din ve evren hakkındaki sorularınız için gelin

türkiyede uzay bilimi dalında en üstün felsefe ve mertebede makine mühendisiyim. dünyanın çeşitli rasathanelerin de bulundum, makine bölümünde de bulundum. her türlü din ve dini görüşler hakkında sorularınızı yanıtlayabilirim. dinlere yaratanlara inanmıyorum yani ateistim ama hem evren hakkında hem din hakkında sorularınızı sorabilirsiniz.

@3 evren okyanusu aslında yoktur evren sınırlıdır ve dışarısı yokluktur. evrenden çıkarsan eğer bi gün daha geri dönemezsin, yok olursun. doğmadan önce nasıl yoksan aynı o şekilde yok olursun evrenin dışına çıkarsan. çünkü fiziki değerlerini kaybeder belli varlık mantığında. yani bi bakıma ölmüş olursun. tayfın üstün geldiği ışıkların sıkışıp küçük atomlardan bir varlık olman seni bir varlık yaptı.

@4 bundan tahmini olarak 500 yıl sonra dünya hayatı marsta yaşanacak. felsefelerime göre 1500 yıl sonra jüpiterde dünyada olan her şey olacak. tabii dini şeyler hariç. din kalmayacak, öyle zaman gelecek ki.

@5 tam benim alanıma giriyor bu. dünyadan 7 kat daha büyük ve yaşam standartlarının çok üstün olduğu bir gezegen var. ortalama 30.000 yıl, en erken 73 yılda gidilebiliyor bu gezegene. çare tükenmez.

@9 tipim kötü demedim

@6 kimsenin yarattığı felan yok dinler çok çocukça şeyler. sizin şu kutsal kitaplarınızda bile binlerce bug var. bu konuyu merak eden olsa uzun süre anlatırım.

@14 her fizikçinin yorumları olduğu gibi benimde yorumlarım var. ben türk vatandaşı değilim. türk diye bilinmem ben. o yüzden daha bi rahatım. türkiyede benden daha iyi bilen yok astrolojiyi. burç yorumu bile yapabiliyorum. ama bunlar basit şeyler. beni bulmuşken sorun bi şeyler her konu hakkında bilgi sahibiyim.

@16 evrenin oluşması için bi yaratıcıya ihtiyaç yok ve dini kitaplar, dinler söyleşiler çok saçma. benim hep düşündüğüm en küçük örneği: kuranda insanların en mükemmel şekilde yaratıldığı söyleniyor, 5 parmak olsun kaşlar gözler ve yerleri olsun... peki o zaman neden erkeklere sonradan sünnet olmaları gerektiği söyleniyor ki. veya şöyle düşününün, cennetin harika şeylerden oluşup en mükemmel her şeyin barındığı bir yer olduğu söyleniyor. bir sahil düşünün, harika deniz kumları... eline alıp rüzgarda kendinde bıraktığın o kum taneleri cennette ne kadar daha harika olabilir ki? nasıl bi değişimi olabilir ki bunun? daha farklı olsa ne özelliği olur ki o güzelliğin?

@18 protein sentezi biyokimyasal bi süreçtir. aminoasil-trna hazırlanması için yüksek enerji harcanır bu süreçte. konumuzla bi alakası yok.

üreme içgüdüsü beyinde biter. duygular, korkular, hayaller aslında görünmez değil, beynindeki kimyasal dolaşımlardır. elektrik gibidir bu dolaşanlar. her türlü düşünce ve pgiboloji burda biter. fizikseldir yani.

@20 zamanda mekanda aslında evrendeki temel fiziki bireylerdir. sen kimyasal ve fiziksel olarak evrendeki her var olan varlığı göremesen de hayatın her akımında vardır zaman. mekan ve varlık olmayabilir bazı akımlarda. illa bizim solar sistemimizdeki gibi olmak zorunda değil evrendeki her süreç. bu yüzden belkide göremediğimiz trilyonlarca uzaylı var. zaman bu noktada çok önemli. hız diye bir şey yoktur. hızlı hareket eden madde bi bakıma zamana meydan okur, ışığa meydan okur. asıl hız budur. uzaylı dediğimiz şeylerde insan gözüyle görülemeyecek hızda olmuş olabilir. bunun bi yaratıcısı olmak zorunda değil, portakal büyüklüğünde bi spektrum da tıkalı kaldık, sonumuz vahim. hiçbir şey sınırsız değil. bir gün dünyada bitecek. elimizden hiçbir şey gelmeyecek. zamanın bi yaratıcısı olsaydı emin ol tanrısal ruhani bir yetkiden değil kudretli kuvveti ve zekasından bunu yapabilirdi. aslında zekada sadece insana özgü bir kavramdır.

@22 salak herif sen kendini ne zannediyosun bi tak bildiğin yok mal mal konuşan liselinin tekisin milleti benden caydırıp hedefine ulaşmış olucaksın sözde bi taktan anladığın yok milleti benden uzaklaştırmaya çalışıyo. neye göre konuşuyosun yannanımın kafası konuyla ilgisini açıkla protein sentezinin sen eğer bir şey biliyosan.

