-
1.
+1Şehitler Abidesi nden başladık o güzel şehri gezmeye truva atı vs. Heryere gittik ve yorulmuştuk. Otele gideceğimiz söylendi ve herkes derin bir oh çekti. Sabahtan serin olan hava öğlene doğru sıcak olmuştu biraz. Ama gezerken o yerlere gittiğimde hiç yorulmamıştım. Çok güzel bir şehirdi tekrar olsa tekrar giderdim. Neyse yavaştan otobüse bindik otele gitmek için gittik ve ardından herkes odasına çekildi. Deniz ile ilk defa aynı evde kalıyorduk. Karı Koca gibiydik yani biraz dinlendikten sonra dışarı çıktık üstümüzü değiştirip. Saat akşam üstüne gelmişti ve yemek vaktiydi. Yemeğimizi yedikten sonra istirahate çekildik. Sınıftan arkadaşlarla sohbet muhabbet derken saat 12 ye yaklaşmıştı herkes yorgun olduğu için odasına gitti. Fakat biz odaya gitmek gerinde plaja gitmeyi tercih ettik yanımıza bir battaniye alıp. Hava serinlemişti çünkü hasta olmak istemezdik. Şezlonga oturduk birbimize sarılıp izlemeye başladık o güzel gökyüzünü ve yıldızların denizin üstünde dans edişlerini. Yerden birer tane taş alıp verdik birbirimize odamızın en güzel yerine koyacaktık. 1 2 saat oturduktan sonra odaya geçtik. Ardından uyumamız gerektiği için yattık yanımda soluk alıp veriyordu ve gözleri gözlerimdeydi. Ama aklımdan en ufak birşey geçmedi sarılıp uyuduk ertesi gün yine yorucu bir gün olacaktı.
-
2.
+1eline sağlık kardeş
-
3.
+1Etrafımızdaki kimse bizim gibi olamıyordu. Çünkü biz farklıydık. Yani en azından bana göre öyleydi. Herkes bizi parmakla gösterir hale gelimişti(bakın aleyna tilki geçiyor). Biz Deniz ile sevgimizi birgün olsun azaltıp da arttırmadık hep aynı kaldı ve hep aynı devam etti onuda zaten ileride anlıyacaksınız. Öyle saçma sapan sebeplerden de kavga etmiyorduk zaten. Kız mevzusu, erkek mevzusu yüzünden felan hiç kavga etmemiştik ki zaten ikimizin de gözü birbirimizden başkasını görmez olmuştu. Soğuk kış aylarından çıkıp havaların ısınmaya başladığı dönemlerde Deniz bigiblete binmeyi teklif etmişti. Kabul ettim çünkü çok eğlenceli olacaktı. Sırt çantalarımıza termosta çaylarımızı ve yanımıza bir kaç parça yiyecek ve kilim aldıktan sonra şehri geze geze piknik alanına gittik. Hamaktan salıncağımız yoktu belki ama bir ağacın gölgesinde oturup gökyüzünü seyretmek bana daha iyi gelmişti.
-
4.
