-
26.
+6 -1hastalık dönemim üzerinde fazla durmak istemiyorum, bu dönemi hatırladıkça gerçekten üzülüyorum. şunları söyleyebilirim, 1 hafta boyunca özel odada yattım, gözetim altında oldum. bu sırada geri döndüğümde yapacağım şeylere ilişkin planlarım vardı. en sonunda taburcu olmuştum, fakat her ay kontröllere gidecektim. menenjiti atlatmıştım, her hangi bir hasar bırakıp bırakmadığı konusunda testlerde yapmışlardı (geri zekalı olabilirdim). neyse geçmek istiyorum bunları.
aradan 1 hafta geçmiş ve seri katil işini geciktiğinden hala haber yoktu adamdan. insan bir arardı ama. ne yaptın benim işi diye? aramadı, durumu bildirmek için ben aradım (zaman kazanmak istiyordum) telefon çaldı çaldı çaldı. en sonunda bir kız açtı.
“alo” dedi.
“alo , siz kimsiniz tanıyamadım?” dedim.
“ben h***(no name no cry)’ in kızıyım” dedi. daha önceden konuşmuş olduğum kişinin ismini öğrenmemiştim. no name no cry felsefesiyle ilerliyordum çünkü. konuştuğum herif büyük ihtimal h*** olmalıydı. bunları hızlıca düşündükten sonra kıza döndüm.
“bu telefon h*** ‘ nın telefonu mu ?
“evet de siz kimsiniz?”
“h*** orda mı onunla görüşmek istiyorum?”
“kendisi 4 gün önce vefat etti”
“ne , nasıl yani?”
“trafik kazası geçirdi”…
"kaza mı ama nasıl olur?"
başımdan aşağıya kaynar sular dökülmüştü. sevinmiş miydim üzülmüş müydüm pek anlayamadım.
"arabasıyla giderken bir kamyonun altında kaldı" dedi. fakat bunu söylerken ses tonu hiç de iç açıcı değildi. sm (sosyal mühendislik) konusunda bilgiliydim. yalan söylediği hissene kapıldım.
"başınız sağolsun" deyip kapattım. -
27.
+5alo, merhaba ***(no name no cry) bey."Tümünü Göster
"merhaba" diye temkinli bir şekilde konuştum. yanılmıyorsam yine şu polis kadındı.
"bugün içerisinde *** üniversitesiyle iletişim kurmuşsunuz. toplantınızdan sonra sizinle görüşecektik."
"evet, haklısınız. bir bilgi öğrenmek için aramıştım, ancak gerek kalmadı" diye doğaçlama takıldım.
"peki, h*** olayı hakkında sizinle yüz yüze görüşmek istiyoruz"
"hasssgibkktirrrrrr" diye içimden geçirdim.
"eee şey yalnız ben çok yoğunum bu aralar" diye geveledim.
"bu önemli bir mevzu ve sizinle görüşeceğiz.
"şey peki, tamam. benim oraya gelme ihtimalim yok. sizinle burada görüşmek istiyorum." dedim.
"bizim için bir sakıncası yok. ekibimiz en yakın zamanda sizinle görüşmek için yola çıkacaklar."
bu laflardan sonra bir buluşma ayarladık. *** hotelinde buluşmayı tercih ettim. evimde konuşmak çok sakat iş.
gizlilik önemli diye düşünürken laptopu kucağıma aldım ve tr den haber sitelerine baktım.
şimdi sıçmıştım.
"esrarengiz ölümün arkasındaki sır"
manşet aynen böyleydi. küçük yazı olarak da "iş adamı h*** (no name no cry) ölümü aralanıyor"
zütüm çok pis tutuşmuştu. büyük bir heyecan ve korkuyla habere tıkladım. tam olarak haberi hatırlamasam da genel mevzuyu anlamıştım. h*** trafik kazası sonucu ölmüştü. h*** nın aracı, duvar ile kamyonet arasında ezilmişti. oldukça hızlı gelen gelen kamyonet arkadan çarpmış, ve olay yerinden hızla ayrılmıştı. haberde bahsedilen konu ise bir mafya hesaplaşmasının olduğuydu. bu herifin bana öldürtmek istediği herifte büyük ihtimal mafya liderlerinden birinin çocuğuydu. olayı yavaş yavaş kavramaya başlamıştım. haberin ayrıntılarını incelerken şok oldum.
