+3
-12
Aslında bu yazdığım entry'yi bir başlığa cevap olarak yazmıştım ama direk başlık açmak istedim, başlık açtığım için dolayısıyla yazdığım şeyi düzenlemem gerekti ve pek tabii ben buna üşendim, düzenlemeden paylaşıyorum, normalde anlatım bozukluğu, yazım yanlışı vs. çok dikkat eden ben, olası anlatım bozukluklarından özür diliyorum.
Din kurumu tarihsel bakış açısından bakacak olursak her zaman bir sömürü görevi görmüştür, fakire şükretmek öğretilirken feodal beyler, rahipler,krallar ve tanrı adını kullanan burjuva her zaman fakiri kullanmış, ilkel kapital bir düzeni din aracılığı ile kurmuştur.
Daha ilkel dinler insanların korkusundan, merakından ve doğanın içinden doğmuştur. Bu bölgesel dinler bir sömürü aracından çok kabileleri birleştirici bir rol oynamıştır. Yuval Noah Harrari'den alıntı yapacak olursak misal, aslanın çok yoğun olduğu bir bölgede kabilelerin tanrısının aslan olduğunu, aslan avlamanın yasak olduğunu, aslan görmenin erkek evlat sahibi olmak anldıbına geleceğini vs. düşünen insanların olması olasıdır. Aynı şey diğer hayvan, ağaç vs gibi canlılar için de geçerlidir. Bunun kitaplı dinlere endeksi ise Arap yarımadasından çıkmış Kuran'da hurma, deve,çöl üçlüsünün geniş bir şekilde yer almasına rağmen o tarihlerde Arabistan'da bilinmeyen domates, patates,kurt, panda,kar, buzul vs gibi kavramların hiç bulunmaması , bu dinin bölgesel bir amaç güderek kurulması lakin tarihsel süreçte evrensel bir şekilde yayılmasına örnek gösterilebilir.
Ne zaman ki kitaplı dinler ortaya çıkmış sömürü o zaman başlamıştır. Özellikle Tevrat ve kuranda geçen bazı ifadeler peygamberlerin tanrıdan çok kendilerini önemsediklerini göstermiştir. Tevratın levililer bölümü iyi bir şekilde incelendiğinde insanlardan tanrı adına alınan malların hepsini Musa'nın kendi zimmetine geçirdiğini, muhafazid peygamberin evlatlığının karısı ile evlenmek için ayet uydurduğu, savaşta ölen kadınları nikahlayıp yatağına aldığı, (ortada kalmış kadınlara sahip çıkmak, beslemek vs amacı güttüğü savunuluyor, nikahlayıp yatağına almadan da sahip çıkabilir) vs. görülebilir.
Kanatlı bir atla aya gitmek, ayı ortadan ikiye yarmak (hiçbir tarihi kaynakta yer almaz), karıncalarla konuşmak, 1000 yıl yaşamak, ölüleri diriltmek vs. gibi saçma sapan ifadeleri içeren kitapların yaşam rehberi, kanun olarak görülmesi ilkel insan için kabul edilebilir lakin 21. Yüzyıl bilim ve teknoloji yılıdır, hâlâ bu ilkel inançlara bağlı kalmak bağnazlıktır. Kaldı ki en çok inananlar kitaplarını en az okuyanlar, dinlerine göre en çok günah işleyenler oluyor genelde ki bu da insanın iki yüzlülüğünü ortaya çıkarıyor. Evrim 2+2'nin 4 ettiği kadar kanıtlanmış bir gerçek iken yaratılışçılığı savunmak saçmalıktır. Tanrı kavramı felsefi açıdan varlık felsefesinde incelenebilir ,tanrının var olduğu düşünülebilir lakin tüm evreni yaratan tanrının bir peygamberin eşleriyle hangi sırayla yatacağını kitabında yazması tanrı kavrdıbına hakarettir.
Çok incin oldu ama eyyorlamam bu kadar.