Evet dün akşamki rötar dolayısıyla özür diliyorum. Bukovski seven kardeşime selam olsun bu arada.. Hikayeme devam ediyorum..

Evet gidemedim. Ordayım. Ama dediğim gibi, artık ne o buz o kadar soğuk, ne de paylaştığımız sigaradaki ıslaklık o kadar tatlı. Ten bile artık iki kere esmer değil.. ( Buradan itibaren iki kere esmer kadın, "Artık iki kere esmer olmayan kadın") Ağlıyor. "Tamam" diyorum "Ağlama." Ağlıyor. Kucağıma oturdu. Koydu başını göğsüme, ağlıyor. Yaaa koşarak uzaklaşmak istiyorum. O kadar sinirliyim ki anlatamam. Ama gidemiyorum..

+"Beni affedebilecek misin?"
-"Affetmek değil ki mesele. Affetmeye affedilir."
+"Özür dilerim."
-"Özür dilemeni gerektirecek birşey de yok. Hissettiklerini söylemeseydin, beni kandırmış olurdun."
+"Eskisi gibi olalım mı? Hadi unutalım o hallerimi."
-" Seni affetmek kolay, Affettim. Ama seni affettiğim için kendimi nasıl affedeceğim?"

Ağladı. Dayadı yüzünü boynuma ağlıyor.. "Tamam ağlama artık"..
+"Gitme"
-"Tamam burdayım bak. Hadi kalk kahve yap."
+"Bira içelim."

Saat öğlen 12. Bilader bu kız bukovskiyi sevmekle kalmıyor, onun hayatına giren kadınlar gibi davranıyor. Cehennemden gelme kadınlar ve ben..

Olmayan puzzle ın olmayan parçalarını kafasında öyle bir birleştirmiş ki, Karşımdaki senaryoya şaşırıyorum.. Korkunç. "Ya okulda adım çıkarsa?" Yani ben, kalkacağım, gideceğim, okuldaki herkese " Ben "artık iki kere esmer olmayan kadınla" seviştim mi diyeceğim. Ne alakası var. Ben lise ikiye giderken bile bu tarz konularda yorum yapmazdım. Çünkü lise 2 ye giderken de kız kardeşim vardı. Nasıl anlatacaksın? Anlatamazsın... Bende "Anlat" dedim..

+" Ne anlatayım?"
-" Bana ne kadar terbiyesiz bir huurevladıolduğumu izah etmeni dinleyecek 1 saatim, ve cebimde 35 liram var. Bira alalım."
+"Anlatsam kızacaksın."
-" Dene bakalım."

Anlattı. Hani en başta kafamda olan soru işaretleri vardı ya. Rakı masası performansıyla ilgili. Güzel sofra ertesi kafamdan silinen. Başka bir kadın buldun dedimiştim kendime. Hatta hazine bulmuş gibi sevindim. işte o rakı masası aldatmacaymış. O masada gördüğüm bukovski seven rahat kadın aslında hiç yokmuş, gerçek bir lise talebesi varmış karşımda. Şalgamın içinde kesin birşey vardı. Kesin..

Sıtkım sıyrıldı o an. Resmen "ciks yaptığı için pişman olan kadın" var karşımda. Bense en çokta bira içmek için ordaydım.

Atmadı. Bende atmadım. Rüyamda gördüm iki kere. Ama mesaj atmadı. Olsundu. Koşarak kaçmak istememiş miydim.? Evet. Tam tdıbına 1 hafta sonra hayatım normal haline dönmüştü. Nabızlar normal. Hani o hiç hayatıma girmemiş olduğu haline.. Sınavlara 2 hafta kalmış. Benimde not kovalamam lazım sık sık okuldayım. Bölümün önünde "t" ile karşılaştık. Seviyorum bu kızı. "bebeğimmmmm" dedi sarıldı boynuma. Gebertirim. Nabıyosun ne ediosun falan derken tak artık iki kere esmer olmayan çıktı içerden. "Merhaba nasılsın?" dedim.
+"iyiyim sen nasılsın?"
-"Sen iyi, ben iyi : )"

