1. 176.
    +1 -1
    uzun müddet tekliflerine kulağımı kapadım . sonra baktım ki , ayşe'nin ulakları artık kişiliğime tacizde bulunur , beni ümitsizliğe sürükler bir hale girmişler . bu kızdan iyisini mi bulacaksın süleyman ? hayat sana beklediğin gibi birini asla vermeyecek . boşuna bekleme , elindeki ile mutlu ol .

    elimdeki ile derken ? ohaaaa : ))
    ···
  2. 177.
    +1 -1
    hani hatırlarsanız 2 isim çıkmıştı mehmet'in görüsünde . 2 karı alamayacağıma göre neden 2 isim çıkmıştı , bunu da sorgulamıştık o dönem . birisi ile daha farklı bir ilişkim olması muhtemeldi . herşey olabilirdi , aklınıza gelecek herşey . belki başıma çok kötü bir iş gelecekti , belki çıkışım adına bir basamak olacaktı , belki bana büyük bir faydası dokunacaktı . bunları uzunca konuştuk , verdiğimiz karar şuydu

    - bu muhtemelen tesadüf değil . sanırım zor dönemlerimizde birbirimize yardım için bir araya geldik

    sohbet ile destek oluyorduk diyeyim . benim aklımdan ölme fikri çıkmıştı mesela . gülçiçekle uğraşırken bırak intihar edecek vakti , su içecek vakti bulamıyordum
    ···
  3. 178.
    +1 -1
    gel gitler ve yaşadığım boşluk sonucu tekrardan insan dışı varlıklara olan ilgim artmıştı . bu hissi bilemezsiniz yaşamadı iseniz . insanlar çevrenizde pervane olurlar , iki dudağınız arasından çıkacak güzel bir söz için size bağışlayamayacakları yoktur .
    ···
  4. 179.
    +1 -1
    zamanla çevremiz hadsiz hesapsız büyümüştü , insanlar kulaktan kulağa yayılan ufak namımızı duyar hale gelmişti . bu söylemimden 200-300 liraya bakım yapan ultra şarlatanlardan olduğumuzu sanmayın , dediğim gibi benim amacım sadece aslı'dan sonra meşgale edinmekti . elbette insanların size haddinden fazla saygı ve kıymet göstermesi en mütevazi kimsede bile bir değişiklik yaratabilir hele ki bu ilgi toy zamanlarınızda size sunulan bir halt olmuşsa . tıpkı aç adama sunulan yemek , susuzluktan kurumuş kimseye verilen bir damla su gibi kıymetliydi o dönemler . ben aslı meselesinden sıyrılmak ve kısmen hayattan intikam almak ( - ki o zamanki ufak beynimle ömrümün yarısını adadığım kızı , başkasına veren yaradana karşı çocukça bir trip ) için girmiştim . muzaffer ise ciddi anlamda bu işte derinleşmek hevesindeydi , her işlemde uzmanlaşmak hevesindeydi . bu eylemlerimizde bir süre sonra kızlara ihtiyaç duyduk . size gülünç ya da şehvani hisler eşliğinde yapılmış bir mesele gibi gelebilir ama kazın ayağı cidden farklı . bir kızın kanına ihtiyaç duyulan işlemler vardı ve muzafferle samimiyeti günden güne artan aysel isimli bir kızı da ritüellerimizde kullanmaya başladık . kanı ve enerjisinden yararlanıyorduk , aslında kıza meseleyi kabaca geçmiştik bir nevi 'sinyal verici' görevini üstlenmişti . bu varlıkların tuhaf istekleri vardır ve inanın insandan insana olduğu kadar , cinsiyetten cinsiyete de farklılıklar var bu alanlarda . size küçük bir öğüt gün gelir de bu taklara dalarsanız sakın ola ki 1 damla kanınızı vermeyin . kanın önemini mahiyetini daha evvel yazdığım hikayede detaylıca anlatmıştım zaten . merak edenler tekrar dönüp karıştırsa anımsayabilirler diye umuyorum .
    ···
  5. 180.
    +1 -1
    bu şekilde şuursuzca zamanımı tüketiyordum aslında tükettiğim tek şey aşırı tütün yanında gençliğimde . alnımda zamanla oluşan türkiye haritasının yegane sebebidir . gerçi bana yeterli sayıda sigara , bir demlik kaçak çay ve birazcık da samimiyet verirseniz gerisi kendiliğinden gelir genelde . hoş sohbet bir adam mıyım bilmem ama kesinlikle boş sohbet değilim , kendimi biraz önemsedim sanırım ve bu benim gibiler için pek hayırlı değildir . çevre artınca zamanla boyumun uzadığı fikrine kapıldım bazı bazı , oysa boyum uzamamış zütüm kalkmıştı . saçma bir hayat tarzına geçişin temellerini atabilecek bir dönemdeydim . her haltı sorguladığım bir dönem . öyle bir dönem öyle bir hal ki bu oturup hangisi gerçek hangisi kurmaca diye hatıra ayıklamaya çalışıyorsun . bir çoğunu ayıklıyorsun da , kıçına kaçanlardan arınmak çok zor oluyor .
