1. 1651.
    0
    beklemedeyiz.
    ···
  2. 1652.
    0
    ölümüne reserved!
    ···
  3. 1653.
    +1
    okurum bi ara
    ···
  4. 1654.
    0
    reserved
    ···
  5. 1655.
    0
    Rizörv
    ···
  6. 1656.
    0
    rizorved
    ···
  7. 1657.
    0
    üstad naptın sen ?
    ···
  8. 1658.
    +1
    reserved
    ···
  9. 1659.
    0
    skortak sende sol taşaga musallat oldun hiç eksilmiyon skortak abi
    ···
  10. 1660.
    0
    neyi beklediysek gitti be hayat mı bu haaaa hayat mı laaaaaaaan
    ···
  11. 1661.
    +1
    la hadi bitirde sonunda bozacam seni muallak
    ···
  12. 1662.
    +1
    yazman lazım.
    ···
  13. 1663.
    0
    burada bekliyoruz amk
    ···
  14. 1664.
    +1
    Nerelerdesin dıbına koyum
    ···
  15. 1665.
    +1
    kardeşim devam et , lütfen ...
    ···
  16. 1666.
    0
    muhterem bu hepsini bi kerede atacam işi olmadı yav. ne güzel okuyoduk inceden inceden. senin ne işin olur çoluk çocuğun yazdığı yazıyla, kaç yaşında adamsın ne muhattap alıyon ne kaale alıyon çolçocuğu. karar senin yine de ama arada bi part bombalasam mı diye düşünürsen oylarımız ondan yana.
    ···
  17. 1667.
    +4
    başlamadan önce açıklamam :

    birçok gereksiz adama cevap vermedim... bazıları beyni olduğuna inanmış, üstüne kendince bir de soru sormuş mesela... onları sallamadım.

    ancak çokça aldığım ve düzgünce sorulmuş bir soru tipine en başta yanıt vereyim

    soru : (cinler zeki olmayan varlıklar değil mi ? nasıl güzel, zeki müren gibi konuşuyor demiş bir kardeşimiz)

    öncelikli olarak şunu belirteyim ki ; yazıyı onlar değil ben yazıyorum... ancak

    öyle nutuklar atarlar ki ; öyle yaklaşırlar ki tahmin bile edemezsin. kendilerinden değildir hitabetleri çalarlar.

    bugün çoğu insan mevlananın ruhunu çağırıyor. orada gelen ruh değil cindir. onunla ordaki bir kimsenin bedeni üzerinden konuşuyorlar... hiç o dönemin dil ve edebiyatını bilmeyen adam o zamanın dili ile konuşuyor

    inanıp ,inanmanız size öğretilen ya da öğrendiğiniz hususları kesin doğru kabul etmenizdendir. onun için anlattıklarım size birebir zıt geliyor bu sebeple inanma hususunda birşey beklemiyorum zaten...

    sizin kafanızdaki cin

    - korkutur, çirkindir (bir insan düşün ki sakindir, ancak an gelir öfkelenip ortalığı da dağıtabilir. tüm insanlar bir olmadığı gibi bunların tümü de bir değildir... fiziksel olarak çirkin diyeceğin senin gözün ya da teknoljin ile keşfedilecek bir bedenleri yoktur... aksine istediği bedene girer ancak o beden içinde iken o kişi fiziksel eziyete uğrarsa o da uğrar

    - zeki değildir ( bu doğrudur ancak güzel konuşmak zekadan öte birşeydir... geçmiş dönem hitabetlerini çalarlar... bunu yaparlar... insan gibi tasarılar yapamazlar, teknolojine hayretle bakarlar )

    - zeki müren türkçesine gelirse... okunabilmesi adına böyle yazıyorum.az çok edebi bir dili olmalı değil mi... birebir böyle olmasada senin beynin üzerinden senin kelimelerin ile de seslenebilir. elektrik nasıl televizyona gelince ses ve görüntü, ısıtıcıya gelince sıcaklık verebiliyorsa...

