-
1.
+2Bir insan nasıl bu kadar salak olabilir? Gerizekalı falan olduğumu da düşünüyorsanız öyle biri de değildim. Her zaman bulunduğum sınıfın birincisi oldum. Okuldaki sayılı zeki insanlardandım ama bende anormal bir durum vardı, neydi bu anormal durum?
Bunu dediğimde çoğu kişinin aklına ünlü bilim adamı Albert Einstein gelmiştir eminim. Hani şu okuldan aptal olduğu düşünülerek atılan Einstein. Annesinin salak zannettiği Einstein. Herkes Einstein'in hikayesinde bir konuyu atlar. O zamanlar Einstein gerizekalı değildi. O da benim gibi derslerinde çok başarılı bir öğrenciydi. -
2.
+2Bir insan neden delirir? Var olan akli yetin neden bir anda yok oluverir? Yoksa bir anda yok olmaz mı? Bu uzun soluklu hikayede sizlere delirmeden önce nasıl biri olduğumu, delirmeye başladığım anları ve delirdikten sonrasında yaşananları anlatacağım, hazırsanız başlıyorum.
-
3.
-2Anlatma aq
-
4.
+217 yaşımda hobbit denilebilecek, kemiklerim sayılacak kadar zayıf kısacası hiçbir gibime benzemeyen herifin tekiydim.
Yaşıtlarım kendi öz bakımları hatta sırf aptal saçları için saatlerini harcarlarken bunların hiçbiri benim umrumda değildi. Saçımı tabiki taradığım zamanlar oldu ama bakım meraklısı herifin teki değildim.
Birçok kez vücut ölçülerim ve tipim yüzünden alay konusu oldum. Belli bir yaşa kadar bunların hepsi bana bir şaka gibi geldi. Arkadaşlarla eğleniyordum işte! Sonra ilerleyen yıllarda şunu farkettim, asıl onlar benimle eğleniyormuş! -
5.
+2Ne demek istiyorsun muallak? Kendini Einstein ile mi kıyaslıyorsun diyenler olabilir. Kıyaslamıyorum, sadece kendi yaşadığım durumu onunkiyle benzetiyorum, belki de bununla avutuyorum kendimi, bilemiyorum...
Bazenleri annem ve babamın yüzüne bakıyorum, inceliyorum tüm detaylarıyla mimiklerini. Acaba benim gibi bir evlatları olduğundan dolayı pişmanlar mıdır? Eğer öyleyse şu zamana kadar gerçekten çok iyi rol yaptılar. Çünkü ben bunu hiçbir zaman anlamadım. -
6.
+1Beyler okuyan varsa devam edeceğim
-
7.
+1Aslında neden böyle olduğunu ailesinin durumundan anlamıştım. Ailesi evli olduğu zamanlarda sürekli kavga ederlermiş, kendi kavgalarından hiçbir zaman kızlarına vakit ayırmazlarmış. Abisini her zaman Nilay'dan daha fazla el üstünde tutmuşlar. Böyle sarsıntılı bir ailede nasıl bu kadar normal kalabilmiş anlam veremiyordum. Hoş, bende bu kadar sarsıntısız, ideal bir ailede nasıl bu kadar anormal olabiliyorum o da başka bir konu...
Nilay'la takılmaya başladıktan sonra şunu farketmeye başlamıştım. Lise hayatım boyunca geçen bu 3 senede sınav vakitleri hariç hiç kimse beni gibine takmazken, aslında onlar için yok hükmündeyken şimdi herkesin dikkati onunla benim üzerimdeydi. Nilay'da benim gibi bunu farketmişti. -
8.
+1+Selam ben Nilay.
-Ben de Tolga.
+Memnun oldum Tolga.
O bu sözü söyledikten sonra kısa bir süre sessizlik oldu. O sessizce geçen zaman aralığında benim nasıl bir tip olduğumu hemen hemen anlamıştı.
+Eee konuşmayacak mısın?
-Ben mi?
+Kime diyorum şapşal.
Benim yine cevap vermemem üzere konuşmaya devam etti.
+Ben bu okulda yeniyim. Bu sene geldim, ailevi durumlar yüzünden. O yüzden bu ortama, bu okula alışmam için birine ihtiyacım var bana yardımcı olur musun? -
9.
+1Bunu dedikten sonra şaşkın ve korkmuş bir ifadeyle kızın yüzüne baktım. Kız benden cevap bekliyordu ve ben ne cevap vereceğimi dahi bilmiyordum. Hafif titrek bir sesle
-Şey yardımcı olabilirim.
+Anlamadım, tekrar eder misin?
-Yardımcı olabilirim.
+Çok teşekkür ederim, Tolga...
Hayatım boyunca annemden başka hiçbir kız bana bu kadar yakın olmamıştı. Bu kız şuan da yeni olduğu için beni tam olarak tanımıyordu, o yüzden bir süre sonra benden sıkılacağını biliyordum. Bir zaman sonra kendimle tekrar baş başa kalacaktım...
Okulun ilk birkaç günü hep onu dinlemekle geçti. Onun anlattığı hikayeleri dinliyor, kısa kısa cevaplarla yanıtlıyordum ve çok gariptir ki bu onu rahatsız etmiyordu. Nilay kendisini dinleyen birine hasret kalmış gibiydi. -
-
1.
0Lan iyi cix içermeyen bi hikaye buldum diyodum bu da bozdu
-
1.
-
10.
+1Her neyse sizi daha fazla sıkmadan hikayeme geçmek istiyorum. 11. Sınıfa ayak basmıştım, sayısal sınıfını seçmiş ve ilk gün her zamanki ıssız yerime, duvar kenarı en son sıra köşeye oturmuştum. Bizim sınıftan birkaç tip vardı. Herkes sıralarına yerleştiğinde bir sıra boştu, benim yanım...
ilk gün benim için her daim sıkıcı olmuştur. Ben yanımda derin düşüncelere dalmış bir şekilde kafamı sıraya yaslamışken sınıfın kapısı açılmış ve ben yine bir öğretmenin girdiğini varsaydığımdan durumu giblememiştim. Önümdeki öğrenci de hayli hayli bir şekilde benim önümü kapattığı için de kalkma ihtiyacı duymamıştım. işte tam o arada kolumda pürüzsüz, narin bir el hissettim. Hocanın beni uyandırmak için dokunduğunu varsayarak kafa kaldırdığımda bana dokunanın hoca değil sınıfa hatta okula yeni gelen bir kız olduğunu anlamıştım. -
11.
+1Yaz yiğidim sen de yaz.
-
12.
0Entry girerdim
-
13.
0Yaz len okuycam. Bi ricam var:Cix olcaksa bile ölçülü bir şekilde yaz.
başlık yok! burası bom boş!