+1Evlerine vardığımda sıcak bir karşılama oldu. Annesi Figen teyze sanki kendi evladıymışım gibi davrandı. Salonda çay eşliğinde sohbet ediyorduk. Sanki birbirimizi yıllarca tanıyormuşcasına. O sormadan ben anlattım önce kendimi, nereliyim, babam annem ne iş yapar felan işte. Sonra olay zaten Deniz ile tanışmamıza geldi. Utanmadım çünkü utanacak birşey yaptığımızı düşünmüyordum. Hedeflerimizden bahsettim Figen teyzeye zaten kızının çabasını görmüştü ve oda onaylamıştı. Şehrin iyi liselerinden bir tanesine gitmeyi hedefliyorduk. Başaracaktık ta çünkü fazlasıyla hakediyor ve fazlasıyla ders çalışıyorduk. Akşam evlerinde yemeğe kalmam için davet ettiler ama ben daha sonra diyerek erteledim. Annesiyle tanışmam neyse ama babası için sanki biraz daha erkendi. Çünkü işler tıkırında giderken böyle birşey hiçte hoş olmazdı, hem Deniz,hem de benim için. Fazla ısrarcı olmadılar beni kırmamak için. Teşekkür edip izin istedim, saat ilerlemiş ve eve gitmem gerekiyordu. Fazla arası yoktu evlerin ama aile geleneğinden midir yoksa alışkanlıktan mıdır akşam yemeğini ailecek hep beraber yerdik ve ailemizde bu altın kuraldı. Yine hoş bir şekilde uğurladı beni Figen teyze, kapıda elini öptükten sonra sarıldı bana annem gibiydi... Fazla oyalanmadan eve geçtim bende olanları yemek esnasında evdekilere bahsettim. Dediğim gibi mutlu olduğumu annemde fark etmişti. Çünkü herşeye gerçekten çok fazla iyimser tepki veriyordum ve neşeliydim.
-
5.
+1Derken günler yine aynı hızında geçiyordu Nisan ayındaydık çok iyi hatırlıyorum. Yeni yeni havalar ısınıyordu. Deniz'in de doğum günü yaklaşmıştı. Aklımda belirli bir fikir vardı. Pasta yapıcaktım tabi annemden yardım alarak fakat el emeğiydi işte. Ilk pastamı da Deniz'e yapmıştım. Yine bir ilkti, son olsun istedim. Genelde havalar iyiyken gittiğimiz piknik alanına zütürecektim. Hatta beraber bigibletle gitmeyi teklif edicektim. Ondan önce ona hoş olabilecek onun gibi olan melekli bir kolye aldım. Boynuna taktığında ona bence çok yakışacaktı. Gün geldi çattı, günlerden 7 nisan, sevdiğimin doğum günü. Sabah erkenden kalkıp duşumu Aldım saçlarımı yaptım felan ve ardından annem ile pastayı yaptık. Öyle ahım şahım güxelliği yoktu ama kesinlille Deniz bunu beğenecekti. Öğle saatlerinde aradım Deniz'i hazırlanmış oda beni bekliyormuş. Çantayı hazırladım bende o sırada çanta da pasta ya bişey olurmuydu bilmiyorum ama sağlam bir şekilde yerleştirdim. Ardından Deniz'i almak üzere yola koyuldum.
-
6.
+1Günlerimiz aynı heyecan, sevgi ve mutlulukta devam ediyordu. Gün geldi çattı sbs vakti geldi. Ikimizde çok çalışmıştık. Fazla stres etmeden gece onunla da konuşup içimi rahatlattıktan sonra sabah uyanıp sınava gittim. Sorular pek fazla zorlamadı ve iyi bir not alacağımı biliyordum. Deniz'de öyleydi. Artık sonuçlar açıklandıktan sonra bizim için karar anı olacaktı ve tercih yapacaktık. Üzerimizden büyük bir yük kalkmıştı ki zaten biz üstümüze düşen görevi en iyi şekilde yerine getirmiştik. Okul som sınıf öğrenciler için bir Çanakkale gezisi düzenlemişti. Iç Anadolunun yine büyük ama biraz boğucu olan bu şehirden biraz ayrılmak bize iyi gelecekti. Ikimizde ailelerimizle konuştuk ve onayı aldık. Geziye bizde katılacaktık. 1 gece 2 gün olan bu gezi bize çok iyi gelicekti zaten çok stresli bir dönemden geçmiştik. Derken gezi vaktini beklemeye başladık. Öyle ki ikimizde heyecanlıydık. Farklı bir şehir üstüne üstük bu kadar tarihi bir yer gezip görebileceğimiz çok şey vardı. Yine günler günleri kovaladı heyecanla beklediğimiz gün geldi. Bavullarımızı hazırladık. Ailelerimiz yolda yeriz diye yanımıza bir kaç birşeyler hazırlamıştı. Onlarıda aldık yanımıza. Otobüste herkesin yeri belliydi ve geziyi düzenleyen hocamızdan rica edip bizi yan yana yerleştirmesini istedik. Oda sağolsun bizi kırmadı. Önceden de dediğim gibi zaten hocalar tarafından da seviliyorduk.