    ···
  6. 181.
    +1 -1
    1 haftalığına şehir dışındayım , dönünce uzunca devam edecek .
    ···
  7. 182.
    +1 -1
    malzemeleri aldım , uygun şekil ve yazıları üstüne geçtik muzaffer ile beraber . kaynak dediğin şey mustafanın işe yaramaz kitabı değildi elbette . muzaffer bu işin mutfağında büyümüş ve sayısız kez müjgan ablanın ritüellerine şahitlik etmiş bir kimseydi . az çok dili vardı ve anlaması zor şeyler değildi . basit bir düzenek sadece şekiller biraz sıkıntılıydı uygun ölçüleri tutturmak . kızın basit kişisel bilgileri ve bir miktar fiziki materyalleri . artık işin kalan kısmı bana aitti ... x gün boyunca bunu belirli bir saatte yapmak durumundaydım . büyük bir enerji emilimi yaşayacaktım , o varlıklar için düzeneksel tütsü ve zikir sayılarını iyice araştırdıktan sonra tek başıma el ayak çekildiği bir saatte ilk denememi gerçekleştirdim . hipnoz olmuş gibiydim , tüm enerjim tüm kudretim çekiliyor gibiydi . sürekli aynı kelimeleri tekrarlıyordum içimde hem korku hem ümit ... çok karmaşık bir haldeydim , çok ...
    ···
  8. 183.
    -2
    sanırım az çok o dönem ki ruh halim hakkında kafanızda bir tablo oluşturabilmişimdir . septizmin doruklarında bir hal ancak yararlı açıdan bir kuşkuculuk değil apaçık paranoya zirvelerine ev sahipliği ediyor zihnim . kendi halimizde etrafımıza insan topluyor onlara ufak ufak şeyler söyleyip hem günü kurtarıyor hem yalnızlıktan sıyrılıyoruz . oysa öyle tuhaf bir şeydir ki bu yalnızlık , kelle sayısı artınca kurtulunacak bir halta benzemiyor . bir zaman sonra tamamen tesadüf eseri bir kızla tanışıyorum . saçma sapan bir tanışma biçimi oluyor bizimkisi , tamamen tesadüf dediklerinden . gerçi ben tesadüflere ciddi manada inanmam ve ihtimal dışı görürüm . kızın adı ayşe olsun . sanırım şu yazdıklarımı görse idi ayşe'nin çok sıradan bir isim olduğunu düşünecekti . neyse ki göremeyecek kadar uzaklarda , uzakta kalması dileği ile . her ne ise bir şekilde kendisi ile tanıştım , nasıl tanıştım ? okul çevresinden bir arkadaşımın arkadaşı idi diyelim , sanırım böylesi biraz daha doğru olacak . bir şekilde dost arkadaş ısrarları ile oturup bir konuşalıma bağladık meseleyi . daha önceden de konuşmuşluğumuz vardı ama yüz yüze hele ki ;'ben seni seversem , sen de beni sevcen mi ? ' tarzı abuk bir mesele üzerine değil
    ···
  9. 184.
    +1 -1
    şimdi dediğim gibi ortada 'birbirimizi seversek , sevişirik bilene ' mantalitesi ile yürüyünce iş ve biraz da görücü zırvasına yakın bir hal alınca ister istemez stres oluyor bünyede . gerçi ben çok panik değilimdir ama lanet olası izleme huyum yüzünden ilk 10 dakika da fırçayı yedim . ben kızın ağzına yüzüne bakarken aslında kafamda basit bir denklem kurmaya çalışıyordum . ayşe = süleyman olabilir mi ? ayşe fazla mı güzel ? ayşe fazla güzelse sorun olur mu ? ayşe beni aldatır mı ? olursa iyi mi olur ? dur hele yüzünü beynime kaydedeyim ... ben bunları düşünürken ister istemez yüzüne odaklandığım için hönkürdü

    ' ne oldu , beğenmedin mi ? ne bekliyordun ki ? beğenmedin mi ? konuşsana , beğenmedin mi ?

    içimden 'iki dakika susarsan sanırım beğendim ' demek geçti, kendimi celep eline düşmüş kurbanlık alıcısı gibi hissettim .

