-
26.
+24At panpa seri seri at sardı yarıda kesersen ananı giberim
-
27.
+25 -422 Haziran günüydü. Hayatımda yaşadığım en şok edici olay o gün vuku bulmuştu. O gün yeni bir expo işe başlamıştı; yani mutfak elemanı - Yemeği aşçılardan alır; yanına garnitürünü, sosunu koyar; süsler ve biz garsonlara verirler... Amerika'da insanların ekmeğin de içerisinde bulunan gluten maddesine aşırı alerjisi olabiliyor ve bazı konuklar içerisinde gluten bulunmayan gluten-free menü istiyorlar. Kennedy'nin başına gelenlerden ötürü dalgındım; derin düşüncelere dalıp çıkıyordum. Kendi halinde bir garson nasıl başını belaya bulaştırabilir? Zira Kennedy'yi ziyaretimde bana kavga ettiğini söyleyip geçiştirmişti... Yeni expo, gluten-free menünün yanına breadstick koydu; bu türdeki ekmeklerde aşırı miktarda gluten bulunur. Konuğa servisini yaptım ve birkaç saat sonra ambulans geldi; apar topar adamı zütürdüler... Gelen misafirlerin hepsi paniğe kapıldı ve teker teker kalkmaya başladılar... Restoran müdürü bütün personelin mutfakta toplanmasını söylemiş; ben de gittim.
-
-
1.
+2Panpa hassasiyet değil o " çölyak " hastalığı gluten yüzünden bağırsak emilim yapamıyor
-
1.
-
28.
+26 -5Arkadaşlar ben de insanım; asıl olaylar Kennedy'den aldığım telefondan sonra başlıyor ve başta anlattığım ana hikayeyle doğrudan iletişimi yakalamamıza az kaldı. Bunları yazmak gerçekten kolay değil; 3 sene öncesini detaylarıyla, ayrıntısıyla hatırlamaya çalışıyorum. Ciddiyim ve hikayem gerçektir. Hiçbir yerde bulamassınız; lütfen açığımı dilediğinizce aramakta kendinizi serbest hissedin. Film izlemiştir diyorsunuz, soruyorum - hangi filmde böyle bir senaryo işlenmiştir? Roman okumuştur diyorsunuz, soruyorum - hangi romanda bu olaylar bu kurguyla verilmiştir? Rica ediyorum, sabırla bekleyiniz. Chicago'da geçen 2013 yazı, New York'ta geçirdiğim 2015 senesi ve özellikle stajlarda gittiğim Bulgaristan, Romanya, ispanya ve Tunus ülkelerinde geçen ufak tefek olayların tamamı bunlarla bağlantılıdır. Tunus'ta meğer ben bu adamlarla sokaklarda kovalamaca oynamışım; ben de yapbozu birkaç ay öncesinde tamamladım. Hikayemin adı da Man On the Target olsun. Ağlayasım geliyor ve kendimi hiç iyi hissetmiyorum. Bir müddet mola rica ediyorum. Lütfen takipte kalın. inanın kolay değil onca şeyi toparlamak ve daha da ötesi, artık hiçbir şeye eskisi gibi bakamıyorum. Çok büyük bir hataydı... Çok pişmanım...
-
-
1.
+9 -1Niye durdun kafasına bitcoin fırlattığımın
-
2.
+9Charmine'in capsi var mı panpa
-
3.
+1Muthis ingilizceli beyfendi "man on the target" dedi."the man on the target olmasi gerekmiyor mu kardesim?
-
4.
0Hayır kardeşim, aslında A Man olması gerekiyordu ama ben Ommitting yaptım.
diğerleri 2 -
1.
-
29.
+22 -2Restoran müdürü Mike Nate, karısı da müdür yardımcısı Laura Nate idi. Mike mutfağa girer girmez bana bağırıp çağırmaya, işimi iyi yapmadığımı söylemeye, menüyü kontrol etmediğimi haykırmaya başladı. Ben de bunun exponun sorumluluğu olduğunu, iş tanımımda bana verilen menüyü kontrol etmenin yazmadığını söyledim. "You are fired" demeye kalmadan "I am not your slave. I can't let you behave in such a manner towards me." dedim yani ona kölesi olmadığımı, bana böyle davranamayacağını söyledim. Önlüğümü çıkardım, bütün çalışanların şaşkın bakışları eşliğinde arka taraftan gibtir oldum gittim. Artık işsizdim. Sonraki iki gün iş aradım ve nihayet kaldığım motele yakın bir Mekgiba restoranında bulaşıkçılık işi bulmuştum. Ne olsa yapacaktım zira yaşamak için paraya ihtiyacım vardı ve babam "Burnun biraz sürtsün." diyor, para göndermiyordu.