-
7.
+1Çanakkale beyler belki gitmeyen varsa efsaneler efsanesi bir şehirdir. Tam anlamıyla bir tarih, elinizi attığınız an toprağa, yüreğinizde birşey titriyor. Ben buradayım diyor şehitler. Sonra beyler çıkıcaz yola otobüs okulun önünden kalkacak. Gidiş çok güzel olacaktı gece yolculuğuydu. Gece yolculuk yapmaya bayılıyordum. Hele turizm acentelerinin verdiği neskafenin ve o neskafe kokusunun otobüse yayılması beni benden alıyordu. Ailelerimizle vedalaştıktsn sonra bindik otobüse zaman geldi otobüsün motoru çalıştığı an bir heyecan kaplamıştı içimi. Birbirimizle baktık Deniz'le ikimizinde gözlerinin içi gülüyordu. Düşünün çok merak ettiğiniz bir şehir, yanınızda sevdiğiniz. Başka ne isteyebilirdim ki... Kulaklığını çıkarttı cebinden sonra Deniz,sol taraftan ağaçlar hızlı hızlı geçerken, Sevdiğimin soluğu omuzumdayken bu ana bu şarkı eşlik ediyordu;
" https://youtu.be/Ksk42WyRO0w" ;
şarkının ritmine kendimi bırakmışken Deniz'in uyduğunu fark ettim. Ilk defa yanımda uyuyordu. Çok farklı bir histi ve uyuyor diye kolumu bile kıpırdatamadım. Kolum ne kadar acısa da Deniz'i izlerken veren o huzur acıyı bastırıyordu. 6 saat felan yol sürüyordu 4 saat kadar uyumuştu Deniz. Gece 2 gibi yola çıkmıştık ve 8 gibi orada olacaktık tahminen. Deniz uyandığında şaşkın şaşkın bana bakıyordu gülmeden edemedim. Oda tutamadı zaren kendini gülümsedik birbirimize. Günaydın dedim sessizce otobüsteki çoğu kişi uyuyordu zaten. Rahatsız etmemeliydik. Günaydın dedi göğsüm ile birleştirdi kafasını. Saçlarının kokusu içimdeki duyguları dans ettirdi resmen. Elimi saçlarına attım. Yumuşacıktı ve ben ilk kez Deniz'in saçlarıyla oynamıştım. Çok eğlenceliydi. Güneş hafiften doğma ya başlıyordu. Kıyı şehrine geldiğimiz için ağaçların arkasını kocaman mavilikler kaplamıştı. Mest olmuştum. Sonra tekrardan müzik dinleyip güneşin doğuşunu izledik. 1 saat kadar bi yolumuz kalmıştı. Deniz'in omzunda uyuya kalmışım. Uyandırdı aniden toparlandım. Ardında direk olarak geziye geçiceğimizi ve sonradan otele gidiceğimizi söylediler. Otel Assos taydı ve otel plaja 0 dı. Bu çok güzel bir haberdi. Hafif serin bir hava vardı Çanakkale de inince anladık... -
8.
