-
1.
+7 -3
-
2.
+1 -1@2 bende solhan a beklerim kardeşim buyur gel misafirim ol solhan havası al...
-
3.
+1 -1@3 kardeşim güzel bir hikaye olacak yarım bırakmayacam...
-
4.
+4 -1başlıyorum beyler:
GiRiŞ
Anlatacağım olay tamamen gerçektir. Olay benim başımdan geçmemiştir. Solhan'da bulunan bir akrabamın başından geçmiştir. Memlekete gittiğimde az çok tanıdığım akrabamın hallerinde bir gariplik sezmiştim devamlı sırıtan ve konuşkan bir insandı ama gördüğüm kadarıyla o insan gitmiş yerine sessiz devamlı herkesten kaçan biri gelmişti..
Sonradan amcamdan işin aslını en ufak ayrıntısına kadar öğrendim samimiyetim olduğundan hayatınıda, düşünce yapısını da iyice bilirdim o yüzden hikayeyi daha akıcı olması için 3. Tekil yerine 1. Tekil şahıs üzerinden anlatacam... umarım keyf alırsınız.
Edit: hikayenin daha akıcı olması için kendimde kurgu katacam.. -
5.
+3 -1Part 1
Üniversite bitmişti sonunda, dört sene acısıyla tatlısıyla bitmişti. köyüme dönüyordum yanımda benle birlikte aynı üniversite de ama farklı bölümde okuyan çocukluk arkadaşımda vardı. ilk, orta ve liseyi aynı sınıfta okumuştuk, şansa aynı üniversiteyi kazanmıştık ama farklı bölümde okumuştuk. ikimizinde durumu iyi olduğundan ilk aydan eve çıkmıştık. dört sene boyunca düzenimizi bozmadan yaşadık. beraber kavgalara girmiştik, az mı arkamı kollamıştı az mı sabahlara kadar içmiştik hayatımın her anında yanımdaydı benim, o yüzden arkadaş olarak değilde kardeşim olarak görüyordum... -
6.
+7 -1Part 2
eve dönüyorduk üniversiteyi okuduğumuz şehirde evdeki tüm eşyaları sattık özel olan eşyaları da kargoyla eve yolladık. Elimizde diploma sırtımızda elbiselerimizin olduğu çantayla otobüse atlamıştık memlekete dönüyorduk. Selim yol boyunca konuşmamıştı. Sebebi de son sene takıldığı bi hatun vardı, okulun namlı kaşarlarından biriydi. bu kızla ilk takılmaya başladıklarında selim'in niyetinin bu kadar ciddi olduğunu düşünmemiştim. Kızı gibip bırakacak sandım ama 1 sene boyunca kızla ciddi ciddi takılmıştı. mezuniyet sonrasında kız bunu bırakmıştı ayrıntılarını da tam bilmiyorum selim bu konu hakkında hiç konuşmamıştı ama ben böyle bi şey bekliyordum zaten selim'e bu kız sana göre değil yarın birgün seni bırakır o bırakmadan sen bırak diye kaç defa sitem ettim ama beni dinlememişti ne zaman bu konuyu açsam bana nefretle bakıyordu... -
7.
+6 -1Part 3
En sonunda ben de bıkmıştım selim'e nasihat vermeden, olayı akışına bırakmıştım. mezuniyet gecesi de olay patlak vermişti ben selim bunun sevgilisi ve bana eşlik eden sınıftan bi kızla takılıyorduk ama kız devamlı buna soğukluk gösteriyordu. Olan oldu kız bunu herkesin ortasında bıraktı ve gitti. Bu salağım da hala kızın peşinde koşuyordu sanki suç kendisindeymiş gibi kıza özür mesajları atmış kızın kapısında yatmıştı çocukta ne yapsın gönül bu ota da konuyor kaşara da konuyor sonunda bu da kızın peşinde koşmayı bırakmıştı tabi kankası olarak bana da teselli vermek düşüyordu. Ama ne yapsam olmuyordu belki memlekette düzelir hava değişimi falan iyi gelir diyordum içimden yol boyunca hiç konuşmadan yanımda öylece oturuyordu... -
8.