"polis, ondan şüpheleniyor.
h*** nın son görüşmeleri incelenediğinde ukrayna' da yaşayan birisine ulaşılıyor. polis, olayın bu kişiyle doğrudan alakası olduğunu düşünüyor." tarzı bir yazı vardı.
faka bastığımın farkındaydım. hazırlanmalıydım, hiç bir çelişki bırakmamalıydım polis ile olacak konuşmamda. önümde 2 gün vardı.
lanet olası 2 gün.
neler yapabilirdim ki ? acaba kaçmalı mıydım? hiç arkama bakmadan yeni bir başlangıç mı?
gönderecekleri ekibin oldukça profosyonel olduklarını biliyordum ya da öyle düşünüyordum. soracakları sorularlarla istedikleri bilgileri alacaklardı ya da izin ben buna izin vermeyecektim. -
28.
+5yaptığım şey her iş sonrası yeni bir mail adresi açmaktı. !! önce güvenlik !! güvenliğimi bir nevi bu yöntemle sağlamaya çalışıyordum. fakat hemen yapamazdım. ilanımdan yavaş yavaş mailler gelmeye başladı. her birisinin işlerini sırasıyla yaptık. gün sonunda yaklaşık 1200 bitcoins elde etmiştim ve bunu hesabıma aktardım. bu böyle giderse çok iyi olacaktı. ama devam etmesi zor gözüküyordu…Tümünü Göster
ukrayna’da deep webe girecek çok fazla kişi olduğunu düşünmüyordum. bu yüzden bu kadar kişinin gelmesi bile büyük bir başarıydı. artık daha fazla kişinin geleceğini düşünmüyordum. arkama yaslandım, acıkmıştım evde hiçbir şey yoktu. kemiklerimin ağrısı biraz dinmişti, ama hala ağrıyordu. cüzdanımı yanıma alıp dışarı çıktım. markete doğru ilerlerken yerde bir şey görmüştüm. mide bulandırıcı bir şeydi. yemekti sanırım, bozulmuş olduğundan dolayı dökmüş olabilirdi ama neden dışarı döksünler ki diye düşündüm. biraz daha yakınlaşınca anladım. birisi kusmuştu. kokusu çok kötüydü, kendimi biraz kötü hissettim, hemen yoluma koyuldum. marketten ihtiyacım olan şeyleri aldım, çoğu abur cuburdu ve aldıklarımın çoğunun ne olduğunu bilmiyordum. ilk defa deneyecektim. kasadan geçtikten sonra eve gitmek için yola koyuldum, başka bir yoldan da gidemezdim, daha yeni taşındığım için kaybolabilirdim, en iyisi kusmuğun olduğu yerden hızlıca geçmekti, öyle yaptım. eve gelmiştim. hemen birkaç abur cuburu çıkarıp yedim. tadı oldukça kötüydü, hiç beğenmedim. türkiye’deki abur curburların neredeyse hiç biri yoktu. bu yüzden yeni bir tat keşfetmek için her birinden 1 tane almıştım. yedim ve uyumaya çalıştım, kulaklarım ağrımaya başlamıştı, nedenini bilmiyordum fakat uyumamı engelliyordu. zar zor uyudum. sabah kalktığımda yanağımın arkaları hafiften şişmişti ve iyice ağrıyordu. büyük ihtimal kabakulak geçiriyordum. küçükken geçirmemiştim, bu yüzden şimdi geçirebilecek olmam gerçekten can sıkıcıydı. 1-2 güne geçer olmasını umdum. biraz bir şeyler atıştırdıktan sonra bilgisayarı açtım. mailime baktım , 3 kişi daha hesap isteğindeydi. işlerini hemen hallettim. biraz haber sitelerini okuyayım dedim. pek bir şey yoktu. zaten türkiye’ye kıyasla ukrayna’da hiçbir şey olmuyor demek mümkündü. çok sıkıcı diyebiliriz. bu sırada yanaklarımın arkası iyice şişmişti ve ağrıyordu. evet kabakulak olmuştum…
