Bu ne şimdi? Ne yani. Amacı ciks olan ve istediğini alan erkek. En nefret ettiğim..

+" Ne diyorsun ya?"
-"Dediğimi duydun bir daha görüşmeyeceğiz.."
+"Olabilir görüşmeyiz hayatta bunlar var da anlat bakayım. Nedir derdin? Ya da bir saniye dur. "T"!"

Kapıdaymış zaten o da. Geldi içeri "Efendim canım?"
+ "Otur bakayım şuraya. iki kere esmer olanla birşey konuşacağız. Senin de şahit olmanı istiyorum.."
-"Bişey mi oldu kuzum ya."
+"Otur otur birşey yok.."

Kan beynime sıçradı. Lanet kendini tekrarlıyor, aynı yılan tekrar kuyruğunu yiyordu.. Ne oldu dıbınakoyayım şimdi. Ne oldu da ben amacı ciks olan ve istediğini alan adam oldum. Şimdi orada kalsam olacağım şey, istenmemesine rağmen kalan adam, gidersem de "gördün mü bak" " işte o. istediği ciks olan ve onu alan adam.." Burayı iyi oynamam lazım..

+" iki kere esmer olan, seninle bir kaç kelime konuşacağım ve gideceğim. Sen çok terbiyesiz bir kızsın. Niye biliyor musun? Seviştiğin erkeğe sen istediğini aldın diyebiliyorsun. Sen istemedin mi? Hadi diyelim istemedin, beni niye gibtin? Çok güzel olmasaydı 2, emin değilim belkide 3 kere boşalmazdın. Boşalmadın mı? Boşaldın.. Sana yalan mı söyledim? Pembe panjurlu evimiz falan olur, esmer kıvırcık saçlı yeşil gözlü kızımız olur falan mı dedim? Başkasıyla sevişmem dedim de seviştiğimi mi yakaladın.? Bunların hiçbiri olmadı. Ne yaptık? Seviştik. Ben istediğimi almış, sen kullanılmış oldun. Rezilsin. Seninle seviştiğim için kendimden soğudum şu an. Evet evet. Keşke sevişmeseydim dedirttin. Ama suç senin değil. Seni kandırmalıydım. Sevgilin gibi davranıp duygularınla oynamalıydım. Kadınlarımız buna alışmış malesef.. Ama şunu bil, Seninle o rakı masasına oturana kadar kafamda giber geçerim vardı ve o kişi sen değildin bile. Ama o rakı masası, herşeyi değiştirdi.. Peki şu an ne haldeyiz? O bardağıma koyduğun buz o kadar soğuk değil artık, paylaştığımız sigaradaki ıslaklık o kadar tatlı değil. Bakayım, o ten bile iki kere esmer değil.."

Hiçbirşey demedi. Ağladı. "T" baktım. Artık iki kere esmer olmayan o kadına bakıyordu ne yaptın sen der gibi.. Kalktım " Gidiyorum ben"
"T" garibim;
+" Ya anıl dur fevri davranma"
-"Efendim? Ne davranmayayım? Senin yüzüne hiç çok hoşlandığın bir kadın sen huurçocuğusun dedi mi?"
+"Matematiksel olarak imkansız, çünkü ben kadınım : )" ( Hala komik bin o halde bile tebessüm ettirdi : ) )
- "T" kaçıyorum ben.."

Kapıya kadar çıktım, arkamdan sarıldı.. Ağladı. Çok ağladı.. Gidemedim. Biraz daha oturur giderim dedim, ağladı. Gidemedim.. Normal şartlar altında 38 kere o evden çıkmış, kentkartımı basmış huzur içinde izban bekliyor olmam lazımdı. Onu vicdanıyla başbaşa bırakarak.. Gidemedim.

O yol nasıl geçti anlamadım. Zaten 1 durak amk çok uzun değil ama, arası hiç yok. Bir baktım kapıda. Öpünce fark ettim, çok özlemişim.. içeriye geçtik. Kahve suyunu koymuş. Mutfak fazla ışık almıyor. Loş. Mum yakmış. Oturdum sandalyeye, kucağıma oturdu.. " Yüzyıllardır ilk kez bu saatte uyanıyorum."
+" Bana kendimi özel hissettirdin."
- "Hisset zaten."
+" Seni gebertirim. Kahve çok güzel. Sabah kahvesini çok seviyorum.."
-" Biliyorum.."

Ya bilader hakkımda bu kadar şeyi nerden biliyor. Hala kızım bu kadar tanımıyor amk beni. Her sözüme biliyorum diyor. Beni okumuş, yalamış yutmuş bütün çıkarmış gibi davranıyor. O kadar hoş ki nerden biliyorsun demeye gerek bile duymuyorum.. "t" yi uyandırdık beraber. Birkaç küfür ertesi kalktı tabi oda. Yüzünde taylanın aşık olduğu gülüşüyle. Şeker kız ya. : ) ( Taylan onsuz oraya gittiğimi bilse bu arada gerçek anlamda 10 kaplan gücünde trip atar. Şaka değil. dıbınakodumunoğlu dişi tribi atıyor. Enteresan bir huyudur. o yüzden söylemedim ) Şarkı açtık. link veriyorum ilk kez. Dinleyin okurken.

https://www.youtube.com/watch?v=t0imaSCnSuA

Mum ışığı, "t"nin ışık saçan gülümsemesi, iki kere esmer kadının baharat kokusu. Ya bana ne oluyor dıbınakoyayım. Başladık yine sabahın 8 buçuğunda. Din konuşuyoruz..

