-
51.
+2ellerine sağlık yazmaya başladığından beri takip ediyorum. burdaki mallar sallıyo beyler okumayın tarzı şeyler yazıyo durmadan bunada anlam verebilmiş değilim böyle bi işe karışan adam alanen yaşadıklarını mı anlatıcak binlerce kişiye ipsi her taku belli. baya akıcı bi dilin var sıkmıyosun okuyanı. aktı gitti çok sağlam bi senaryo çıkabilir ama yaşadıkları kısa sürmüş ve rüyayla bitmeside beklenen bişeydi şaşırtmadı yani sonu. ama hakikaten ellerine sağlık güzel bi çalışma.
-
52.
+2way amk benim adım aykut değil.
-
53.
+2- pardon, acaba ne kadar para ödediniz " hizmet " için?
- aykut sessiz ol, diye uyardı müfettiş beni. durmaya niyetim yoktu, madem işi öğrenmem isteniyordu, öyle yapacaktım.
- 100.000 dolar.
bu fabrika gerçekten iyi iş yapıyordu.
- peki aldığınız hizmet nedir tam olarak?
- yeter aykut, sesi sert çıkmıştı bu sefer müfettişin.
müfettiş baş selamıyla veda etti zengin beye, sırıtarak yüzüne baktım ben de oradan ayrılırken. göreceğimiz ne kalmıştı ki daha? -
54.
+2şehir dışına çıkmıştık artık. arada tek tük lüks villalar kurulmuştu, ormanlık arazinin kesilip özel mülk yapıldığı yerlerde. bu villalardan birinin önünde durdu araba. tadına doyamadığım sigaramı tekrar yakıp etrafı süzmeye başladım. o sırada şoför de arabadan indi.
- bana bak kimsiniz ulan siz?
diyerek hiddetle üzerine yürüdüm. hiç sesini çıkarmadan ceketini hafifçe kenara atarak kemerindeki silahı gösterdi. elimde olmadan ürkmüştüm. şoför eve doğru ilerleyerek deniz'e eliyle gel işareti yaptı.
- hadi aykut ilerliyoruz. -
55.
+3 -1ilgimi çekmeyen felsefe faslı sırasında denizin deep web denen illetle ilk tanışmasının babası yüzünden olduğunu öğrendim. babası denize tecavüz edişini broadcasting şeklinde deep webin derinliklerine sunuyormuş. duyduklarım başlarda ilgimi çekmiyordu ama sonra merakla dinlemeye devam ettim.
- aynı şeyi ikinci sefer yaptığında kararımı vermiştim aykut. hapiste yatmaktan daha büyük bir cezayı hakediyordu çünki o.2. seferden sonra yastığımın altına ekmek bıcağı koydum. artık geceleri uyuyamıyor onun gelmesini bekliyordum.onu en savunmasız olduğu anda,en beklemediği anda öldürecektim.3 gün sonra odamın kapısının aralandığını duydum. nihayet finale yaklaşıyorduk. bana 2 kere tecavüz edip gündüz hiç birşey olmamış gibi davranan bu adamı öldürecektim. yanıma gelmesini bekledim. önce bilgisayarı masaya bıraktı.o anda hatırladım. geçen seferlerde de bilgisayarı masanın üzerinden alıp çıkmıştı odamdan. aklımda başka şeyler olduğundan olsa gerek dikkat bile etmemiştim ama o anda gözümün önünde canlandı herşey. sonra tekrar sinsice sokuldu yanıma. bıçağı elimde tutuyordum. boynumdan öpmeye çalışırken ilk darbeyi indirdim karnına.ne olduğunu anlamasına imkan tanımadan 3-4-5 diye devam ettim. belki ilk seferde ölmüştü ama ben devam ettim. acımı çıkarırcasına defalarca bıçakladım onu. sonra ağlamaya başladım belki bir saat ağladım aykut...
-peki nasıl bulaştın bu illete?
-izleyicilerden biri çat pat türkçesiyle bana yardım edeceğini, adresimi mail hesabına atmamı ve o kapıyı 4 uzun 3 kısa şeklinde çalmadan hiçkimseye açmamamı, kimseyle görüşmememi ve hemen bilgisayarı kapatmamı söylemişti. kaybedecek bişeyim yoktu aykut. hapise girmektense bu pgibopata teslim ettim kendimi.
-sonra ne oldu?