+1Derin bir uykudan sonra sabah uyandık çok geç olmadan herkes uyanmıştı ve erken kalkanlar yavaştan kahvaltı yapmaya gidiyordu. Onlara eşlik ettik bizde güzel bir kahvaltıdan sonra 1 2 saat serbest bıraktılar ve bizde arkadaşlarla sahilde yürümeyi tercih ettik. Ne yalan söyleyeyim deniz havası bir başka geliyordu insana. Iç ime çektiğim her nefes ciğerlerime işliyordu. Ardından otele döndük eşyalarımızı toplayıp otobüse yerleştirdik. Gidilecek bir kaç yer daha vardı oralara uğrayıp artık memlekete dönecektik. Özlemiştim yaşadığım şehride nen olursa olsun doğup büyüdüğüm yerdi. Artık gezi bitmişti ve eve doğru yola koydulduk. Muhteşem bir andı fakat giderken bir huzursuzluk kapladı içimi. Havadan sandım bulutlar kapkaraydı ve hafif yağmur yağıyordu. Başıma geleceklerden Habersiz dim oysa keşke o zaman keşke geri dönebilsem dediğim o ana dönemedim hiç bir zaman.
-
9.
+1Hafif yağmur yolları kayganlaştırmıştı. Otobüs kontrolden çıktı ve en son gördüğüm ise Sirenlerin ışıklarıydı. Etrafta koşuşturan insanlar felan vardı. Sahi noluyo du. Korkuyordum hemde fazlasıyla. Boynum dehşet derecede ağrıyor hareket ettiremiyordum. Sadece Boynum değil tüm vucüdum öyleydi. Hocamız geldi ardından yüzü gözü çizilmiş burnu kanıyordu ve dudağı patlamıştı bağrıyordu sanki ama anlamıyordum dudaklarını okuduğumda dayan diyordu. Büyük bir facia yaşamıştık. Otobüs kontrolden çıkmış refujlara çarparak ağaçlık alanda durmuştu çoğu kişi etrafa savrulmuştu ve onlardan biriside bendim. En son hatırladığım sedyeyle ambulansa koydular. Gözlerimi açtığımda annemler odanın dışında ağlıyordu ve makine sesleri rahatsız ediyordu. Biraz kendime gelebildikten sonra doktor geldi içeri herşeyi anlattı ve sonradan onu sorduğum da annemle göz göze geldim. Keşke gelmeseydim. Çığlıklar içinde üstümdeki şeyleri çıkarttım ayağa kalkmaya çalışıyordum ama başaramıyordum her yanım acıyordu fakat o an hisetmiyordum. Acı içinde kıvranırken bayıldım. Ardından kendime gelememişim sürekli adını sayıklamışım. Ardından yaralarım iyileştiğinde beni bir ruh sağlığı için hastaneye sevk ettiler yaklaşık olarak 1 2 sene olayın şokundan çıkamamışım. Ardından zaten Deniz sürekli rüyalarımda ziyaret ediyordu ve tedaviden yaklaşık olarak 3 4 sene ise aynı rüyadan kabuslarla uyandım. Elinde ne kaldı derseniz sürekli ziyaret ettiğim bir mezar taşı birde Deniz'den bana kalanlar oldu...
-
10.
+1motor panpam için attım. esenlikler
-
11.
+1jdjxjzmzkz
-
12.
+1bu behzat ç'nin vosvosu değil mi la?
-
13.
