Tip değiştirme büyüsünden uzun zamandır haber yok derken yeni bir haber geldi . Skyrime 10 Tane imparator koruması görünüşlü Elfler Bir köye saldırmıştı .

Fakat bu sefer tek değil 10 kişi bu büyüyü kullanmıştı . Elfler bu büyüyü tüm askerlerine öğretmeye başlamışlardı ve Bizi DENEME TAHTASI gibi kullanıyorlardı

Köylülere bu büyü ve hazırlıklı olunmaları söylenmişti . Bu saldırıdan çok zarar almadık ama yapacağımız son savaşlarda bu büyü bizi çok kötü etkileyecek . Derin düşüncelere dalmışken Lejyonerler bağırdı iMPARATOR GELDi ÇOK YAŞA iMPARATOR !!! Bu sesle kendime geldim ve sınır kamplarına gelmiştim . Lejyonerlerin hepsiyle tek tek görüştüm ve fark ettim ki Hepsinin morali yerindeydi . Hepsi çok umutluydu

Saldırı hazırlıklarını inceledim ve ekgibleri söyledim . ( Neden bunla imparator ilgileniyor amk demeyin ) Başkentten getirilen sıcacık yemeklerde askerlere dağıtıldı . Hava kararana kadar ilgilendim ve tekrar başkente yola çıktım . Kısa ama önemli bir ziyaret olmuştu artık daha iyi taktikler oluşturulacaktı . imperial citye yaklaşınca büyük bir duman gördüm daha önce hiç görmediğim bir duman

Aklıma kötü kötü şeyler geldi ama gördüğüm şey üzerine daha da şaşırdım . 45 Tane Surlar büyüklüğünde Metalden , dumanla çalışan Zırhlar . Böyle silahları sadece yok olan ırk cüceler yapabiliyor sanıyordum . Aylar geçtikten sonra bunları karşımda görmek savaşı kazandığımızın işaretiydi . Bunlara zırh ve ya robot desek de doğru olur içine giriyorsun ve devasa makineyi yönetiyorsun . Tüm şehir halkı merakla bu makinelere bakıyor

Bilgilendirme : O Zamanlarda öyle bir şey yapılır mı amk nerede o teknoloji demeden önce Evet yapılıyordu fakat bu teknolojiyi bilen tek ırk cücelerdi . Cücelerin yazdığı kitaplar çok nadirdir ve bu demirci bu kitapların bir çoğuna sahip

Demircinin yanına gittim ve tanınmayacak haldeydi . Gözlerinde taktığı gözlüklerin izi , vücudu simsiyah , Elleri demir dövmekten şişmiş Sırtı kamburlaşmıştı . 500 Bin septim verdikten sonra ömür boyu kalmak üzere imparatorun sarayında bir oda verildi demirciye . Demirci gitmeden nasıl kullanılacağını da anlattı Lejyonerler not aldı . Seçilen Generallere ve bir alt rütbe olan Legate Lejyonerlerine Bu zırhı kullanmayı öğretilecek ve verilecekti .

Not : Bakalım e*fler şimdi ne yapacak

Tamrielin ozanları bu zırhlar hakkında şiirler şarkılar yazıyor , Sanatçılar Heykellerini yapıyor , Dindarlar inandıklarına dua ediyor Ve tüm insanlık umutla savaşın sonucunu bekliyor .

4 Hafta eğitimden sonra 45 Zırh için seçilen 45 Lejyoner , 10 Tane de yedek hepsine zırh kullanımı öğretilmiştir . Zırha biraz da hoş görünmesi için metal işlemelerde yapıldıktan sonra Tüm zırhlar ve kullanacak askerler Aldmeri Hükümdarlığı sınırına gönderilir .

imperial City'de High Elf ( Altmer ) Irkı büyük bir dışlanma görmeye başlamıştır . Bunu ben fark edince gazeteler ile bir Bildiri yayınladım bu bildiride Irkçılık yapılmaya devam edenlere ceza verileceğini duyurdum . Böyle bir şey yaptım çünkü Lejyonda Binlerce Elf asker var . Büyük ihtimal son taarruzu yapacaktık durmadan Aldmeri Başkentine kadar gideceğiz ve hepsinin kellesini oracıkta uçuracağız evet hedeflediğimiz şey bu !

