gitdim hastane kapısından hemen telaşlı bir şekilde danışmaya vardım. büşra pektaş adında bi hasta gelmiş buraya odası varsa oda numarası veya durumu nedir yardım et diye aglıyorum. danışma sakin olun beyefendi. acilden giriş yapmış 502 nolu odada midesi yıkanmış kötü bi durum yok sakin olun. ohhh be dedim utanasam danışmaya sarılacam o kadar mutlu oldumki. hemen çıktım odasına baktım odanın önünde annesi babası bir kaç ta akrabaları var hele annesi çok kötü aglıyodu odanın önünde. kızım kim için ne için yaptın bunu kendine. sepep olanın Allah belasını versin diye feryat figen ediyor kadın. ben sepep olmuştum ama sadece sustum o kadını öyle görünce. kendimden nefret ediyordum. odadan doktor çıktı bende bi yan odada bekliyorum hastam varmış gibi. annesi babası hemen doktora durumu nasıl dedi. doktor endişelenecek bişey yok. bildiginiz üzere midesini yıkadık bugün müşade altında kalıcak. yarın taburcu olur dedi. herkes derin bir nefes aldı tabi bende öyle. beklerken vakit ndıbına hiç bişey geçmiyordu. ne zaman uyanıcaktı kim bilir uyansa bile onu nası görecektim. o gün orda akşamı ettim. bi sandalye başında uyuya kalmışım. sabah oldu baktım babamdan 20 cevapsız çagrı ohaa orosbu çoçugu dedim eve gidince zaten gibecek diyip dönüşte yapmadık bide telden küfür yemeye hiç niyetim yoktu. hemen büşranın odasına önüne dogru gittim taburcu oluyordu. şurdan beni görmeden sıyrılıyım dedim ama beni gördü. öyle bi baktiki bana ölümü ensemde hissettim sanki nefret dolu gözlerle bakıyordu ve aglamaya başladı. annesi babası kızım ne oluyo sana neden aglıyorsun dedi. cevap vermeden öyle gözümün önünden geçip gitti aglayarak. arkalarına koyuldum hemen. taksiye binip gittiler. bende arkalarından taksi tuttum o telaşla. dedim öndeki taksiyi takip et abi. yolda ilerliyoz elime cebimi attım paramın olmadıgı farkettim şimdi sıçtın işte devran taksiye ne verecen diye taksiciyle usul usul kesişiyom. nerelisin sen genç dedi kayseri dedim. ooo cimri olursunuz siz şimdi deyip güldü. cimri degilim sadece param yok orosbu çoçugu dedim içimden. hafiften eve geliyoduk şurdan sag yap abi dedim. hani taksiyi takip etmiyozmu yok abi dedim sen sag yap. allahtan selim aradı amk . dedim kardeş gel parka parada getir yanında. param yok dedi. bu çoçugun ne zaman parası olacaktı acaba. tamam sen getir kardeşim adamsın felan dedim adama ayıktırmamak için parkın orda durdurdum. abi dedim arkadaş geliyo şimdi 2 dk ya. tamam koçum dedi. ben iniyim bi sigara yakıyım dedim. arabadan indim velyansın topuk arkama bile bakmadım ama arkamdan bi ses anamla adeta papicilo dansı yapıyodu. beyler koştukça koştum koştumda koştum daha ne kadar koşabilirdim bilmiyordum ve hala koşuyordum.

FiNAL PART
elif bizi terminale bıraktı arabasıyla. bindik otobüse teyzemlerin yanına. bi işe soktu beni eniştem. bi kaç gün kaldıktan sonra ev bulduk. oraya yerleştim. teyzem eniştem çok yardımcı oldu hepsinden Allah razı olsun yardımlarını hiç ekgib etmediler. hemen evlendik bizde vakit kaybetmeden. hem büşrada hamileydi bi oglumuz olacaktı. o kadar mutluydumki hayatım düzene giriyordu hiç akıl almadıgım halde. eskiye dair ne varsa hepsini sildim attım. büşra gerçekten çok iyi kalpli mükemmel bir hatundu. ona gün geçtikçe git gide daha çok aşık oluyordum. işimdede mutluydum. çoçugumuzun dogmasına 1 hafta felan kalmıştı. büşra rahatsızlandı hemen acile zütürdük hemen doguma aldılar. dogumhanenin kapısın da yerimde durmaksızın bi saga bi sola gidiyordum ve doktor çıktı içerden. çok güzel bi bebeginiz oldu eşinizin yanına girebilirsiniz
dünyanın en mutlu adamıydım artık. çoçuga baktıkça içimde bişeyler koptu. benden bi parçaydı o evet. gözlerim doldu ve aglamaya başladım ve aldım kucagıma böyle bi mutluluk olamaz çok başka bi duygu bu ismini kağan koyduk. öyle mutluydukki hep mutlu bir hayatımız oldu sıkıntısız kedersiz yaşadık doya doya bu hayatı büşrayla.

ÇOÇUGUM 8 YAŞINA GELDiGiNDE BANA SORDUGU SORU
K: annemi seviyormusun baba
- karımın gözlerine bakarak.
BEN: Öyle utangaç tebessümle durma karşımda. Ellerini de görebileceğim yere koy. Yanlış anlama bu bir tutuklama değil. Gözlerime mühürlüyorum seni sadece o kadar… Dediğim gibi çok da gülme. Çünkü öpesim geliyor gülüşünden. Ne yumuşaktır kim bilir tenin. Ve ellerin… Ellerinde bin bir renk var biliyorum. Ellerini öpüşüm bundan. Hani bir bebeğin avuç içlerini öper gibi. Kokusunu içine çekerek öpmek gibisi yok. Böyle şeylerin verdiği huzur anlatılamaz. Sımsıkı da sarılamam sana. Kırılırsın, incinirsin. Ve sana her bakışım ürkektir. Sen konuşurken bana bakma, öyle daha rahat incelerim yüzündeki gül bahçesini. Ellerini diyorum ellerini! Görebileceğim bir yere koy. Dokunmak şart değil, görsem yeter. Böyle dediğime de bakma. Sen ne anlatsan aklım ellerini öpmekte olur. Ben böyleyim işte. Aldım mı huzurun tadını aklım fikrim sende olur. Senin ellerinde…

işte ben onu böyle seviyorum

K: vay be baba işallah bende böyle bi aşk yaşarım
B: büyüdünde aşk mı yaşıycan sen bakalım ( gıdıklıyorum bu arada )
K: ahahaha ya baba ya

SON