    şimdi hikayenin/öykünün/gerçeğin/masalın/atmasyonun/kurgunun devamı...
    ···
  18. 1668.
    +6
    çaycı ile olan diyalog ve trans halimin devamı üzerinden ;

    artık neyin ne olduğunun bilincindesindir umarım.bu girdiğin yolun kenarları uçurum ve karanlık kaplı,tek şulen ise benim. ister itaat edersin, ister yoklukta kör bir nokta olmayı olmayı seçersin

    mecburi bir ifade ile evet dedim.

    başka çarem yoktu, çaycı ya da ezilen kimseler gibi sövebileceğim nesnelerim bile yoktu. insan kınadığını yaşamadıkça ölmez derler,az evvel hakkında afilli felsefik tespitler yaptığım çaycıdan da beterdim.bir sır ve o sırrı taşıma mecburiyetinin yükü omuzlarımda, siteme ise katiyen yer yok...

    birden bire gözümün önünden kayboldu kadın ve ışıkla yeniden tanıştı gözbebeklerim.

    çaycı yere dizi üstüne çökmüş, başım göğsünde yere serilmiş bir haldeyiz.ilk sorduğum

    ne kadardır bu haldeyim ? oldu

    en fazla yarım dakika kadar. biraderim,iyi misin ? şuurunu kaybettin sandım yanıtını alınca bu görüşmelerin beynimde rüyaya benzer bir halde, zaman kavramında bağımsız gerçekleştiğine emin oldum. endişesi her halinden belli olan çaycı

    ölüyorsun sandım kardeşim, çok korktum, çırpınıyordun... kalbin mi ?

    yok dedim.kalple falan alakalı değil. çocukluktan gelen bir rahatsızlığım var benim .kısa süreli bu hali yaşarım. endişelenme benim için, sağolasın

    su içirdi bana, toparlanmama yardımcı oldu. sandalyeye oturdum, hala hafif titremekte olan ellerimle bir sigara yakmak adına çakmakla cebelleştim... elimden kaptı çakmağı... az evvel ölüyordun,ne yapıyorsun kardeşim dedi . babacan bir hale bürünmüştü... fakir ya da orta halli insanların samimiyetine hep daha çok inanmışımdır. kaybedecekleri sadece canları olduğu için, karşıdakinin en değerli malı olan canına kıymet gösterirler

    onu rahatlatmak maksadı ile;

    abi büyütülecek birşey değil... dedim ya çocukluktan beridir var bu... uzun zamandır krizlerim kesilmişti ilacımı bırakmıştım. eskiden çok uzun sürerdi, acaba büyük bir atak mı diye merak ettim dedim... anlık bir durumsa dediğin gibi fazla sorun yok dedim

    iyi olduğumu sergilemek maksadıyla daha samimi bir hal takındım. hafif tebessümle beraber elimle omuzuna vurdum

    korkma ! bu postu kolay serdirmem. dedim... iyi olduğuma ikna olmanın rahatlığı ile ;

    aman ha genç çocuksun, serdirme zaten dedi... yarım saat kadar hemen hemen sohbetsiz bir şekilde vücudumu topladıktan sonra ordan ayrıldım... aslında ders
    Tümünü Göster
    ···
  19. 1669.
    +7
    çalışmak dışında yapacağım bir iş yoktu, belki de canım sigara çektiğinden bir tür kaçış oldu... bu adamların sevgisi samimi de olsa bazen darlandırır, ilginin dozajı arttıkça bir süre sonra bunalırsın : ) ama yine de iyidirler,en azından cebi dolu kalbi boş olan nemrut yüzlü heriflerden değilldirler
    ···
    1. 1.
      0
      Ayrac cnm
      ···
  20. 1670.
    +8 -1
    hayatımın her anının fırtınalarla dolu olduğu bu dönemde,hala unutamadığım bir nokta vardı ise ; o da muhtarın kızıydı.olayın aslını sorabileceğim kaynaklar sınırlıydı.herkes kulaktan dolma bilgilerle,kim ne dedi ise üzerine kendinden bir iki mesele daha ekleyip anlatır bu tip durumlarda.herkes bir hikayecidir bu noktada.bahsettiğim üzere bu bağlamda merakımı tatmin edebileceğim 2 adres vardı... bir pala,diğeri muhtar... pala ; pis işlerin adamıydı ve bahsettiğim gibi mustafa gibi bir adamı tutup taa yozgatlara gömecek adamda değildi... diyeceksin ki ; eli mahkumdu,işin içindeydi başka ne yapsaydı ?..

