-
151.
0yaptığım şeye pişman oldum. çünkü Burak’ı kaybetmekten korkuyordum.. ama annesi, babası tarafından aldatılmış biri olarak asıl korkum aldatılmaktı benim. aldatılıp, terk edilmekten korkuyordum.
üstelik Burak’ı kaybetmem, her şeyimi kaybetmem demekti benim için.. okul çıkışına kadar hiç gelmedi yanıma, ben de gidemedim utandım
akşam üst üste mesajlar atıyor, ayrılmışız gibi yalvararak beni affetmesini söylüyordum. abartmıştım, ama bütün gün onsuzluğu düşünmüştüm. oysa çocuk sadece sinirlenip yanımdan gitmişti.
ertesi gün yine okulda, hiçbir şey olmamış gibi devam ettik. buna sevinmiştim. ama onun başka biriyle konuştuğunu gördüğüm an yine aynı şeyi tekrarlıyordum. Buket’le konuşuyorlardı, gülüyorlardı. bunu görünce Buket’in gerçekten Burak’tan hoşlandığını düşünmeye başlamıştım. ikisini konuşurken görüyordum ama niyeyse hoşlantı suçunu Buket’in üzerine yapıştırıyor Burak’ın beni sevdiğini düşünüyordum. çıkışta Burak’tan buketle konuşmamasını istedim. elimden gelse hiç kimseyle konuşma diyecektim ama.. bunu duyduğu an, kolumdan beni çekiştirerek ara sokağa soktu, yeter ama saçmalamayı kes artık boğma beni diye bağırıp çağırmaya başladı. -
152.
0ben hala beni aldatıyosun işte aldatmasan böyle mi yapardın rahatlatırdın beni gönlümü alırdın diye söyleniyorum, akıllanacak gibi değilim.
orada bıraktı gitti çocuk beni. ama hala ayrılık, istememek, terk ediş yok.
özür dileyen, sevgi dolu bi mesaj gönderdim ona o akşam. beni sevdiğini söyleyince rahatladım.
ertesi gün, pgibologumla 2. seansım vardı. ailemi, babamın yaptıklarını, annemin vefatını anlattım adama. erkek arkadaşımın olup olmadığına arkadaşlık ilişkilerimin nasıl gittiğine dair sorular yöneltiyordu bana. adamın soğukluğu değişmedi, bir de aklımda babama anlattıklarımı anlatıp anlatmayacağı vardı. ilk gün hasta-doktor gizliliğinin teminini vermişti bana ama ben yine de pek konuşmak istemiyordum bunları. babama olan öfkemi, nefretimi tamamıyla anlatıyordum ama.
umarım babama anlatıyordur diye düşünerek tehtitvari şeyler dahi söylüyordum ona ve karısına dair. hiçbir şey yapmayacak olsam bile pgibolojim bozuk nasılsa, korksunlar diye abartıyordum. -
153.
0dinleyen var mı beyler ona gore yazayım daha?
-
154.
0çok uzun amk yaa
-
155.
0Yalanına sokuyum
-
156.
0bu 11 yil nasil bitecek yazsana
-
157.
0Kadir beyden emin olmuştum, bütün konuşulanları babama anlatıyordu. babam ayarlamıştı sonuçta zaten, özellikle babamın bilmediği şeyleri Kadir beye anlatıp birkaç gün sonra babamı deniyordum. anlattıklarımı öğrendiğini defalarca kez test etmiştim…
Burak’la ilişkimiz bir iyi bir kötü devam ediyordu. ama günden güne bağlanmıştım beni yalnızca kendine değil hayata da bağlamıştı, hayatımın vazgeçilmezi olmuştu. ona daha çok bağlandıkça daha çok kıskanıyor, en ufak şeyleri bile kavga çıkartıcak noktaya getiriyordum. kimseyle paylaşamıyordum onu. ama benim ders çalışmam gereken zamanlarda Burak genellikle dışarıda oluyordu. hatta Buket ve Burak yakın arkadaş haline gelmişlerdi. onlar hala gelecekleri için zenginlikleriyle ve baba desteğiyle sorumsuzlardı . daha doğrusu rahatlardı. beni yadırgıyor, yaptıklarımı anlamsız buluyorlardı.