yanaklarım iyice şişmişti. ağrısı devam ediyordu. günü yatarak geçirmeye çalıştım, zor oldu ama başardım. sabah saat 5 sıraları uyandım. çok bitkin hissediyordum fakat yanaklarımın ağrısı hafiften dinmişti. evde 37 ekran küçük tüplü bir televizyon vardı. ev eşyalı bir evdi sonuçta. açtım televizyonu, hiçbir şey ilgimi çekmemişti. çok sıkıcıydı programlar, diziler. kapattım. yeniden bilgisayarımı açtım. şu hacker dostumla konuştum, site hackliyormuş, deface kasacakmış. “boş iş bunlar” dedim. “öyle ama can sıkıntısı işte” dedi. şu sosyal paylaşım sitesini***(no name no cry) ne yaptığını sordum. index atabileceğini söyledi fakat başka işlerle uğraştığından henüz zaman ayırmamış. tekrar deep webe döndüm. biraz da deep web deki forumları keşfetmeye çalıştım. ilk bulduğum forum bir hack forumuydu. içini kurcaladım, gerçekten enfesti. internette hiçbir yerde bulamayacağım programlar bulunuyordu. muhteşem keyloggerlar , botnetler, trojanlar, wifi-hack ler bulunuyordu fakat öyle kuruca koyduklarını sanmıyordum. sonuçta deep webdeydik. her türlü virüs vardı o programlarda, kendi virüslerini de içine gömmüş olmaları mümkündü. kimseye güvenmeyeceksin deep web de(no confidence no cry). başka forumlara baktım, bir tane 16 yaş erkeklerinin ferrelerinin, resimlerinin paylaşıldığı bir foruma denk geldim. ne tür bir cinsti bunlar. ya çok çeşit bir gaylerdi, ya da kadınlardı ki bunun olma olasılığı daha düşüktü -
29.
+6 -1neyse, beni de yakalayacakları düşüncesinden kurtulmuştum. bütün bu olanları değerlendiriyorum. film olsaydı, imdb de 7,5 puanı rahatlıkla alırdı. "böyle şeyler ancak filmlerde olur" diyebileceğimiz şeyler yaşadım. gerçekte olabiliyormuş demek. insan yaşayınca anlıyor.Tümünü Göster
daha genç yaşta bu kadar şey yaşayabileceğimi hiç düşünmemiştim. aldım başıma bir bela , böyle gidecek benim kafa...
sanal dünyaya bu kadar bağlı olmamın yanı sıra gerçek dünyada da bir yaşam sürdüyürdum. artık eski ruh halim, düzenim tamamen bozulmuştu. her ne kadar nezih bir yer de otursak da serseri bir kaç tip bulunuyor. bir gün işden gelirken bu heriflere baktım. yüksek sesle konuşuyorlardı. sinirlerimi bozuyorlardı. zaten sinirliydim. seslerini biraz kısmalarını söyledim. onlarda yapmayacaklarını söylediler ve yanıma doğru yaklaştılar. 3 kişiydi, bazen 2 bazen de 4 kişi oluyorlardı. bugün 3 kişiydiler. kısa boylu esmer bir herif vardı. grubun lideri olsa gerek. bi koysam uçar gider ama bulaşmak da istemiyordum. giber atardı diğer 2 herif. neyse ben yoluma doğru ilerlemeye çalıştım. önümü kapattılar. en sinir olanı da ne biliyor musunuz? hiç konuşmuyorlar. ben bunları bağırarak yolumu açmalarını söyledim. cüce herif , diğer 2 oğlana rusça kısık sesle birşeyler söyledi. sonra 1 tanesi yanıma yaklaştı. yolumdan çekilmelerini söyledim.
herif bana öyle bi çaktı ki, sanki tır çartı. dengemi kaybettim, yere düşecektim. olayı büyütmek istemedim. nezih bir yerdi sonuçta. efendi biri olarak tanıyorlardı çevremdekiler. zaten ben de çaksam çok büyük bir dayak yiyecektim.
vazgeçtim, üzgünüm ben hatalıyım dedim. ve yürümeye devam ettim...