+" Ben dinlerin iyi insan olma yolunda bir araç olduğunu düşünüyorum. Düşünsene bir dinler neden hep insanların azıttığı yerlere inmiş? Firavun çıldırmış Hz. musaya 10 emir inmiş. Avrupa karışmış cadılık var, millet aç, kral dıbınakoyuyor ortalığın. oraya isa gitmiş. Araplar kızları gömmüş, oraya Hz. muhammet gelmiş. Peki neden bir kızılderiliye kitap inmemiş.? O neden yargılanacak? Ya da bir viking e? Ki çıldırmış pekekentler. Ya budistler? Niye onlara yok? Neden biliyor musun. Onlar bulmuşlar bulması gerekenleri. Kızılderili bir geyik avlamış Tırnağına kadar kullanmış. Acıktıysa bir elma koparmış dalından. istaf etmemiş. Budistler tapınaklarının temelini kazarken kaşıkla kazarlar. Bir karınca ölmesin diye. Peki sence Allahuekber diyip kafa kesen din mi? Amerikayı keşf edip sadece dili için binlerce bizon katleden din mi? Yoksa bu dinler mi? Ben iyi olan şeye inanıyorum. Valhalaya inanıyorum. iyi insan olmaya inanıyorum. Fitre ve zekata inanıyorum. Sofrada şükran duası etmeye inanıyorum."

-"Bunları okudun mu hep"
+"Evet okudum."
-"Çok mantıklı geliyor sen anlatınca. Bilmiyorum yaaa."
+"Seni kim korkuttu bu kadar?"
-"Dedim ya. Sen.."

"T" "gençler ayıp olmazsa ben yatabilirmiyim" dedi. "Müsade sizin" dedim..

+"Yanlız önce tuvalete girmem lazım. Bu seferki biraz gürültülü olacak. içeri geçin siper alıp kulakları tıkayın. Çok fena.."

Egolarından sıyrılmış, tam bir dişi arkadaş.. he verse kaymam mı? illa ki kayarım ama enerjimiz çok tuttu olm "t" ile. Uzun süre görüşmediğime, ciddiye almadığıma pişmanım..

Odaya geçtik biz iki kere esmer kadınla. Bir kaç gün önce ölümün kalktığı o yataktayım tekrar.. Yanlız bu sefer o öpücükte birşey var. Keskin bir "hayır". Bir " Dur, yapma!"

+"Ne oluyor?
-"istemiyorum."

Kalktım. Oturdum bir sigara yaktım. Beni izliyor yattığı yerden. "Bana bir daha bu kadar keskin hayır deme..
+"Özür dilerim."
-"Özür dileyecek birşey yok. Sadece Deme.."

Üstünü çıkardı. Üstümü Çıkardı. Altındakini çıkardı. Altımdakini çıkardı. Dudaklarımdan sigarayı aldı. içimde kalan son dumanı çekti ciğerimden öperken. Ve beni yatağa yatırıp üzerime çıktı.. Nasıl desem, işte benim iki kere esmer kadınım dedim. Dans ediyorduk resmen. Bir hareket için teşvik yoktu. Kendiliğinden oluyordu zaten. Tek kelime ile ifade edebilirim. Tek bir kelimeyle. Mükemmel.. Üzerimdeyken boşaldı. Kasıklarımdan aktığını hissettim. Gücü tükendi, Ben üste geçtim. Bacaklarını doladı belime, girebldiğimin en derinine girmem için kalçasını kaldırdı. Girdim de. O duvar vardır zenciler bilir. Değersin en derinde. Değdim. Göz gözeyiz.. ensesinden kavradım, dudaklarına yapışrım.. iyice bastırdı beni kendine, bir kere daha boşaldı. Busefer daha şiddetli... Arkasını döndü bana. Belini bastırmama gerek yoktu. En sevdiğim. Nasıl eğileceğini bilen kadın. Vardır bazı kadınlar, o bele kürekle vurasın gelir. Öyle değildi. ne kadar gidip geldim bilmiyorum. Kendimi kaybetmeye başlamıştım. Saçına asıldım. Parmaklarımı ağzına soktum. Sanırım bi kere daha boşalmıştı ama emin değilim. Ve öyle bir boşaldım ki. ayak parmaklarımdan geldi o sıvı hissettim..

Aptal gibiyim. içimde kelebekler uçuşuyor. MÜKEMMELDi. Hiçbirşeyin farkında değilim. Meğer o kadar mükemmel değilmiş..

+" Sen istediğini aldın. Bir daha görüşmeyeceğiz.."

Sürekli konuşuyoruz. Liseliler gibiyiz. O bana anlatıyor, ben ona. Beraber tatil planları yapıyoruz. Her sene tek başıma Kelebekler Vadisi yada Kabak koyuna giderim. Hatta 2011 yazında kelebekler vadisinde 1buçuk aya yakın gönüllü olarak çalışmıştım. Oraları bilenler bilir. Hikayeleri efsanedir. Anlatabilirim başka hikayelerimde. ciksi kovalamamak gerektiğini, olacaksa kendi kendine olacağını, zaten ciksin tuz biber olduğunu orda öğrendim. Düşünsene dünyanın en güzel yemeğini yiyorsun, tuzu biberi yoksa pek birşeye benzemez. istediği kadar kaliteli olsun.. Ayrıca burdaki hiçkimsenin de sadece tuzla biber yemeyeceğini düşünüyorum. Keyifsizdir zira.. O sebeple ciks, yaşanan güzel bir akşam yemeğinin, sağlam bir flörtleşmenin, iyi bir dansın etkisidir. Asla sadece ciks yapmak için yatağa girmem. Keyif vermez.

