-
1.
+12(bkz: cinlerle ilk iletişimim ve yıllar sonra)
(bkz: cinlerle ilk iletişimim ve yıllar sonra 2)
2013 - 2016 'nın son dönemleri... bu arada neler oldu ? gibik bir hikayenin ve sözlüğün laneti mi dersin ?
arada geçen ve mantık sınırlarını ihlal eden tonla olayı tahmin bile edemezsin, o sebeple sana anlatmak isterim...
şimdilik alan parsellemek niyetindeyim... dilersen rez alabilirsin...
nasreddin hoca fıkraları ya da stv tadı hikayeler yerine, sağlam bir şey okumak hakkın... kemik kitleye hitabım, onlarda 3-5 kişi
o halde başlayalım ... -
2.
+4ilkini ve ikinciyi okumayanlar, bunu okurlarsa anlamazlar...
o sebeple hala ölmedilerse, 3 sene önceki tayfaya hitap eder... ... uyarım olsun... -
-
1.
+1Hosgeldin abi 3 sene öncede takipteydim hala burdayım valla ılac gibi geldin suan ya
-
1.
-
3.
+4pazartesi 21.00 da başlamak dileğiyle...
-
-
1.
+1merakla bekliyoruz
-
1.
-
4.
+3Aheste aheste sindire sindire gideceğim... Bir yere yetişme kaygım yok, bir iki sayfada bırakmak arzum yok... sana tonla olay anlatacağım, ama en başından başlamam lazım
-
5.
+5Yeni bir yöntem geliştirdim bu hikayemde. Artık önce sesimi kaydedip, sonra yazmayı tercih edeceğim sanırım. 20 liralık portatif bir masa üzerinde duran hayli yaşlı bilgisayara, yemek masasına ait ahşap bir sandalyeden ulaşmak yeterince zor.
-
6.
+5Hislerini tam olarak anlatmak istersen; anlatmaya değer şeylerin varsa yazarken, stres yaşar ve sancı çeker insan. Dolmuşta direkten destek alıp uçan tekme attım, bim kasiyeri twerk yaptı gibi artık gına getiren aptal saptal şeyleri yazanlar bilemez tabi bu durumu. Bahsettiğim yazımsal sancıya sırt sancıları eklenirse; düzleşmesi bulunan bir boyunun üzerine fazla gidersen, nefret edilesi bir hal alır olaylar. Yazmaktan tiksinir insan. Zaten para bile kazanamıyorum bu işten diyerek soğur.
-
7.
+6O yüzden belki yapım aşamamın gerçekleştiği otuz seneyi devirmiş çift kişilik yatağa uzandım sırt üstü, göğsümün hemen üzerine camdan bir kül tablası. Sigarayı tutturduğun her bölme katran karası. Hemen o küllüğün içinde yanan bir adet sarma tütün sigarası.
-
8.
+5Sarma tütün… bunu içtiğin için bir kesim seni havalı, diğeri ise fakir zanneder. Kimse sevebileceğin ihtimalini aklına bile getirmek istemez. O sarma tütün benim. Kısa vadede lezzetli, uzun vadede ciğer giben. Tüm dostlarıma karşı böyle oldu ilişkim.
-
9.
+4Turşu suyu gibiydim. Bakanın ağzı sulandı, içenin midesi bulandı. Uzak kaldım insanlara ve tam şu anda uzak kaldığım her anı izliyorum ışıkların kapalı olduğu hücre misali odamda. Baktığım siyah bir tavan, yansıttığımın projeksiyondan acıklı bir türk filmi kareleri geçiyor. Bir aptalın dramı olabilir ismi, eğer çekilirse filmi…
-
10.
+32013’tü buraya ilk hikayemi yazdığım zaman diliminin rakamsal dönüşümü… o zaman hayli yalnızdım, ama derdimde pek fazla yoktu. Hayata dair umutlarım vardı, arkadaşlarım birkaç adet. Çok sıkışırsam bir telefon uzaklığındaydılar ve çoğunun numarası ödemeli olarak kayıtlı. Ödemeli kotasının aşılabildiğine şahit oldu pek çoğu. Bir aya yakın bir odanın içinde seslendim sözlük ulusuna. Kimi hayran kaldı, kimi nefret boyutunda sövgüler yazdı, övgüye alışık değildim ama bedava sunduğun şeylerin bu kadar sert eleştirilmesi bence haksızlıktı.
-
11.
+4Son kez enter tuşuna bastığım anı hatırladım şimdi. Bir tebessüm ile yaslanmıştım, o beyaz plastik sandalyeye… devasa zütümü kaldıracağından şüphelerim vardı ki, iki elimde iki kolçağı üzerinde … her an ayakları açılıp, züt üstü düşürmeye meyilli bir sandalye, hayata benziyor bilirsin… aradan geçen 3 sene içinde nereden nereye… plastik sandalyeden, 85 model yemek masası sandalyesine… sanırım ekonomim gelişiyor * ya da polyanna ile ilişkim olduğu arada geçen süreçte …
-
12.
+3Son kez enter’a basıp hikayeyi tamamladığım günü anlatıyordum sana… hah işte temkinli bir şekilde yaslandım ve tabakamdan bir sigara çıkardım. Canavar motifli bir zippo çakmağım vardı o dönem, onunla yaktım. Zombili falan bir şey… inan hiç tarzım değildi, zippo diye tutturduğumundan sebep ilk bulduğunu alıp hediye etmişti bir arkadaşım… Ortamlarda el çabukluğu ile yüzünü kapar, öyle yakardım… Bir tesbihten daha fazla stres attığına inandığım ve yaklaşık dört ay uzattığım sakalımla oynadım son bir kez. Cidden rahatlatıyordu.
