Aquaman:(Favorim)
Arthur, nam-ı diğer Aquaman. Adından da anlaşılabileceği gibi su altı yaşamıyla iletişim kurabilen ve gücünü denizlerden alan bir süper kahraman. Tabii ki tek gücü denizlerden gelmiyor. Kendisinin Süperman’i alt edebilecek güçlere sahip olduğunu ve Justice League’nin asil kurucusu olduğunu biliyoruz.

Arthur’un hikayesi babasının gaddarca davranışı ile başlıyor. Babası Arthur’u içinde tehlikeli deniz yaratıkları olan su dolu tanklara kitlerdi. Arthur yaratıklarla iletişim kurmayı öğrenmek zorundaydı, aksi takdirde ölecekti. Daha o çocuk haliyle ölümcül köpek balıklarını nasıl bir taşıt olarak kullanacağını biliyordu. Okyanusun yüzeyinden kat kat aşağıda yaşdıbını sürdürdü. Yıllar boyunca maruz kaldığı basınç sayesinde, kaslarını bizim başarma hayalini bile kuramayacağımız bir seviyeye kadar geliştirdi. Bu yüzden bir arabayı Hulk’tan farksız bir şekilde kaldırabiliyor ve bir futbol topu gibi fırlatabiliyor. Kas gücünün yanı sıra, dayanıklılığı büyüden geliyor. Kurşunlar Aquaman’in üstüne gelse bile sadece birkaç sıyrık bırakıyor, yani aynı Superman gibi. Ancak Superman büyüye ve kriptonite karşı dayanıklı değil. Aquaman’in ise savunmasız olduğu bir madde yok.

Aquaman tsunami yaratmak için balinalardan duvar oluşturur ve su altı canlılarla iletişim kurarak büyük bir orduya sahip olur.

Aquaman bir kraldır. Pek çok dövüş sanatının eğitimini almış ve denizdeki ordusunun haricinde ona arka çıkan bir kraliyet ordusuna sahip olmuştur. Kendisi sadece bir değil, iki orduya sahip ve komuta etmektedir. Yılları aşkın dövüş deneyiminin yanı sıra Aquaman, Superman ve Batman’in aksine kan dökmekten çekinmeyen ve zorunda kalırsa gözünü kırpmadan karşısındakini öldüren bir süper kahraman olarak dikkat çekmektedir.

Herkes onun kim olduğunu biliyor. Kimliğini saklamak gibi bir düşüncesi olmadı. Birlikte olduğu kişiden gerçek hayatını saklama endişesini hiç yaşamadı.
Beyler madde ile yazmadım bu karakteri seviyom lan bunu çünkü

Beyler rez bekliyorum sadece sıradaki karakterim hazırr

Wonder Woman:
Tüm zamanların gelmiş geçmiş en popüler kadın kahramanı. Şu ana kadar baskılı giysileri figürleri ya da oyuncakları bu kadar satmış, dergilere bu kadar çok kapak olmuş başka bir kadın kahraman daha yok. 1941’de başladığı çizgi roman yolculuğunda bu denli popüler olmasını sağlayan şeyler ise güzelliği, zekâsı, kas gücü ve daha fazlası. Şimdi Wonder Woman’ın derinliklerine inelim.

Wonder Woman Amazon kraliçesi Hippolyte’nin kilden yaptığı heykelin kendi kızı olarak hayat bulması için Olympos Dağı’ndaki tanrılara yakarışının karşılığı olarak dünyaya geldi. Dünyaya geldiği günden itibaren Justice League’in saygın ve güçlü bir üyesi olmaya başladı. Wonder Woman’ın aslında gerçek ismi Diana’dır. Ve Amazonlarda Themyscira’nın prensesidir. Sahip olduğu tek güç güzelliği değil tabiki. Wonder Woman uçabilir, kendine gelen kurşunları savurup geri gönderebilir, insanüstü güçlüdür ve hız, çeviklik ve dayanıklılık konusunda nerdeyse rakip tanımaz. Birebir savaşlar için yaratılmış bir savaşçı da diyebiliriz onun için. Daha öncelerinde güçlerini tanrılardan aldığı inanılan bu karakterimizin yakın zamanda Zeus’un kızı olduğu düşüncesinden hareketle tam bir süper kahraman paketiyle dünyaya geldiği düşünülür oldu.

