-
1.
+5bilgi verici bir yazı. yazıp bitiricem dinleyenler rez alsın başlıyorum
"Basitlik, gelişmişliğin son noktasıdır."
Leonardo da Vinci
Hayatımızı gereksiz yere karmaşıklaştırmak, bu çağda en ma-
hir olduğumuz işlerden biri. Gerek günlük hayatımız gerek inanç
larımız gerekse en basit kararlarımız olsun, neredeyse hiçbirini
sakin bir dimağ, iç huzuruyla bezenmiş bir ruh hali içinde yaşa-
yamaz hale geldik. Bu nedenle mütemadiyen gergin durumdayız.
Bir sürü değişkeni değerlendirmekten bilinçsiz olarak yorgun dü
şen zihnimiz, algı dünyasına sonradan giren farklılık ve değişik-
liklere gittikçe daha tahammülsüz hale geliyor.
Tam kendi kendimize "Tamam işte, çözümü buldum!" derken, çö
zümümüze uygun olmayan bir hal, hareket, davranış, söz, olay kar
şımıza dikiliveriyor. O ana kadar çözüm için gerekli gereksiz bir
ton mesai harcamış olan zihnimiz buna bozuluyor ve en kestirme
çareyi o değişikliği, farklılığı yok saymakta buluyor.
rez alın devamı gelecek kısa zaten -
2.
+2Zihnimiz bu kadar karmaşayla baş edemiyor; son yıllarda yapı
lan araştırmaların gösterdiği açık gerçek bu. "Farklılıklara bozuk
çalmak" da baş edemeyince verdiğimiz tepkilerden biri. Ne kadar
demokrat ne kadar insancıl ne kadar geniş görüşlü olduğumuzu
düşünürsek düşünelim, bir başka insandan gelen, daha önce he-
sap etmediğimiz, varlığını bile bilmediğimiz bir görüş veya talep,
"devreleri yakmamıza" neden olabiliyor. Bu kadar veriyi değerlen-
dirmek için harcadığımız onca zihni mesainin ardından, yeni ge-
len verilere tahammülsüzlük başlıyor. En kolay davranış tepkileri
de yok sayma, aptallıkla suçlama, alay etme arasında gidip geliyor. -
3.
+2Bu zihinsel doluluk ve meşguliyet hali dünyanın giriftliğiyle başa
çıkabilmemizi, onunla uyum içinde yaşayabilmemizi gittikçe daha
imkansız hale getiriyor. Bugün, her zamankinden daha savunma-
sız durumdayız: internet ve dijital çağ denen bu zaman dilimi, zih-
nimizi her an gerekli gereksiz (çoğu zaman hakikaten gereksiz)
bir veri bombardımanına tutuyor. Etrafımızdaki verilerin çokluğu
bizde "bilgili olma" yanılsamasını geçici bir süre de olsa başarıyla
yaratıp, her birimizi biraz daha ukalalaştırırken zihnimizin yor-
gunluğunu gözümüzden başarıyla gizliyor. Bu karmaşa, sadece
meslek olarak bilgiyle uğraşan insanları ezmiyor, bugünün şehirli
insanı, artık kaçınılmaz bir şekilde bu yaylım ateşinin içinde ya
şamak durumunda. -
4.
+2insanoğlunun binlerce yıldır çizdiği bu hayat tarzı, bizi az seçenekle
yaşamaya zorluyor. Az seçenek dediysem, onlarca şampuan markası,
yüzlerce bilgisayar seçeneği, o gün giyebileceğiniz (hepsi temelde
aynı olan) onlarca elbiseniz gibi "çakma" seçenekler sayesinde, çe
şitlilik yanılsamalarıyla bezenmiş bir seçeneksizlik bu. Fakat hayatözünde çeşitliliktir. Çeşitlilik, her an yenilik, kendini asla tekrar et-
meme, Allah'ın adetlerinden, sünnetlerinden biridir (büyük bir dik-
katle kendi "parmak izinize" bakmanın şimdi tam sırası!). Çeşitli-
likten rahatsız olduğunuz, farklılığın sizi bunalttığı durumlarda o
"derin basitlik" algısının size ne söylediğine bir kez daha kulak ver-
meye çalışın.
inşallah, vicdanınızdan kulağınıza fısıldanan "Ya Hayy!" sesini siz
de işiteceksiniz ... -
5.
+2Bu da sondu beyler keyfini çıkarın okuyan okumayan herkese teşekkür ederim
-
6.
+1Günümüzün modern dünyasındaki kadar "karmaşıklaştırılmış" bir
hayatı "basit" düzeyde yaşamak zordur. Fakat zihnimizin kontrolü,
tam olarak olmasa da belli oranda elimizdedir. Onu "derin basitlik"
ilkesine ne kadar alıştırırsak o kadar rahat, o kadar anlamlandır-
ması kolay ve o kadar çeşitliliğe açık bir hayat yaşayabiliriz. -
7.