Yanımızda da bir kaç kişi daha var. Tamamen iki arkadaş gibi davranıyoruz. Ama sürekli bir göz teması. "Dersten sonra bir kahve içelim mi?"
+"Olur içelim. Benim dersim şu şu saatte bitecek."
-" aynen benimde öyle. Çarpışalım."
+" Tamam derste telefonumu şarja takacağım mesaj atarım."
-"Anlaştık"

Derse girdim, ders bitti. Bölümün kantinine geçtim. Ortalarda yok. Baktım, mesaj da yok. Bir kahve içtim, eve dönmeye karar verdim. Metroya doğru yürüdüm. Kentkartı bastım. Bekliyorum. Bir mesaj..

+" Teşekkür ederim. Duyulacağını bekliyordum. Ama bu kadar çabuk değil. Mutlumusun şimdi. Korkularımı boşa çıkartmadın.."

Yaaa ananı bacını gibeyim. O kadar eminim ki ağzımdan birşey çıkmadığına. O kadar dikkatli davranıyorum ki. Telefonumda mesajlarını dahi tutmuyorum. Birisi kaza ile görür diye.. Aradım.

+" Nerdesin?"
-"Beni bidaha arama."
+"Ya güzelim, telefonundan kıvılcım çıkartana kadar arıyormuşum izlenimi verme. ben zaten seni aramıyorum da. Telefonda ağzına sıçmak istemiyorum. Geliyorum, Yüz yüze iken suratına sıçacağım. Nerdesin?"
-"T" ile beraber halkapınar aktarmada bekliyoruz gel."
+"10 dk ya ordayım.."

Allah kara kara belanı versin. Şu uğraştığımız işlere bak. Garanti veriyorum ki mesaj atmayı gururuna yediremedi, böyle bir geyik atıyor ortaya. Nasıl olsa konuşmuşumdur. Çünkü hep konuşurlar. Ama çok eminim. Adım gibi. Taylan bile bilmiyor.

Metrodan indim bekliyorlar beni. "t" sarıldı " hayatım naber" "Pek iyi değilim."

Artık iki kere esmer olmayan da kolarını göğsünün altında kavuşturmuş, " seninle iletişime geçmiyorum" mesajı veriyor.

+"Önce bi o kolları çöz. Karşında insan konuşuyor."

Çözdü.

+"Kısa konuşacağım çok uzun değil. Sonra yollarımıza dağılacağız. Şimdi ilk sorum. Bunu nerden duydunuz?"
-"T" ye bir arkadaşı, Henryle artık iki kere esmer olmayan kız arasında birşey mi var diye sormuş."
+"t" kim o yavrum?"
-"Hayatta isim vermem."
+"Yaa o adama bi sorsana ben kimse görmesin diye mesajları bile silerken, nerden duymuş dıbınakoyayım?"
-"Yaaa belkide kol kola falan görmüştür bişeydir hayatım uzatılcak bir konu değil. Ayrıca adam da değil."
+" Kadınsa daha tehlikeli. Peki neden artık iki kere esmer olmayan bana "Sen huurçocuğusun, senin ananı zütünden gibeyim, allah belanı versin, şerefsiz, adam değilsin içerikli bir mesaj attı?"
-"Öyle mi yazdın!!!" ( Garibim hakaten korktu.)
+" Al oku bak.."

okudu.