Kelebekler vadisi planı yaptık beraber. Denize girecektik güneş batarken. Ellerde biralar şelaleye çıkacaktık. Sahilde ateş yakıp başında uyuyacaktık..

Ama ben, uzun süredir bir kadına böyle şeyler hissetmediğim için korkuyorum beyler. Yani bodoslamada bir ilişki içine dalmak değil amacım. Çünkü deneyimlerle sabittir. Bir kadından hoşlanmaya başladıysam istisnasız o kadın benden uzaklaşır. bu benim lanetimdir. Çözemedim bu güne kadar neden ama hakikatten böyle. O yüzden tek gecelik ilişkileri aşk sandık, ön sevişmeyi uzun tuttuk, sabah kahvaltıyı yatakta yaptık. Ama ben hep orospevladıydım.

Kadınlara da söylüyordum bunu. "Güzelim senin yanındayken çok keyif alıyorum fakat gelecekle ilgili plan yapmayalım. Yaşayalım gitsin. Senin hayatına başka erkekler girebilir, benim başka kadınlar. Belkide girmez. Ama çokta şey değil.." ve kabul ediyorlardı. mırın kırın ediyorlardı ama kabul ediyorlardı.. Çünkü ben amacı sadece ciks olan bir adam olamadım asla. Fakat iyi bir ciks ihtimalini yakalarsam asla kaçırmam. Söylerim başkasıyla sevişeceğim diye. Çünkü öyle olunca aldatmış sayılmazsın. Aldatmak için yalan söylemek gerekir. Ben söylemiyorum. isterse kabul eder, etmezse çokta şey değil. en uzun ilişkim iki hafta bu yüzden.. ( uzun süreli fuck buddylikler hariç)

Aynı şeyi bu kıza da yaptım. " Senden çok keyif alıyorum fakat beni okulda tanıyorlar. Seninle yakınlaştığımızı görürlerse hakkında yanlış düşünebilirler ki bu isteyeceğim son şey. Okulda iki arkadaş olalım, ama ben kaçıp kaçıp koynuna geleyim.."

Daha sevişmedik he. Ve benim niyetim tamamiyle iyimser. Hoşuma gitti arkadaşlar. Hoşlandım koynunda uyumaktan.. " Sanırım en doğrusu o " dedi bana. Ama kestiremediğim birşey var, taylan aşık dıbınakoyayım.. "T" sürekli romantik yapıyor ve bu karılar tabii ki aralarında bunun muhabbetini yapıyorlar.. Bir soğukluk başladı aramızda bu geyik ertesi. Bir garip..

Okulda karşılaştık "t" ile tavla oynuyoruz. iki kere esmer olan kız derste. O gecenin kritiğini yaparken lak diye başka bir kız arkadaşları geldi oturdu masaya.. ben tabi hemen " işte ondan sonra o vizeye de girmedim. Hoca yüzünden 4 senedir almıyorum o dersi ilk kez başka hocadan bu sene alıcam.." Böyle kıvırmalarda bir dünya markasıyım.. Tabi "t" gözlerinde dolar işaretleri çıktı. Sonuçta prim yapma amacında olsam gayette muhabbeti devam ettirirdim ve kimsede bana sen niye devam ettin demezdi...

O ara iki kere esmer olan geldi. Gayet arkadaşçıl olarak selamlaştık. Bir tavlada onunla oynadım ve kalktık evlere gideceğiz..

Şimdi diyorum ya ben orospevladıyım. O ara dövüştüğüm 33 yaşında bir ablanız var. Karı çok zengin. Altında araba falan. Benim etimden sütümden yararlanıyor. Bende okul çıkışı falan canım sıkkınsa arıyorum onu " taze fasülye yap geliorm " diorm. yemeğe kayıp çabuk çabuk teki atıp uyuyoruz. Onunla plan yaptım gece ona gidicem. Benimde ev bucada. Bu 33 lük ablanız da bostanlıda oturuyor. Yani beraber gideceğiz bostanlıya kadar kızlarla. "Bir takım arkadaşımla görüşüp iki bira içeceğiz " falan dedim ben. " Belki kalırım da belli olmaz.."

+"Kalırsan sabah kahvesine gelsene"
-"Gelebilirim valla zaten sabah 8 de çıkmış oluruz evden" ( Ablanız işe gidiyor evde kalmıyorum o gittikten sonra. Bişe kaybolur falan allah korusun )
+" Ooo erkenmiş. biraz oyalanır öyle gelirsin artık.."
-" Yavrum o saatte kalkamazsan ben eve geçerim. Zira 12 lere kadar ne yapıcam dışarda. Ararım seni uyanabilirsen gelirim."
+"O halde ara beni"
-"Tamam."

Benim ineceğim durak onlardan bir durak önce. ablanız nergiste oturuyor, kızlar demirköprü. Arada 1 durak var. Nergise geldik Muç muç yarın görüşürz. Tamam ok kib. indim ben..

