dolandırıcı piçleri sikicem siz de akıl verin

---
özet: insanlara iş vaadiyle ürün satmaya çalışan gibko saadet zincirlerinden biriyle taşak geçiyorum. aklınıza bi binlik gelirse söyleyin eğlenelim.
---

beyler aslında her mesleğe ve her meslek erbabına saygı duyulur ama kendilerini çok akıllı zannedip aptal insanların aptallıklarından faydalanarak hayatını kazanmaya çalışan bu huur çocuklarına kayıtsız kalmamayı düşünüyorum.

geçenlerde yolda gidiyorum, elemanın teki millete broşür dağıtıyor. ben de aldım merak edip, iş ilanıymış. ek gelir elde edebilirsiniz falan yazıyo. ben de işten ayrılmak üzereydim, evden çalışma fikri de kafama yattı. aradım numarayı kekonun teki çıktı. telefonda bilgi veremezmiş bin, 15 dakika sonra tanıtım toplantılarına çağırdı. ben de veri girişi, çeviri, yazı vs. bi iş zannediyorum. gittim binalarına baktım 8 10 kişiyi sırayla çağırıp görüşüyorlar. neyse ben de girdim odaya, huur çocukları 1 saat bilgi vermeden video izlettiler. yok şu şu kadar kazandı, şu adam jip aldı bilmem ne. hala içimde bi umut bilgi verecekler diyorum, derken bitti gösterim. yarın 5 saatlik bir toplantımız var, işi ciddiye alanlar gelsin demezler mi? bir de toplantıya katılım şartları varmış, takım elbiseyle gelmek mecburiymiş(işte bunu duyduğum an intikam yemini ettim), cep telefonu kapalı olacakmış falan. iyice şartellerim attı. kendime değil, orada umutla bekleyen emekli amcalara teyzelere üzüldüm. gerçi o toplantıya gidenin de ta amk.

neyse esas mevzu sonra başladı. belli ki şu internette dönen iş ilanları gibi sana mal satmaya çalışacaklar. hemen bi plan kurup bu huur evladının odasına gittim, yarın zamanım yok bana kısaca anlatırsanız hemen başlayabilirim dedim. altından girdim üstünden çıktım adamı ikna edip anlattırdım. bana tek tek ürün tanıtıyo bin kurusu, ama sabırla dinliyorum. orada geçirdiğim bir saati ona bedavaya gibtirtmeye niyetim yoktu. en son ağzındaki baklayı çıkardı. eğer bizden 150 euroluk bir sipariş verirsen yüzde 15, 400 euroluk sipariş verirsen %75 kar kazanacaksın dedi. ben de saf ayağına yattım, dedim ki asında annemle babamın çevresi geniş. onları da katmak istiyorum. hemen sipariş vermek istiyorum, kredi kartıyla ödeme yapabilir miyim? huur çocuğunun gözleri bildiğin parladı, ama form doldurmanız gerekiyor dedi. onların da nüfus cüzdanı fotokopisi lazımmış. o zaman onlardan gizli alayım o fotokopileri, pazartesi görüşelim dedim. dıbına kodumun çocuğunun yüzünde öyle bir ifade var ki, buldum yolunacak malı dercesine. saat 5'te ofisten ayrılıyorlarmış. ben 8 buçuktan önce gelemem dedim. işten anca çıkıyorum, kredi kartı da babamın, sadece bugünlük bende, onu da gizli alırım dedim. amacım gece yarısına kadar bekletmekti bini. dün beni sabahtan akşama kadar aradı, geldim geliyorum derken saat 10'u geçirttim ipneye. en son aradı yine, eve gitmem lazım yarın görüşelim dedi. tamam dedim bu akşam 8 buçuğa yine anlaştık binle. şimdi bugün yine aradı zütoğlanı, geleceğim umuduyla arayıp duruyor amk bini.

bu akşam da "tam evden çıkarken tuvalete girdim, kart düştü ama sifonu çekmedim getireyim mi demeyi düşünüyorum. hatta beraber bir pislik de yapabiliriz bu amk çocuklarına. bir yerde de bekletebiliriz. aklına daha iyi bir fikir gelen varsa paylaşsın.