-başka bir yere gidelim lütfen aykut.
zaten baskın taraf olan deniz otoriteyi tamamen eline almıştı artık. içimdeki merak ve korku silsilesi arasında tamam dan başka birşey çıkamadı ağzımdan. deniz ödedi hesabı ve pubdan ayrıldık. -
56.
+2odadaki cesedi yalnız başına bırakarak dışarı çıktım. istemsizce fatiha okuduğumu fark ettim. belki de insanlığımı tam olarak yitirmemiştim. deniz'e baktım göz ucuyla, yüzünde pişmanlık vardı sanki biraz. evet tüm bunlara karışmak için istekliydim fakat isteseydi beni engelleyebilirdi.
- deniz sen aykut'a temizlenmesinde yardımcı ol. araba sizi kapıda bekliyor olacak. şirkette görüşürüz.
diyerek bir başımıza bıraktı bizi. deniz yine önüme düşerek banyo olduğunu düşündüğüm bir odanın önünde durdu. kapıyı açtı, banyoydu banyo olmasına ama sıradan bir banyo değildi. tavanda sadece şu otellerdeki yangın söndürücülerin aparatlarından vardı. bir gaz odasının soğukluğu ve kasveti vardı burada.
- suları şuradan açarsın. ben sana havlu getireceğim, diyerek çıktı deniz.
hayatımın en saçma banyosunu yaparak kapıya tıklattım, deniz kapı aralığından havluları uzattı bana. yüzüne bakmamaya çalışsam da, bana acıdığını fark edebiliyordum. arabaya binene kadar hiç konuşmadık. -
57.
+2oturacak yer yoktu odada, adamın karşısında ayakta dikilmeye başladık. kafasını kaldırma zahmetine katlanmamıştı henüz adam. yaklaşık 2 dakika sonra sanki bizi yeni fark etmiş gibi dikkatle süzmeye başladı ikimizi de.
- bahsettiğin arkadaş bu mu deniz?
- evet.
adamın gözleri üzerime odaklanmıştı. az önceki sinirim kalmamıştı artık, her şeyi dışardan izleyen bir gözlemci gibiydim adeta. ne var ki bir süre sonra bu bakışlardan rahatsız olarak konuşmaya karar verdim.
- ne istiyorsun benden?
- bir şey içer misin öncelikle?
- hayır, sizden bir açıklama bekliyorum.
- pekala.
ayakta durmak yavaş yavaş sinirimi bozmaya başlamıştı. -
58.
+3 -1şüpheyle bakmaya devam ediyordu. artık planın ikinci safhasına geçmeliydim.
- deniz, bildiğin bir dövmeci var mı?
- noldu ki?
- bir dövme yaptırmak istiyordum da.
- hmm ben bir aralar yaptırmıştım ama hala açık mıdır bilmem.
bingo.
- harbi mi? ne dövmesi?
- boşver ya çocukça bir şey.
- söyle ya merak ettim.
- şey orak.
70'lik bardağı tutan elimin titrediğini hissettirmemek için bir kahkaha patlattım. içim fena halde kaynıyor olsa da, dışım aynı oranda normaldi. istemsizce duruma uyum sağlamıştım... -
59.
+2saçma bir komedi filmi açtım, bir kez bile güldüğümüzü hatırlamıyorum. kafamdan binbir çeşit düşünceler geçiyordu ki deniz'in sesiyle kendime geldim.
- aykut gitsem sıkıntı olur mu? baya yoruldum, dinlenmek istiyorum biraz.
- tabi tabi geçireyim seni.
- iyi geceler.
- sana da.
kapı kapandı, derin bir soluk verdim yaşadığım her şeyi dışarı atmak istercesine. deniz'in soğukkanlı şeytaniliği karşısında buz kesmişti her tarafım. kaç kişiyi öldürmüştü? nasıl bu kadar normal gözükebiliyordu? beni de öldürecek miydi? ve en önemlisi neden yapıyordu bütün bunları?
anlamak istiyordum. anlamak için her şeyimi verebilirdim, geri dönüşüm yoktu artık. -
60.
+2- olur ya sıktı zaten burası.
hesabı ödedim ve dışarı çıktık. cebinden çıkardığı kısa parliament pakedini bana doğru uzattı, kendisi de bir sigara aldı.
- güzel bir hava var.
