0
yeni̇li̇k doğuran haklar
kanundan
bazen şahsa bağli olup olamamasina göre (bağimli-bağimsiz)
hem kanundan hem sözleşmeden
sözleşmeden
3. ki̇şi̇leri̇n hukuki̇ alanina yaptiği etki̇lere göre
bazen de inşai haklar kendisine karşı kullanılan kişinin hukuk alanına etki eder. bunlara saf(öz) inşai hak denir. i̇nşai haklarda en çok kullanılan ayrım
-kurucu yenilik doğuran: muhatabın kabul beyanı(sözleşmenin kurulması aşamasında)
-değiştirici yenilik doğuran: muaccel borç durumunda borçlunun mütemerrüt olması
-bozucu yenilik doğuran:irade sakatlığıyla sözleşmenin iptali
yeni̇li̇k doğuran haklarin özelli̇kleri̇
bir defa kullanılmakla sona erer.
hak düşürücü süreye tabidir.
kullanıldıktan sonra dönmek mümkün değildir.
şarta bağlanamaz.
dürüstlük kurallarına uygun kullanılmalıdır.
devredilebilen haklardır.
b)defi(karşı) hakları: defi hakları da düzenleme haklarındandır. borçluya tanınan
savunma hakkıdır. hakkı etkisiz kılar veya sonucu kısmen veya tamamen sınırlandırır. bir başkası tarafından ileri sürülen bir hakkı, belirli oranda etkisiz kılma veya sonuçlarını tamamen ya da kısmen sınırlama, engelleme veya ortadan kaldırma imkanı veren haklardır. örnek: sözleşmeden doğan bir alacak zamanaşımına uğrar. mahiyeti itibariyle tali haklardandır ayrıca, defi dediğimiz için bunlara karşı haklar da denir. borçluya tanınmış olan savunma hakkıdır. defi hakkı, kaçınma hakları içerisinde en önemlisidir. zamanaşımında bk141 sürekli olarak engelleme söz konusuyken, ödemezlik definde bk81 ise geçici durum söz konusudur. defi hakkının söz konusu olabilmesi için, defi hakkı sahibine karşı kullanılabilecek bir hak olmalı. bazı defi hakları kesin, sürekli defilerdir. i̇leri sürülmeleriyle karşı hakkı tamamen engellerler.
-geciktirici defi: hakkın kullanılmasını belirli süre engeller. ödemezlik defi bu gruptadır.
davacı tarafın yazdığı ve tebliğ edilen evrak, dilekçe tebliğinden sonra sadece esasa cevap süresi içinde defi hakkı kullanılır. mahkemeleşme durumu yok ise, edimi ifa etmemekle defi hakkı kullanılır.
i̇ti̇raz
bir hakkın doğumunu, meydana gelmesini veya devdıbını inkar eden bir vakıanın ileri sürülmesi olduğu halde, defi ileri sürülen hakka karşı, bu hakkı engelleyen veya sınırlayan karşı bir hakkın kullanılmasıdır. bir hakkın varlığını veya devdıbını engelleyen, ortadan kaldıran, onu tehlikeye düşüren olayların ileri sürülmesi itirazdır. i̇tiraz karşı tarafın hakkının bulunmadığını kanıtlayan bir olaydır. i̇tirazlar, hakkın doğumuna da engel olabilir örneğin, şekil şartına uygun yapılmayan sözleşmeye itiraz edilmesi halinde.
i̇ti̇raz-defi̇
1)defi hakkın ileri sürülmesidir(dar anlamda defidir çünkü geniş anlamda defi itirazı da kapsar), itiraz olaydır. defi bir hak olduğu için bundan vazgeçilebilir. i̇tiraz ise olay olduğu için borçlu tarafından vazgeçilmesi mümkün değildir.
2)itiraz hakim tarafından re’sen dikkate alınır mesela şekle aykırı bir sözleşme yapılmışsa, defi sadece borçlu tarafından ileri sürülebilir.