-"iyi de küfür etmemiş ki."
+" Okuduğunu anlamak başka birşey, ne anlatmak istediğini anlamak çok başka "t". Peki ya sen. Artık iki kere esmer olmayan kadın. Bir dobermanlamı ciks yaptın? Diyelim ki konuştum ya. Velev ki ağzımdan çıktı, benimle ciks yapmış olmak seni neden bu kadar korkutuyor.? Hayvan mıyım ben? Çok mu çirkinim? Kaliten mi düşer? Bırak bu işleri. Sen dikkat et önce, nerde ne konuştuğuna. Senin kadar benim de adım çıkabilir. Çok ağır konuşabilirim. Gerçekten çok ağır. Ama konuşmayacağım. Sadece şunu söylüyorum sana. Bazı hayallerin, gerçekleştiğinde beklediğin gibi çıkmaması ihtimali yüzünden, hayal kalmaları daha iyidir. seninle seviştiğime çok pişmanım. Ben gidiyorum."

koluma girmeye kalktı. çektim kendimi. vurdum spor çantamı omuzuma yürüdüm.

+" Yaa gel bizde konuşalım böyle olmaz. Ben suçlu hissediyorum" dedi "t" peşimden yetişip.
-"Yaaa ben eve gidiyorum "t" Konuşursak çok kalp kıracağım. istemiyorum. Seninle oturur konuşuruz bir ara."

izbana bindim. Eve doğru yol almaya başladım.

Pazar geldi. Biz "y" ile buluştuk. Hava, sanarsın yaz. izmiri bilen kardeşlerim bilir. Kordonda güneş batarken içilen bira, Galaksiyi değiştirir. En eski kızılderili taktiğidir. O güneş batarken her yer altın sarısı olur.

Akşam güneşi güzele vurur ya hani, işte o akşam güneşi en güzel izmir'de batar. En güzel akşam güneşi, en güzele vurur bu sebeple.. izmir' in kızlarının bu kadar güzel olmasının benim açımdan tek açıklaması.. Oturduk yiğitle başladık muhabbete. Galip geldiler onlarda, çiçek gibi. Garantilediler ligde kalmayı. Antrenmanlar full ayaktenisi 5'e 2, minyatür kale maç. Tatile girdiler say.. Muhabbet muhabbeti açtı. Anlattım yüz yüze uzun uzun. Karılarla akşam 9 da buluşacağız. Biz yine 3 er biraya bir çok hikayeyi sığdırıp fikirlerimizi paylaştık.

+" Ne bileyim oğlum. Her zaman yakalayamıyoruz bu hissiyatı. Mekanlarda aynı yüzler, aynı karılar. yok yeaaa diyip pantolon çıkarmadığımız kalitesiz kadınlar arasında, bir tane dişinin gelip bizi bu güzel duygulara zerk etmesi.. Peşinden gitsemiydin?" Dedi "y". Böyle de bir adam.
-"Nasıl olacak bacanaki. Baksana. Anlattım sana."
+"O da doğru be oğlum... bırak unutamadığımız kadınlar olmasından da keyif alalım.. Şerefe"
-"Şerefe bacanaki.."

Tam 3. biralar bittiğinde mesaj. "Bebiş biz güzel yalıya geçtik. ("G" nin evi orda) Atlayın gelin sizde ufaktan.."
+" Tamamdır yavrum içkileri alıp damlıyoruz."
-" : * "

Hızlı hızlı son biraların dibine ekmek banıp yola çıktık. Sahil yolu yine altın sarısı. Seviyorum lan memleketimi.. içkiler alındı. Eve gelindi. Zile basarken "y" den bir soru;

+"Grup mu? : )"
-"Ben varım. : )"
+"Ne zaman olmadın ki bin : )"

Eve çıktık. Merhabalar falanlar. Bende "G" ile ilk kez tanışıyorum. Ev efsane. Baya büyük. Hele yatak odasında bir yatak var, bluetoothla sinema sistemine bağlanıyor. Ritme göre müzik shuffle lıyor falan. Vay dedim dıbınakoyaym. "Y" ile birlikte mutfağa giren erkeğin karşı konulamaz çekiciliği silahını kullanma adına mutfağa girdik. huurçocuğuca güllü falan meyve tabağı yapıyoruz. ( Bu işler hakaten haz veriyor bana. 2 saat uğraşırım sıkılmadan )

