dinler hakkında ki bir kaç genel düsüncem

@1 şakirt değilim ama islam dini (veya felsefesi)ne göre insanoğlunun yaratılış amacı sınavdan ibarettir.

yaratıcı güç, tanrı, veya allah -nasıl adlandırıyorsan artık- her şeyi görendir, bilendir, her şeye gücü yetendir bu felsefeye göre. fakat bu yaratıcı (allah diyeceğim bundan sonra), yarattığı hiçbir şeye benzemez. bu konuyu kendi kitabı olarak gösterdiği kur'an-ı kerim'de (42, Şura, 11) belirtmiş. bu demektir ki atomdan da değildir, nurdan da değildir, bambaşka bir şeydir. bunu öte taraf olarak nitelendirilen ahirete gittiğimizde, ve zamanı gelince (mizan'a çıkarıldığımızda) anlayacakmışız.

kader denilen şey, ateistlerin anlayamadığı veya anlamak istemedikleri bir konu. kader şu şekilde özetlenebilir: "allah insanı yaratır, insanın davranışsal olarak olasılıkları oluşturacağı (nimet dolu olarak özetleniyor) bir evren yaratır, ve insanları oraya kontrollü bir şekilde ulaştırır (yaratılış, doğum, kavimler, afetler vb.). insan, yaptıkları ve başına gelenler sonucunda davranışlarında ve düzeninde bir yönelim gösterir."

aslında şöyle de bir şey vardır: doğada temel olarak nitelendirilebilecek "doğru" ve "yalnış", "neredeyse" yoktur. bu "doğru ve yalnış" kavramları yerine göre kendiliğinden oluşturulur, yerine göre "iyi ve kötü"den türetilir. aslında kavramların kaynağı, bu açıdan insandır. bu yüzden "algı gerçekliktir" derim ben.

sınav mevzusuna geldik. aslında soruları da biz belirliyoruz. inanıyoruz mu inanmıyoruz mu, davranışlarımız nasıl, yaptıklarımız neler, kimin hakkında iyi düşünüyoruz fakat sadece düşünmekle kalıyoruz; ve bunun gibi şeyler. islam felsefesine göre bu yaşayışların tamamı, ölümden sonra insana "teker teker" sorulacak.

bir de şöyle bir şey var, eğer insanoğlu mükemmel bir kavim olsaydı, hiç acı çekmeyecek olsaydık komple helak edilirdik ve yerimize başka bir kavim konurdu. buradaki "helak"ın tamamen yok olma anlamı taşıdığını düşünüyorum ben.

son olarak şöyle de bir şey var:
إِنَّ اللّهَ لاَ يَظْلِمُ النَّاسَ شَيْئًا وَلَـكِنَّ النَّاسَ أَنفُسَهُمْ يَظْلِمُونَ

“Şüphesiz Allah insanlara hiçbir şekilde zulmetmez; fakat insanlar kendilerine zulmederler”(Yunus10/44)

---

inanıp inanmamak insanın kendisine kalmış bir şey. ama şunu söyleyeyim, birbirini destekleyen iyi davranışlarda bulunduktan sonra başka iyilikler yapabilmek için sonsuz kudretli bir yaratıcıdan (allah) takat kuvvet dilemek, insanları (en azından beni) rahatlatan bir duygu. belki plasebodur, belki allah yoktur. öldükten sonra bu tip konuların açıklığına kavuşacağına inanıyorum. ve allaha da inanıyorum.

inci. sozlukspot.com/w/pick-up-art olmak üzere birçok konuda çare paylaştım, bu inci'de çok kişinin derdini dinledim, kimisine özel ders misali "güzin abi"lik yaptım ama bir sevgilim yok. üzülüyor muyum? pek sayılmaz. sağlıklıyım, sevdiklerim hayatta, iyi olabilmem için takatim kuvvetim var. neden kendimi daha da geliştirip ömrümün tamdıbına erdiği anlara kadar yanımda olabilecek bir gül yüzlü bulmayayım kendime?

özet:
geçerli sebepler olduğu sürece inanmak ve inanç yolunda bilinçle ilerlemek güzeldir.