+4 -2Part 4
selim'in bu hali beni üzüyordu nede olsa kardeşimdi ama içimden dua ediyordum allah'tan kendimi bi kadına bu kadar kaptırmadığım için benim için üniversite boyunca ilişkiler genelde cinsel manadaydı çıktığım kızları sadece cinsel ihtiyaçlarımı gidermek için kullanmıştım duygusal olarak herhangi bir ilişkim olmamıştı bazen keşke benim de ciddi bi ilişkim olsa dediğim anlar oldu ama sonu böyle taktan bitecekse hiç olmasın daha iyi dedim hüznü sevmezdim. Yol boyunca en ufak bi muhabbet etmeden sonunda bingöl'e varmıştık. Burda da yarım saatlik bir bekleyişten sonra köye gidecek olan minibüse binip köyün yolunu tuttuk. selim'le yan yana değildik bu sefer o arkalardan bi yerdeydi. Ben de ön tarafta bi amcanın yanında oturuyordum... -
9.
+10 -1Part 5
Köye doğru giderken yanımdaki amca beni dürttü yeğen senin saat kaç dedi saate baktım üç dayı dedim benim saat de üç dedi. dıbına koduğumun bunağı taşak geçiyo heralde dedim ses etmedim ama içten içe de küfrediyordum köye en sonunda gelmiştik. selim'le ayrıldık eve doğru gittim annem ön bahçede oturuyordu beni görünce ayaklandı hemen koşa koşa yanına gittim sarıldım ellerini öptüm arkasından babam da çıktı şaşırmıştım babam bu saatte dükkanda olurdu köyün bakkalıydı babam, köyde 30 tane hane vardı ve köyün tek bakkalı babamdı durumumuz oldukça yerindeydi malımız mülkümüzde vardı babama sarıldım sordum neden bakkalda değilsin 2 gündür mal bekliyorum eşya yok dükkanda oğlum dedi. Gelir yakında dedim biraz daha konuştuk sonra annem yemek kurdu afiyetle onu da yedikten sonra odama geçtim valizlerim odadaydı kargom da daha gelmemişti bu gün yarın gelir dedim yatağıma geçtim yorgundum zaten hemen uyudum... -
10.
+10 -1Part 6
Ertesi gün öğlen annem uyandırdı saat 12'yi geçiyor köy yerinde bu kadar uyunmaz kalk kahvaltını yap dedi tamam dedim yavaşca kalkıp elimi yüzümü yıkadım kahvaltımı yaptım odama geçip eşyalarımı yerleştirmeye başladım o sırada annem beni çağırdı babam çocuk yollamış eve dükkana gelsin mal geldi gelsin yardım etsin demiş tamam dedim evden çıktım babamın yanına gittim epeyce bi mal vardı tüm gün boyunca dükkandaki malzemeleri yerlerine yerleştirmeye çalıştık rafları doldurduk sonunda bitmişti. halim kalmamıştı. Eve gittim babam dükkanda kaldı bi kaç saat daha kalacaktı eve geldim annem yemek kurmuştu onu yiyip tv nin başına geçtim akşam babam geldi yemek falan derken konu bana geldi ne zaman çalışmaya başlayacaksın dedi şimdilik çalışmayı düşünmüyorum zaten 6 ay sonra askerliğimm var dedim bu arada sana yardım ederim zaten durumumuz da yerinde askerden sonra iş başı yaparım dedim sen bilirsin dedi... -
11.