bu binler peşimi bırakmamaya başladı. her gün işten gelirken önümü kesiyorlardı. alternatif yolda yoktu ki amk. "pardon , üzgünüm, geçebilir miyim?" diyordum. bu binlere öyle yalvararırcasına konuşmak beni sinir ediyordu. zaten sanalda onca işimiz var birde peşimize bunlar takıldı. neyse bir gün şu ufak cüce bini gördüm. yanına gittim. siz kendinizi ne sanıyorsanız diye çocuğa bi çaktım, belki de çakamadım o an ne olduğunu hiç anlayamadım. çocuk bana çermeyi bi taktı. çok ustaca bir şekilde yere düşürdü. yerde bir tekme çakıyor off off. kendimden geçtim. iyi ki yumruk atmadı. insaflıymış. sonra kaybol dedi bana. yerden zor bela kalktım. evin yolunu tuttum. bütün acıyı yataktan kalkınca hissettim. yataktan kalkamadım bile. tüm kemiklerim ağrıyordu. yengem beni uyandırmaya geldi, uyanık olduğumu gördü. "kahvaltıya gelmeyecek misin" dedi (not: yengem ukranyalı / bu yüzden dayım orada)
"yok hiç kahvaltı yapasam yok" dedim.
"tamam" dedi ve odadan çıktı.
gerçekten ayağa kalkacak halim yoktu. laptopuma uzanmaya çalıştım. zor bela aldım. yatağımda deeb web e girmeye başladım. -
30.
+4** markete girdim deep webde. marihuanalara baktım. evet alıcaktım bundan. bu kafayı yaşamak istiyordum.
verdim siparişi. 1000$ küsür bir şey tutmuştu. bitcoin cinsinden herifin wallet a yatırdım.
nasıl geleceği hakkında bir fikrim yoktu.
"ama herkes alıyordu, elbet adamlar bir yol bulmuştur" diye düşünüyordum.
sorularımı gidermek için adamla iletişime geçtim.
---
---
--
nasıl dıbına koyayım, normal kargo mu !!!
tepkim aynen böyle olmuştu. işin aslını öğrendim.
herif normal kargoyla yolluyormuş. malı oyuncak statüsünden gönderip magic küplerin (şu zeka küpü işte) içine koyuyorlarmış. şu ana kadar bir sıkıntı çıkmadığını söylemişti.
tabi her aksilik beni bulur ya !!!
yanılmamıştım.
ne halt olduğu gümrükte belli olmuştu ya da ben öyle düşünüyordum. ama başıma hiçbir zaman böyle bir şey gelmemişti. 2 gün gümrükte beklediğini hiç görmemiştim. anlalışmıştı işte başka açıklaması olamazdı.
lan mal gibi zaten evimin adresini vermiştim. sıçmıştım.
hemen kaçmalıydım. buradan kurtulmalıydım.
hay dıbına koyayım lan kargo adıma gelecekti hem de.
kurtulmalıydım buradan.
kaçmalıydım uzaklara, kurtulmalıydım bu ülkeden. yakalanmak istemiyordum. sadece kullanıcı olduğum için bir şey olacağını düşünmüyordum.
ama daha önce hiç kullanmamıştım. yırtabilirdim.
lanet olsun bu da bir işe yaramazdı. ne yapacağım şimdi ben.
hesaplamalara koyuldum. eğer kargo anlaşılmışsa büyük ihtimal akşama kalmaz benim evdeydiler. parama baktım. elimde nakit para da yok, gibtir.
hemen deep webi açtım. bitcoini eft yapan herifler vardı. bu işten komisyonda alıyorlardı ama nereden güvenebilirdim tüm paramı almayacaklarına.
güvenmek zorundaydım. zorundaydım !!
yolladım parayı. -
31.
