dinleyen varsa bende bir hikayemi anlatıyorum

Genç bak şimdi dedim elimde görüntüler var şimdi kapatıyorum avukat arasın bir konuşun dedim. ( bi tak cıkmıyacağını bende biliyordum avukatta ama amac korkutmaktı zaten, ama ya cıkarsa umududa vardı.) şimdi kapatıyorum avukat arıyacak seni on dakka sonra arıyacağım tek calısta acıcaksın yıne telefonu dedim. tamam dedi. kapadım ilk önce şöyle okkalı sağde bir türk kahvesi söyledim. sonra avukattı aradım kısaca konus çocukla dedim sonra beni ara dedim tamam dedi. avukat aradı konuştuk gereken mesajı aldımı dedim aldı aldı dedi güldü güzel sağolasın abiciğim dedim sana borçlandım yarın öğleyın yemeğe cıkarız dedim tamamdır ödeşiriz dedi o zaman güldü kapattık. ( babam hep gençlerle çalışıyordu ve halımı hepsi anlıyordu sağolsunlar babamı taktır ediyorum bu konuda. )
neyse kahvem geliyordu bir sigara daha yaktım. suyumdan bir yudum alıp ağazımı carkaladım ve kahvemi ılk önce koklamak süretiyle yırtık çiğerimi sonrada kocaman bir yudumla mide mi ödüllendirdim. sigaramdan derin bir nefes alarak çocuğu geri aradım.
tek çalışta actı ne istiyorsun benden ya sen delimisin dedi tıtrek ve korkulu bir sesle. ama oldumu genç sana yakıştımı dedim. insan insana deli dermi hiç dedim kahkayı patlattım zevk alıyordum lan bildiğin bu oyun beni çok sarmıştı bitmesini istemiyordum. çocuk ayrılım hemen dedi yeter dedi yokk dedim delimisin ben sevenleri ayırmam çok günah hem dedim güldüm. sen cidden sorunlusun dedi bak yine ne diyor ille ellini kolunu eline mi verdirim dedim tamam sustum kusura bakma dedi anlık şoklarda olur genç böyle şeyler sorun değil dedim ve isteğim şu dedim her dediğine eyvallah diyeceksin zeynepin nasıl biri istiyorsa öyle olacaksın çok mutlu olacaksınız dedin. nükleer kusura bakmada bir tak anlamadım cidden bu işten dedi. ya sen dediklerimi yap sadece nereye gidiyorsunuz ne yapıyorsunuz bilmek istiyorum dedim. tamam dedi konuyu noktaladık kapatmadan önce zeynep bunları duyarsa seni arabanın arkasına bağlar ibreti alem olsun diye gezdiririm gibi klişe bir uyarı yapmıyorum yapacağımı bildiğinden dedim. yok nükleer baksana benide aldatmış ben ayrıldınız biliyordum özür dilerim senden bende nefret ediyorum o huurdan dedi. aaa dedim olur mu genç sana yakıştıramadım insan sevgilisine hiç huur dermi dedim güldüm ve hadi eyvallah dedim kapadım telefonu. ofise geçtim.
sıra şimdi şu zeynepin kendini bir tak sanan sosyetik arkadaşlarına gelmişti ilk önce facede ekledim.
aradan çok zaman geçmedi ikiside kabul etti arkadaşlık isteğimi. ikisiylede konuşuyordum iki saat geçemden numaralarını almıştım flört boyutuna gelmiştik akşama doğru. gizlilik prensibinden yürüyordum. ne olur ne olmaz diye ofise gitmeden aldığım yeni hattan konuşuyordum ki birbirlerine demiyeceğine emindim bunların çiğerini bilirdim ama ne olur ne olmaz biri görürse diye bu benim numaram değildi face'imde hacklenmişti demek için. üç gün daha böyle geçti iki kızlada sevgiliydik büyük aşk yaşıyorduk beyler... diğer çocuk zaten elimdeydi. sıçma desem sıçmıyordu zeyneple devlerin aşkını yaşıyorlardı.. bende zeyneple konuşuyordum biraz daha iyi davranıyordu bana karsı çocukla iyiyken benlede iyiydi ne cins bir manyaktı anlamamıştım zaten artık sorgulamıyordum.

Artık mükemmel bir plan yapmam lazımdı evet acılı olacaktı ama sorun değildi sonunda alacağım zevk buna değerdi. hastaheneden cıktığım gün odama geçtim kağıt kalemi koydum masaya plan yapmaya yazmaya başladım tek tek nerden yıka bilirdim.
1) kompleksliydi kıskandığı çok yakın iki kız arkadaşı vardı
2) aldattığı çocukla yüzleştirip meydanda rezilik çıkara bilirdim
3) yalanlarını yüzüne vura bilirdim
4) bunlar basitti amk bana daha sert bişeyler lazımdı.

Süleyman abiyi aradım durumu izah ettim. takıp edilmesini her takun fotograflanmasını istedim. şimdi çoğunuz bana ruh hastası bin diyeceksiniz yaşananların gerisini okuyunca ama gibimde değil. olması gerekeni yaptım.

bunları yazdıktan sonra zeynep'i aradım acmadı acana kadar aradım en sonunda actı. nerdesin dedim dersteyim nükleer rahat bırak bır ya diye çıkıstı eyvallah dedim bunlar senin son rahat zamanların dedim içimden.
sonra yattım çıkmadım yataktan sabaha kadar.
sabah oldu ve artık bilgiler gelmeye başlıyordu orduda çok yakın bildiğim bir iki arkadaştan rapor vermelerini ve mekanlarda ki bazı garsonlardanda aynı şeyi istemiştim.
Dershaneye gitmişti sabah ama öğleye doğru çocukla sahile geçmişti sarılıp denizi izliyorlardı fotograf atmıştı takıp edenler. yaşadığım acıyı tahmın edersınız ben onlara bakarak soğudum ondan içim acıya acıya. aradım beş dakka sonra acana kadar aradım yıne cocuktan uzaklasmıs actı telefonu. ne var nukleer hocalar kızıyor artık derse geç kalıyorum calışamıyorum gibilerinden cıkıstı evyallah seni çok seviyorum sevgilim sana cok güveniyorum diyerek kapadım telefonu.
akşama kadar birliktelerdi birşeyler içmişlerdi.
Çocuk benım aradığımı anlamış bıraz tartısmıslar hiç unutmadığım kisma gelelim. zeynep akşam cocuğun dudağına vakif bankın karsısında ki durakta yapısıyor. ve polisler bunları uyarıyor evet şimdi işler zevkli hale geliyordu.
süleyman abiye haber verdim bankanın kamerasından görüntüyü almasını rica ettim. görüntüler geldi şirket avukatını aradım bunla kamu davası falan acılırmı poliste uyarmıs dedim. ama avukat görüntüyü izleyince bulduk dedi. çünkü çocuğun resmen küçağına oturmus yiyişiyorlardı bunu izlemek ne kadar zordu tahmın edemezsiniz.
avukat binler bilir anayasanın 255'inci maddesinde alenen cinsel ilişkide bulunan veya teşhircilik yapan kişiler 6 aydan bir yıla kadar hapis cezasi istene bilir güzeldi. karakolu aradık polis durumu doğruladı kamerada vardı zaten polisin geldiği sahne.
evet şimdiden elde vardı bir ama daha yeni başlıyorduk bu kadar basit olmamalıydı.