    hak veririm sana ,ancak bu tip adamlar sıyrılmak istediler mi pek güzel sıyrılabilirler her türlü vukuattan.daha öncede dediğim gibi ; bu tip adamlara takun derman desen,gider ıssız adaya sıçarlar.o derece egoist o derece ben merkezli insanlardır.belki böyle olmaları da gerekiyor.çakallarla barınan biriysen sen de çakallık yapacaksın ki;her leşten gram olsa pay kapasın ve hayatını idame ettirebilesin.ben leşe ağız eğmem deyipte hayatta kalabilen onurlu bir çakal görmedim ben . o sebepten pala işi hem riskli hem de basit bir merakı bastırmak adına fazla iddialıydı.muhtar ise hem kızının derdi ile sıkıntılarda,hem de daha o düğünde beni mustafa ile görmüştü.nasıl yaklaşabilirim bilmem.kız desen zaten tutuklu... yıllar ama yıllar sonra bir haber alabilirsen ne âla . o da zaten , hemen hemen imkansıza denk düşen minik bir olasılık dairesinde.zaten başıma ne geldiyse , meraktan gelmişti.insanoğlu tuhaf bir varlık ; bilinmeyenin cazibesi peşinde,bilinenlerden ne kadar hoyratça kaçıyor ve onları elinin tersi ile itebiliyor.belki tüm gayretini tamamen gerçeklerle bezeli olan hayatına verse,kafasında ütopya olarak adlandırdığı nice cennetleri dünyada iken yaşayacak... ancak,olmaz... hamurunda bu var...

    insan tabiatı gereği buna diretir... yapılan mastürbatif eylemlere bak çok rahat anlarsın ki ;belki herkes daha sosyal olsa o eylemi canlısı üzerinden halledecek... benzetmem incitmesin seni ama şuursuz olduğum ilk 3-4 yılı sayarsan yaklaşık 30 yıllık izlenimlerini bunu ispatladı bana.tüm hayal gücünü ünlü pornstarları,ünlü tabir ettiğimiz taş hatunları yahut biscolata erkekleri ile düşsel birlikteliğe harcamasan , belki de cebim dolar... güzel bir söz vardır, siz kafanızı hayallerle doldurun,gün gelir o cebinizi doldurur oysa bizim tek yaptığımız eylem kafamızda doldurduğumuz hayalleri bir peçeteye boşaltmak... kızlar nereye boşaltıyor bilmem,zaten pembe dışkılıyorlar dedikleri için geldim bu sözlüğe.şu an o sözün çevrimine baktım da ;adamların hayali ile bizim hayal anlayışımız bile farklı be mübarek... hayalden kasıt fikir yani... sen terim olarak rüyalanmak olan başka bir dil biliyor musun ? rüyada bile gibişip bunu kelimesel bir kalıba sokmuşuz.
    ...
    not : yazarın bunu anlatmakta ki muradı

    siz stoyaları düşünüp asılınca birşey yok,skortak beynine hükmeden ve onu zorlayan kızıla kayınca aouwwwww... ne aouwwww u aq ...

    ( arada relax olmanızda fayda var,o yüzden birazda gülümsemenizi sağlamak adına bu tarza geçiyorum... bunları yaşayan biri böyle yazamaz diye gelecek adama,lan anası ile cinsel münasabette bulunduğum herif hayatında bunları yaşayan kaç kişi tanıyorsun derim... senin tek bildiğin bu şeyi yaşayan böyle konuşamaz diye sana dayatılanlar... cinler,avratgiben yaratıkları... tecrübe dahi edemediğin bir mesele hususunda sana yutturulan dolmaları gerçek kabul edyiyorsun, yine bu bilmediğin konuda başkası farklı konuşunca ise bir anda olamaz böyle birşey diyorsun... oysa sen zaten bu meseleyi bilmiyorsun,sana dayatılanları kabullenmişsin... yani neyse... zaten aklı salim olan adamlar ne için okuduklarını biliyorlar... hoş geldiği için,bende sırf onlar adına yazdım... 787.kez söylüyorum ki inanmamak sana da bana da birşey kaybettirmez.zevk al bin kurusu )
    Tümünü Göster
    ···