+4 -1ya da ben öyle sanıyordum ?
adamın işini hemen halletmek istedim.
bu kadar hesabı keylogger, fake ya da trojen ile hacklemek mümkün gözükmüyordu.
sitedeki bir açığı kullanmalıydım. daha önceden bu sitede account hacking yapmıştım. gizli soru üzerinde bir bug vardı. acaba hala duruyor muydu?
hemen kullanıcı adını yazdım. mail adresini doğruladım. gizli soru bugunu denedim.
olmadı.
aklıma hiçbir şey gelmiyordu. başka bir açık bilmiyordum bu site üzerinde. sosyal mühendisliğimi konuştursam 1 yılımı alırdı o kadar hesap. gerek yoktu.
aslında para da yatmıştı.
ne gerek vardı hacklemeye ?
aslında biraz bekleyebilirdi. yeni bir açık keşfedersem bunun üzerinden işi halledebilirdim. ama dediğim gibi para yatmıştı. uzun zaman sonra elime böyle yüklü bir mebla geçmişti. harcamak istiyordum bu parayı. bitince yeni iş alırdım amk ne var.
düşüncelerle adeta beynimi gibiyordum. aslında beynim zaten gibilmişti. sanki yaşamıyor gibiydim. mastürbasyondan zevk almayı bırakalı yıllar geçse de beynimi gibmek için devam ediyordum. ama yetmiyor gibiydi sanki. -
32.
+5 -2hemen yazılmaya koyuldumTümünü Göster
“eğer bulabilirsen bana da kullanıcı adı ve şifreyi atar mısın, içeriğini merak ediyorum” dedim.
“bilmem , olabilir, bakarız” diye sızlandı. belli ki vermek istemiyordu. büyük ihtimal bu para işini biliyordu.
“öyle deme, ben de görmek istiyorum” dedim.
“tamam atarım” dedi. rahatlamıştım. amacım paraları almak değildi, ama paraya da ihtiyacım vardı. bunları daha sonra düşünürüm diyerek bilgisayarı kapattım, kenara koydum. kemiklerim hala sızlıyordu, uyumaya çalıştım. en sonunda uyudum. saat akşam 10 sıralar uyanmıştım. istemsiz olarak ayağa kalkmaya çalıştım ama kemiklerim sızlıyordu. ayağa kalkamadım. içeriden televizyon sesleri geliyordu. dayım büyük ihtimal televizyon izliyordu. seslendim dayıma. anında odama doğru koştu. heyecanlı bir şekilde
“ne oldu bir şey mi oldu?” dedi
“beni doktora zütürebilir misin?”…..
arabayla eve gelmiştik. hemen yatağıma yatıp uyudum. dayım sabah patronla konuşmuş. patron maddi zorunluluklardan dolayı beni çıkarmış. sakatlanmamı da bahane olarak kullandı işte. şimdi ne yapacaktım. paraya ihtiyacım vardı. zaten zor bela bir iş bulmuştuk, o da elimden gitti. aklıma gelen ilk şeyi yaptım. telefonu aradım.”
“efendiiioommm” diye haykırdı herif.
“sizinle daha önce konuşmuştuk, deep web hakkında. parayı yarına kadar 5000 bitcoin halinde yollamanızı istiyorum.
“hımmmm, tamam bakarız”
telefonu kapattım. aradan yarım saat geçmeden yollamıştı. paysafecard ile hesabıma parayı aktardım. artık bilgisayardan para kazanmalıydım. daha önceden yaptığım gibi webmaster forumlarında işçilik yaptım. site kurdum, seo yaptım, para kazandım. aldığım 3-5 kuruştu. hiçbir işime yaramazdı ama hiç yoktan iyiydi. daha kalıcı bir yönteme ihtiyacım vardı. ayrıca bu halimle dayımlara da pek yardımcı olamazdım. dayımla konuşmaya karar verdim.
“dayı ben ayrı bir eve çıkmak istiyorum.”...
“o niye yeğenim, memnun değil misin bizden?”
“yok dayıcım, yanlış anladın. sana hakkımı ödeyemem. bir arkadaşım var, onun yanında yaşamak istiyorum, size daha fazla yük olmak istemiyorum.”
“o ne biçim söz öyle, seni istemediğimizi mi sanıyorsun?”
“yok dayı, ben sizin iyi niyetinizi biliyorum, fakat artık sadece orada yaşamak istiyorum.”
“peki sen bilirsin, şunu unutma ki istediğin zaman buraya gelip tekrar burada yaşayabilirsin.”
“sağol dayı” -
33.
+3 -11 saat geçmişti. 1 saatin her dakikası, her saniyesi, her salisesinde heyecan, korku, adrenalin tavan yapıyordu.Tümünü Göster
kaçmalıydım buradan. hem de olabildiğince erken bir şekilde.
sürekli banka hesabımı kontrol ediyordum.