-
30.
+21 -1Amk yaz iste gibmisim new york fahisesi macerani yarpammm
-
31.
+19Sırf deep web için ayrı bi notebook mu satın aldın pardon da kardeş seni Ali Koç mu gibti?
-
32.
+22 -5Gözlerimi açtığımda Chicago'da sabah güneşi doğuyordu. Dile kolay, 15-16 saattir uçaktaydım. Baş ağrısı krizleri mi dersin, jetlag mi dersin... Bir ton sorunla uyandım. Work&Travel için Chicago'ya gelmiştim. Yapacağım işi çoktan ayarlamıştım. Yıl 2013, Chicago'da Haziran ayı. Her ne kadar yaz bile olsa Chicago o nemli havaya rağmen Antalya gibi, Aydın gibi sıcak değildi. Ilık bir esinti, düzenli ve tertemiz bir ülke... Refah düzeyi yüksek olduğu için herkes işini en doğru şekilde yapıyor... Hayatımın aydınlanma çağının başlangıcıydı. Düşünsenize, o zamanlar 185 cm boyunda toy bir delikanlıydım. Bu arada, boyumu soranlar olmuş: Şu an boyum 188 cm. O zamanlar övünebileceğim tek şey ingilizce'ye olan hakimiyetim ve YGS-LYS sonuçlarımdı... Uçaktan indim, kocaman bir sıra beni bekliyordu. Sıra bana gelince memura vizemi gösterdim. O da onayladı ve içeri girdim. Elinde ismimin yazılı olduğu kartonu tutan adama yöneldim. Bu adamın adı Don Francis idi. ABD'de çalışabilmem için gerekli evraklarımı halletmiş istanbul'da anlaştığım acentanın buradaki sorumlusuydu. Beni kalacağım yere zütürecekti; sonra işyerime zütürecekti. Her şey çok güzeldi.
-
33.
+17 -1yalanına sokayım olum, seni arıyan numara kuran kursu nun numarası çıktı. madem sallıcan düzgün bişeyler salla çarpılcaz amk
-
-
1.
0tasak gecmek derdın bellıde numarayı ara ıstersen yap bu fedakarlıgı bıze.
-
-
1.
0telefonuma konuşmapaketi alırsan sülaleni bile ararım kardeşim
-
2.
+1tel nonu ver 20 tl yuklıyım.
-
1.
-
1.
-
34.
+20 -4Derin bir soluk alabilirsiniz. Birinci sezon tamamdır. Şöyle düşünmenizi istiyorum. Chicago ile saksıya toprağını koyduk, bitkisini ektik. New York'ta bu bitki filizlenecek, Bizerte'de (Tunus'ta) kocaman olacak, Varna'da (Bulgaristan'da) ise meyve verecek...
Tunus'ta bu adamlarla bizzat hırsız-polis oynadım; sokaklarda canımı kurtarmak için koşturdum ve zannediyorum hikayemin sizler açısından en heyecanlı kısmı da Tunus olacak; benim için ise hayatımın en büyük yıkımlarından birisi olmuştur.
Çok kötü oluyorum hatırladıkça inanın. Ağlayasım geliyor. O kadar zor ki. Çok pişmanım. Çok büyük bir hataydı. Kahretsin ki yaptım... Yapmamalıydım...
Lütfen takipte kalın. Sabırlı olun, bütün soruların cevabını bulacaksınız. Bütün gizemler çözülecek, emin olun. Ben birkaç ay önce bütün olayı çözdüm.
Şimdi istirahate çekiliyorum. Bugün de hayattayım. -
-
1.
+4Knk hala rahatsiz ediyorlarsa dayim polis amcam astsubay djckvjf
-
2.
0Bunun gibi bi hikaye okumuştum ukraynada falan geciyodu ama coook önce
-
3.
0Güzel panpa umarım güzel biter
-
4.
0Güzel panpa umarım güzel biter
diğerleri 2 -
1.
-
35.