- öyle.
konuşası yok gibiydi. ilişkimizde üstün tarafın o olduğunu ikimiz de bilirdik. o benle ilgilendiği için kendimi şanslı sayardım, onu sıkmaktan da fena halde çekinirdim. dolayısıyla eğer bir muhabbeti uzatmazsa, o muhabbet bitmiş demektir. o gece de değişen bir şey olmadı. sessizce eve doğru yürüdük. o sessizlikle yol her zamankinden daha uzun geldi...
• **
- ne izleyelim?
- bir dakka, filmden önce sana bir şey göstermek istiyorum.
elim sağlamdı, bakalım onun elinde neler vardı? -
61.
+2inception gibi amk.
-
62.
+2cevap vermedim.
- muhtemelen tüm bunları neden yaptığımızı merak ediyorsun.
- yo etmiyorum.
hayatımı bir amerikan filmi klişesi tadında yaşamak istemiyordum. artık aldığım kararların, verdiğim cevapların bir önemi olmadığının farkındaydım, öyleyse olabildiğince haylazlık yaparak hayattan zevk almaya bakacaktım.
- beni şaşırtıyorsun aykut. yine de sana elimden geldiğince şirketi anlatmak isterim. zira eserimle övünmek benim n büyük hakkım, öyle değil mi?
hala hafifçe titremekte olan kadının cesedine bakmayı sürdürdüm.
- eh, şirketimizin diğer şirketlerden hiçbir farkı yok, tek amacı kar yapmak. nasıl ki gıda üreten bir şirket insanların yaşamak için muhtaç olduğu beslenme içgüdüsüne hizmet ederse, biz de öldürme içgüdüsüne hizmet ediyoruz. tek farkımız var olan toplum ahlakına aykırı düştüğümüz için yer altına sıkışıp kalmamız.
- peki ya böyle geniş bir kurum nasıl saklı kalabiliyor?
- karşılıklı çıkar anlaşmalarıyla elbette. kim sokaktan bir tinercinin azalmasını istemez ki? veya tüm zevklere doymuş olup parasını harcayacak bir yer bulamayan ilacı nerde aramalı? hem toplum güvenliğine, hem de zenginlerin gönlüne katkı sağlayarak varlığımızı rahatlıkla sürdürebiliyoruz, böylece bazı güçler bizi görmezden gelebiliyor. herkes için karlı ha?
elbette, böylesi bir pisliğin var olabilmesi için herkes bulaşmalıydı. kendini güvende hissetmek için bankalara, sigortacılara para döken sıradan insanlar bile dolaylı yoldan bu suçun ortağıydı.
- her şeye vakıf olduğuna sana seçeneklerimi sunmama izin ver aykut.
elimi kolumu sallayarak burdan çıkmama müsade etmeyeceklerine emindim...
- dinliyorum. -
63.
+3 -1bir kahve hazırlayıp tekrar bilgisayarın başına geçtim. deep web'i biraz daha keşfetmeye çalışacaktım. bu yoldaki tek yoldaşım tor'la birlikte seyahatime başladım. bu defa ferrelara da göz atmak istiyordum. anlatılanlar gerçekten ürkütücüydü, acaba ne kadarı gerçek olabilirdi ki?
izlediğim yolları anlatıp da deneyimsiz kardeşlerime kötü örnek olmak istemediğim için ayrıntıya girmeyeceğim. her neyse, az buçuk bilgisayar bilen herkesin ulaşabileceği türde ferrelara rastladım. daha fazlası olmalıydı, bunlar sıradandı dedim kendi kendime ali ağaoğlu misali. içimde altı delik bir kova vardı sanki, dolmak için aradığı sıvının deep web'de olduğunu fısıldıyordu bana.
daha da hırslanıp yeni videolar aramaya koyuldum. -
64.
+2sessizliğini bozmasını bekledim 5 dakika boyunca. sonunda konuşmaya başladı.
- aykut şu hayatta en değerli şey nedir biliyor musun?
- nedir?
- güçlü olmaktır.
felsefe yapmaya gelmemiştim buraya... konuşmasına müsade ettim bir süre, eninde sonunda açıklayacaktı olanları.
- canından çok sevdiğin annen öldükten sonra bile ayakta kalabilmektir. annenin yası bitmeden bir gece babanın senin yatağına süzülmesine ses çıkarmadan katlanabilmektir. o tecavüzcü pisliği, hiç beklemediği bir anda öldürebilmektir güçlü olmak.
kendi kendine konuşuyordu. anlattıkları umrumda değildi, ben istediğimi hala alamamıştım. -
65.