---
---
--
gibtir
oça bak. herife yolladığım paranın %60 ı sadece hesabımdaydı.
vaktim de yoktu. yapacak bir şeyim de yoktu. ama bana para lazımdı.
---
---
--
yeni bir sekme açtım...
bana para lazımdı. kaçacaktım ulan. para lazımdı bana.
çıldırmıştım. gözlerimin yandığını hissediyordum.
terlemiştim. alnımdan, ellerimden, ayaklarımdan adeta su boşalıyordu.
açtığım sekmeden hemen tefecilere bakıyordum.
kaçıyordum dıbına koyayım. bütün parayı tıkayacaktım.
fazla bir şey de alamazdım.
4000$ banka hesabına.
banka hesabına para yatıramayacaklarını söylediler. bitcoin takip edilemediğinden "only bitcoin" diyordu bin herifler.
ne yapacaktım.
düşünürken toparlanmaya çalışayım dedim.
1-2 eşya mı sırt çantama koydum. biraz su ve meyve koydum.
laptobun başına geçtim. heriflere bitcoin cinsinden alamayacağımı söyledim.
anlamıyordu oç lar.
kalbim yerimden çıkacaktı.
ağlıyordum. gözlerimden yaşlar boşalıyordu. ağlıyordum lan
aklıma annem geldi.
keşke
keşke hiç ayrılmasaydım evimden.
başlarım ailevi sorununa.
ya da keşke hep dayımlarda kalsaydım.
ne diye bunlar olurki
ağlıyordum.
kalbimin her atışında kapı çalıyor sanıyordum.
ağlıyordum.
evet fark ettim.
her şey bitmişti.
kapı çalmıştı...
buradan sonrasını şunu dinleyerek okursanız iyi olur: https://soundcloud.com/66 ... -kanunsuzlar-instrumental
---
"heyyyyyyyyyy
• ** do you remember meeeeeeee"
bu kimdi lan. bu kimdi
polis olamazdı.
ismimi biliyordu.
kim di bu herif.
"open the door.
we have a deal with youuuu"
yoksa lan yoksa ?
"hahahaha ı know, you are in the home.
ı, ı sent you a money for job."
kapıyı hala yumrukluyordu.
tek kişi olamazdı.
silahsız da gelmiş olamazdı.
sorulması gereken soru beni nereden tanıyor, kim bu ve evimi nasıl buldu?
ulan bunları şimdi mi düşünmeliydim.
herifler az sonra gibecek belamı.
kaçmalıydım.
run ** runn *runnnnnnnnnn
laptobu çantaya koydum.
balkana çıktım.
atladım ve koşmaya başladım.
uzun zamandır koştuğumu hatırlamıyordum. nasıl bir histi onu da bilmiyordum.
ama koşarken ağlıyordum. göz yaşlarım, rüzgarın etkisiyle gözlerimden ayrılıp adeta hava da asılı kalıyordu. sanki arkamı dönsem hava da onları asılı görecektim.
ama arkadamdan bu heriflerin geldiğini de bilebiliyordum.
sesler duymuştum.
kaçtığımı anlamışlardı.
ne yapacaktım ulan.
kaçıyordum arkama bakmadan.
koşuyordum önümü göremeden.
uzaktan sıksalar belki indirirlerdi beni.
ama istekleri nedir bilemezdim.
evet belki indirmek istiyorlardı beni.
yapacak bir şeyim yoktu. polisi arayamazdım. onlara sığınamazdım.
tek yapmam gereken aradaki farkı açıp bir yere saklanmaktı.
ama tıkanmıştım.
koşamıyordum.
adamların nefesini boynumda hissediyordum.
bitmişti be.
buraya kadardı.
rüya sona ermişti.
hani böyle ölmeden önce gözlerinizin önünde film şeriti geçer diyorlardı ya. aynısı olmuştu işte.
durmuştum.
olduğum yerde duruyordum.
küçükken bigibletten düşmüştüm.
ağzım burnum, dizlerim gibilmişti.