+7 -1Part 7
Birkaç gün boyunca biraz takıldım arada köyden eski tanıdıklarımla bir araya geliyordum bi kaç defa selim'in yanına gittim ne zaman yanına gitsem annesi uyuyor dedi ben de durumunu bildiğimden fazla üstelemiyordum yalnız kalmak istiyordu anlıyordum bi sabah selim'in annesi bize geldi babam dükkana gitmişti. Ben de kadınları yalnız bırakmak için evden çıkarken bi anda selim'in annesi bana döndü. Oğlum dur dedi senle bi konuşacam tamam dedim geçtim yanına oturdum dedi selim'e ne oldu geldiği günden beri odasına tıkıldı kimsenin içine çıkmıyor dedi kısaca anlattım olayı dedi biraz gezin tozun bi yerlere zütür açılsın çocuk dedi dedim zaten bi kaç kez uğradım size ma uyuyor dediniz ama selim'e söyle yarın onu alıp bi kaç gün başka yerlere gidecez tamam dedi ayrıldım babamın yanına gittim akşama kadar çalıştım yanında akşam babamdan arabanın anahtarları istedim aldım eve doğru gittim. Evden cüzdanımı aldım arabaya atladım araba da toros amk köy yerinde bozuk yollar da peder bmw alacak değil ya başladım il merkezine gitmeye... -
12.
+6 -1Part 8
Merkezde bi tekelin önünde durdum yüklendim bira rakıya doldurdum bagaja, dayıya dedim dayı şöyle bi kaç gün kafayı çekebileceğimiz kamp yapabileceğimiz yayla gibi bi yer varmı dedi ne yapacaksınız dedi yayla da işte az uz birşeyler anlattım bi yer var dedi tarif etti teşekkür edip ayrıldım. sonra markete gittim meze et vb şeyler aldım sonra köye bastım geldiğim de karanlık olmuştu arabayı park edip eve geçtim tüm malzemeler bagajdaydı. babama bi kaç gün selim'le gezeceğimi çocuğun moralinin bozuk olduğunu söyledim zaten annemde sabah anlatmış selim'in annesi ile olan durumumu tamam dedi yemekten sonra direk yattım sabah kalktım kahvaltımı yaptım annem biraz yiyecek birşeyler hazırlamıştı onları da koydum bagaja annem babamla vedalaştıktan sonra selim'in eve doğru arabayı sürdüm selim'ide biraz zor olsa da ikna etmiştim arabaya binip köyden ayrılmaya başladık tekelcinin dediği yaylaya doğru sürmeye başladım 2 saat araba sürdükten sonra epey bi bozuk yoldan sonra yaylaya vardık arabayı parkettim koskoca yaylada iki üç tane tek tük ağaç vardı hemen malzemeleri indirdik bi tanesinin dibine hazırlığımız biraz uzun sürdü öğleden sonra saat 4 gibi hazırlığımız bitti mangal yapacağımız yeri hazırlamıştık mangala etleri koyduk akşam yavaş yavaş olmaya başlarken biraları açıp yavaştan demlenmeye muhabbet etmeye başladık en sonunda rakıyı da açmıştık şişenin yarısına geldiğimiz de selim artık iyice içine attıklarını söylemeye başlamıştı ben de sadece dinliyor arada teselli ediyordum sonra şişenin dibine geldiğimizde ikimizde zom olmuştuk o kafayla selim arka koltuğa geçti ben ön koltuğa geçtim sızmışız ertesi gün öğlene kadar kendimize gelemedik ama kafalarımız yerine gelince artık selimin o kadar hüzünlü durduğunu farketmedim içini boşaltmış rahatlamıştı belliydi elimizi yüzümüzü yıkadık kendimize iyice geldik ee bu akşam da burdamıyız dedi selim ben ee havalar iyi kalalım bi gece daha dedim kalalım diyen ağzımı gibeyim bi şeyler atıştırdık biralarla muhabbet ettik üniversite zamanımızı konuştuk akşam olmaya doğru mangalı tekrar yaktık... -
13.