Wonder Woman’ ı yok edilemez kılan bileziği, doğruluk kementi ve sihirli kılıcı onun en önemli parçalarıdır. Ama Wonder Woman’ın en harika özelliği hiç yaşlanmaması olabilir özelliklede kadın olduğu düşünülürse. Doğruluk kementi demişken, dışardan bakıldığında tam anlamıyla bir hediye gibi görünse de aslında doğruluk kementi Wonder Woman’ın karakterini çok güzel yerlere taşıyan bir özelliktir.

Doğruluk kementi mutlak doğrunun sembolüdür ve içinde bulunduğu durum her ne olursa olsun yüzünü doğrudan çevirirse güçlerini yitirir, Wonder Woman’ı kendisi yapan özelliklerini kaybeder. Kementi bu yüzden çok önemlidir. Kement aynı zamanda yok edilemez hatta koparılamazdır. Kement Hefastos tarafından yaratılmıştır ve yakaladığı kişiye sakladığı sırlarını anlattırır

Deadstroke:

Slade Wilson. Nam-ı diğer Deathstroke “the Terminator”. Ordu tarafından süper asker niyetine güçlendirilmiş, sonradan da işi bırakıp paralı askerliğe yönelmiş bir adam. Sonradan işi gereği oğlunun yaralanmasına neden olduğu için eşi tarafından gözünden vurulur ve korkusuzluğunu göstermek için tek gözlü maske ile dolaşmaya başlar.

Marv Wolfman ve George Perez tarafından yaratılan karakter, ilk olarak 1980 yılında New Teen Titans’ın ikinci sayısında ortaya çımıştır. Hikayesi genişledikçe enteresan kişiliği ortaya çıkmıştır.

Vücuduna yapılan geliştirmelerin sonucunda “neredeyse” süper-insan seviyesine çıkacak kadar dayanıklı ve güçlü olmuştur. Geliştirilmiş zihni ile ve askerlikteki uzun geçmişi sayesinde bir taktik dehadır. Kanındaki iyileşme faktörü, çok yüksek olmamakla birlikte hayat kurtarıcı özelliğe sahiptir.

Genelde Teen Titans’ın karşısına çıkıp durur ve çoğunlukla yenilir. Neredeyse her zaman yenilmesinin aslında daha büyük bir planın parçası olduğu ortaya çıkar, hapiste birisiyle görüşüp kaçar filan. Genelde süper-kötülere dönüşüp duran bir ailesi vardır ve bazen birlikte çalışıp bazen de birbirlerini öldürmeye çalışırlar.

Güç olarak da orta-düşük seviye kahramanları son derece zorlayacak bir kişi olduğu için yazarlar tarafından çok sevildiği aşikar. Batman gibi babalarla karşılaştığında çok sağlam dayak yiyor.

Marvel’in ünlü karakteri Deadpool, Deathstroke’un parodisi olarak yaratılmıştır. Hatta ismi de kasıtlı olarak Slade Wilson’a benzemesi için Wade Wilson olarak konmuştur.

DC’nin en çok kullanılan kötülerinden biri olduğu için uzun uzadıya anlatmak yersiz. New 52’de ise güç seviyesi az daha artırılmış olarak karşımıza çıktı.

Doomsday: (Yine favorilerimden)
Kökeni bilinmemekle beraber, Krypton gezegeninden gelmekte olan Doomsday 2.500.000 yıl önce Bertron adına çılgın bir bilim adamı tarafından yaratılmıştır. Doomsday tüm evresel kontrollerini elinde barındıran ve süper kahramanı dilediği gibi yönlendiren Brainiac tarafından yönlendirilmekteydi. DC Marvel karakterlerinin içerisinde kötü bir yapıya sahip olması halinde birçok hayran kitlesi bulunmaktadır. Yaradılış felsefesine göre önüne gelen her şeyi yok etme bilincine sahip olarak yaratılmış olan Doomsday, durdurulamaz bir mutant olarak çizgi roman karakterleri arasında yer almaktadır. Superman adlı iyi süper kahraman’ın dünyaya düşmesinden uzun yıllar sonra ortaya çıkan Doomsday çok sayıda savaşlara katılmış ve çoğundan galip ayrılmıştır. Üstün güçlere sahip olan süper kahraman Doomsday’ın yaptığı her şeyi yok etme aşamasına karşın JLA adlı süper kahraman ne kadar engel olmaya çalışsa da başarısız olmuş ve Doomsday bu kötü aktivitelerini sürdürmeyi devam etmiştir.