+18 -2Beyler kısa keseceğim; o gece Charmine'i kendi evinde evire çevire gibtim. Zaten üniversiteli kızdı; yazın tatil öncesi son hazırlıklarını yapıyormuş; tatil için de oraya 4-5 saat uzaklıktaki Dells'e gideceğini söylemişti. Velhasıl kelam sabah işyerine gittim ve diğer garson Stojanche, Kennedy'nin hastaneye kaldırıldığını söyledi. Restoran müdüründen izin almak istesem de vermedi; onunla da sorunlarımız çoktu. iş çıkışı derhal hastaneye uğradım ve Kennedy'yi ziyaret ettim. O zamanki akıl işte; neler olduğunu sormadım. Sorarsam Kennedy'nin daha kötü olacağını falan düşünüyordum. Onu teselli ettim, destek oldum. Akabinde kaldığım motele döndüm.
-
-
1.
0Yardir panpa süper gidiyosun
-
1.
-
36.
+19 -3Aylardan Eylül. 2013. Jefferson Park'ta karnıma yediğim bir tekmeyle acı içindeki kıvranışıma devam ettim. Geceydi, karanlıktı ve ıssızdı. Hiçbir şey net değildi. Eşek sudan gelinceye kadar dayak yemiştim. Diğer iki kişi yerde yatan bir adamın başına çömelmiş bir şeyler yapıyordu. En son suratıma bir tekmenin geldiğini hatırlıyorum. Sonrası karanlık - Birkaç saat sonra uyandığımda vücudumdaki her bir kemik sızlıyor. Burnumdaki kanın kuruduğunu anlıyorum. "Fucking Mexicans." diyebiliyorum. Yattığım yerden doğrulup metroya yöneliyorum. Sonra son model bir arabayla Kennedy geliyor; bakışları soğuk ve bana sadece "Get in." diyor. Arabaya binmemi söylüyor. "Fuck you" deyip yoluma devam ediyorum.
-
-
1.
+1biraz kısa kessen
-
2.
+4 -1Panpa senin kadar düzgün yazan birini görmemişimdir hiç hata görmedim yazımında. Sırf bunun için adamın dibisin. Hikaye de süper amk devam.
-
3.
0Benim bildiğim bi gta san andreastaki jefferson var amk
diğerleri 1 -
1.
-
37.
+16 -1Sabah işe giderken restoranda benimle çalışan bir kadın garson jipiyle yanıma kadar geldi. "Hadi, atla." dedi. Yolda sohbet ettik. Meğer ben gittikten sonra iki Ukraynalı garson almışlar; güzelliklerine güvenmişler ellam - Tabi ingilizce'yi batırmışlar ve kovulmuşlar... Bunu duyunca ayrı bir sevindim; Mike benim gibi nitelikli ama ucuz bir işçiye talimdi sonuçta. Chicago'da adam mı yok demeyin, o kadar ucuza kimse gibsen çalışmaz. Saati $2,33+tip ama deli bahşiş geliyordu, orası ayrı.
-
-
1.
+2 -1Ellam mı? Memleket neresi panpa
-
-
1.
0Tokat'tır panpa
-
1.
-
2.
0rez lan
-
1.
-
38.
+21 -6Bu hikaye burada bitmedi. Devamı elbette var. Size şöyle diyeyim, bu sadece başlangıçtı. Başıma neler geldi neler... Ellerim kırılsaydı da girmeseydim, dedim... Bir yemek ve kahve molası verip geliyorum.
-
-
1.
-1beklıyoruz kardeş
-
2.
+1 -2Anana kahve iciririm gel surayax
-
3.
0Hadi kardeş yaz artık
-
4.
-1sardı lan devam et
-
5.
+1Helal lan sen sigara yakmadın hikaye yazan binler istisnasız sigara yakıp geliyorum diyorlar amk ama sen kahve içiyorsun helal panpa devam.
-
-
1.
0Bırakalı yıl oldu panpa.
-
1.
diğerleri 3 -
1.
-
39.
+16 -3Kennedy kendini Washingtonlı olarak tanıtıyordu; ancak o sadece siyahi bir Ganalıydı. Ya da ben öyle sanmıştım. Bir akşamüstü, restoran kapanmaya yakınken, içeriye iki tane güzel kız girdi. Birisi Kennedy'nin kız arkadaşıydı ve onun doğum günüydü. Kennedy özel ilgi gösterdi ve onları en kral masaya oturttu. Birlikte onlara pasta hazırladık ve jest yaptık. Bu esnada Charmine ile tanıştım; diğer kız. Zenci ve at gibi fiziği vardı. Sohbet koyulaştı. Ben şakalar yapıyordum ve bu da onların hoşlarına gidiyordu. Ertesi gün Kennedy, kızlarla akşam eğlenmek için bir gece kulübüne gideceklerini söyleyip beni de davet etti. Yapmam gereken çok işim vardı, ama "Charmine de geliyor." dedikten sonra zevkle geleceğimi söyledim.
