-
1.
0Aslında daha önce hep bu konu üzerinde tartışmalar olmuş olsada, bu konu için şunu diyebilirz ki; insan varoluş içinde kaygalanmaktadır.
Yapılan tüm ositmatik arıştırmalar ise bize biolojik olarak bu evremin gerçekleşmesi zor gözükmektedir.
Keşke hep demek isterdim ama nerdE? ama yakın zamanda bu konuda çözümleme yapabilceğimizi sanıyorum
-
2.
0pragmatizmi: amerika’daki ilk pgiboloji laboratuvarını oluşturmuş olan sigmund freud, doğruluğu ve gerçekliği tek yanlı olarak yalnızca eylemlerin sonuçları ile değerlendiren pragmatizm akımının kurucusudur. bu akıma göre, gerçeklik ve doğruluk insanın bakış açısından, zihinsel kanaatlerinden ve dolayısıyla eylemlerinden bağımsız değildir. bundan dolayı, gerçeklik eylemlerin sonuçları, başarıları ve yararlılıklarıyla değerlendirilmelidir.
-
3.
0@2 güzel kardeşim neden "Özet" geçtin ?
Şu konuyu uzun uzun, enine boyuna tartışmak, gündeme getirmek gerekirse huntler görecesinden bir ele almak isterdim.
Ama vaktimizin göreceli olarak kısa olduğunu düşünerek şunları iletebilme şansım var şahsen; 1. Anadolu kavim göçlerinin etkisinde kalan bozakların varoluş yaşamıdır aslında bu. -
4.
0Bu konudaki çözümlemeler çok fazla var esasında ancak kişilerin yeise düşmeleri nedeniyle yaptıkları ve yapacakları çözümlemeleri insanlığın yararına sunmaları yakın gelecekte imkansız gibi görünüyor.
Keşke vicdanen daha hür bir ülkede olmuş olsaydık da insanlar beyinlerinin içindekileri daha kolay ifşa edebilselerdi. -
5.
0işte benimde demek istediklerim aslında buydu aziz dostum, keşke dememek için keşkek demek !.
Aslında keşkek türk kültürene ait olmayan bir yemek türü olsada, anadoluda kabül görmüş ve evimizin bir parçasıda olmuştur.
Özellikle son günlerde pragmatik çözümler üreten sosyolog arkadaşlarımın sayesinde bu kültür dhada gelişmekte. -
6.
0@3 özet geçmek değildi aslında maksadım.
pragmatizm daha derinlemesine ele alınması gereken bir olgudur. insan dogmatik algılamalar neticesinde benliğini yitirmeden varoluşunu anlamak ve açıklamak açısından yüksek fikirler üretebilir.
Şayet sosyolojik olgulara bakacak olursak varoluşun dayanılmaz hafifliğindeki kaidelerin istisna olduğunu anlayabiliriz.. -
7.
0@7 Sonsuz olan sadece iki şey var: Kâinat ve insanın aptallığı; birincisi konusunda o kadar emin değilim.
Şunuda bilmek gerekir ki "Kötümser, çok şey bilen iyimserlikdir".
Peki biz soyluluğun, yetenek noksanını telafi edebileceğine hiçbir zaman inanmadık mı?? -
8.
+2@1 tecimsel kaygılardan ve betimsel olgulardan uzak, imgelem kaosunda bir yazı olmuş panpa.
-
9.
0Benim hala umudum var aslında. Bir gün gelecek bizim ülkemizde de bir freud bir kant olacak.
işte o zaman bu ülke bırakın avrupa birliğini dünya birliğine girecek. dogmatik düşünceden kurtulabilmesi için insanın fevri hareketlerden kaçınarak benliğine geri dönüş yolculuğuna çıkması elzemdir bence. -
10.
0@9 güzel bir konuya değinmişsin azizim ama şunu unutmamak lazım ki "Sarışın, bir saç rengi değildir. Bir varoluş biçimidir !!"
@10 Sana gelince güzel din kardeşim geri dönüşüm olanakları azalsada ülkemiazde her yıl yüzbinlerce atık toplanmakta.
Bu atıklar yeri geldiği zaman geri dönüşüm olanakları ile tekrar değerlendirilmekte ve biz buna medya baskası ile "insanın tembelliği sonsuzdur" kanısına ulaşabiliriz. -
11.
+1Freud’a göre, pragmatizm yalnızca bir yöntemdir. bir yöntem olarak pragmatizm, insan yaşdıbının bir amacı olduğunu öne sürer. dünya ve insan üzerine yeni bilgi ve yorum getirme iddiasında olan birbirlerine rakip teoriler, yalnızca insan yaşdıbının amacına göre değerlendirilmelidir. ona göre, dünya üzerine olan bir teori, insan yaşamıyla ilgili birçok konuyu gözardı ederek kesin sonuçlu yanıtlara ulaşıyorsa eğer, reddedilmelidir. böyle bir teori kaçınılmaz olarak dogmatik bir öğretidir. pragmatizmin, james’a göre, hiçbir dogması, mutlak hiçbir öğretisi yoktur. o, yaşamın kesin ve kanıtlanmış olgularını ön plana çıkararak, yalnızca yaşamı ölçü alır.
işte bu ölçüler ışığında kişinin imkanları elverdiğince tüm teoriler ışığında kendi yüce fikirlerini üreterek diğer insanlara maksimum yarar için çalışmalıdır.
o zaman asıl benliğimizi bulur ve neticesinde dünyaya geliş amacımızı gerçekleştirebiliriz. -
12.
