-7
Evet beyler.
dedem 75 yaşlarında uzun boylu yakışıklı karizmaktik bir dedeydi. Ona baktıkça bir şeyler beni dürtüyordu. gibim hareketleniyodu sanki o bembeyaz saçları, bembeyaz bıyıkları, o dökülmeye yüz tutmuş sapsarı çarpık dişleri, kıllı kulakları, pörsümüş kasları, cam dibi gözlükleri, o gibik kasketi... (Not: bastonu ilgimi çekmiyordu.) tamamen karşı konulmazdı.
Bi gün anam babam yazlığa gittiler. Ablamda arkadaşındaydı, evde dedemle ben kalmıştık. Televizyonda Kibar Feyzo vardı. Oturmuş dedemle onu izliyorduk. Neyse çok uzun uzadıya anlatmıcam. Tam o sahnede, faşo aganın parnak yediği sahne; dedim olm fırsat bu fırsat dedeme bi pandik çaktım. Dedem uyyhhşş napıorsun evladım dedi. Dede dedim sevişelimmi, seni gibmek istiyorum. O'da gibtir git muallak, allahsız kitapsız pekekent dedi. Tabi bende yediremedim bunları dedeme bi yumruk çaktım adam bayıldı. Soydum dedemi, o kadayıfa dönmüş gıçındaki kılları görünce artık vites kolu gibi oldu yarraım, elime geçen ilk kremle... gerisini biliyorsunuz. gibtimde gibtim, hayatımın en güzel dakkalarıydı.
O gün bu gün benim muallak dedem alıştı artık gibişmeye, düzenli olarak gibiyordum artık.
Bi gün artık abazanlıktan ölecem, delircem günler aylar olmuş, cinsel herhangi bir şey yaşamamşm. Eve döndüğümde dedem beni hasretle karşıladı. Ben direk başladım gibmeye ama bu sefer çok sert gibtim. Adam kalp krizi geçirdi öldü amk.
Hala daha kendimi suçlu hissediyorum.