Günaydın.. Ben bi adamla tanıştım.. dısarıdan bakınca hersey yolunda, iplemez umursamaz.. içeri girince, zamanında cıkarken kapıyı kapatmadıkları için fırtınalar kopan bi adamla tanıştım. Durumlar o kadar karısık ki aslında o bile şaşkın hatta böyle oldugu için kızgın kendine biri için uğraşmak ona göre seyler değil. Hani şöyle bi adam; ararsın acmaz, yazarsın yazmaz, bir gün görüşürsün ertesi gün hatırlamaz.. Ben pek inanmıyorum ama bana karsı işler değişmiş istediği gibi kontrol edememiş duygularını. Bunun sebebinide yavas yavas anladım. Hiç unutamadıgınız yada ne biliyim ayrıldıktan sonra pişman oldugunuz yada zaman gectikten sonra hersey için gec oldugunu anladıgınızdaki o caresizlik bunları yasadınız mı.. Sen bakma hiç öyle bana sen yasamıssın bunu ve şimdi o içinde fırtınalar koparan kadının yerine beni koyuyorsun.. Belkide tek benzer noktamız saclarımızken özlediğin ve pişman oldugun için tekrar denemek istiyosun belkide yanılıyorum bilmiyorum.. Kaybettiğin anıları tekrar yasamak yasayamadıgın günlere yeniden baslamak belkide istediğin ama benim ellerim ufacık ne onun gibi seni tutabilirim nede akıp giden zamanı durdurabilirim.. Ben akıp giden zamanın içinde kaybolmayı secenlerdenim. Ben edebiyat yapmayı beceremem uzun uzun yazamam aslında itiraf etmek gerekirse duygusuz biri olup cıkmısım acıkcası senin gibi olmusum eskiden davrandıgın gibi umursamaz sevgisiz ve aska inancını yitirmiş.. Bunları senin için yazıyorum ugrasıyorum benim için ugrastıgın için cabaladıgın için ve bunları yaparken sol tarafımda ritim değişikliği yarattıgın için bende simdi senin için pek beceremediğim bişey yapıyorum. aslına bakarsan içerik bakımında pek anlamlı seyler yazdıgım söylenemez laf kalabalıgıda yapıyor olabilirim şimdiden kusuruma bakma, sadece ben biriyle tanıştım adam gibi adammış beni mesajlarıyla aglatan, her kelimesinde düşündüren, korkutan, heyecanlandıran bir adamla tanıstım. Ama o adamın bunca yasanmıs anısına bir yeni mutsuzluk ekleyemem ben kötü biri değilim hiç olmadım hatta cogu zaman keske olsaydım dediğim bile oldu ama maalesef olamadım. Şimdi burda sana bahaneler ardına saklanıp naz yaparcasına cümleler kurmak isterdim yada hergün seninle görüşüp gülüp eglenip bir gün ansızın hayatından hiç olmamış gibi cıkabilirdim ama bu ben değilim . Senin duyguların hakkında fikrim var ama net bi düşüncem yok ama benimkileri sorucak olursan eger duygularında anlattıklarında yazdıklarında tek bi yalan yoksa ben seni kaybetmek istemiyorum ben seninle herseyimi paylasayım mesela sen bana sabaha kadar anlat ben seni sabaha kadar dinliyim. bi alo de hemen her derdine yardım edemesemde koşayım. tatile cıkalım, cılgınlıklar yapalım. ama duygusal anlamda şu flört durumlarına yada ne biliyim öpüşmelere koklaşmalara girmeyelim çünkü ben senin hayatında o yazdıgın sayfalar arasında kaybolup arada efkarlandıgında aklına gelen biri olmak istemiyorum. Bir sarkıda aklına gelmiyim o sarkıyı dinlerken yanında olayım.
Bir filmde bir yerde canlanmasın yüzüm o an görebiliceğin kadar yakının olayım. Benim yazabileceklerim bu kadar her ne kadar cok zaman gecirmemiş olsakta o bir gece benim için paha biçilmez bi degere sahip benim için degerlisin..

Artık muhabbet istenen kıvama gelmiş, Abdi görevini layığıyla yerine getirmişti. Boşalan jager şişesinin dönmesinde hiçbir sakınca yoktu. Diğer şişeyi de dinlene dinlene içecektik. Doğruluklar cesaretler havada uçuşacakdı. Tek bir kuralla "3 doğruluk bir cesaret"..

ilk şişe döndü. "Y" bana soruyor. Doğrulukla başlamakta yarar var. Gece daha uzun. Saat henüz 1.
+"Doğrulukmu cesaret mi?"
-"Doğruluk"
+"Bu güne kadar yaptığın en iyi ciksten bahsetsene.."
-"2010 Antalya lara Kervansaray otel tatili. 3 arkadaş gittik. Yandaki otelin barına geçeceğiz. Kafalar güzel. Geçildi. Bir kadın var 30 yaş üstü. Dans etmeye başladık. Brendi kokuyor. Çok güzel sayılmasada standartların üstünde. Kafalar da yeterince güzel.. 1 saat kadar dans ettikten sonra sahile davet ettim. Geldi. Soyunma kabinine girdik. Bana çok hoyrat davrandı ve ben halimden çok memnundum. iyi ciksler oldu evet ama ilk 5 e rahatlıkla girer.."
+" Tahrik oldun orospevladı."
-"Bu hikayeyi ne zaman anlatsam oluyorsun süpriz değil. : )"
+"Şerefe : )"

Şişe bir kere daha döndü. "G" bana soruyor yine. Bir doğruluk daha kullandım..

+"33 lük yatakta iyi mi?"
-" Anlatılmaz yaşanır... "
+" Ne diyorsun yaaa o kadar mı."
-" Gayet iyi. : )"

Son doğruluk hakkım..

döndü şişe. 33 lük "Y" ye soruyor..