Meyve tabakları yapıldı. Şarkılar açıldı. ilk iki bardak muhabbet eşliğinde içildi. Ve başladık abdiye. Amaca giden yolda inanılmaz hizmetleri olan bir oyun bu abdi. En sevdiğim tarafı ise "Ben hiç yapmadım.." Bir kart çekersin. O kart " Ben hiç yapmadım" sa çeken kişi hiç yapmadığı birşeyi söyler ve yapanlar içer. Genelde kayış bu şekilde kopar. *

Oyun tüm hızıyla devam ederken "y" bini ben hiç yapmadımı çekti. O veya ben fark etmez çekeriz kartımızı ve birbirimizi yükseltecek "hiç yapmadım" lar söyleriz. Ve bin;

+"Ben hiç mağarada ciks yapmadım" dedi..

Masada tabiki ben içeceğim. Vurdum. Hobaaa lar falan. Nasıldılar. Anlattım. Tatlı bir hikayedir. istek olursa anlatırım. 1-0 öne geçmiştik. Oyun devam ederken ben çektim "ben hiç yapmadım ı". ve dedim ki;

- " Ben hiç sıcaksu havuzunda ciks yapmadım."

Yiğit patlattı shut u. Hobaaaa lar yine. * :) herşey kontrol altında. Gidişat şahane.. Yine devam ettik ve bir kaç shot sonra, 33 lük ablanız çekti kartı. "Ben hiç yapmadım." ve;

+"Ben hiç grup ciks yapmadım.." Şimdi tabiki shotları atıcaz hazırız. Sinemanın en tatlı anı ise "G" ninde bizimle shot atması oldu. "Y" ile göz göze geldik. Şerefe yaptık shotladık ve "G" Yi medeni cesaretinden dolayı tebrik ettik. 33 lük ablanız shotu atmadı. Çok ta şey değildi. O diğer odada da yatabilir * :)

Artık muhabbet istenen kıvama gelmiş, Abdi görevini layığıyla yerine getirmişti. Boşalan jager şişesinin dönmesinde hiçbir sakınca yoktu. Diğer şişeyi de dinlene dinlene içecektik. Doğruluklar cesaretler havada uçuşacakdı. Tek bir kuralla "3 doğruluk bir cesaret"..

ilk şişe döndü. "Y" bana soruyor. Doğrulukla başlamakta yarar var. Gece daha uzun. Saat henüz 1.
+"Doğrulukmu cesaret mi?"
-"Doğruluk"
+"Bu güne kadar yaptığın en iyi ciksten bahsetsene.."
-"2010 Antalya lara Kervansaray otel tatili. 3 arkadaş gittik. Yandaki otelin barına geçeceğiz. Kafalar güzel. Geçildi. Bir kadın var 30 yaş üstü. Dans etmeye başladık. Brendi kokuyor. Çok güzel sayılmasada standartların üstünde. Kafalar da yeterince güzel.. 1 saat kadar dans ettikten sonra sahile davet ettim. Geldi. Soyunma kabinine girdik. Bana çok hoyrat davrandı ve ben halimden çok memnundum. iyi ciksler oldu evet ama ilk 5 e rahatlıkla girer.."
+" Tahrik oldun orospevladı."
-"Bu hikayeyi ne zaman anlatsam oluyorsun süpriz değil. : )"
+"Şerefe : )"

Şişe bir kere daha döndü. "G" bana soruyor yine. Bir doğruluk daha kullandım..

+"33 lük yatakta iyi mi?"
-" Anlatılmaz yaşanır... "
+" Ne diyorsun yaaa o kadar mı."
-" Gayet iyi. : )"

Son doğruluk hakkım..

döndü şişe. 33 lük "Y" ye soruyor..

+"G" yi beğendin mi?"
-"Bu sorunun cevabını biliyoruz."
+"Duymak gururları okşayabilir."
-"Çok çekici.."

Şişe tekrar döndü, ben "g" ye soruyorum. ve masanın ilk cesareti geldi.