+1Çeşitlilik yoksa, yaşam yoktur
Artık ben, ne kadar marjinal görünürse görünsün, farklı bir şeye
tepki vereceğim zaman, adına "derin basitlik" dediğim bu düşünce
biçimini kullanmaya gayret ediyorum. Zihnimin ve dünyamın sınır-
lılığını, diğer insanlara da giydirme çabasının ne kadar haddini bil-
mez bir davranış olduğunu bir kez daha, bir kez daha fark ediyo-
rum. Tabii bazen ipin ucu kaçıyor, bu düşünceden kopuyorum ama
ipin ucunu tekrar yakaladığımda yaşadığım rahatlama, bana doğru
yolda olduğumun işaretini veren en önemli belirti. -
8.
+1Lütfen bunu düşünebildiğiniz kadar derin bir noktaya kadar tahay-
yül etmeye çalışın. Alp Dağları'nda, Arabistan çöllerinde, kutup da-
iresi yakınlarında, Afrika steplerinde, okyanus adalarında, Mos-
kova'da, New York'ta, Ankara'da, Şangay'da, Avusturalya'nın vahşi
ormanlarında ve dünyanın medeniyet görmemiş nice köşelerinde,
fikren sizinle tıpkıbasım insanlarla dolu bir dünyayı, ağır ağır ha-
yal etmeye çalışın.
Tahayyülünüz kemale erdiğinde kendinize sorun: Böyle bir dünya
var olabilir mi? Bir şey üretebilir mi? Medeniyetler kurabilir mi?
Daha da önemlisi, hayatta kalabilir mi? -
9.
+1Basit bir düşünce deneyi
Şimdi minik bir düşünce deneyi yapalım. Biraz zordur ama yoğun-
laşabilirseniz, ödülünün büyük olacağını düşünüyorum.
Önce deneyi okuduktan sonra, gözlerinizi kapatıp olabildiğince ra-
hatlayıp öyle yapmaya çalışın. Dünyadaki bütün insanları düşünün,
7 küsür milyar insanın hepsini. Farklı diller, dinler, ırklar, adetler, gi-
yim kuşamlar, yaşam alanları, ahlak değerleri... Biraz bu gerçek dün-
yada gezindikten sonra, deneyimizin zor kısmına geçeceğiz: Şimdi
dünyada yaşayan bütün insanların, "tek bir istisnası bile olmadan",
sizinle aynı inanca, değerler ve fikir sistemine sahip olduğunu düş
lemeye çalışın. Herkes aynı şeye inansın, aynı şekilde düşünsün,
aynı şekilde tepki versin, farklı dil ve ırklarına rağmen, yaşam tar-
zınız hep aynı olsun. -
10.
+1Fikir ve inanç dünyamız, bu yanılsamayı en ağır olarak yaşadığı
mız alandır. Bildiğimiz her şeyi iyi bildiğimizi, yaşadığımız her şeyitam ve kurallarına uygun olarak yaşadığımızı düşünürüz. Fikirleri-
mizi söze dökmek gerektiğinde ("toplum önünde tutarlı olabilmek"
adına bazı ekgibliklerimizi itiraf etsek de) "düşünce" planında pek
bir sorunumuz yoktur. Zira orada kendimizden "emin" olmazsak ya
şayamayız. Ama gerçekten tutarlı olup olmadığımızı nasıl bileceğiz? -
11.
+1Özet: Basit olun birde imamhatipler kapatılsın.
-
12.
+1Arkadaşlar şuku vermeyi de unutmayın çok bişey isstemiyorum devam ediyorum zaten
-
13.
+1Zihniniz size yalan söyler
Sizi bir konuda özel olarak uyarmak için bu bölümü yazıyorum. Bu
uzunca girizgahı da o yüzden yaptım. Zihnimiz; algı ve deneyimle-
rimizi boş bir sürücüye kaydeden bir kayıt cihazı değil, bu dünyada
kolayca yaşayabilmemiz için bizi "iyi niyetlerle" kandıran bir "ha-
yatta kalma" donanımıdır. Yani etrafımızdaki dünyayı, kendimizi
merkeze alarak, içinde en kolay yaşayabileceğimiz tarzda bizim için
adeta yeniden şekillendirir ve genellikle bu resmin, bütün ve hakiki
gerçeklikle hiçbir ilgisi yoktur. -
14.
+1Öte yandan, zihnimizin bize oynadığı oyunların belki de en büyüğü,
bütün düşüncelerimizin "tutarlı" olduğu yanılgısını taammüden oluş
turmasıdır. Bunu "oyun" olsun diye yapmaz. Bu tutarlılık ve iyim-
serlik hissi, yaşamamız için bize güç veren temel iç kandırmacaları
mızdan en önde gelenidir. Mesela sigara içenlerin, sigaraya bağımlı
rahatsızlıklara yakalanmayacaklarına güvenmeleri böyle bir alt ya-
pıdan gelir: Öbürleri hasta olmaya daha yatkındır ama kendimiz de
ğil, bizde illa ki özel bir şeyler vardır. -
15.
0rezervasyon
-
16.
0Rezerve
-
17.
0Rezervetullah
-
18.
0Rez çok uzun usta okurum bi ara sukunu verdim ama
-
19.
0Rezerved
-
20.
0Uzun yazi rez
başlık yok! burası bom boş!