+"G" yi beğendin mi?"
-"Bu sorunun cevabını biliyoruz."
+"Duymak gururları okşayabilir."
-"Çok çekici.."

Şişe tekrar döndü, ben "g" ye soruyorum. ve masanın ilk cesareti geldi.

+" O halde dil görelim biraz. 33 lükle bi alt dudak üst dudak kombini alabilir miyim?"
-" Ama bak iyi düşün. O cesaret sana da gelecek ve ben çok iğrençleşebilirim.."
+"Gay şakası yok masayı terk ederim."
-"Yiyemiceğin yarağın altına yatma o zaman." ( Bu karının hiç şakası yok risk almaya değmez.)
+" O zaman aynı kombini "y" de görelim."
-" Heh şöyle.."

Karı bir başladı. Bilader 5 dk izledim. Hiçte sıkılmadım. Muazzam bir performans. *

O ara 33 lük ablanız tuvalete kalktı. "y" ile "g" Hala kenetliydiler. Halimden çok memnunun sabah ezanına kadar izlerim. Hiç problem değil. Bunlar biraz ateşlenince napayım. Taytını çıkardım "g" nin. Tepki yok. Hatta yardımcı oldu. "Y" yine hunharca kullanıyor dişiyi. Can çektirdi. 33 lük ablanız geldi. Ayrıldılar. "Ben oldum " dedim. Fark etmişlerdi. : ))

Ben tuvalete gittim geldim. içerde bir gerginlik var. Kız taytı benim çıkardığımı söylemiş ve 33 lük ablanız biraz tripte. Gayet yüzsüzce "hayatım ne olucak sen olsan aynısını yapardın" falanlar filanlar. Gönüller alındı. Baktım, "y" aldı "g" yi zütürüyor. Almam gereken sinyali almam için "y" ile göz teması kurmaya çalıştım. Kurdum ve tabi ki o sinyali aldımmmmmm. : )

Bu arada bizde 33 lük ablanızla beraber salondayız. içerden Dövüş sesleri gelmeye başladı. "G" Sosyolog. 30 yaşında. Kültürlü bir hatun ve dövüşürken ingilizce konuşuyor. Benim için bir mahsuru yok : ) Tuttum kolundan 33 lük ablanızı zütürüyorm yanlarına. Bu bi tribe girdi. Hastaym mastayım. Okey dedim. Ben biraz izleyeceğim. Kapıda durdum başladım izlemeye. "Y" bini makinaya bağlamış amaç karıyı ikiye yırtmak. Belli vurcak arkadan çıkçak. Beni gördü, "gelsin mi" dedi ben "g"nin cevabı beklemeden girdim içeri. Uzandım yatağa izliyorum. "Y" tek i attı. iki için bileyliyor. Bu arada bende avucuna yatırdım evladı. oradan ağızına. "y" bileylerken ben "g" yi dövmeye başladım. Bir kaç gitgelden sonra ne dedi biliyor musunuz?

+"Ben bi gideym 33 lükten izin alayım."
-"Oluıuur"

Gitti ve ona "Henry beni gibebilir mi?" diye sordu. Şaka değil. Direk böyle. 33 lük anlam veremediğim bir tripte "Olabilir" dedi. Geldi "g" ve ben onu bir dövdüm.. Bir dövdüm.. yok böyle dövmek. Bu arada "y" 33 lüğün yanına gitti. Biz bi 45 dk-1 saat bütün yatağı gezdik. Arkadan istedi bir ara orayada girdim. Bi arka bir ön gidip geliyorum. ingilizce ve rusça konuşuyor. Bacakları belimde mengene gibi. Bende her darbede bir çıt daha derine giriyorum. Gözleri kaydı bunun. Gümbürdedi bacaklarıma. Bildiğin squirt. hiçbir farkı yok. Önden çıktım arkaya girdim. Gidip geliyorum. Ve hiç yapmayacağım bir hata ( Alkol de hat safhada.) Gümbür gümbür içine öldüm karının.. KAfam rahat nasıl olsa arkadayım.. "Yanlız öndeydin" dedi.
+" Ne diyosun yaaa."
-"Baya öndeydin."
+"Eyvah eyvah nasıl bu kadar dar olabilirsin aklım almıyor."
-"Öyleyimdir. Baba olmaya hazırlan."
-"Doğur bakarız."

Rötardan dolayı özür diler, hikayeme devam ederim gardaşlarım.

Alkolün verdiği rahatlıkla çıktık odadan. "G" Altında don giyme gereği duymadı.. Kısa bir gecelik geçirdi üstüne, bızırını sergileyerek salona kuruldu. Çok rahat. 33'lük bana açık açık "sen huurçocuğusun" dedi.

+"Gerekli izinler alındı sanıyordum."
-"Ben olmadan böyle bir ortama dahil olmana akıl erdiremiyorum."
+"iyi de hastalığı gevelemedin mi?"
-"Geveledim ama gitmeyebilirdin."
+"Biliyorsun gideceğimi. Bu neyin kavgası. Pembe panjurlu ev hayallerimiz suya düşmedi ki. Niye yani. Hadi ben huurçocuğuyum. "G" nin hiç mi suçu yok?"
-" Sen gitmeyecektin."
+"Ya sen ne anlatıyorsun güzelim?"