-
13.
+4Hikayeyi tamamlamak, benim için verdiğim bir sözdü. Ben o sözü yerine getirmiş olmaktan dolayı hayli mutluydum. Yığınla insan yazıyordu, inbox yüklenmesi dedikleri şeyden muzdariptim. Cinleri nasıl pompalayabiliriz diye soran çocuk, şimdi 3 yaş daha büyük mesela : ) hala merak ederim, o arada gerçekleştirdi mi acaba herhangibir pompa : ) güzel zamanlar geçirmiştim hikaye yazılırken ve akabindeki birkaç ayı kapsayan süreçte. Yalnızlığım yalnızlaşmıştı deyim yerindeyse. Çok farklı insanlar tanıyordum, bazılarından yeni şeyler öğreniyordum
-
14.
+2Zaten hikayenin gerçeklik olgusundan ötede ‘’ ben keyif aldım okurken ‘’ diyenlerle mesajlaşıyordum. Sanki her takta gerçeklik ararmış gibi, bir hikayede en önemli unsur ‘’ gerçekliği ‘’ gibi davranan tonla salak ve sığ adama bir iki mesajdan sonra ölü taklidi yapıyordum. izlediği film, okuduğu öykü, yaşadığı aşklar, dostlarıyla birbirlerine attıkları riyakar bakışlar… bunlar gerçekmiş gibi, gerçekliği sorgulayan insanlar… bu adamlar bu hayattan cidden zerre zevk alamazlar
-
15.
+3Sizleri düşündüm o son enter tuşu ile… Takip edenleri… Kimisinin yüzünde ‘’olmuş bu ‘’ tebessümü hayal ettim ve memnuniyet duydum. Ama sonra içimi derin bir korku başladı. Herşeyin sonu olduğu gibi bu işinde bir sonu vardı. Hep sona varmayı, yani bitirmeyi amaçlarken ansızın bitmesi boşluk yaratacaktı. Eskisi kadar sohbet etmeye gelen insanlar olmayacaktı. Ve işin acı tarafı anlatılmaya değer bir hikayem kalmamıştı….
-
16.
+3Banyoya gittim, 98 de haccdan gelen o alman malı traş makinesi ile budadım kendimi bir güzel. Yine top sakallı bir entele dönüş yaptım, ahmet kaya tipi protest ruhumu yaşlandırmıştı. Sonra arkadaşıma uğradım. Kapıyı açıp, koşarak odasına döndü. Son 1 sene içinde 30 kilo almıştı. Günde 2 adet büyük boz pizza ve 4-5 paket cips yiyen bir adamdı. Kankiii bir dakika diyerek seslendi bana, sonra yine bir hamster gibi hızlı adımlarla yuvarlanarak geldi yanıma… Hoşgeldinnn kankiiii dedi, çok hoş bir anda gelmemiştim oysa, yüzündeki allıklara ve boncuk boncuk terlere bakılırsa… elini üstüne sildi ve tokalaşmak için uzattı : ) adamın çükü ile tokalaşmış gibi hissettim kendimi, çükümle tokalaşan tonla insanın durumunu anladım : )
-
17.
+4Parlamışsın dedi… Neler yapıyorsun anlat ? bir gözü telefona kaydı sonra… Birşeyler anlattım ona, hikayeden bahsettim. Film yapmak isteyen bir iki kişi yazdı bana dedim.. Hıhı çok güzel kankaaaa deyip devam etti candy crush oynamaya…
-
18.
+3Kimsenin kimseyi giblemediği bir dönemde, çok parası olmayan bir adam olarak giblenmemiştim haliyle… Bir yanda seni sevdiğini söyleyen gerçek insanlar, diğer yanda seni değil yazdıklarını seven sanal insanlar… ikincisi daha cazipti, keşke bitirmeseydim diye aklımdan geçirmiştim… O an oradan ayrılmak istedim, ilgisizliği zoruma gitmişti… ben alıngan bir zütveren olmaya başlamıştım… 129.kez çok acil bir telefon bahanesi ile evinden ayrıldım
-
19.
+3kapıdan çıkarken seslendi içerden...
laayynnn link atta bana okurum bir ara kankaaaa diye...
olur dedim... içimden ekledim, belki ferredan vakit bulduğun bir anda ... bu yuvarlanan dominos, insanların bana karşı olan tutum ve ilgisinin sembolüydü.. -
20.
+3aile bireyleri ? amca, eş , dost , kuzen...
bunlarında bana karşı tutumu pek farklı değildi... 2 yaşında çocuğu halıya sıçsa, yetenek sizsiniz'e çıkarmayı düşünecek adamlar, bastırmayı düşündüğüm kitabım için boş işler diyebilmişti mesela... kırgındım insanlara
gibik bir kız arkadaşın o dosyaları insanların içinde parça pinçik ettiğine şahit çok daha sonra... tabi sonrasında midesine attığım sol kroşem ile tanışıp daha temkinli olmayı öğrenmiş olmalı... yoksa '' skortak'la tanışıp, saadete koşanlar '' kervanına bu kadar hızlı katılıp, benle takıldıktan 1 sene sonra apar topar evlenmezdi biriyle... çocuklarının anası, kocasının sevişgili oldu o da ...