+9 -1Part 9
Muhabbet önceki güne göre daha keyifliydi selim de artık o kızı unutmaya çalışacağına dair bana söz verdi geleceğini düşünecekti artık bi kaç ay sonra benle beraber askere teslim olacaktı onu biraz konuştuk sonra birbirimizi ne kadar sevdiğimizi kardeşliğimizi konuştuk iyice keyiflendik telefondanda oynak bi ankara müziği açıp oynamaya başladık şişenin dibi gözükmüştü ateşde iyice sönmüştü etraf da karanlıktı o keyfle selim sönen küle bi tekme attı ben de onun üstüne doğru külü savurmaya başladım oda benim üzerime doğru savurmaya başladı. En sonunda önceki gün gibi selim arka koltuğa ben de ön koltuğa sızıp kalmıştık ama bu sefer bi kabus beni bekliyordu kabusda boğazımı bi şey sıkıyordu göz ucuyla baktığımda kısa boylu ters ayaklı bişeydi çıldırmak üzereydim o anda kendimi öne doğru fırlattım kafam cama çarptı o acıyla selim'inde uyandığını farketmedim ama arkadan gelen nefes sesiyle selim'e doğru döndüğümde tahminimce onunda kabus gördüğünü anladım ama bişey sormadım o bana sormadı ortalık aydınlanmaya başlamıştı çerçöpü toplayıp yanımızda getirdiğimiz poşetlere koyduk sonra döndük yolda arabayı sürerken artık kabusu unutmuştum selim'le artık eskisi gibi konuşuyorduk rahatlamıştım köyden önce ilçe merkezine gittik iyice üstümüzü başımızı toplayıp çöpleri attık ondan sonra iyice açılmak için bi kahveye girdik kahvelerimizi içerken selim bana dedi oğlum bugün taktan bi kabus gördüm kabusunu anlatmaya başladı aynı benim kabusum gibiydi ama korkmaması için ben bişey demedim en sonunda kusura bakma benim yüzümden sende bi anda irkildin kafanı cama vurdun dedi ama ben kabus yüzünden kafamı vurduğumu söyleyemedim bu işte bi takluk vardı iyice açılıp kendimize geldiğimizde artık köyün yolunu tuttuk önce Selim'i evine bıraktım ondan sonra kendi evime döndüm... -
14.
+8 -1Part 10
Akşam olmuştu, yemekten sonra annem babamla biraz konuştuktan sonra yatağa geçip uyumaya çalıştım. Rüyamda selimle 2 gün boyunca takıldığım yerdeydim biraz ilerde iki geceyi dibinde renoyla geçirdiğimiz ağaç vardı ağacın etrafında bir grup insan yuvarlak bir biçimde sıralanmıştı. Yanlarına gittim çemberi yarıp içine girdim kimse bana bakmıyordu herkes bir yere kitlenmişti ama yüzleri gözükmüyordu kim olduklarını seçemiyordum ama nereye baktıklarını tahmin edebiliyordum baktıkları yere döndüm biraz ilerim de bir çukur, çukurun başında da biri vardı oraya gittim çukurun içine baktım kara bir yılan vardı boyu ise 60-70 santim vardı çukurun başında ki adama baktım o da yüzünü bana döndü ama gördüğüm şeyle dehşete düşmüştüm karşımdaki şeyin yüzünü seçemiyordum sadece gözlerini seçebiliyordum bir çift parlak göz bana dikilmişti geceleri kedi veya köpeğin gözleri nasıl parlarsa öyle parlıyordu boyu benden epey kısaydı sonra çevremdekilerden daha uzun olduğumu farkettim bi anda gözlerim ayaklarına takıldı hepsinin ayağı çıplaktı ve tersti sonra hepsi birden bana bağırmaya başladı ama ne dediklerini anlamıyordum ama sesleri beynimi çınlatıyordu acıdan yere düştüm çukurun başında olan yanıma geldi parlak gözlerini bana dikip katil dedi. bi anda arkasındakilerde katil diye bağırdı sonra hepsi bi anda susup gözlerini ağacın tepesine dikti... -
15.
