+895
-171
Günlerdir bu yazı için çalışıyorum lütfen emeğime saygı gösterin. Diyanet işlerinin dergisinde de yayınlanacak, iki hafta sonra ki sayıda okuyabilirsiniz..
Dinimizde her şeyin adabı olduğu gibi, ailesine yakın olmanın da adabı vardır: işte dinimize göre zifaf (gerdek) adabı...
ilk gece kız erkek Allah rızası için iki rekat namaz kılıp namazdan sonra, evliliğin haklarında hayırlı olması için Cenab-ı hakka niyaz etmelidir. Sonra oturup sohbet etmeli fazla olmamak şartıyla ufak tefek şeyler yiyerek varsa heyecan yatıştırılmalıdır. Yatağa girmede acele etmemelidir. Cimada, yani cinsi münasebet esnasında üstleri kapalı olmalıdır. Üstleri açık olarak yapılan cimadan hasıl olacak çocuk hayasız olur.
Çok yaygın olan, mutlaka ilk gece nitece alınma arzusu çok yanlıştır. Bir genç kız o yaşa kadar ilk gecenin korku ve heyecanı ile gelir. Bu gecede yapılacak güzel bir hareket bir ömür boyu unutulmaz. Yine bu gecede yapılan yanlış bir hareket bir ömür boyu üzülerek hatırlanır. Bunun için işi aceleye getirmemeli, pgibolojik açıdan kız rahat değil ise ertesi güne tehir etmek çok isabetli bir hareket olur.
Erkek tek taraflı olarak egoistce hareket etmemelidir. Dinimizde yeri olmayan, bazı yerlerde yapılan çarşaf kontrolü çok çirkin bir adettir. Buna müsaade etmemelidir. Doktorlar, az da olsa ilk temasta kan gelmeyebileceğini bildirmektedirler.
Bir hadis-i şerifte şöyle buyurulmuştur:
"Sizden biriniz hayvanların yaptığı gibi, şakalaşmadan, konuşmadan, öpmeden ailesi ile birleşmesin."
Bu konuda uzmanlar şu tavsiyede bulunmaktadırlar:
"Tam bir şehvetle meydana gelecek çocuk gürbüz olur. Aynı zamanda kadının da nefsinin tatmin edilmiş olur. Kadının nefsi tatmin edilmeyince, zinaya sevkedilmiş olur. Acele etmemeli, kadının da rahatlaması tatmin olması beklenmelidir. Kadının tatmin olması erkeğe göre daha geç olur. Bunun için, kadının hassas bölgeleri uyarılarak hazır hale getirilmelidir.
Esas itibariyle, kadın vücudu hassas ve cinsî uyarılmaya açıktır, bu açıdan, kadın vücudunun hemen her noktası, aynı zamanda bir haz noktasıdır. Ancak, cinsî zevk açısından bazı bölgeler daha gelişmiştir. Bunların başında "klitoris" gelir. Bu, kadınlık organının üst tarafında bulunan bir çıkıntıdır. Göğüsler, dudak, dil de hassas bölgelerdendir.
Kadının tatmin olması, ancak cimanın, münasebetin uzatılması ile sağlanabilir. Erkek boşalma olacağını hissettiğinde zihnini başka şeylerle meşgul eder, konuyu dağıtırsa mesela ertesi gün yapacağı işleri, alacağını vereceğini düşünürse konuyu dağıtmış ve boşalmayı geciktirmiş olur.
Hazırlık, sevişme ne kadar uzarsa birleşmede organın sertliğinin koybolması da o kadar geç olur. Bu da kadının da orgazm olmasına, rahatlamasına sebep olur. Boşalınca da hemen bırakmamalıdır, harekete devam etmelidir, kadınının da boşalmasını beklemelidir. Böylece kadının da rahatlamasına imkan vermiş olur. Bu çok önemlidir. Birçok yuvanın yıkılmasının, aile huzurunun bozulmasının altında bu husus yatar. Ömründe hiç orgazm, tatmin olmamış milyonlarca kadın vardır. Bunun için bu husus ihmal edilmemelidir."
Zaten hadis-i şerifte de bu hususun önemi açıkca ifade edilmektedir.
Karın tok olmamalıdır. Yemeği tamamı ile hazmedip, bedeni ne pek sıcak, ne de pek soğuk olmalı. Şehveti tam kıvama geldiğinde, kadının arzısı zirvede olduğu zaman cimada bulunmalıdır.
Cima'da şu faydalar vardır: Bedeni kuvvetli, kalbi mesrur, aklı ziyade yapar.
Bir adam, karısının güzel olduğunu başkasına söylememeli, kadın da gördüğü güzel kadınları kocasına açmamalıdır. Çünkü, bu gibi sözler fitneye sebep olur.
Kadın ve erkek arasındaki sırları, fayda umulmadıkça söylemek mekruhtur.
Fazla cinsi münasebet hem bedene, hem de göze zafiyet getirir. Hz. Ali : "itidal üzere olan cima'da, gözlere nur, bedene kuvvet sağlanır", demiştir.
Her şehvetin neticesi, kalbi kararttığı ve bunalttığı halde, meşru olarak yapılan cima, cinsi münasebet, kalbde ferahlık, ruh ve bedende sükunet ve rahatlık temin eder. Cimadan asıl maksad, nesil üretme gayesidir ve bundaki zevk de, böyle bir maksada binaen lütf-i ilahi olarak verilmiştir.
