cinli köy

Part 1

Evet beyler başlıyorum, olay iki hafta önce başımdan geçti. geçen sene liseden mezun oldum ama iyi bi üniversite kazanamdığımdan bu sene tekrar hazırlanıyorum, başta biraz savsaklasam da sonradan tekrar ders çalışmaya başladım. tek amacım şöyle am dolu ortamı bol güzel bir üniversite kazanmaktı hayatımın belki de son rahat 4 senesi olacaktı ve ben de bu 4 seneyi rahat geçirebileceğim bi üniversite, bölüm ve şehir istiyordum ne de olsa sonrası iş askerlik evlilik çoluk çocuk emeklilik falan derken ömür geçmiş olacaktı rahat rahat ders çalışabiliyordum ama ev kalabalık olduğundan biraz zor anlıyordum dersleri, dershaneyi de bırakmıştım boş yere zaman kaybıydı benim için ama dersaneyi bıraktığımı evdekilere söylememiştim dershane parası ve harçlıklarla güzel vakit geçiriyordum derslerim de daha iyi olmuştu aksi gibi, neyse dersaneyi bırakmış kafamı karıştıran yerlerden uzaklaşmış tüm dikkatimi derslere vermiştim, kafam rahattı bi hafta sonu dershane diye çıkmıştım bi kaç saat çarşıda cafede takıldıktan sonra bizim ahmeti aramıştım dersane de sıra arkadaşımdı dershane de olduğunu 1 saat sonra çıkacağını söyledi tamam dedim ve onu beklemeye başladım bu arada yanımda zütürdüğüm kitaplarla cafe de çalışıyordum zaten hafta sonu sabah erken saatler olduğunda kimse yoktu sessiz bir ortamdı fazla geleni de yoktu. 1 saat sonra ahmet geldi konuştuk biraz, bana ya kardeşim bırakmayaydın dersaneyi ne güzel takılıyoduk dedi. ben de zaten dersane de çalışamadığım için bıraktığımı söyledim hele şu sınav geçsin tekrar keyfimize bakarız dersane de dikkatimin başka yerlerde olduğunu boş yere gittiğimi söyledim. biraz konuştuk ondan sonra peki şimdi rahat çalışabiliyormusun dedi evet dedim ama ev kalabalık olduğundan yine biraz zorlandığımı söyledim şöyle biraz tenha bi yer olsa gitsem bi iki hafta kalsam rahat rahat bitiririm kalan konuları dedim ama gidebileceğim öyle bi yer yoktu, ahmet biraz düşünür gibi oldu ondan sonra bizim yazları gittiğimiz dedemin köyü var 3 sene önce ölmüştü dedem, babam da çocukluğu orada geçtiği için dedemin evini satmadı her yaz 1, 2 ay orda kalırız dedi eğer istersen oranın anahtarını sana veririm dedi ama yılın bu zamanları köyde kimse olmaz korkmazsan oraya seni zütürürüm sen de kalırsın dedi ben de köyde elektrik varsa kalabaliceğimi söyledim benim için farketmezdi o da elektirik var dedi bende yanında gelecem 1, 2 gün takılırız sobayı kurarız evi biraz temizleriz sen de kalırsın ben dönerim ama ufaktan da bi tırsma vardı içimde ulan koskoca köy ben tek başıma olacam beni orda kesseler kimsenin haberi olmaz ama aklıma babamın tabancası geldi tabi ya giderken yanımda zütürürüm tamam dedim biraz daha oturduk ayrıldık...

Part 12

Eve geldim annem kapıyı açtı biraz orda sarıldık beni özlemişti. Anneme hemen bavulu verip elbiseleri çıkarıp yıkamasını söyledim o da fazla yadırgamadı zaten tüm elbiselerim leş gibiydi makinayı çalıştırdı kitaplarımı alıp yerine koydum temiz çamaşırlarımı alıp banyoda gusül abdesti aldım ondan sonra odama çekilip kapıyı kilitledim elim ayağım tekrar titremeye başladı o rüya aklıma gelince içeriden seccadeyi getirmiştim epey uzun bi namaz kıldıktan sonra bildiğim tüm duaları okudum biraz rahatlama gelmişti sonra ahmeti aradım bize gelmesini söyledim evde olduğumu duyunca şaşırdı, önemli bi şey değil dedim, sıkıldım orda tek başına gel anahtarı al dedim eve geldi bi çay içti biraz durdu sonra anahtarı alıp gitti gerçi biraz şüphelenmişti ama fazla üstelemdi ben biraz rahatlamıştım sonunda, akşam peder beni görünce biraz şaşırdı çıktı arabayı kontrol etti ama bi tak göremeyince bide üstelik araba tertemiz olunca gülümsedi silahı sordu anneme verdiğimi söyledim gerek duydun mu silaha hiç dedi yok dedim Akşam yatma vakti gelmişti rahattım artık yanımda ailem vardı yatağa geçtim uyumaya çalıştım gene dünkü rüyayı görüyordum yine aynı 1.50 boyundaki çocuk bana toynaklarını gösterek hesabını soracam diyordu bi kaç gece üst üste bu kabusu görünce pgiboloji kalmadı bende, bi de dua da bi işe yaramıyor en son fırat ilahiyatta okuyan bi arkadaşa çıtlattım lisede aynı sınıftaydık onunla, taşak geçmesini beklerken gel benimle dedi çıktık onla elazığ' ın en eski mahallelerinden birine gittik burada bunun amcası kalıyordu kendisi nakşibendi şeyhiymiş zaten elazığ' ı bilen bilir eski adı elaziz dir azizler yurdu manasında yüzyıllardır en büyük nakşıbendi şeyhleri buradan çıkmıştır, izin isteyip içeriye girdik benim arkadaş amca dedi arkadaşın bi maruzatı var dedi beni yanına çağırdı anlat dedi tüm olayı baştan sona anlattım ekgibsizce tamam dedi sonra yana doğru eğilip bi şeyler konuşmaya başladı ama ne dediğini kime dediğini göremiyordum bana dönüp yarın bi daha gel dedi arkadaşla biraz takıldım benim olayı sordum çözer mi dedim, valla dua et çözsün diye ondan başkası senin işi çözemez dedi, ben iyice tırsmaya başlamıştım arkadaşla biraz takıldıktan sonra ayrıldık eve geldik o gece uyumamaya çalışıyordum ama en sonunda dayanamyıp uyudum sabah kalktım gece kabus görmediğimi farkettim hemen arkadaşı arayııp buluşmaya çağırdım arkadaşla kahvaltı ederken kafede gece kabus görmediğimi söyledim...