+1Evlerine doğru yaklaştığımda kapıda beni bekliyordu sevdiğim. Yanına geldiğimde bigibletten inip sıkıca sarıldım. Neden bana daha önce sarılmadın diye sordu çünkü bugün senin doğum günün dedim. Çokta güzel gülümsedi. Öyle şirinlik görmedim. Fazla gecikmeden gidelim haydi dediğinde kendime geldim. Gözlerine dalmışım... Bigibletlere binip tekrardan her zaman ki rotadan gideceğimiz yere vardık. Kilimi serdim ve oturmasını söyledim. Çünkü bugün onun doğum günüydü ve herşeyi ben hazırlamak istedim. Oda bu seferlik sorun değil ama bir dahaki sefere bende yardım edicem dedi. Yüzüne bakıp gülümseyebildim sadece. Herşeyi hazırladım ve en son süprizim olan pastayı çıkarttım çantadan sırtım ona dönük olduğu için ne yaptığımı anlamıyor du bir nevi işime geldi benimde. Cebimden çakmağı çıkartıp ateşledim mumları. Elimde pastayla küçük bir mutlu yıllar melodisi mırıldandım. Gözleri doldu, sana yaptım hadi bir dilek tut üfle dedim. Duraksadı bir an gözlerini kapatıp. Ardından tüm gücüyle üfledi mumlara. Ardından pastayı koyup hediyesini çıkarttım cebimden elimde onu görünce kocaman sarıldı. Sağ elini yanağımın her yerinde gezdirirken daha çok anladım onu nasıl sevdiğimi. Ardından takmam için saçlarını toplayıp bana döndü. Biraz zor da olsa takmıştım. Bana döndüğünde ise sanki kolye onun için yapılmış dedim içimden. Çünkü bir kolye insana ancak bu kadar yakışabilirdi. Teşekkür edip küçük bir buse kondurdu yanağıma. Sarıldım bende kocaman. O günde öyle geçti. Onu evine bırakırken babası gelmiş olabilir edasıyla bir alt sokakta vedalaştık. Kocaman sarıldı. Göğüs kafesimdeki kemikler yer değiştirdi sanki ama çokta hoşuma gitmişti. Ardından bana dönerek " Bana her zaman sanki doğum günümmüş gibi sarıl" dedi. Bişey diyemedim.
-
14.
0Derken 1-2 gün böyle geçti. Deniz hala okula gelmiyordu ve merak etmeye başlamıştım. Bir şekilde öğrenmeliydim. Artık tüm inadımı kırıp mesaj mı atmalıydım yoksa yüz yüze mi konuşmalıydım bilmiyordum. Haftanın son günü cuma okuldan sonra direk eve gittim. Ders felan çalışmadan bilgisayarın başına oturmuştum. Haftasonları bilgisayar ile oynamak serbestti ve geceden cips kola tarzı abur cubur alarak ya film izlerdim ya da oyun oynardım. Bugün bir farklılık yapıp bir anlık gelen gazla Deniz'e yazmak istedim. Ama anonim profilimle. Ardından sohbetten Deniz'i bulduktan sonra "Merhaba" dedim ve beklemeye başladım. Normalde hiç yapmam fakat stresten tırnak etlerimi kemirdiğimi fark ettim. Acıyordu. Daha da ısırmamak için gidip bantladım. Geldiğimde aynı şekilde mesaj atmıştı ve ardından ekleyerek "Tanıyamadım ?" gibi bir soru sormuştu.
-
15.
0Sınıftaki herkes Deniz ile beraber bu kadar yakın olmama şaşırır olmuştu ki zaten kimsenin benden öyle bir beklentisi de yoktu. inek bir öğrenci değildim fakat tam serseri de değildim. Beni tanıyanlar ise az çok eğlenceli olduğumu bilirlerdi. Öyleydimde fakat sbs yi biraz fazla gözümde büyütüyordum hepsi bu. günler günleri kovalıyordu beyler. Ben Deniz'e daha çok bağlanıyor ve daha çok sevmeye başlıyordum. Oda öyle bazen akşamdan eve birbirimize kek poğaça yapar getirir öğlenleri yerdik. Tatları pek iyi olmazdı ama onlarda zamanla güzellleşmeye başladı tabi. ilişkimiz gibi...
-
16.
0Facebook tarzı sosyal hesaplarda gerçek hesabım yoktu. Olsa bile profil fotoğrafı koymazdım çünkü kendimce özgüvenim yoktu. Ve yabancı ve farklı bir isim olduğu için Deniz'in beni tanımayacağını düşündüm ve okulda ona pek fazla yanaşmadan sadece sosyal hesaplardan muhabbeti kurup daha sonra benim olduğumu açıklayacaktım. Bence çok mantıklı bir fikirdi. Hemen Deniz'i arattım. 1 kaç denemeden sonra buldum. Ekledim hemen ve anında onayladı. Böyle birşey beklemiyordum ve açıkcası şok oldum. Elim ayağım buz kesti aniden ve ne yapacağımı şaşırdım.