O ara gardaşm "Y" ayağa kalktı. Altında boxer başladı gidere. Sahne komik ama konu çok ciddi. Gülemiyorum.

+" Senin yanındakinin hiç mi suçu yok ya. Sen niye sadece bu çocuğa yükleniyorsun? Arkadaşına zütün yemiyor deme gider yapmaya. Ayıp lan bu çocuk senden 9 yaş küçük. Yaşının kadını ol. Hele sen ("G" ye dönüp.) Be dıbınakodumun kahpesi iki kelime söylesene. Çocuğu cayır cayır kullandın. Yaydın amcığını oturuyorsun."
-"Ne biçim konuşuyorsun be sen benle. Lütfen çıkıp gidermisiniz bu evden."
+"Gideriz de sen hala huursun ve 33 lük inan bana henrynin hiç suçu yok. Suç sende. çünkü ona aşıksın. Tekrar ediyorum yaşının kadını ol."

Kalktım alkışladım ve pantolonumu giymeye başladım. Bu arada tabi karılarda ufak çaplı bir r başladı. Ya tamam uzatılcak bişey değil vb vb. Oturduk tabi dıbınakoyaym nereye gidicez gece saat 3. Allahın kulu o gibişten sonra o evden çıkaramaz beni. Aldım sazı elime;

+"Biliyormusunuz toplumun bize yanlış olarak öğrettiği şeyler aslında yanlış olmayabilir. Belki de bizi hayattan zevk almayan kolay kullanılabilir insanlar yapmaya çalışıyorlar.."
-"Ne gibi. Banka soymak gibi mi?"
+"Hayır. Geçilmesi gereken aşamaları es geçip düzüşmek gibi."

dıbını sergileyen "g" "işte buna içilir" dedi ve bir kadeh daha koyduk. O ara "y" (sanki karıya huur dememiş gibi) Tuttu elinden içeriye zütürdü "g" yi. Dövüş sesleri yinelenmeye başladı. 33 lük ile dejavu olduk. Kafa kafayayız. Ama içim hiç çekmiyo dıbınakodumun karısını. Zaten hasta. Sarılıp uyuyamıcam hiç. "Sen içerde yat ben burda uyurum.."
+" Henry ya ben hasta değilim aslında. Birazcık sevişsek mi?"
-"Tabiki.."

Ve o 33 lük ablanız bana tüm hünerlerini sergilemeye and içmiş bir şekilde yatağa girdi. Arkadaşından daha iyi olduğunu kanıtlamak zorunda. Sağlam dövüştük. Vurdulu kırdılı. Gırtlak gırtlağa. Alkol ve yorgunluğun etkisiyle 10 a kadar sayıp uyudum. Ertesi gün 33 lük ablanız işe gidecek. Kalktı, hayal meyal hatırlıyorum öptü gitti. Ben "g" ve "y" evde yanlızız. Yesss...

Pazar geldi. Biz "y" ile buluştuk. Hava, sanarsın yaz. izmiri bilen kardeşlerim bilir. Kordonda güneş batarken içilen bira, Galaksiyi değiştirir. En eski kızılderili taktiğidir. O güneş batarken her yer altın sarısı olur.

Akşam güneşi güzele vurur ya hani, işte o akşam güneşi en güzel izmir'de batar. En güzel akşam güneşi, en güzele vurur bu sebeple.. izmir' in kızlarının bu kadar güzel olmasının benim açımdan tek açıklaması.. Oturduk yiğitle başladık muhabbete. Galip geldiler onlarda, çiçek gibi. Garantilediler ligde kalmayı. Antrenmanlar full ayaktenisi 5'e 2, minyatür kale maç. Tatile girdiler say.. Muhabbet muhabbeti açtı. Anlattım yüz yüze uzun uzun. Karılarla akşam 9 da buluşacağız. Biz yine 3 er biraya bir çok hikayeyi sığdırıp fikirlerimizi paylaştık.

+" Ne bileyim oğlum. Her zaman yakalayamıyoruz bu hissiyatı. Mekanlarda aynı yüzler, aynı karılar. yok yeaaa diyip pantolon çıkarmadığımız kalitesiz kadınlar arasında, bir tane dişinin gelip bizi bu güzel duygulara zerk etmesi.. Peşinden gitsemiydin?" Dedi "y". Böyle de bir adam.
-"Nasıl olacak bacanaki. Baksana. Anlattım sana."
+"O da doğru be oğlum... bırak unutamadığımız kadınlar olmasından da keyif alalım.. Şerefe"
-"Şerefe bacanaki.."

Tam 3. biralar bittiğinde mesaj. "Bebiş biz güzel yalıya geçtik. ("G" nin evi orda) Atlayın gelin sizde ufaktan.."
+" Tamamdır yavrum içkileri alıp damlıyoruz."
-" : * "

Hızlı hızlı son biraların dibine ekmek banıp yola çıktık. Sahil yolu yine altın sarısı. Seviyorum lan memleketimi.. içkiler alındı. Eve gelindi. Zile basarken "y" den bir soru;

+"Grup mu? : )"
-"Ben varım. : )"
+"Ne zaman olmadın ki bin : )"

Eve çıktık. Merhabalar falanlar. Bende "G" ile ilk kez tanışıyorum. Ev efsane. Baya büyük. Hele yatak odasında bir yatak var, bluetoothla sinema sistemine bağlanıyor. Ritme göre müzik shuffle lıyor falan. Vay dedim dıbınakoyaym. "Y" ile birlikte mutfağa giren erkeğin karşı konulamaz çekiciliği silahını kullanma adına mutfağa girdik. huurçocuğuca güllü falan meyve tabağı yapıyoruz. ( Bu işler hakaten haz veriyor bana. 2 saat uğraşırım sıkılmadan )