    not : işte bi sussa : )
    ···
  10. 185.
    +1 -1
    güzelmiydi ? sanırım cidden güzeldi . yani öyle söylediler ne bileyim . ben pek anlamam güzellik denen olaydan , benim için 'meyveler arasından gider turp seçer derler ' . sanki kendileri sevişecekler aq , gönül kimi severse güzel odur . her neyse en azından toplumun bir kıstası ile uyuşuyordu güzeldi , benim boylarımda ince yapılı güzel gözlü bir kızdı . o da daha önceden çok yara aldığı bir ilişki yaşamıştı , elbette olay ciddiye binmeden herşeyi açık açık konuştuk . fakat beraber iken bir kez bile geçmişimizden söz etmedik . bazıları vardır ki ; sürekli eski ile yeniyi kıyaslar . kısacası kâr amacı güder . böyle insanlarla zaten işiniz olmasın . aşk ticaret değildir . tüccar gibi yaklaşırsan iflası göze almalmalısın . ayşe'ye aşık değildim sadece saygı ile karışık bir sevgi . dişi olduğu için koruma içgüdüsü . bana insanca yaklaştığı için insanca yaklaşıyordum , içimde büyüyen bir minnet hissi vardı . hangi kız atkı ördü bana ondan başka : ) el emeği çok kıymetlidir benim için . uğraşılan her saniye ürün değersiz olsa bile milyarla eşittir .
    ···
  11. 186.
    +1 -1
    inananı gibeyim
    ···
  12. 187.
    +1 -1
    muzaffer ile meseleyi uzun uzadıya konuştum . muzaffer kızı tanıyan arkadaşları olduğundan , eğer mümkün olursa bir yoklayacağından bahsetti . kısacası kendi göbeğini kendi kesecek kalibrede bir adam değildim o zamanlar . az biraz utangaç , memeyi kutsayan ( bak bu arada hala çok severim ) bir adamdım . olası bir beraberlik benim adıma çok şey demekti , ciddi anlamda ilk olacaktı . hani çocukken yediğin naneleri saymazsan , kaza ile yoklamaları ya da seviyorum dediğinde ağlayan küçük kızları falan bu ilk olacaktı . acaba nasıl olacaktı . olur muydu ? hiç sanmazdım fakat bir akşam muzaffer sırıtarak geldi . tamamdır kız seninle görüşecekmiş.
    ···
  13. 188.
    +1 -1
    düşüncelerini rahatlıkla ifade edemiyorlardı , dertlerini anlatacakları zaman sen bilirsin gerçi diye söze başlıyorlardı . onların gözünde varlıkları kullanarak aldığımız birkaç bilgi ile haşa tanrılaşmıştık . o yüzden size sık sık cinci geçinen tiplerden uzak durmanızı öneriyorum . insanlar hayatının düğüm noktalarına atıflarınızı duydukça allah'ı bırakıp sizden istemeye başlıyor . oysa bazıları vardır ki ; ben birisine gülçiçek derim o apayrıdır . ona da değineceğim . sıradan olanlarla gülçiçeğin farkı belki de budur
    ···
  14. 189.
    -2
    birisi ile beraber olmak pek çok artılar kazandırabilir , pozitiflik katabilir pek çoğunuzun hayatına . oysa benimkini sadece ama sadece durağanlaştırıyordu . kendimi zamanın 4-5 sene sonrasını hesaplarken buluyordum , hayatı sanırım çok ama çok ciddiye alıyordum . vaktimin pek çok kısmı kademeli olarak azalsa da ona gidiyordu , çok konuşan bir insan değildi basit çözümler sunuyordu . tartışmadan uzak kimseler cazip gelebilir ancak bir süre sonra sizi delirmenin eşiğinde yalnız bırakırlar . aşırı zaman ayırdığımı düşündüm , eskiden iltifat edince gülen kız şimdi beni 'cicim ayı geçti' tabi tarzında tenkit ediyordu . emin olun davranışlarım aynıydı , fakat ona göre ilk beraberlikten kısa bir süre sonra cicim ayı denilen aşırı ilgili dönem biterdi . tanga kadar saçma bir icattır kız arkadaş , zütünü örtmesi yerine arasına girmesi için yapılan bir icat
    ···
  15. 190.
    +1 -1
    muzaffer ile bu işlere artık ciddi manada girdiğimizde , etrafımızda ciddi manada kalabalıklar oluşmaya başladı . bunlar ilk zamanlar sadece yakın arkadaş çevremizden kimselerdi . ufak ritüelleri üzerlerinde deniyorduk , sonuç aldıkça hem sağlamasını yapıp yöntemin kesinliğine inanıyor hemde hayretin yarattığı saygıyı yüzlerinde görüyor , insanın en büyük hatası olan kibre yenik düşüyorduk . onlar sıradan insanlardı bizim gözümüzde , dost dediklerimiz ile aramıza bir perde girmiştir . artık bizden çekiniyorlardı mesela.
    ···
  16. 191.
    +1 -1
    bu işlerin kitabını yazmanın , ya da formül paylaşmanın tek getirisi satan adamadır . emin olun işe yarar kitapların 1-2 tanesi dışında hiçbirine kolaylıkla ulaşamazsınız . bu kitaplara uğraşmanız için pisliğe batmanız ve daha önemlisi şerli kimselere kul köle ( onların deyimi ile talebe ) olmanız gerekir. insan bu tip işlere heves ettiği vakit kaybedecek neyim var diye düşünür , emin olun herşeyi bilebilmek sanıldığı kadar lezzetli değildir . hele hele bilip susmak daha felaketlidir .
    ···
  17. 192.
    +2
    @54 sağolasın kardeşim amaç zaten zevk alman ama takipçi konusunda kendime anlatıyormuşum gibi oldu , okuyucu olursa devam edeceğim
    ···
  18. 193.
    +1 -1
    bazen o bataklıktan çıkmak çok şey ifade eder , görecek günün vardır . bu günler içinde güzellikler olması muhtemeldir . bazen bitiş sandıkların başlangıçlara gebedir . her zaman tablo bu kadar iyimser olmasa bile emin olun bitişler ve sıfırı tüketmek mantıklı bir eylem değildir . bir haltın hatalı olduğuna kanaat getirdiğinizde , o dalı tutup kollarınıza tüm gücünüzü verin ve gövdenizi balçıktan kurtarın . buna cesaret edin , ben ettim . iyi mi ettim ? zaman gösterecek .
    ···
  19. 194.
    +1 -1
    yine bir akşam muzaffer bu eğlence ya da parti artık adı her ne taksa onlardan birindeydi ve bende boş bakkal taşak tartar misali umutlarımı tartıyordum , olasılık terazisinde genellikle sıfıra yakınsıyordu . bilmiyorum henüz hakkında birşeyler bilmeme rağmen onunla beni yanyana koyunca güzel ile vasıfsız isimli şahane bir tablo çıkıyordu ortaya . sanırım en güzel bu tanım uyardı 'güzel ile vasıfsız ' . pilavın yanındaki ekmek kadar lüzumsuz hissettiğim zamanlarda , kısacası kendi dengim görmüyordum . muzaffer pistten çocukları çekip çılgınca eğlenmiş olacaktı gayet neşeli tavırlar ile terasta belirdi , saçma hülyalarımı böldü biricik dostum