+6 -1Part 11
Baktıkları yere bakınca duyduğum dehşet daha da arttı ağacın tepesinde bi dala boynundan asılı bi şekilde selim duruyordu kanlı gözlerini sanki bana dikmiş cansız şekilde bana bakıyordu. Sonra başımdaki varlık bana döndü elini kalbimin üstüne koydu duyduğum acıdan dolayı bayılmam lazımdı ama bayılamıyordum. Tüm organlarım sanki sıcaktan eriyor gibiydi o anda yatağımdan doğruldum tüm vücudum terden sırılsıklam olmuştu sabah ezanı okunuyordu. Kalktım başımda şiddetli bi ağrı vardı doğru banyoya gittim duş alıp temiz çamaşırlar giyip namaza durdum namazdan sonra tekrar yatağıma uzandım rahatlamıştım ama uyumaya niyetim yoktu gördüğüm kabusdan dolayı uyumaya korkuyordum. Sigara yakıp sabahı beklemeye başladım. Gün doğduktan sonra hafif içim geçmişti uyumuşum annem uyandırmaya gelmişti beni kalkıp kahvaltı yapmam için kabus görmediğimi fark ettim kalkıp kahvaltımı yaptım babamla beraber dükkana gittik aklıma selim geldi aradım sesini duyunca rahatlamıştım alt tarafı bi kabusdu geldi beraber kahveye gittik iki çay söyleyip konuşmaya başladık ama selim'de bi tedirginlik vardı bi kaç defa sordum cevap vermedi bi kaç saat durduktan sonra eve geçtim... -
16.
+7 -1Part 12
Bi kaç saat tv izledim bu arada annem yemek hazırlamıştı onu yiyip odama geçtim. Laptopu açıp biraz takıldıktan sonra uykum gelmişti. Yatağıma uzandım iki gündür gördüğüm kabusları düşündüm önceki gece torostaki kabusumda gördüğüm adamla bugün gördüğüm kabusta çukurun başındaki adamın aynı kişi olduklarını farkettim ilk kabusumda benim yakamdan tutuyordu ikinci kabusumda ise çukurun başında duruyordu uyumamak için sigara yakıyım dedim ama saatler ilerledikçe uyku daha da güçlü bastırmıştı bu kez en sonunda göz kapaklarım yavaş yavaş kapanmaya başlamıştı kabus tekrar başlıyordu. Yine reno ile 2 gün geçirdiğimiz yerdeydim biraz ilerde ağacın etrafında yine bi kalabalık çemberi yarıyoum herkes bir yere bakıyor ama yüzleri gözükmüyor baktıklarını tahmin ettiğim yere dönüyorum bi çukur çukurun başında da bi adam çukurun yanına gidiyorum çukurda kısa boylu kapkara bi yılan çukurun başındaki adama bakyırum oda yüzünü bana dönüyor suratını seçemiyorum sadece bir çift parlak göz gözlerim ayağına gidiyor ayakları ters çevredeki varlıklara da bakıyorum hepsi aynı kısacık boyları ters ayakları var ama gözleri değişikti her birinin hepsinin farklı biri olduğunu anlıyorum sonra hepsi birlikte bana nefretle bakıp anlamadığım dilde bağırmaya başlıyorlar kulaklarımdaki uğultu yüzünden kulaklarımı kapıyorum ama bi işe yaramıyor aksi gibi başım daha da ağtıyor acıdan kendimi yere atıyorum çukurun başındaki varlık başıma dikilip parlak gözlerle bana bakıyor katil diyordu nefretle sonra hepsi birden katil diye bağırmaya başladı uğultu yüzünden neredeyse sağır olacaktım... -
17.