ders çalışma desteğini pgibologumdan alıyordum. bu konuda bana tek yardım edebilen oydu. her ne kadar her şeyi anlatamasam da babama bir bir özet geçtiği için, yine de aramızda bi doktor hasta ilişkisi oluşmuştu, nitekim aylar olmuştu. özgüven oluşturmuştu kişiliğimde ÖSS için
ama Burak’ın yanında olamayışım beni delirtiyordu, Buket’le arkadaşlıklarını kabullenmiştim, herhangi bi sorun yoktu bu konuda. her mola verdiğimde arıyordum, mesaj atıyordum sürekli. konuşunca içim rahatlıyordu, ara sıra beni evden almaya da geliyorlardı. Buket’le aramı iyi tutuyor tartışmamaya çalışıyordum. neredeyse Burak’ı bukete emanet ediyodum, bu beni rahatlatıyordu.
ama korkularım hiç bitmedi. Burak’ı kaybetmeyi düşündüğümde bile ağlamaya ona sevgi sözcükleri yağdırmaya başlıyordum. aldatılma korkum ise takıntı haline gelmişti. saplantılı bir ilişki yaratmıştım. -
158.
0babamın karısıyla sürekli kavga ediyordum. asla kabullenemedim onu. her yaptığı harekette her söylediği sözde, tartışma çıkartacak yer arıyordum. tartışmalarımızda babamdan çekindiği için ileri gidemiyordu. bu da benim işime geliyordu. bir kere, senin pgibolojin bozuk demişti. sen bana deli mi demek istiyosun diye fırsat bilip maket bıçağıyla gözlerimi aça aça üzerine yürüdüm. bu tarz, bana iyi gelen şeyler yapmaktan keyif alıyordum, bu duruma sığınıyordum. ergenlikte sınır tanımıyordum. ama o normal biri değildi benim için. o benim ailemi yıkan kadındı. bana katlanıyordu, üstelik çok gençti, babamın parasını seviyordu belli ki. sevdiği şeyler bir bir eriyecekti.
Babam işlerini hayli ilerletmişti. küçük davalarla ilgilenmiyor, büyük davalara gecesini gündüzüne katarak çalışıyordu. bu büyük davalar genellikle büyük insanların oluyordu. zengin, ailesi ya da arkası sağlam insanlar. ki hayat şartlarımızı yükselten de seneler önce aldığı bir davaydı zaten. babamın böyle sağlam davalarda hata yapma lüksü yoktu, kendisi anlatırdı bunları. kaybedeceğini düşünürse, hiç üstlenmezdi itibarına zarar gelmemesi için. onunla da aramı iyi tutmaya çalışıyordum. karısına karşı bi güç haline gelmiştim. hem babam aramızda sorun olmadığını düşünmeliydi…
bu davalardan biriydi.. onun için çok önemliydi, yaklaşık 3 aydır deliller topluyor, savunmalar hazırlıyor, evde ve büroda hep çalışıyordu. önemli işlerini anlatmak onun egosunu tatmin ediyordu. evdeki kadından da sık sık övgüler alıyor, pohpohlanıyordu… ayrıca bu sağlam dava sahiplerinin tek ümidiydi son duruşma.
ve benim ÖSS haftam..
sınavdan tam 2 gün önce o dava günüydü. babam sabah bir şeyi bile atlamamak için geceden dosyalarını son kez düzenlemiş, çantasına varana kadar hazırlamıştı. çalışma masasında olurdu her zaman dosyaları da çantaları da. uyuduklarından emin olabilmek için yatana kadar oturdum onlarla. ders çalışmayı bıraktığımı, kendimi hazır hissettiğimi, iyi olduğumu anlatıyordum. ruhen iyileştiğimi düşünmelerine çok seviniyordum. ama iyileşmek için bir işim, bir de sınavım kalmıştı…yattılar. -
159.