Meyve tabakları yapıldı. Şarkılar açıldı. ilk iki bardak muhabbet eşliğinde içildi. Ve başladık abdiye. Amaca giden yolda inanılmaz hizmetleri olan bir oyun bu abdi. En sevdiğim tarafı ise "Ben hiç yapmadım.." Bir kart çekersin. O kart " Ben hiç yapmadım" sa çeken kişi hiç yapmadığı birşeyi söyler ve yapanlar içer. Genelde kayış bu şekilde kopar. *

Oyun tüm hızıyla devam ederken "y" bini ben hiç yapmadımı çekti. O veya ben fark etmez çekeriz kartımızı ve birbirimizi yükseltecek "hiç yapmadım" lar söyleriz. Ve bin;

+"Ben hiç mağarada ciks yapmadım" dedi..

Masada tabiki ben içeceğim. Vurdum. Hobaaa lar falan. Nasıldılar. Anlattım. Tatlı bir hikayedir. istek olursa anlatırım. 1-0 öne geçmiştik. Oyun devam ederken ben çektim "ben hiç yapmadım ı". ve dedim ki;

- " Ben hiç sıcaksu havuzunda ciks yapmadım."

Yiğit patlattı shut u. Hobaaaa lar yine. * :) herşey kontrol altında. Gidişat şahane.. Yine devam ettik ve bir kaç shot sonra, 33 lük ablanız çekti kartı. "Ben hiç yapmadım." ve;

+"Ben hiç grup ciks yapmadım.." Şimdi tabiki shotları atıcaz hazırız. Sinemanın en tatlı anı ise "G" ninde bizimle shot atması oldu. "Y" ile göz göze geldik. Şerefe yaptık shotladık ve "G" Yi medeni cesaretinden dolayı tebrik ettik. 33 lük ablanız shotu atmadı. Çok ta şey değildi. O diğer odada da yatabilir * :)

Evet dün akşamki rötar dolayısıyla özür diliyorum. Bukovski seven kardeşime selam olsun bu arada.. Hikayeme devam ediyorum..

Evet gidemedim. Ordayım. Ama dediğim gibi, artık ne o buz o kadar soğuk, ne de paylaştığımız sigaradaki ıslaklık o kadar tatlı. Ten bile artık iki kere esmer değil.. ( Buradan itibaren iki kere esmer kadın, "Artık iki kere esmer olmayan kadın") Ağlıyor. "Tamam" diyorum "Ağlama." Ağlıyor. Kucağıma oturdu. Koydu başını göğsüme, ağlıyor. Yaaa koşarak uzaklaşmak istiyorum. O kadar sinirliyim ki anlatamam. Ama gidemiyorum..

+"Beni affedebilecek misin?"
-"Affetmek değil ki mesele. Affetmeye affedilir."
+"Özür dilerim."
-"Özür dilemeni gerektirecek birşey de yok. Hissettiklerini söylemeseydin, beni kandırmış olurdun."
+"Eskisi gibi olalım mı? Hadi unutalım o hallerimi."
-" Seni affetmek kolay, Affettim. Ama seni affettiğim için kendimi nasıl affedeceğim?"

Ağladı. Dayadı yüzünü boynuma ağlıyor.. "Tamam ağlama artık"..
+"Gitme"
-"Tamam burdayım bak. Hadi kalk kahve yap."
+"Bira içelim."

Saat öğlen 12. Bilader bu kız bukovskiyi sevmekle kalmıyor, onun hayatına giren kadınlar gibi davranıyor. Cehennemden gelme kadınlar ve ben..

Olmayan puzzle ın olmayan parçalarını kafasında öyle bir birleştirmiş ki, Karşımdaki senaryoya şaşırıyorum.. Korkunç. "Ya okulda adım çıkarsa?" Yani ben, kalkacağım, gideceğim, okuldaki herkese " Ben "artık iki kere esmer olmayan kadınla" seviştim mi diyeceğim. Ne alakası var. Ben lise ikiye giderken bile bu tarz konularda yorum yapmazdım. Çünkü lise 2 ye giderken de kız kardeşim vardı. Nasıl anlatacaksın? Anlatamazsın... Bende "Anlat" dedim..

+" Ne anlatayım?"
-" Bana ne kadar terbiyesiz bir huurevladıolduğumu izah etmeni dinleyecek 1 saatim, ve cebimde 35 liram var. Bira alalım."
+"Anlatsam kızacaksın."
-" Dene bakalım."

Anlattı. Hani en başta kafamda olan soru işaretleri vardı ya. Rakı masası performansıyla ilgili. Güzel sofra ertesi kafamdan silinen. Başka bir kadın buldun dedimiştim kendime. Hatta hazine bulmuş gibi sevindim. işte o rakı masası aldatmacaymış. O masada gördüğüm bukovski seven rahat kadın aslında hiç yokmuş, gerçek bir lise talebesi varmış karşımda. Şalgamın içinde kesin birşey vardı. Kesin..

Sıtkım sıyrıldı o an. Resmen "ciks yaptığı için pişman olan kadın" var karşımda. Bense en çokta bira içmek için ordaydım.