    - biraz insan içine karışsana , korkma gökyüzü bir yere kaçmıyor

    - farkında olmadan sen bile kaçıyorsun ya muzaffer

    sitemdi belki , yalnızlığı bölüşmekten sıkılmış olabilirdi . bir kelebek gibi kırlarda dansetmek , bir ayı gibi kerkinerek çiftleşmek muzafferin'de hakkıydı . belki bende biraz hareketli bir adam olabilseydim ilk defa yalnızlık ve melankoliden öte paylaşıma değer şeyler sunacaktım ona .
    ···
  20. 195.
    +1 -1
    bu sorumun akabinde diğer arkadaşlarda merak ettiklerini sordular , ölüm yaşlarımızı sorduk fakat cevap vermedi . en sonunda mesele özel hayatlarımız kısmına geldi . çocukça bir hevesle yazdım verdim sorumu . ' evlenecek miyim ? ' burda tek beklediğim cevap ayşe idi

    - evlenecek miyim ?

    - evet . 2 oğul

    - kimle ? ( bu soruyu sorarken aslanım ayşeye bak sen , 2 tane erkek doğuracak diye hafif sırıtıyordum... gelen cevap tuhaftı , dikkatle odaklandım harflere )

    - eskişehir

    - eskişehirli mi ?

    - eskişehir

    - memleketi orası mı

    - eskişehir ( takılmış plak gibi eskişehir yazıp duruyordu . memleketi kısmına açıklık getirmiyordu )

    - peki isim verebilir misin

    - büşra ve begüm

    - hangisi ?

    (yanıtsız bıraktı )

    - hangisi olduğunu söyler misin ?

    - elinde

    - ne kadar zaman sonra

    - çok sonra

    - büşra ve begüm . ikisi de mi eskişehir de ?

    - hayır

    - peki ayşe ?

    - olmayacak

    - nerden biliyorsun ?

    - sıkıldım

    ben hariç herkes gülüştü . ben ise bu işin muzaffer'in başının altından çıkma ihtimalini düşündüm . neticede harflere yönlendiren oydu , aramızda bir takışma mevcuttu gizlide olsa . belki ayşe den ayrılmamı falan istiyordu . insanlar bazen kendi mutlu değilse diğerlerinin mutsuzluğundan keyif alırlar . ancak yıllar sonra kastedilen isimlerden biri ile tanışınca kehanetin çokta boş olmadığını görmüştüm . geçmişinde eskişehir ibaresi yer alan biri . ya büşra ya begüm . ya da hepsi bir oyun ve sürüklemece .
    ···