Not : iyi Elflerde var

Bana yapılan ilk suikast denemesi

Orduya saldır emri vermeden ben de sınır cephesine gidecektim . Yolculuğum için hazırlıklar yapılırken General görünüşlü biri hançerini çekip bana doğru yaklaşmaya başladı . Yanımda Lejyoner bunu fark etti ve göz ucuyla generali izledi . Bir Anda general hançeri sola atıp solda bir şey varmış gibi dikkatimi çekti ve ben sola bakarken Kılıcını çekip bana sapladı . Ama sapladığı ben değildim Yanımdaki Lejyoner kendini atmış ve oracıkta ölmüştü Arkamı döndüğüm anda Olanları gördüm fakat ben saldıramadan Lord Naarifin Işınlanıp Suikastçiyi zütürmüştü .

Diğer askerler geldiğinde çok geçti lejyoner çoktan kan kaybından ölmüştü . Yapabileceğim bir şey olmadığını anlayınca sadece Lejyonerin ismini aldım ve At arabasına bindim . Öğlen 3 gibi yola çıktım Akşam 9 Da kampa vardım . 45 Tane zırh sur gibi diziliydi . Geceyi kampta geçirdikten sonra

Sabaha karşın saldırı emrini verdim . Karşımızda Aldmerinin En güçlü 3 şehrinden biri vardı . Tek görebildiğimiz yüksek surlar ve sur tepesinde bekleyen okçular , mancınıklar . Mancınık yağmuruna tuttuk ilk sur tepelerini . Tabi bir çok mancınığın menzili o kadar yükseğe yetmedi . Önden süvariler ve mızraklılar ile girişmeye başladık . Şehir girişi önünde büyük bir meydan savaşı olurken 45 Büyük zırhtan 10 Tanesini çalıştırdık ve Surlara doğru koşmaya başladı Dev zırhlar

Dev zırhlar surları parçalayarak geçti şehirdeki tüm askerleri eziyorlar ve surların üstündeki mancınıkları temizliyorlardı . Elfler bu makineyi ilk defa gördüklerinden ne yapacaklarını bilemediler bu arada tüm ordu hücum ettik ve şehir Teslim oldu .

Temsili Resim : http://www.imgim.com/8d78...b42d598c990ba54656cdd.jpg

Kaçabilen elf askerleri kaçtılar kaçamayanlar soruşturulmak üzere alınıp imperial city'e zütürüldüler . Şehirdeki halk çok korkmuştu . ilk defa insanlar bir şehirlerini kuşatmış ve almıştı . Herkes penceresinin ucundan etrafa bakmaya çalışıyordu . Henüz Bu Sivil Elflere ne yapacağımı bilmiyorum

5 Saat aralıksız yazdık amk devam ediyorum . Son 3 Ayda yaptığımız aralıksız saldırılar ve bu şehri almamızla haritanın son durumu http://www.imgim.com/172inciu7266029.png

Savaşta büyük bir farkla öndeydik . Elfler sadece geri çekilmek zorunda kalıyor geri çekilirken bile ok yağmurunda bir çoğu ölüyordu . imparatorluk Şehirlerinde ise daha şimdiden zafer kutlamaları yapılmaya başlanmıştı .

Ellerimizde Kırmızı siyah sancaklar , Arkadan mancınıklar ve 45 Tane olan Büyük zırh ile ilerlemeye devam ediyorduk . Bu kıtada kalan son Elf kalelerini de aldıktan sonra Elfler Adalarında sıkışıp kalacaklar

KABUS BAŞLIYOR

Çadırımda haritaya bakıp planlar yaparken Lord Naarfin çadıra 4 Elf askeri ile ışınlandı ve Bana dokunmalarıyla aynı anda ışınladılar . Evet beni kaçırmışlardı ama Naarifinin gücü az olduğundan çok da uzağa kaçırmamışlardı .