DC Comics yayımları arasında Doomsday’ın ilk göründüğü sayı olan Superman: Them Man Of Steel adlı çizgi roman’ın 18. serisinde ortaya çıkmıştır. Dan Jurgens tarafından yaratılan çizgi karakter Doomsday’ın bilinçsiz bir yapıda yaratılması kötü olduğu kadar aynı zaman’da bazı çizgi roman serilerinde Süperman’a yardım etmek için ona saldıranlara karşı savaş açtığı bilinmektedir. Doomsday kendi çizgi roman tarihinde birçok süper kahramanlar karşı karşıya gelmiştir ve tümünden galip ayrılan taraf olmuştur. Süperman ile birçok kez karşı karşıya gelen Doomsday her ne kadar öldürülmese de, her karşılaşmadan mağlup bir şekilde ayrılarak doğru zamanda saldırmayı planlanmıştır. Üstün ve muhteşem güçlere sahip olan Doomsday bir seride Superman’ı öldürmek için saldırıya geçen Gog ve ordusuna karşı Superman ile birlikte savaşarak orduyu bertaraf etmiştir. Doomsday’ın neredeyse öldürülmesi imkânsız olduğu için birçok süper kahraman ona yenilmiştir

Lobo:(Buda bence bayaa havalı)
KÜNYE: 
Karakter Adı: Lobo 
Irk: Uzaylı/Czarnian (Kzanaryalı) Humanoid 
Doğum Yılı: 1599(kendi evreninde, hikayesinde) 
Görünüş: Yaklaşık 1.95-2.00 Metre Boyunda 110-130 Kilo ağırlığında Siyah Saçlı Kırmızı gözlü(genelde) Kiss ya da AC/DC rock gruplarının kine benzer makyajı ile karşımıza çıkar 
Ünvanları: The Main Man(Esas Adam, kendisine böyle diyor  the universe's best bounty hunter(Evrenin En iyi Ödül(Kelle) Avcısı) 
Kendi ırkının son temsilcisidir. Czarniagezegeni ve Czarnianlar barışçıl, gelişmiş ve de elit bir yaşam formudur. Ancak; Lobo'nun onlara çekmediği aşikar  ZiraLobo, deli dolu, beklenmedik,vahşi ve kırık bir elemandır. Öyle ki; ırkı ile beraber yaşadığı devir de Czanarian eğitim sistemine ait bir okulda iken 4. sınıf öğretmenini öldürmüştür. Aynı Lobo haşeratı, doğduğunda onu doğuran ebesinin parmaklarını ısırarak koparmış ve sonra doğum ekibine saldırmıştır. Ebesi onu görünce Şeytanın Çocuğu diye çağırmıştır. Kısacası ebesine sövmek istemeyeceğiniz cinsten biri

Lobo büyüdükçe, yetkililer yerel güvenlik ekipleri oluştursalar da artık iş çığırdan çıkmıştı. Her kim Lobo'yu aşağılar, onu dışlar hatta bazen bunlara da gerek olmaz her kim onun gözüne batarsa Lobo onu pataklıyordu. Sırf bu ve benzeri durumlardan dolayı, Czarnia Okullarının sınıfları sıçramış kan lekeleri, diğer öğrencileri vücutları üzerinde morarmış  yaralar ile dolmaya başlamıştı bile...  

Daha sonraları kendi eliyle ve sakarlıklarıyla Irk'ının ve uygarlığının sonunu getirmede yardımcı olmuştur. Lobo kendi ırkı ve gezegenini yok etmiştir. Tüm bunlara rağmen 

Sonradan Evrenin En iyi Ödül(Kelle) Avcısı olur.(17 yaşından itibaren) 

Kim onu ne için kiralarsa onu yapan biridir.. Öldüğün de ne cennet ne de cehennem onu kabul etmiştir. Kimse onu ağırlayamamış ya da cezalandıramamıştır 