0babamın o bütün delilleri, bütün savunma konuşmaları, kağıtlar, dosyalar ne kadar da önemliydi onun için. nasıl rahatlayacaktı yarın.. başarısına başarı parasına para eklenecekti.
her şeyi aldım masasından.
çalışıp hazırladığı bütün kağıtları. dosyalarını boş a4lerle doldurdum. olduğu gibi iş çantasına da geri koydum.
odama geldiğimde hiç üşenmeden, zevkle, ruhumu doyurarak kestim hepsini makasla. teker teker kestim. babamı bitirecek olan o ertesi sabahı düşüne düşüne bu kağıtları parçalara ayırırken annemle konuşuyordum -
160.
0annemin fotoğraflarıyla…
uyuyamadım bütün gece. hatta sınav için konulara son kez göz bile gezdirdim. düşündüm, olanları bir bir düşündüm. yaptığım şey için vicdanım zerre sızlamadı. bu duruşmanın kaybedilmesi demek yalnızca itibar kaybı olmayacaktı. babama zarar vermelerini umuyordum. babama zarar vermelerini istiyordum. benim hiçbir şeyi hak etmeyen annemin canına mal olan babam, bunu canıyla ödesin diye dua ediyordum.
Sabah olduğunda kahvaltıya ben de katıldım. neler olacak merak ediyordum. kestiğim bütün kağıtları poşete doldurmuş dolabıma koymuştum. ömür boyu saklamak istiyordum onları.
babam evden çıkacaktı.
çantasına, dosyalarına baktığı an şoka uğradı. o yüz ifadesi bile yetmişti bana. Zelihaaa diye bir bağırışı vardı ki, sanki şimdiye kadar yanan içime bardak bardak soğuk su dökebilmeyi başarmıştım. babam bağırıp çağırmaya devam ediyor, küfürler savuruyordu.
dikildim karşısına poşetin içindekileri gözlerinin önünde yere döktüm. omuzlarımdan tutup silkelemeye başladı beni, iki kez tokat attı. ağlamıyordum, canım bile yanmamıştı. bunu yapması bile benim aldığım zevki katlamıştı. -
161.
0ama hayatımda ilk defa vurmuştu bana, silkelemişti, hem de o kadının yanında yapmıştı bunu. ne ettiği küfürler, ne bağırmaları, ne de tokatı o kağıtları birleştirmeyecekti.
gitti davasına. davanın ertelenmesini istemiş, durumu açıklamış. ama hiçbi şey kurtaramamış onu, onun sorumsuzluğu olduğu söylenmiş ve isteği reddedilmiş. duruşma kaybedilmiş…
o eve geldiğinde ben Buket’e gitmiştim. 2 gün sonra sınavım için ise dayım gelmişti, birlikte gittik.. ve bütün o içimin su serpilmişliğiyle girdim sınava. hayatım bu sınava bağlıydı… -
162.
0Seri paylasalim pic kardesim
-
163.
0Sınavım mükemmel olmasa da iyi geçmişti. tek isteğim istanbul’u kazanabilmek ve burada yaşamaya devam etmekti. sınavdan sonra dayımla gidecektim ve olanları anlatacaktım. ancak sınavdan çıkar çıkmaz babam aradı. dayım beni babamın evine bıraktı. dayımı ne zaman istersem arayabiliceğimi biliyordum. son zamanlarda dayıma karşı oluşan baba kız hissi bana güç veriyordu.
babamın canının sıkkın olduğu çok belliydi. ama hiç açmadı konuyu. sınavımı sordu, tebrik etti, karısı da aynı şekilde. ben girdim konuya,
baba dedim, ben artık seninle yaşamak istemiyorum
olmaz öyle şey nereye gidiceksin tarzında hiç ciddiye almadan konuşmaya başladı. ben yükselttim sesimi.
dayım alıcak beni yarın dedim, sınav sonuçları belli olana kadar onlarda kalıcam.
yetmezmiş gibi bir de Zeliha konuşuyordu şimdi, ne dediği bile anlaşılmıyordu, geveliyordu.
odama gittim, dayımı aradım, kızım dedi, sen bana annenin emaneti, hatırasısın. ‘istediğin kadar kal bizimle, alıcam yarın akşam seni’ -
164.