3)defi hak sahibi tarafından ileri sürülebilirken, itiraz menfaati olan herkes tarafından ileri sürülebilir.
4) i̇tiraz hakkın doğmadığını veya sona erdiğini ifade eder ancak defi ise hakkı sona erdirmez, sadece kullanılmasını, ileri sürülmesini geçici veya sürekli olarak engeller.
alacak hakki-talep hakki
talep hakkı: bir kimsenin, bir hak sahibinin, bir kişiden belirli bir davranışta bulunmasını, bir şeyi yapmasını ya da yapmamasını isteme hakkıdır. talep hakkı özü itibariyle, geniş anlamıyla alacak hakkını da kapsar. talep hakkı dar anlamda da kullanılır. bu doğrudan doğruya 3. kişinin davranışına yöneliktir. bunlar özellikle mutlak haklarda karşımıza çıkar. geniş anlamda talep hakkı alacak hakkını kapsar.
alacak hakki ve talep hakki arasindaki̇ farklar
1)talep hakkı 3. kişilere karşı ileri sürülebilecek hakları da kapsar. talep hakkı, alacak hakkından geniştir. alacak nisbidir ancak sözleşmenin nisbiliğinin aşıldığı durumlar istisnadır.
2)doğuş anları bakımından farklı olabilirler. alacağın süreye bağlı olup olmaması durumunda a)süreye bağlı, aynı anda doğmaz. borçlunun edimi alacaklıya borçlandığı an, alacak hakkı doğar. talep hakkı, muacceliyet anında doğar. vadeye bağlanmamışsa borç, aynı anda doğar.
3)kapsam bakımından, talep hakkı alacak hakkından doğan en önemli yetkidir. alacaklı yararınadır. talep hakkı dışında alacak hakkı bir takım yetkileri de barındırır. bu bakımdan alacak hakkı talep hakkından daha kapsamlıdır. örnek: talep edildi, borç ödenmedi. alacak hakkı, icra yolu marifetiyle borçludan tahsil edilir. alacak hakkı bünyesinde tazminatı da barındırır.
alacaklının talep haricinde sahip olduğu yetkiler
1) i̇cra yoluyla takip yetkisi: ilamlı-ilamsız icra
2) tazminat isteme
3) yenilik doğuran haklar:sözleşmeden dönme, seçimlik borç, takas, vb.
4) defi hakları: ödemezlik defi, zamanaşımı defi
5) tasarruf yetkisi: alacak hakkı üzerinde tasarruf edilebilir. devredilebilir, ifa için yeni süre tanınabilir
6) feri haklar: faiz, cezai şart, rehin, hapis hakkı, vb. alacağı garantiye almak için kullanılır.
sorumluluk
edimini ifa etmeyen borçlunun müeyyidesi sorumluluktur. borç, akit dışı bir ilişkiden de, akdi ilişkiden de doğabilir. bir haksız fiil ilişkisinde; haksız fiilden bir borç doğar(tazminat).
akdi sorumlulukta, borca aykırılık vardır
akit dışı sorumlulukta, hukuka aykırılık vardır.
edimini ifa etmeyen borçlunun malvarlığına alacaklının devlet organları vasıtasıyla el koyması sorumluluktur. kişinin kendi imkanlarıyla bir başka kimsenin malvarlığına el koyması istisnadır dolayısıyla, sorumluluk denilince;
1)borçlunun edimin ifası için karşı malvarlığıyla sorumlu olması
2)tazmin yükümlülüğünü yani, sorumluluk tazmin yükümlülüğünü oluşturur ve tazmin yükümlülüğü tazminatı, tazminat da zararın karşılığını oluşturur.
sorumluluğun ayrımı ise;
-i̇le sorumluluk, malvarlığı ile
-den sorumluluk, haksız fiilden sorumluluk
haksız fiilden, malvarlığıyla sorumlu olmak.
sorumluluğa haki̇m i̇lkeler
ferdi sorumluluk ilkesi: borcun ifa edilmemesinden, borçlu sorumludur. sadece borçlu muhataptır.