-
-
1.
+1Charmine ne aq bildiğimiz şermin bu
-
1.
-
40.
+21 -8Gençler yoğun istek var. inanın olaylar ve yaşadıklarımı tekrar tekrar rüyalarımda görüyorum, kabuslarla uyanıyorum. Yine de gayret edip devdıbını anlatmaya başlıyorum.
Kennedy'den gelen telefonu açtım. Kısa bir hoşbeşten sonra bana bir adres verdi ve oraya derhal gelmemi söyledi. Verdiği yer UNO Chicago Grill'in (garsonluk yaptığım restoranın) ilerisindeki büyük bir oteldi. Kennedy takım elbiseliydi ve otelin ön bahçesinde bir bankta oturuyordu. Beni görünce ayağı kalkarak beni karşıladı ve fazla uzatmak istemediğini söyledi. "Ben aslında bir polisim. Görevim, buraya yurtdışından gelen öğrencileri takip edip raporlamak, diyelim. Charmine'in evinde ölü bulunduğundan haberin var mı?" içimi sıcak bir şeyler kaplıyordu ama hayır, bu önceki akşam arabasında seviştiğim yeni garson diane ile içtiğim tekila shot'ın sıcaklığı değildi... (Moral bozuk olunca uyuşturucu müptelası yeni garsona "I want to kiss your lips, right now" demiştim. ABD'de bu gibi şeyler basittir. insan ihtiyacı olarak algılandığından serbesttir de. Onun rahatlığı vardı zira Amerikan kültürüyle yoğrulmuş bir insanım; ailem de beni öyle yetiştirdi. Bu cümle üzerine gelişen olaylar zinciri, bir yan hikaye ama konuyla bağlantısı yok.) Şaşırdım, ama bir aptal gibi gözükmek istemediğimden soğukkanlılığımı koruyarak "Senin polis olduğunu nerden bilebilirim?" dedim. Bana rozetini gösterdi. FBI rozetini... Bu işleri daha da kötüleştirdi. -
-
1.
+1 -1Isler asil simdi dahada kotulesti diger entry 3 saat sonra
-
1.
-
41.
+13ulan ne palavra dolu ya bende ciddi birşey sandım
deep te o kadar millet var ki bula bula senin gibi liseli mi bulacaklar
ayrıca en fazla bilgisayara girerler format at düzelir amk -
42.
+13Sabah Kennedy'nin ne kendisi işteydi, ne de ondan bir haber vardı. Öğleden sonra ise bulaşıkçı olarak çalışacağım restorana gittim. Orada Barbie güzelliğinde sarışın bir müdür yardımcısı ile tanıştım. Gel zaman git zaman ilişkimi ilerlettim, onunla ev partisine gittik, restoran kapandıktan sonra sabaha kadar yiyiştik, ve kısacası pek çok şey paylaştım onunla ve belki biraz da aşık oldum. Onunla arabasında bile seviştik. Bir anda moral kaynağım olmuştu. Ama restoranda Mekgibalılarla çok laf kavgası yapıyordum. Çalışmıyorlardı. Bütün iş başıma kalıyordu. Bir gün dayanamadım ve içlerinden birisiyle birbirimize girdik - haliyle yüzümde bir ısırık izi ve mor bir gözle ayrılmıştım. Yine olayın ertesi günü Kennedy'nin işten çıkartıldığını öğrenmiştim. Telefonunu aradığımda hep meşgul çalıyordu. Bozuk bir moralle bulaşık işine gittim ve yine aynı herifle sert bir kavgaya tutuştum. Dünün intikdıbını da alma niyetim vardı; günlerce adamlara karşı kin beslemiştim. Kız arkadaşım dahil restorandaki bütün personel mutfakta bizi korkuyla bizi izliyordu. Araya diğer Mekgibalılar da girdi tabi, onlar diğer adamdan yana saf tutuyordu. Bu sefer iyi pataklamıştım. Sert birkaç yumrukla yere düşürüp kalkmaya çalıştığında tekmeyi basıyordum. Olay sonrası müdür beni eve yolladı; Miguel adındaki adamı da arkadaşları hastaneye zütürdü. Motele dönmüştüm ama hala sinirliydim. Derken telefonum çaldı, arayan Kennedy idi.