@24 evet efendim zeka dediğin şey sadece ve sadece insana özgü. ama bu bizden daha üstün varlıklar olmadığı anldıbına gelmez. zekadan üstün meka vardır, mekadan üstün teka vardır, tekadan öztün veka vardır. evrenin geneli budur. evrende her şeyin varlık ve ışık mantığı farklı olsa da gideceğimiz yer aynı. benim bi teorim vardır herzaman da savunurum. varlık ışıktan oluşur, ışık maddeyi oluşturur. bazı aynşatynlar gelip o zaman karanlıkta her şeyin kütlesi 0 olurdu daha parlak şeyler daha ağırdı diye falan. karanlığın düştüğü yer neye göre karanlık ilk geçen katmandan yüzey oluştuğunda 0,0002 gramlık bir fark oluşur. yani maddeler büyük ışık patlamalarıdır. göz tam bunları görebilmeye odaklı.

@26 şu cümlenden sonra bi tak bilmediğini anladım. bilmiyosun işte anca kaçışı böyle ararsın. hadi nik6 mı falan gibert.

@31 ne atarı olm dünya umrumda değil benim senden merak ettiğim için açıkla demedim ben zaten biliyorum senden de iyi biliyorum zaten senin gibi liselinin ders kitaplarında onları görmesini sağlayan da benim dalım. fazla konuşma.

@27 ışığın bi itim kuvveti var. bu itim kuvveti hafif olan maddenin hızlı olmasına yani zamanı durdurmasına delalet ediyor. 300.000.000 km hızın çok hafif olması gerekir illa. bizde bu spektrumun meyveleriyiz. panteist misin bana mı öyle geliyo?

@39 tamam o zaman zaten doğruyu anlamışsın tanrıyı sorgulayarak yalnızca inananların sinirine dokunuyoruz. en iyisi işin fiziksel boyutunda zihnimizde bunu yaşamak.

@40 karanlığı geçtim renk diye bi şeyde yoktur. bu tamamen insan gözünün bi yanıltması. uzaylı dedikleri şeyle sen aynı göze, aynı burna yani aynı fiziğe sahip olman imkansız. hayat her gezegene göre farklıdır. tayf dalga boylarında dalgaboyuyla frekans arasında c=λf ilişkisi vardır her ışığın renk aralığı var. karanlık renksizliktir. insan gözüne göre tabi. siyah bi tayf olamaz.

@41 çok iyi bi yere değindin kardeşim. gliese her solar sistemde olduğu gibi dış karanlık enerjiyi itebilecek çekim kuvvetine sahip bi çekirdeği var. çekirdek gezegenin her yerinde eşit olacak diye bi şey yok. kutuplaşmalarda olabilir.

@50

sözüme geçmeden önce şunu söyleyeyim. stephen hawking adındaki huur çocuğu gelişmemiş hayalgücünü ne kadar gerizekalı varsa onlara yutturmaya çalışıyor. bu arada beni gibleyip giblememn gibimin ucunda bile değil gibtir git namazını kıl Allah ın gözüne gir. sözüme geçiyim:

evrenin heryerinde değişmeyen fizik terimlerini söyleyeyim:

zaman

ısı (sıcaklık demiyorum, ısı diyorum)

element

evren dediğin şey sadece ve sadece insan gözünde, insan standartlarında büyüyen bir şey. çünkü insan iki göz, bir burun, iki kulak, ağır bi deri, saçma sapan duygular ve en önemlisi inanılmaz bi zekaya sahip. biraz düşünsen anlatmak istediğimi anlıyacaksın. evrende yalnız değiliz diye bi cümle olamaz, biz bir yandan evrende yalnız değiliz ama bir yandan da yalnızız. başka popülasyonlarda ki uzay varlıkları evreni bizim gördüğümüz gibi görmüyor. onlar için göz, his duymak gibi şeyler tamamen farklı. evren büyüyor evet, genişliyor, evet. yeni yıldızlar ortaya çıkıyor, evet. biz bu solar sistemden çıkana kadar biz kesinlikle ölmüş oluruz ki dünyanın ömrü de çok uzun değil. o evrenin sınırları olan karanlık enerji asla yok olmadan sonsuza dek büyüyecektir. ben sana bunu bilimsel boyuta girmeden en sade şekilde anlatıyorum aklın karışmasın. her gezegenin bir çekirdeği var, buda insana göre çekirdek. evren büyümek için sonsuz enerjiyi sonsuz boşlukta yokluktan var olmuş gibi olan noktaların bize milyonlarca ışık yılı öteden sersem dalgaların gelmesi ve ışığın güçsüz hareketinin gezegen çekirdeğini ters tepmesiyle sınırlara geri döndürür. bu bi döngü içinde.

lan olum benim başlığım benim yazılarım benim fikrim. gidin kendi başlığınızda salak bilgilerinizi millete verin burda soruları ben cevaplıyorum.