Atmadı. Bende atmadım. Rüyamda gördüm iki kere. Ama mesaj atmadı. Olsundu. Koşarak kaçmak istememiş miydim.? Evet. Tam tdıbına 1 hafta sonra hayatım normal haline dönmüştü. Nabızlar normal. Hani o hiç hayatıma girmemiş olduğu haline.. Sınavlara 2 hafta kalmış. Benimde not kovalamam lazım sık sık okuldayım. Bölümün önünde "t" ile karşılaştık. Seviyorum bu kızı. "bebeğimmmmm" dedi sarıldı boynuma. Gebertirim. Nabıyosun ne ediosun falan derken tak artık iki kere esmer olmayan çıktı içerden. "Merhaba nasılsın?" dedim.
+"iyiyim sen nasılsın?"
-"Sen iyi, ben iyi : )"

Yanımızda da bir kaç kişi daha var. Tamamen iki arkadaş gibi davranıyoruz. Ama sürekli bir göz teması. "Dersten sonra bir kahve içelim mi?"
+"Olur içelim. Benim dersim şu şu saatte bitecek."
-" aynen benimde öyle. Çarpışalım."
+" Tamam derste telefonumu şarja takacağım mesaj atarım."
-"Anlaştık"

Derse girdim, ders bitti. Bölümün kantinine geçtim. Ortalarda yok. Baktım, mesaj da yok. Bir kahve içtim, eve dönmeye karar verdim. Metroya doğru yürüdüm. Kentkartı bastım. Bekliyorum. Bir mesaj..

+" Teşekkür ederim. Duyulacağını bekliyordum. Ama bu kadar çabuk değil. Mutlumusun şimdi. Korkularımı boşa çıkartmadın.."

Yaaa ananı bacını gibeyim. O kadar eminim ki ağzımdan birşey çıkmadığına. O kadar dikkatli davranıyorum ki. Telefonumda mesajlarını dahi tutmuyorum. Birisi kaza ile görür diye.. Aradım.

+" Nerdesin?"
-"Beni bidaha arama."
+"Ya güzelim, telefonundan kıvılcım çıkartana kadar arıyormuşum izlenimi verme. ben zaten seni aramıyorum da. Telefonda ağzına sıçmak istemiyorum. Geliyorum, Yüz yüze iken suratına sıçacağım. Nerdesin?"
-"T" ile beraber halkapınar aktarmada bekliyoruz gel."
+"10 dk ya ordayım.."

Allah kara kara belanı versin. Şu uğraştığımız işlere bak. Garanti veriyorum ki mesaj atmayı gururuna yediremedi, böyle bir geyik atıyor ortaya. Nasıl olsa konuşmuşumdur. Çünkü hep konuşurlar. Ama çok eminim. Adım gibi. Taylan bile bilmiyor.

Metrodan indim bekliyorlar beni. "t" sarıldı " hayatım naber" "Pek iyi değilim."

Artık iki kere esmer olmayan da kolarını göğsünün altında kavuşturmuş, " seninle iletişime geçmiyorum" mesajı veriyor.

+"Önce bi o kolları çöz. Karşında insan konuşuyor."

Çözdü.

+"Kısa konuşacağım çok uzun değil. Sonra yollarımıza dağılacağız. Şimdi ilk sorum. Bunu nerden duydunuz?"
-"T" ye bir arkadaşı, Henryle artık iki kere esmer olmayan kız arasında birşey mi var diye sormuş."
+"t" kim o yavrum?"
-"Hayatta isim vermem."
+"Yaa o adama bi sorsana ben kimse görmesin diye mesajları bile silerken, nerden duymuş dıbınakoyayım?"
-"Yaaa belkide kol kola falan görmüştür bişeydir hayatım uzatılcak bir konu değil. Ayrıca adam da değil."
+" Kadınsa daha tehlikeli. Peki neden artık iki kere esmer olmayan bana "Sen huurçocuğusun, senin ananı zütünden gibeyim, allah belanı versin, şerefsiz, adam değilsin içerikli bir mesaj attı?"
-"Öyle mi yazdın!!!" ( Garibim hakaten korktu.)
+" Al oku bak.."

okudu.

-"iyi de küfür etmemiş ki."
+" Okuduğunu anlamak başka birşey, ne anlatmak istediğini anlamak çok başka "t". Peki ya sen. Artık iki kere esmer olmayan kadın. Bir dobermanlamı ciks yaptın? Diyelim ki konuştum ya. Velev ki ağzımdan çıktı, benimle ciks yapmış olmak seni neden bu kadar korkutuyor.? Hayvan mıyım ben? Çok mu çirkinim? Kaliten mi düşer? Bırak bu işleri. Sen dikkat et önce, nerde ne konuştuğuna. Senin kadar benim de adım çıkabilir. Çok ağır konuşabilirim. Gerçekten çok ağır. Ama konuşmayacağım. Sadece şunu söylüyorum sana. Bazı hayallerin, gerçekleştiğinde beklediğin gibi çıkmaması ihtimali yüzünden, hayal kalmaları daha iyidir. seninle seviştiğime çok pişmanım. Ben gidiyorum."

koluma girmeye kalktı. çektim kendimi. vurdum spor çantamı omuzuma yürüdüm.

+" Yaa gel bizde konuşalım böyle olmaz. Ben suçlu hissediyorum" dedi "t" peşimden yetişip.
-"Yaaa ben eve gidiyorum "t" Konuşursak çok kalp kıracağım. istemiyorum. Seninle oturur konuşuruz bir ara."

izbana bindim. Eve doğru yol almaya başladım.