0reserved
-
165.
+2bi akşam babam kapıyı çaldı ve birde ne göreyim 2 kiloluk yannanı almış eline bana bakıyor dayanamadım sıyırdım donumu ve haşmetli yannanını gül kokan vajinama sokmasıyla ah ah diye inlemem bir oldu.
-
166.
0babam geldi odama. oturdu, özür diledi benden. gitmemi istemediğini, bensiz kalamayacağını, annemin vefatı için çok üzgün, boşanmaları için ise çok pişman olduğunu söyledi. bunları babamdan ilk defa duyuyordum onca zamandan sonra. bir kez daha onunla yaşamak istemediğimi, affetmediğimi, bundan sonra da affedemeyeceğimi söyledim yalnızca. annemin fotoğrafının olduğu çerçeveyi aldı, uzun süre baktı. sonra gitti.
ertesi sabah çok erken uyandım. Burak’tan be Buket’ten birkaç mesaj vardı, haber vermeyi unutmuştum onlara. ama o sabah yepyeni bir sabahtı benim için. atlattığım sınav beni kurtarmaya yetebilecekti. ve benim için yepyeni bir hayat demekti. -
167.
+1reserved
-
168.
+1@138 sen yeni hikaye basligi ac panpaq
-
169.
0ama hiçbir ümit yokluğu benim canımı yakan o büyük parçamı geri veremiyordu. mezarına gittim annemin, her şeyi ama her şeyi anlattım. konuştum onunla. annem de beni özlemişti. annem de beni özlemeliydi. onun için güçlü olacaktım, annem için annemin istediği gibi bir evlat olacaktım.
Burak’ı aradım. buluştuk. sınavı iyi geçmemiş. aramız çok iyiydi, fazlasıyla birbirimizi özlemişiz. eğlendik, muhabbet ettik, hiç konuşmadan oturduk yan yana. aylar öncesindeki ilişkimiz nasıl da değişmiş. ama toparlanıyorduk. bu ikimizi de çok mutlu etmişti -
170.
0sınavımın iyi geçmesine çok sevinse dahi, izmit’e dayımlara gideceğimi söylediğimde yüzü düşmüştü. önce karşı gelmek istedi, daha sonra diretmedi. Burak’la konuşmuştuk, bir süre sonra geri gelecektim. şimdilik sadece olanlardan ve babamdan uzak kalmak, kafamı dinlemek istiyordum. aynı zaman da çok da heyecanlıydım, sınav sonuçları açıklana kadar ne yapacaktım bilemiyordum.
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 04 01 2025
-
mkultravictim31 ve gwynplaine adlı yazarlarr
-
market alışverişine 1200 lira verdim
-
kendinizi başkasına beğendirmeye çalışmak
-
7 aylık koreli sevgilimden az önce aldığım mesaj
-
otomobil suyla çalışan araba icat eden
-
su içen musluk videoları
-
züttte tak olmaz lan
-
michael scofield ananın ağzınaa
-
alkole zam gelmesi çok iyi bişeydir
-
mkultravictim31 seninn kafana orakla vura vuraa
-
onlisans diplomasi ise yarar mi siizce
-
bazı şeyler çocuklukta belli oluyor
-
telefondan google sildim simdi diceksinizki
-
gwanypline
-
suriyeliler gittiğine göre
-
insanlığın yüz karası yine gelmiş
-
30da feyzo şaklabanlığı
-
rte yi devlet altincisi modu yapmak
-
04 01 2025 tyler dursun bacınıı
-
feyzo kamerandayım ne demek ulan
-
kadınlardan ölümüne tiksiniyorum
-
poizitif hiçbir hayalim yok
-
wow girl youtube kanalı link aşağıda
-
kalça içi tak dolu sananlar
-
para var escort çağırmak istiyorum o da olmuyor
-
bi magnum 65 lira
-
beyler zütümüzdeki kıllar nasıl oluyorda
-
wow girl olarak kasık traşım
-
wow girl olarak amima sinek girmesi
- / 1