+2adamı buldum beyler
http://www.youtube.com/watch?v=choCB1AJIyg -
66.
+2sonunda yere yığıldı, ölmemişti hala güçlükle nefes aldığını hissedebiliyordum. kamerayı olduğu yerden aldım ve yakından çekmeye başladım onu.
- iyi misin babacığım?
zorlukla kafasını doğrultarak yüzüme baktı. ölümün yakınlığından dolayı duyduğu korkudan çok şaşkınlık okunuyordu yüzünden. belki de kendi kızının nasıl ona bunu yapabildiğini düşünüyordu muhteşem bir ironiyle...
kamerayı bizi çekecek bir şekilde yerleştirerek tekrar bıçağı aldım. üstündeki kanları saçlarına silerek temizledim. ölmesine çok az zaman kalmıştı, ona son olarak bir hediye vermek istedim. minik ellerimle bıçağı dikine boğazına dayadım ve tüm gücümle bastırdım.
bitmişti. -
67.
+3edit: beyler hikaye zütünden uydurma gerçeklikle alakası yok ama ilgi uyandırıyo okuyabilirsiniz amk
edit2: adam hostel filminin senaristi amk
edit3: mamoş rüyasında gördüklerini anlatıyo panpalar, boşa okumayın -
68.
+2- kabalığımı bağışlayın ama beni neden çağırdınız?
- deniz anlatmadı mı durumu?
neyi ulan neyi?
- yoo?
- öyleyse onun anlatması daha uygun olur.
hava iyice ağırlaşmıştı artık evde. göğsümü sıkıştırıyorlardı sanki.
- çaylar geldi. buyrun.
titreyen elime verdi çayı deniz, imalı imalı bakmayı da ihmal etmedi. deniz, onun gerçek kimliğini bildiğimi biliyor olmalıydı. artık hiçbir şüphem kalmamıştı.
bugün bu evde birisi ölecekti. -
69.
+2inanılmaz derecede inandırıcısın
pm den bana ulaş
ben de hizmet almak istiyorum
hayalimdekileri yaşamak benimde hakkım -
70.
+2güçlükle kalkarak yürümeye başladım yanında.
- insanları öldürmeye babanla başladın demek?
cevap vermedi. bu sefer onun istediği gibi yürümeyecekti muhabbet.
- anlatsana deniz, normal bir şey olduğunu mu sanıyorsun bunların?
- bir normaldir tutturmuş gidiyorsun. yarın senin normal algını değiştireceğim belki böylece kafa ütüleyemi bırakırsın.
hızlanarak beni geçti. hafifçe koşarak yanına ulaştım tekrar.
- bütün bunları polise anlatmayacağımı nerden biliyorsun?
- doruk'u öldürdüğünü polisin bilmesini istemezsin değil mi?
- ne saçmalıyorsun?
- parmak izlerin, terin, saçların... maalesef bayıldığın anda bunları almak pek kolay oldu. eh doruk'un cesedinin de bir yere gitmeye acelesi olmadığına göre şahitlik yapabilir pekala.
bir şeytanla yan yana yürüyordum...
-
helix mod oluyor
-
yav amg sirtlancanlar yoksa
-
yav bu nasi bişi amg
-
kayra senin o daracık deliğin var ya
-
yav amg 35 yaşında adama
-
mekanda karilara descartesten camusdan bahsedersin
-
ışıklar içinde uyu burom benim
-
ucan kedi hastaya bakiyor su an
-
detonecan allahın aslanı
-
piyo kimin anasina sovdun laga luga yapma
-
mikropcann alfalığı
-
rabbim kimseyi mahkemelik etmesin
-
şu atarinın ekranı dekormus
-
kozdesucugun biraktigi boslugu kim doldurdu
-
psipsi pgibopat
-
helix emmim benim
-
axento ucan kedıye sahıp cıkması
-
caylak aciklamasina ne yazdin
-
islak kopek yavrusu gibi
-
bana dava acagını soylıyenlerın lıstesı
-
ucan kedi laik huu
-
bruce willis rick harrison a ne kadar çok benziyor
-
işten geldikten sonra yemek yapmak
-
dunden beri aklima geldikce
-
adamın birsürü hattı var bak
-
kayra donanımhaberde evıne geldıklerınde
-
helix damlar birazdan
-
kaptan sirk sus la
-
dumbki ne bekliyordun hornetçi
-
axento maksento toşak helix bunlar kim amg
- / 2