Büyük ihtimal hedeflediğimiz kaleye kaçırdılar beni Ve bir anda meşaleler yandı . Naarifin Kılıcını çekerek bana doğru yürümeye başladı

Lord Naarifin bana Öleceğini anlamak nasılmış imparator dedi .

Ben ise Sağ kolun Lord Restasta sor deyip kahkaha attım . Ardından Artık kabul edin insanların Çağı yeniden Filizlendi . Talos belanızı verdi !

Naarifin sinirle elime bıçak soktu ve yanımdaki duvara bıçak ile sabitledi !

Bana ; Kokuşmuş insan planlarımızdan haberiniz yok hepiniz teker teker Elf kölesi olacaksınız
Naarifine o zaman beni öldür burada dedim .

Lord Naarifin o kadar kolay ölemezsin insan dedi . Arkasından gelen Elf askeri Efendim fazla zamanımız yok hemen ışınlanmalıyız dedi . Lord Naarifin dışarıya baktıktan sonra Lanet insanlar bugün için daha fazla gücüm kalmadı ki ! Diye bağırdı

Lord Naarifin seni şimdi öldürürdüm ama daha işime yaracaksın . Bir gün seni tekrar alacağız insan dedi ve kaleden çıktı . Kalede tek başıma kalmıştım

Elim ise deli gibi acıyordu bıçak ile duvara sabitlenmişti . Dakikalar sonra Lejyonlarımın sesini duydum imparator NEREDE ? Kaleye girin arayın dedi General .

Askerlerimle Gurur duymuştum Elfler istediği kadar hainlik yapsın ben ölsem bile bu davayı devam ettirecek cesaretli insanlar var !

--- Beyler 5 Dakika ara veriyorum karnımı doyurayım sonra geri geleceğim Rez alın .

Beyler bu arada bayağı uzun bir hikaye oldu Sezon 1 le birleştirsek Destan çıkar . Beni üzen beklediğim ilgiyi göremediğim . Ama okuyan 1 kişi olsa bile devam edeceğim burada farkımız kuzen gibip Trende UÇAN değil parmağı gibilene kadar yazmaktır . Devam ediyorum

Kaleye giren Lejyonlar her yeri aradılar ve beni buldular . Hemen ilk müdaheleri orada yaptılar fakat Lejyonlarım söylediği gibi o hafta daha savaşamazdım . Komuta etmek istediğimden Cephede durmaya devam edecektim . Aldmeri Hükümdarlığını Bu kıtadan kovmak için kalan Son Kaleye doğru ilerlemeye başladık .

Uzun savaşlardan herkes yorulmuştu Aldmerinin gücü ise çok hızlı bir düşüş içindeydi

Kıtada hakim oldukları son kale gözükmüştü . Elf askerlerinden birisi yanımıza gelip teslim olduk dedi ve kaleye geri gitti . Kalenin kapıları açılmıştı . Lejyonlarım köprüden geçmeye başladı kaleye doğru fakat bir anda Köprüyü mancınık yağmuruna tutturdular oracıkta 200 Askerim öldü Hemen Zırhlı robotlar devreye girdi ve Kalenin içine girip Mancınıkları ezmeye başladılar . Kendi tahta köprümüzü kurduk ve kaleye girmeye başladık . 30 Tane Elf asker saklanıyordu ve bu sefer gerçek teslim oldular .

Yine sorgu ve işkence için imperial City e gönderildiler .

Elfleri tamamen kovmuştuk kıtamızdan . Adalarında sıkışıp kaldılar Elimize geçen sivil halk ve askerleri de sorguya almaya başladık .

Elfleri Tamrielden Kovduk haritası : http://www.imgim.com/1428inciv7588262.png