üstüne bir de babam dövmüştü.
hacker dostum geldi deep webdeki.
içime doğmuştu. yakalandığını düşündüm.
lisedeki ingilizce hocam gelmişti. seviyordum be o kadını.
gençti, güzeldi.
buraya kadardı.
son bir adım her şeyi bitirebilirdi.
emin miydim bilmiyordum.
ama bunu yapmam galiba en doğrusuydu.
hazırdım.
yok yok değildim.
ama yapmalıydım.
kaçamazdım.
bu kadar.
rüya sona etmişti... -
34.
+2
-
35.
+4 -2rahatlamıştım. kendimi eve atar atmaz cehennem ateşi sıcaklığında bir suyla duş almıştım(sıcak suyu severim).
düşünüyordum, ne yapabilirdim. param da yoktu. şu h*** herifiyle sözde anlaşmıştım. ulan adam parayı yollayacaktı ne güzel, adresimi iletmedim. harbi büyük malım. kendime saydırmaya devam ederken laptobumu aldım.
deep webi açtım. yeni işler bulabilirdim değil mi?
hidden wiki de gezerken general bir forum gördüm. bir konusu yoktu, her şey bulunuyordu diyebilirim. buradan para kazanabilirdim. ne yapabilirdim, . . . . yapabileceğim en iyi şeyi tabiki de!
hack...
açtım konuyu. web hacking, account hacking yapabileceğimi belirttim. fiyatı bitcoin cinsinden veremeyeceğim ama 100$ gibi bir meblağa denk geliyordu. bu da oldukça iyi bir rakamdı. 5-6 iş alırsam ayımı rahatlıkla çıkarırdım.
elimde kalan son paraya baktım. az kalmıştı. biraz alışveriş yapmalıydım.
son paramla yiyecek stoklamalıydım (dışarı çıkmayı fazla sevmezdim ben) .
yarım saattlik bir alışveriş sonucu eve varmıştım. yiyecekleri yerleştirdikten sonra laptobuma yöneldim.
başlığı açtım
yükleniyordu site
sanki yüklenmesi biraz uzun sürüyormuş gibiydi
aklıma büyük bir teklif aldığım düşüncesi geldi
içime doğdu diyebiliriz
ve site açıldı.
evet evettttt...
ovv shit man. what happened ! what is this ovv yeah.
amk herifin teki 52 tane account hacklememi istemiş. parayı bitcoin cüzdanıma yolladığını söylemişti. taşak geçiyor olmalıydı. daha adamla anlaşmamıştık bile.
hemen cüzdanı kontrol ettim. evet yatırmıştı tüm parayı. dıbına koyayım bu para 1 yıl yeterdi bana. daha herifin işi bile halletmemiştik. yeah.
verdiği accountlar bir sosyal paylaşım sitesinin accountlarıydı. 1-2 tanesini inceledim. normal sıradan kullanıcı hesabı gibi duruyordu -
36.
+5 -3Dinleyen var mı panpalar
-
37.
+2Devam ediyorum panpalar Şukular ekgib etmeyin
-
38.
+2Dib webini gibim yeter artık
-
39.
+1Çalınıt beyler bunu daha önce bi facebook sayfasında okudum baya önce
-
40.
+1Çalmış bin girin chroma deep web yuzunden başıma gelmeyen kalmadı yqzın ilk linl
-
41.
+1Çalıntı oç sg
-
42.
+1Çalıntı beyler
-
43.
+1Çalıntı...
-
44.
+1Çalıntı huur çocuğu
-
45.
+1Eyvallah gençler trenddeyiz
-
insanlar ile o kadar az konuşuyorum ki
-
mahallede 30 yaşında bi deli var
-
38 yaşımdayım iyi 1 çizgi filmi
-
şu yağmurlu günde alev gibi sıcacık
-
pişmanlıklarla dolu
-
sokak köpeklerinin insanları yemesini
-
amı olan bayanlar
-
fidan hacım ne yaptın öyle ya
-
gassal ilk bölüm izledim ve
-
dışarda sel var hava durumu uygulaması
-
ay feyzo geldi huzurumuz kaçdı ayol
-
akpli olmamam akp ye oy vermeme engel değil
-
sünnet travması sorunlu aile sosyal izolasyon
- / 1