Cehennem için fazla hanım işi demiştir ve işkenceleri de kendince çok hafifbulmuştur. Cennette de canı sıkılıp ortalığı patlatınca tanrıya kafa tutunca dünyaya geri döner

Solomon grundy
batman'e düşman olan kötülerdendir. gerçek adının ise cyrus gold olduğu yönünde iddialar mevcuttur. dc comics tarafından piyasaya sürülmüştür. eskiden sokaklarda kalan yoksul grundy'e çocuklar tekerleme uydurarak alay ederlerdi. lanetli bir hastalığa yakalanan grundy kısa bir süre sonra öldü. çocukların kendisine uydurduğu meşhur tekerleme ise şudur : 

solomon grundy ( solomon türkçe olarak süleyman anldıbına gelir. ancak grundy'nin türkçe karşılığı yoktur. )
born on a monday ( pazartesi doğdu )
christened on tuesday ( salı ismi konuldu )
married on wednesday ( çarşamda evlendi. )
took ill on thursday ( perşembe hastalandı )
grew worse on friday ( cuma hastalığı kötüleşti )
died on saturday ( cumartesi öldü )
buried on sunday ( pazar gömüldü )
this is the end of solomon grundy ( bu da solomon grundy'nin sonuydu )

solomon grundy'e genel olarak yardım edildiğinde karşısındakine yardım ettiği görülür. saldırırsanız tabikide size düşman olacaktır. kendisine ait bir lafında grundy kendisine yardım edene yardım eder diye bir sözü vardır. en büyük özelliği öldükten belli sonra ölmeden önceki halinden daha güçlü olarak tekrar dirilmesidir. zekası ve dövüş yeteneği kıt olsa da kolay kolay öldürülemez hatta ölümsüz olarak geçmektedir. dövüş sırasında kendi tekerlemesini de söylediği bazı oyunlarda görülmektedir. grundy'e ait özellikleri çizgiromanlarında barındırmak isteyen amerikalı yazarlar grundy'e zaman zaman akıllı ve hırsız , kimi zaman acınacak şekilde ölmüş bir zavallı , kimi zaman da zekası kıt sadece emirleri uygulayan bir karakter çizmişlerdir. üstelik fiziksel özelliklerinde grundy'nin vücuduna saplanmış satır, bıçak,ok,kılıç gibi keskin aletler vardır. bazı çizimlerinde ise boynunda halat olduğu da görülür. ve bu anime, çizgiroman veya oyunlarda son ana kadar böyle devam eder. kas yapısına bakacak olursak yeşil dev hulk'ın kaslı yapısı kadar kaslı olduğu akıllara gelmektedir. ve bu yönden bakmaya devam edersek grundy'de hulk'da olmayan bişey vardır.

Solomon grundy part2
Bunu yazmadan geçemedim beyler
Hulk da olmayan şey solomon her mezara girip çıktığında daha da güçleniyor bu yüzden bence solomon

Harley Quinn:(Muhteşem)
Öncelikle Harley Quinn, anlattığımız çoğu süper kahraman ve suçlunun aksine fazlasıyla genç bir karakter, üstelik kariyerine baskı olanağı sınırlı 1960 tarzı çizgi romanlarla değil, 1992’de Batman: The Animated Series ile başladı. Yaratıcıları Paul Dini ve Bruce Timm’dir. Animasyon serisinde karakter öyle tutuldu ki, “Bir el atalım şuna” dediler ve Harley 1993’te The Batman Adventures’ın 12. sayısıyla çizgi romanlara giriş yaptı. 1994’te ise, Dini ve Timm’in  Harley’nin Arkham Asylum’da Joker’in terapistiyken aşık olmasını detaylandırdığı The Batman Adventures: Mad Love, Eisner and Harvey Awards’ın “Yılın En iyi Tek Sayılık Çizgi Romanı” ödülünü aldı.

Gerçek adı Harleen Frances Quinzel’dir. Harleen, Arkham Asylum’da staj yapan bir pgibiyatristti. Okulun en başarılı öğrencisi olmasını geçtim, ödüllü bir jimnastikçiydi hatta bu sayede Gotham Üniversitesi’ne bursla girmişti. Peki hem güzel, hem zeki hem yetenekliyken ne yanlış gitti de bu kızcağız sapıttı? Çok basit. “Ben çok yanlış anlaşıldım” diye kendisini başarıyla pazarlayan bir manyağa aşık oldu. Tanıdık geldi mi? Pek çok kişiye tanıdık gelmiş olduğunu karakterin kazandığı sempatiden anlamamak mümkün değil.