Âdabına riayet ederek cimada bulunan eşler, bununla ibadet sevabı da kazanır. Nikahlı olarak yapılan beraberliğe "cima" denir; nikahsız olana "zina" denir. Kadının meşru mazeretsiz olarak ilişkiyi kabul etmemesi büyük günahtır. ihtiyaç olduğunda, kadın hayz halinde iken de, öpmekte okşamakta, diz ile göbek arası dışındaki yerlerinden istifade ederek boşalmakta mahzur yoktur.. Bir kavle göre de, yalnız edep yerinden istifade edilemez, baldırlardan istifade edilebilir..
Şunlara dikkat etmek iyi olur:
1- Cimaya Euzü-Besmele'yle başlamalıdır. Niyeti kendini ve hanımını zinadan korumak ve hayırlı evlat yetiştirmek olmalıdır!
2- Cima başlamadan önce, kadınla kafi miktarda oynaşmak ve kadında kuvvetli bir arzu belirdikten sonra başlamak gerekir. Böyle bir başlangıç olmadan cimada bulunmanın, kadın için cefa olacağı hadis-i şerifte belirtilmiştir.
3- Cima anında acele etmemeli, kadının tatmin olmasını da beklemelidir!
4- Cima bitince hemen çekilmemeli, biraz daha birlikte kalmalı; kadının zevkinin ifası için bir miktar daha beklemelidir.
5- Cimadan sonra tekrar beraber olmak veya uyumak için, hemen avret yerlerini yıkamak faydalıdır. Ayrıca abdest almak veya gusletmek lazım değilse de iyi olur.
Cimanın pazartesi ve cum'a geceleri olması iyidir. Diğer geceler de caizdir.
Cimada şunları yapmamak iyi olur:
1- Cima esnasında kıbleye ayaklar kıble istikametinde olmamalıdır.
2- Yorgan ve benzeri bir örtü olmadan, açık olarak çırılçıplak cima etmemelidir.
3- Tam cima halindeyken konuşmak, gülmek, sesi yükseltmek uygun değildir. Bu halin çocuk için konuşma aksaklığına sebep olacağı söylenmiştir. Bu konuşmalar, cima zevkini kısar ve tatsızlık doğurur. Konuşma ve fısıldaşmalar, başlangıç sırasında olmalıdır.
4- Eşinin ve kendinin avret uzvuna bakmamalıdır. ihtiyaç halinde karı koca birbirine tepeden tırnağa bakabilir. Haram değildir.
5- Kameri ayların ilk, orta ve son gecelerinde cima etmemek iyi olur. ihtiyaç olursa, şehvetlenip haram işlemek mesela yabancı kadında şehvetle bakma tehlikesi varsa cima etmek lazım olur. Eşler arasında geçen cinsi ilişkilerle ilgili mahrem sırların başkalarına ifşa edilip yayılması haramdır.
Cima için tavsiye edilen vakitler: Pazartesi, salı, perşembe, cum'a geceleri ve gündüz öğleden önce.
Tavsiye edilmeyen vakitler:
1- Hafta içinde pazar gecesi ve çarşamba gecesidir.
2- Kameri aylarının birinci, onbeşinci ve sonuncu geceleri.
3- Ramazan bayramı ve Kurban bayramı geceleri,
4- Berat gecesi;
5- Yola çıkılacak gece;
6- Gündüz öğleden sonra.
Bunlar da bir tavsiyedir. Şehvetlenip haram işlemek mesela yabancı kadında şehvetle bakma tehlikesi varsa mekruh olmaz. Bilakis beraber olmak lazım olur. Güne, zamana bakılmaz.
Cima için münasib görülmeyen haller:
1- Zevcenin rızası yoksa.
2- Abdesti sıkışıksa.
3- Fazla tok, hasta ve yorgun ise.
4- Çok soğuk ve çok sıcaksa.
Kendini haramdan korumaya, halal ile yetinmeye niyet etmeli, cima ederken şeytandan Allahü teâlâ'ya sığınıp, (Bismillahi Allahümme cennibna-ş-şeytane ve cennibi-ş-şeytane ma razaktena) demelidir. Bu durumda hamile kalırsa, şeytan ona zarar vermez.
Pek yaşlı bir kadınla, çok küçük yaşta bir kızla ve hasta kadınla cima' etmemelidir. Kadıla hayz (aybaşı hali), nifas (lohusalık) halinde münasebette bulunmak haramdır. Helal olduğuna inanan, dinden çıkar, kafir olur.
Başka bir hadis-i şerifte de şöyle buyurulmuştur:
"Bir kimse, karısıyla dübüründen (arkasından) cima' etse, Allahü teâlâ ve melekleri ona lanet ederler ve Allah'ın rahmetine ulaşamaz."
Lezbiyencilik, kadının, kadınla münasebeti de asla caiz değildir. Böyle yapan kadınlar, zina yapmış olurlar. Oral yol ile muamele de dinimizce uygun görülmeyen çirkin bir şeydir.
Erkek ve kadın cima'dan sonra elini ve uzvunu yıkamalıdırlar. Çocuk olmaması için tetbir almakta bir mahzur yoktur. Hatta tetbir almak ihtiyaç haline gelmiştir. Çünkü, zamanımızda islam terbiyesinde çocuk yetiştirmek zorlaşmıştır, hatta imkanmiz hale gelmiştir.
Edit: Biraz uzun ama hakkınızı helal edin..
Tümünü Göster