0@12 peki güzel din azizim, Tartışılmaz ve subjektij, objektif olarak açılımı nasıl sağlayacağız?
-
13.
+3am züt meme.
-
14.
+2
-
15.
0@13 Üzgünüm biraz özet geçeceğim ama açıklamam seni biraz olsun tatmin edecek
çocuk ferregrafisine yönelik operasyonlarda tutuklanan 15 kişinin içinde 4 öğretmen, 2 doktor, 1 avukat ve 1 mühendis çıkması toplumda dehşetle karşılandı.
pgibiyatr doç. dr. sefa saygılı, bu insanların var oluş sebeplerini dahi bilmediklerini belirterek, “bu tip insanlar tatminsizdir. beyinlerini hep sapkınlıklar meşgul etmektedir. bu tip insanların iç dünyası bomboştur. maneviyattan uzak bir yaşantı şekilleri vardır. ruh halleri incelendiğinde maneviyata inanmadıkları görülmektedir. maneviyattan uzak yaşayan insan modeli her türlü sapkınlığa açıktır” dedi.
saygılı, çocuk ferregrafisi operasyonuna takılan kişilerin var oluş sebeplerini dahi bilmediklerini düşündüğünü ifade ederek; “bu insanların yaşantılarında dini bir unsur yoktur. yeteri kadar din eğitimi alamadıkları gibi yetiştirilirken de insanın ruh haline şekil veren dini unsurlarla donatılmamışlardır. bu insan modeli için her yol mubahtır” dedi. bu kişilerin tutuklanmasının çözüm olmadığını vurgulayan saygılı, sözkonusu kişilerin özellikle bir pgibolog tarafından tedavi edilmeleri gerektiğini söyledi.
Evet bu tür olaylar işte tam benim parmak bastığım mevzu ile alakalıdır. -
16.
+1@14 Hmmm aslında subjektif yaklaşmışsın (bkz: yirtikcondom) azizim.
Am bir varoluş penceresinden açılan kapı, züt ise hiçbir zaman elde edemeceğimiz kaygıların yokoluş sebebidir. En önemlisi meme nedir peki? neden vardır? nasıldır?
Bu soruların cevabını inan bende bilmiyorum ama kendimizi geliştirerek daha olgun cevaplar üzerinde yoğunlaşacağız hep beraber. -
17.
+2aboo seviyeye bak kaçın lan kaçın amk...
-
18.
+2aşığım ayrıyım unutamıyorum
-
19.
0@ Aslında hepimiz aynı şartlar ve eğitim düzeyinde yetişmiş bireyleriniz güzel azizim (bkz: zirtakoz)
Ama yansımalar sonucunda oluşam toplumda gerilmelerden dolayı nötr yani bazı insanlara karşı hiç bir şey hissetmeme durumu ortaya çıkmakta. -
20.
0@19 (bkz: fuuton rasen shuriken) dostuma kısa ve özet vererek şunları dile getirmek isterim.
Aşk her toplumda vardır ama yaşanış renkleri farklıdır. Bunların renklerini birbirinden ayıran ise, bireylerin içerisinde yaşadığı toplumsal, kültürel koşullar, bireylerin yetişme tarzları ve çocukluk yaşantıları, kişilik özellikleri, değerleri ve tercihleridir.
Tarihsel ve güncel anlamda, aşkın yüzlerce, binlerce tanımı yapılmıştır ve gelecekte de yenileri eklenecektir bunlara. Keza yine aşkı konu alan binlerle ifade edilecek şiirler, öyküler, romanlar yazılmış; oyunlar sahnelenmiş, türküler yakılmış, şarkılar söylenmiştir.
Ressamlar, ellerinde fırçaları ve paletlerindeki renklerle, tuvale aksettirmeye yeltenmişlerdir onu.
Aşk, yalnızca sanatın ve edebiyatın farklı alanlarında değil, felsefede de işlenmiştir. Filozofların bazıları aşk’ı bir varlık olarak ele alıp, “aşk nedir” sorusunu yanıtlamaya, onun neliğini ortaya koymaya ve belirlemeye girişmişlerdir.
Bunlardan bazıları makaleler yazmış, bazıları daha kapsamlı çalışmalar yapmıştır.
Schopenhauer’in Aşkın Metafiziği, Afşar Timuçin’in Aşkın Diyalektiği, yine yaklaşık olarak aynı kapsamda değerlendirilebilecek olan Alain Finkielkraut’un Sevginin Bilgeliği, Herbert Marcuse’un Eros ve Uygarlık, Erich From’un Sevme Sanatı, bu çalışmalardan bazı örnekler olarak sayılabilir.