Harleen, Arkham’daki hastaları incelerken Joker’e ilgi duymaya başladı. Onu analiz etmek ve terapi seansı uygulamak için defalarca gönüllü oldu. Ne olduysa bu seanslarda oldu zaten. Joker, Harleen’in mesleki ilgisini kazanmakla kalmayıp onu baştan çıkardı. Kız öyle fena aşık oldu ki, ayakları yerden kesildi ve Asylum’dan kaçmasına yardım etmekle kalmayıp, ortağı Harley Quinn’e dönüştü...

Harley Quinn part2 :
Joker’le olan ilişkisi çizgi roman tarihindeki en kompleks ve gerçekçi aşk hikayesi olabilir (Tabii aşk hikayesi demek ne kadar doğru, belki saplantı diyebiliriz). Harley’in Joker’in aşkından tek kazancı Arkham’dan birkaç kez kaçmasına yardım ettikten sonra doktorluk lisansının iptal edilip bir zamanlar incelediği hastaların arasına konmak olmuştur. No Man’s Land’e konu olan büyük deprem sırasında Arkham’dan kaçarak Harley Quinn’e dönüşür.

Joker genel olarak bu ilişkiyi kabul eder, ama istismarın bini bir paradır, Harley’le şakalaşır, flört eder ama genelde öyle kötü davranır ki sizin içiniz acır. Joker de taştan değildir sonuçta, ama bir şeyler hissettiğini anladığında verdiği en hafif tepki rahatsızlık, en aşırısı ise Harley’i öldürerek kurtulmaya çalışmak olur (Şimdi bu yazıda çok fazla pgibologluk tasladığımın farkındayım ama manevi taciz gibi başlıkları okursanız, istismarcı tarafın yavaş yavaş karşı tarafı yok etmeye başladığını görürsünüz. Tabii Joker olunca süreç ağır olmuyor, tuttuğu gibi roketle fırlatıveriyor).

Harley’nin ‘yakın’ olduğu kişilere lakap takma huyu vardır. Jokere “Mr. J”, “Puddin” gibi sevgi pıtırcığı şeyler, Poison Ivy’e ise “Red” der. Sesi de cırlaktır malum, kabul ediyorum çok dinleyince insanın şiddet dürtüleri olur

Beyler buraya daha bir çok karakter yazabilirim
Joker den tutunda batmana kadar
Bane den tutunda black adam a kadar
Bir çok karakter mevcut ama bunlar ı sizlerde biliyorsunuz
Edit:Ben en sevdiğim karakterleri yazdım sizin varsa sevdikleriniz söyleyebilirsiniz
Edit 2: Marvel karakterlerini de tanıtmayı düşünüyorum takipte kalın panplat

O zaman az bilinen birkaç karakter daha atayım ilk olarak
The Wizard: #shazam
Sonsuzluk kayası Rock of enetnity nin koruyucusu olan Wizard bir diğer ismi ise yukarıda da belirttiğim gibi shazamdır wizard billy botsona güçlerini veren yüce büyücüdür
Aslında shazam gücünün gerçek sahibi wizard dır bizim shazam diye bildiğimiz(captain marvel) gücünü wizard dan almıştır billy botson dışında wizard ın bir diğer varisi favorim black adamdır ancak black adam gücünü iyileğe karşı kullanmaya başlayınca wizard kendine bir baş tacı seçmiştir ve o kişi billy boston dır

Parallax:
Şeytani bir parazit olan parallax evrende 7 duygunun sahibi olan antil bir yaratık dır. içinde saf kötülük barındırır gittiği gezegenlerde ki toplumun içine öyle bir korku yayar ki o toplum kaybolmaya mahkumdur adeta parallax öyle bir güçtür ki dc universe green lanter koruyucuları bile ondan çekinir

Darkseid:
Kötülük tanrısı olarak bilinen darkseid apokalips gezegeninin yüce hükümdarıdır. Amacı bütün evrenlerin ve toplulukların hükümdarı olmaktır süpermenin en büyük düşmanlarındandır ve dc üniverse ün en büyük tehditlerinden dir