ayni sorumluluk ilkesi: borçlu, borcunu ifa etmezse onun malvarlığına başvurulur. malvarlığıyla sorumluluk sınırlandırılmış bir malvarlığı sorumluluğu değildir. bütün malvarlığıyla sorumlulukta, sorumluluk kıymet itibariyle ve aynen gerçekleşir. i̇stisnai durumlarda aynen sorumluluk söz konusudur. özellikle paraya çevrilmesi olanaklı olmayan durumlarda böyle bir sorumluluk vardır.
sorumluluk türleri̇
şahıs varlığıyla sorumluluk: günümüzde bu sorumluluk düşünülemez. borcu için kişi çalıştırılamaz, hapsedilemez.
malvarlığıyla sorumluluk:
a) sınırlı malvarlığı sorumluluğu:
aa) konu itibariyle sınırlı malvarlığı sorumluluğu: devletin kanuni mirasçı olması ve sadece mirasın aktif kısmını alması
bb)miktar itibariyle sınırlı malvarlığı sorumluluğu: borçlu bütün malvarlığıyla sorumludur ancak sadece borcu miktarında.
b) sınırsız malvarlığı sorumluluğu: borçlunun bütün malvarlığına el konulması durumudur.
eksi̇k borç
hukuk düzeninin bazı alacaklar bakımından borçlusuna dava ve cebri icra youlyla zorlama hakkı vermediği borçlar ekgib borçlardır. hukuk düzeni, borcun ifasını kişinin iradesine bırakmıştır yani bir nevi ahlaki yükümlülüktür. ekgib borcun müeyyidesi hukuk düzeninde yoktur. talep edilebilir ancak dava edilemez. ekgib borç olmasına rağmen yapılan ödeme, sebepsiz zenginleşme değildir. çünkü borç varlığını korumakta ancak sadece dava ve takip edilememektedir.
1)doğuştan ekgib borç: hakim tarafından resen dikkate alınır. alacaklıya dava hakkı vermez.
a)kumar ve bahis borçları
b)evlenme tellallığından doğan borçlar
c)sözleşmeden doğan borçlar
d)malikin, iyi niyetli zilyede olan borcu, zilyet lehine defa hakkı vardır
e)ahlaki ödevlerden doğan borçlar
2)sonradan ekgib borç:
a) zamanaşımına uğrayan borç
b) konkordato dışında kalan
3)geçici ekgib borç: anne ve babasıyla yaşayan ergin altsoyun emek ve kazancını aileye özgülemesi durumunda bunlardan dolayı uygun bir bedel isteyebilir.
parça borcu-çeşi̇t borcu
tarafların sübjektif telakkilerine dayanan objektif bir nitelendirmeyle, iş hayatındaki telakkilere dayanmadığı için haksız sonuçlar doğurabilen bir ayrımdır.
parça borcu: borcun konusunun taraflarca ferden somut olarak belirtildiği borçlardır. ö/şu yarış atı. yani, edimin konusu bireysel nitelikleriyle ve özellikleriyle sözleşmede belirlenir.
çeşit borcu: borcun konusu belirli bir borca ilişkin, belirli bir çeşite ilişkin belirtilerek bir takım ayır edici özelliklerle(sayı, tartı gibi) tayin edilebilir. 100 ton buğday gibi. yani genel nitelikleriyle belirlenmiş olan edimin konusu çeşit borcu olur.
sınırlı çeşit borcu: eğer borçlu, borcunu münhasıran(özellikle, yalnızca) belirli bir stoktan veya sadece kendi ürettiği mallarla edimini ifa edecekse, sınırlı çeşit borcu vardır. genelde şarap üretiminde önem taşır. belirli bir yılın, belirli ayında alınacak hasat.
seçimlik borç: birden çok edimi içine alan, borçlunun bunlardan birini seçerek yerine getirmekle yükümlü olduğu borç türüdür.
Tümünü Göster