+10 -1Part 13
Sonra susup ağacın tepesine bakmaya başladılar baktıkları yere bakınca duyduğum dehşet daha da artmıştı ağacın en üstteki dalında selimin boynundan asılı cesedi duruyor kanlı gözlerle bana bakıyordu sonra varlık bana doğru dönüp elini göğsümün üzerine tuttu vücudumu müthiş bi acı kapladı iç organlarım eriyor gibiydi acıdan bayılmam gerekiyordu ama bayılmıyordum bi anda doğruldum terden sırılsıklamdım. iki gün üst üste aynı kabusu görmüştüm ama züt korkusundan odadan çıkmaya korkuyordum. O anda pencere tıkladı ilk başta korkudan yerimden kımıldamadım ama ikinci kez tıklayınca pencere baktım ortalıkta kimse yoktu biraz ilerde 1, 2 tane keçi vardı gece vakti kim keçisini ortalıkta bırakırdı heralde ağıllarından kaçmışlardır dedim perdeyi çekip yatağa gittim bi tane sigara yakıp ışığı açtım uykusuzlaktan ölsem uyumayacaktım 10, 15 dakka sonra annem kapıyı açıp içeri girdi ışığa kalktım oğlum niye uyumuyorsun dedi gördüğüm kabusu anlatmaya başladım pgibolojiktir yavrum dedi geçer dedi sen uyu dedi üstümü örttü ben de uyudum... -
18.
+5Part 14
O sabah kalktığımda kabus görmediğimi farkettim. Annem mutfaktaydı yanına gidip anneme geceki olayı babama söylememesini telaşlanmamasını söyledim ne olayı dedi odama geldiğini konuştuğumuzu beni yatırıp gittiğini söyledim hayır dedi ben gece hiç kalkmadım dedi hem ne konuştuk gecenin bir yarısı dedi şok olmuştum annemin geldiğine dair kurana el basabilirdim ama o gelmedim diyordu rüya gördüm heralde dedim yanından ayrıldım odama geçtim elbiselerimi değiştirdim ama gözüm küllüğe takıldı içi doluydu gece sigara içmiştim sonradan annem gelip beni yatırmıştı o zaman rüya görmediğimi anladım neye bulaşmıştım hala anlamamıştım kahvaltımı yaptıktan sonra aniden selim çıkageldi. Hayırdır sen uğramazdın burala dedim taşşak geçme oğlum 3 gündür berbatım kabuslarla boğuşuyorum dedi. Başımdan aşşağı kaynar sular döküldü demek ki gördüklerim bi kabus değildi. Bu işin içinde bi takluk var dedim içimden sen dur dedim gittim içeriye pederden anahtarı alıp dedim gel benle dedim arabaya atlayıp ilçeye gidene kadar konuşmadık tekel bayiden biraları alıp tenha bir yere çektik ilçe biraz değil epey bi şakirt bir yer olduğundan taşlanma ihtimalimiz vardı. O yüzden arabayı tenhaya çekip biraları yudumlamaya başladık dedim anlat neymiş bu kabuslar içimden de dua ediyorum aynı kabusu yaşamış olmayalım diye bak dedi kardeşim birazdan anlatacaklarım gerçektir 3 gündür kabuslarla boğuşuyorum ilk günkü kabusu sana kahvede anlatmıştım ama sonraki iki gece de birinci günden farklı ama birbiriyle aynı iki kabus gördüm. Anlattıkları beni dehşete düşürmüştü... -
19.
+11Part 15
Kabusum şöyle diyip anlatmaya başladı torosla 2 gece geçirdiğimiz ağacın üstünden bakıyordum ama vücudumu göremiyordum sadece ağacın dibini görüyordum bir grup insan ağacın etrafında dizilmiş ağacın dibinde bi çukur çukurun içinde ufak boylu kapkara bi yılan çukurun başındada bi adam herkes çukurura pür dikkat bakıyo sonra sen çıkıyorsun çemberi yarıp orta geliyorsun kimse sana bakmıyo sonra sen çukurun başına gidiyorsun çukurun içine bakıyorsun sonra karşındaki adama bakıyorsun üstten yüzlerinizi görmüyorum bi anda kulaklarını kapatıyorsun biraz sonra kendini yerler atıyorsun o anda yüzünü görüyorum sanki kafana ağır bi şeylerle vuruluyormuş gibi acı çekiyordun çukurun başındaki adam başına dikiliyor sanki sana birşey diyormuş gibi yüzüne bakıyordun sonra başındaki adam yüzünü bana çeviriyor o an sadece iki çift parlak göz görüyorum sonra hepsi birden bana bakıyor sonra sende bana bakıyordun ama sanki bi ölüye bakıyor gibiydin başındaki adam sana dönüyor sağ elini göğsüne tutuyordu sen de sanki seni ateşte yanıyor gibi acı çekiyordun ama ortada hiçbir ses yoktu sonra uyanıyordum ...