-
43.
+14 -2Kennedy aracından inerek silahını çekip bana doğrulttu: "Get in or I will have to shot you!"
*(Bin yoksa seni vurururum.)
Çevreme bakındım, Mekgibalılar ve yerde yatan adamdan iz yoktu. içimi yine o derin sıcaklık ve korku kapladı. Adamı öldürmüş müydüm? Çimenler kanla kaplıydı ve bir bölgede ufak bir kan gölü vardı. Çaresiz ellerimi kaldırdım ve araca doğru ilerledim. Bütün bunlar tek bir sonuca varıyordu: O kızları ben öldürmüştüm, tıpkı az önce o Mekgibalıyı öldürdüğüm gibi... Soğukkanlı... Merhametsizce... Bu ben miydim? Bütün oklar beni gösteriyordu. Bir an için bunları düşünüyordum. Ben bile düşünüyorsam başkaları ne düşünürdü acaba? -
-
1.
+6Hikayenin sonunda şizofren çıkmazsın umarım
-
1.
-
44.
+14 -3Tam da o akşam Laura'dan email aldım. ik gündür işe gelmeyişime bir anlam veremediklerini, bunun endişe verici olduğunu, yarın öğleden sonra beni görmek istediğini belirtiyordu. Ben de bozuntuya vermedim ve "Çalışma saatlerimi sabaha alır mısınız?" temalı bir email attım. Kabul edilmişti. Bir taşta iki kuş vurmuştum; sabahları garson olacaktım; akşam ise Mekgibalılarla bulaşık yıkayacaktım. Kendimi şanslı addediyordum. Ama büyük bir hataydı.
-
-
1.
+1Şimdi şoyle birsey var bu hikaye seninmi bilmiyorum moruk ama zaten bu mudur yardimcisi olan laura denen kaşar işten ayrilmani solememişmiydi? Tarihlerde karışık? Acaba not defterine yazdin ordan buraya kopyalayip yapiştirirkenmi karıştirdin?
Not: yazmayiyim diyorum ama tarih karışıkliği beynimi yedi lutfen kendinize çeki düzen verin kendinizi biliniz beyefendi -
2.
+1Ayrılmamı söylemedi. O ilk sayfalardaki flashforward yazısını diyorsun. O bulaşıkçı olarak çalışmaya başladığım ikinci restorandaki müdür yardımcısıydı. Garsonluk işinde ben atarlanıp kapıdan çıkmıştım. Dikkatli okumanı ve kurguya dikkat etmeni öneriyorum. Hikayemde 2 adet flashforward kullandım, arka arkaya.
-
3.
0ya amk herkes hikayedeki yalanı çözmeye çalışıyo gibtir edin artık zaten hepimiz biliyoz yalan olduğunu
diğerleri 1 -
1.
-
45.
+17 -6ingilizcen de baya iyiymiş . Karşıdaki adamda da iPhone varmış . Sıçtın sıvazladın şimdi liseli
-
-
1.
+15 -6I wouldn't need to consider myself proven well at speaking english but yes, at least my toefls results and 2-year-experience-in-the-usa say so.
-
-
1.
+22 -2Greetings from Yandex translation. Look, I write out of here.
-
2.
+18 -4Yandex? You think I did it by using Yandex? Go grow up kid, there's a guy from istanbul technical university standing here in front of you. Who also been to the state university of new york for the purpose of education.
-
3.
+17 -1shat dı fack ap beçs
-
4.
+2Yes man. Why are we speaking english. Go fuck yourself. Benim ingiliççe bitti beyler
-
5.
0I did. You want me to show my visa and stuff, I'll do it. But as they say, no necessito. Comprende?
-
6.
+1 -1"do u know what does that mean?" kuracağın cümleyi gibeyim "Do you know what that means?" desene dıbına kodumun
-
7.
+8Are you Cola ?
-
8.
+2Kirmanci zanem
-
9.
0ingilizce öğrendim mk
-
10.
0Türkçe konuşun lan huur çocukları
-
11.
-1Merhaba, benim adım name
diğerleri 9 -
1.
-
2.
+53What can i do,... Sometimes
-
-
1.
+2 -1Summertime saddnes gjhhhnb
-
1.
-
3.
0Sıvsmak amk sıvazlamak değil
-
4.
0facetime 💯
-
5.
0Noluyor lan burda?
Yes no
Fuck -
6.
0Why you guys still talking english if you guys think thats cool yeah thats realy cool
diğerleri 4 -
1.