+" O halde dil görelim biraz. 33 lükle bi alt dudak üst dudak kombini alabilir miyim?"
-" Ama bak iyi düşün. O cesaret sana da gelecek ve ben çok iğrençleşebilirim.."
+"Gay şakası yok masayı terk ederim."
-"Yiyemiceğin yarağın altına yatma o zaman." ( Bu karının hiç şakası yok risk almaya değmez.)
+" O zaman aynı kombini "y" de görelim."
-" Heh şöyle.."

Karı bir başladı. Bilader 5 dk izledim. Hiçte sıkılmadım. Muazzam bir performans. *

O ara 33 lük ablanız tuvalete kalktı. "y" ile "g" Hala kenetliydiler. Halimden çok memnunun sabah ezanına kadar izlerim. Hiç problem değil. Bunlar biraz ateşlenince napayım. Taytını çıkardım "g" nin. Tepki yok. Hatta yardımcı oldu. "Y" yine hunharca kullanıyor dişiyi. Can çektirdi. 33 lük ablanız geldi. Ayrıldılar. "Ben oldum " dedim. Fark etmişlerdi. : ))

Ben tuvalete gittim geldim. içerde bir gerginlik var. Kız taytı benim çıkardığımı söylemiş ve 33 lük ablanız biraz tripte. Gayet yüzsüzce "hayatım ne olucak sen olsan aynısını yapardın" falanlar filanlar. Gönüller alındı. Baktım, "y" aldı "g" yi zütürüyor. Almam gereken sinyali almam için "y" ile göz teması kurmaya çalıştım. Kurdum ve tabi ki o sinyali aldımmmmmm. : )

Bu arada bizde 33 lük ablanızla beraber salondayız. içerden Dövüş sesleri gelmeye başladı. "G" Sosyolog. 30 yaşında. Kültürlü bir hatun ve dövüşürken ingilizce konuşuyor. Benim için bir mahsuru yok : ) Tuttum kolundan 33 lük ablanızı zütürüyorm yanlarına. Bu bi tribe girdi. Hastaym mastayım. Okey dedim. Ben biraz izleyeceğim. Kapıda durdum başladım izlemeye. "Y" bini makinaya bağlamış amaç karıyı ikiye yırtmak. Belli vurcak arkadan çıkçak. Beni gördü, "gelsin mi" dedi ben "g"nin cevabı beklemeden girdim içeri. Uzandım yatağa izliyorum. "Y" tek i attı. iki için bileyliyor. Bu arada bende avucuna yatırdım evladı. oradan ağızına. "y" bileylerken ben "g" yi dövmeye başladım. Bir kaç gitgelden sonra ne dedi biliyor musunuz?

+"Ben bi gideym 33 lükten izin alayım."
-"Oluıuur"

Gitti ve ona "Henry beni gibebilir mi?" diye sordu. Şaka değil. Direk böyle. 33 lük anlam veremediğim bir tripte "Olabilir" dedi. Geldi "g" ve ben onu bir dövdüm.. Bir dövdüm.. yok böyle dövmek. Bu arada "y" 33 lüğün yanına gitti. Biz bi 45 dk-1 saat bütün yatağı gezdik. Arkadan istedi bir ara orayada girdim. Bi arka bir ön gidip geliyorum. ingilizce ve rusça konuşuyor. Bacakları belimde mengene gibi. Bende her darbede bir çıt daha derine giriyorum. Gözleri kaydı bunun. Gümbürdedi bacaklarıma. Bildiğin squirt. hiçbir farkı yok. Önden çıktım arkaya girdim. Gidip geliyorum. Ve hiç yapmayacağım bir hata ( Alkol de hat safhada.) Gümbür gümbür içine öldüm karının.. KAfam rahat nasıl olsa arkadayım.. "Yanlız öndeydin" dedi.
+" Ne diyosun yaaa."
-"Baya öndeydin."
+"Eyvah eyvah nasıl bu kadar dar olabilirsin aklım almıyor."
-"Öyleyimdir. Baba olmaya hazırlan."
-"Doğur bakarız."