Part 16
Selim bunları söylerken şaşkınlık ve korkudan dona kalmıştım nasıl bi taka batmıştık selim'e benim de aynı kabusu iki gündür gördüğümü söyledim kabuslarımı ayrıntısıyla anlattım ama son bölüm hariç selim'in ağacın tepesindeki dala asılı kanlı gözlerle bana bakan cesedi hariç olan kısmı anlattım selim bunları dinlerken korkudan eli ayağına dolaşmıştı tek başına ayakta duramıyordu en sonunda çömelerek beni dinlemeye başladı herşeyi anlattıp bitirdikten sonra kafasını avuçlarının arasına alarak biz nasıl bi taka düştük ne ulan bu kabusların anlamı beni nasıl bi taka çektin bi anda bunu demesi beni şaşırtmıştı suçu benim üzerime yıkıyordu onu anlıyordum biraz sinirle biraz da anlayışlı bi tarzda bu taka ikimizin beraber bulaştığını ve bu taktan beraber kurtulmanın bi yolunu bulmamız gerektiğini diğerini suçlayarak bi sonuca ulaşamıyacağımızı söyledim o da bu kadar fevri davrandığı için özür diledi peki bu işten nasıl çıkıcaz dedi ben de bulucaz dedim arabaya atlayıp evimize doğru sürmeye başladık... -
20.
+5 -2Part 17
Yolda Selim'in ağzını bıçak açmıyordu. Benim de konuşacak mecalim kalmamıştı. Gördüğüm kabuslar bir yana, Selim'in de benle birlikte aynı kabusu görmesi olayın o kadar da basit bir kabus olmadığını gösteriyordu. Yıllarca duyduğum geceleri gözüme uykuların girmesini engelleyen hikayelerden birinin içinde ve baş kahramanlarından biriydim. Bu arada köyün bozuk yolları da başlamıştı. Selim'in eve uğramadan direk bize sürdüm arabayı parkedip, Selim'e gel benimle dedim. Kahveye girdik, 2 çay söyleyip oturduk. Selim'e oğlum bu içine düştüğümüz durum ne, benim aklıma bi şeyler geliyor ama dilim varmıyor söylemeye, Selim ben de başından beri bu durumdan şüpheleniyordum ama kendime itiraf etmekten korktum ama gördüğüm bu kabuslar içimden geçenin doğru olduğunu gösteriyor. Oğlum o zaman ne yapacaz dedim. Selim de yapılacak şey belli daha fazla kaçmayacaz neden bize musallat olduklarını anlamaya çalışacaz dedi bu arada çaylar gelmişti. Oğlum bence bu işin o çukurun içindeki yılanla bi alakası var dedim ve bana hepsi birlikte bi şeyler dedi tek anladığım katil kelimesiydi ikimizin de aynı kabusu görmesi bu işin içinde birlikte olduğumuzu gösteriyor dedim...
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 22 11 2024
-
2020 de dogan cocuk 4 yasinda
-
pehh yine akşamı ettik pehh 21 11 2024 19 11
-
sınıfı kuzuya çeviren öğretmen
-
donanimhaber forumda bir kisi vardi
-
bıktım bunaldım çatışma
-
affedersiniz siz max payne misiniz
-
dünyanın en iyi askeri amerikan askeridir
-
aylık 45 bin tl maaşım var ama
-
childer of man filmi gelecegi tahmin eti
-
feybuk iti ringe gel
-
kirk aylik ne yatirim yapiyon
-
olum çok utanç verici lan
-
ınci ahalasi sizi sevmesemde son uyarim
-
35 online ama herkes eski entrlyerde kayboluyor
-
orta afrika cumhuriyetine mensup bir kızı
-
karım bana zütünü sildiriyor
- / 1