-
17.
0Deniz bambaşka birisi olmuştu benim için. Öyle bir zamanda çıkıp geldi ki hiçbir şeyim yok iken herşeyim oluvermişti. Yeri geldi en yakın arkadaşım oldu, yeri geldi annem oldu, yeri geldi dost oldu bana. Deniz için sadece sevdiğim kız diyemem yani. Bende aynı şekilde onun için öyleydim ve gerçekten birbirimize sahip çıkmasını biliyorduk. Birbirimizle kavga etmiyorduk sorun neyse görüşüp halloluyordu. Çözemeyeceğimiz sorun yoktu anlayacağınız. Denizler derin olurya beyler sanki ben bir dalgıç olmuşum da tüpsüz derinlere dalış yapmışım gibiydi. Elleriyle yüzümü kavrar öylece bakardı bana. En sevdiğim huyu buydu. Ve ben Deniz ile cinsellik düşünmemiştim hiç. Düşünmezdim ki zaten öyle birşey olmadı da. Deniz'e ilk hediyemi almıştım, ilk fotoğrafım onunla olmuştu. ilk kez onunla ağlayıp onunla gülmüştüm.
-
18.
0Bir hışımla adımlarım serileşirken bi an önce eve gidip yemeğimi yedikten sonra dersime çalışıp bu konu üzerine yoğunlaşmak istiyordum. Eve vardım üstümü değiştirdikten sonra yemeğimi yiyip direk derse geçtim fakat aklıma hiç bir şey girmiyor ve bazı sorular gerçekten de kafamı yormaya başlıyordu. Bu sorulara yanıt vermeden öncede ders çalışacak durumda olmadığımı anladım. Evde gizli saklı annemler uyuduktan sonra sigara içebiliyordum. onlar uyuyasaya kadar ders çalışıyormuş gibi yaptım ve istediğim nihayet olmuştu. Evdeki tüm ışıklar söndüğünde sigaramı yakıp balkona çıktım. Ve artık kendimle yüzleşme zamanımdı. Harbiden kim di bu Deniz ve neden sürekli peşimde dolanıyordu. Yarın sabah ona günaydın demeden önce soracağım ilk soru bu olacaktı. Bir anda aklıma sosyal hesaplarının olup olmayacağı geldi. Hemen hızlı hızlı sigaramı içip bilgisayarın başına geçtim ve ders kitabımın birisini önüme koyarak eğer aileden birisi uyanırda odaya gelirse diye ders çalışıyormuş gibi yapacaktım. Sonuçta tedbir önemliydi.
-
19.
0Okuldan salına salına çıktım acelem yoktu. Vaktin benim için pek bir önemi yoktu. Sadece akşamları 1-2 saat ders çalışır geriye kalan zaman dada eğlenebileceğim şeyleri yapmayı tercih ederdim. Neyse işte salına salına çıktım okuldan eve doğru gidiyorum derken hop yanımda Deniz... Şaka tabi bu sefer yoktu tek başımaydım. Aslında yalnız olmayı seviyordum. Yani yalnızlık açısından pek fazla da sıkıntım olmamıştı. Çantamdan 1 dal sigara daha çıkarttım yaktım onu da mahalleye girmeden içmeye başladım. Laf söz oluyordu sonra birde böyle birşey ile uğraşmak istemezdim. Çevremde bana yakın olan birisi olmadığından akıl danışacak kimsemde yoktu. Eğer aileme bu konuyu açsam sınavın daha da önemli olacağını vurgulayıp beni tereddütte bırakabilirlerdi ve bende bu soruyu kendi kendime çözmeye karar verdim. Bilmiyorum belki doğru belki yanlış ama yarın gidip Deniz ile tanışacaktım. Ki zaten onu tanımayıda istiyordum.
-
20.
0La bebe saçma salak hikayeler anlatma burda gibtir git
başlık yok! burası bom boş!