. Dövizlerin artması yani Tl'nin değer kaybı. Biliyorsunuz gerek devletin gerekse özel şirketlerimizin devasa boyutta (yaklaşık 400-500 milyar $) borcu var ve bu borçların büyük kısmı dolar cinsinden, yani döviz. Döviz arttıkça -hiç bir harcama yapmasak bile- daha çok borçlanıyoruz. Misal; önceleri 2 TL = 1$ iken biz her 1$'lık borç için 2 TL ödüyorduk. Şimdi ise 1$ = 3,73 TL olduğundan her 1$ için 3,73 TL ödeyeceğiz. Peki aradaki 1,73 TL'lik farkı nasıl kapatacak yüce hasmetlimiz? Öncelikle ihracatla kapatamaz çünkü her geçen gün daha da düşüyor. Buna karşın ithalat coşuyor. Borcu kapatmak için başka borçda alamaz çünkü borç veren yok. (bunun sebebini madde 5'te anlattım) Eee geriye tek bir yol kalıyor o da vergileri halka geçirmek.

Koyun olanlar "olsun malum şahsa zütüm feda" diyebilir ama benim gibi biat etmeyen milyonlar inanıyorum ki bu rezilliğe bir son verecek. Silkinecek, hem de öyle bir silkinecek ki tüm bu zavallı proleterya sınıfına rağmen muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkacak. Tabi bunu yapmadan önce içimizde ki çomarlardan kurtulmalıyız. Ancak o zaman geleceğimize "umutla" bakabiliriz. Düşüncelerim bu kadar hadi eyvallah.

edit: Trend olmuşuz, başlığı şukulayan arkadaşlar sizler bu sözlüğün aydın kısmını temsil ediyorsunuz. Teşekkürler.

edit2: Kur fiyatları 09:38 / 01.10.2017 güncellenmiştir.

(bkz: lightsmile) bir nick6'yı çok görmeyin.