1. 376.
    0
    Beklemedeyim panpa
    ···
  2. 377.
    0
    evet zirve yapılsın çekirdek takıma dedeler diyelim hani abiler hesabı hahaha bizde şirkirt olururuz matrixte ajanların anasına huvvvaaa diye vole çakarız yaşasın erumiyle sakilde matrix 2 deki ikiz bodygardlar olsun
    ···
  3. 378.
    0
    @306 türk kahvesi ve sigara temin edin varım dedim : )
    ···
  4. 379.
    +3
    şimdi yazarken ne kadar kolay ve okunurken bir çırpıda bitirilebiliyor değil mi ? oysa yaşarken ne kadar acıydılar . ne varki bunda diyorsun değil mi ? oysa neler yoktu ki , bin emekle inşaa edilip bir anlık zelzeleye kurban giden anlam bloklarım . duygusla enkazın başına çok gittim , 'sesimi duyan var mı ? ' diye bağırdım defalarca . ruhumun boğuk iniltisinden ötesini duyamadım ve anladım ki ; ruhsuz kimselerle ömür çürütmüşüm . enkazın altında benden ötesi yokmuş ...
    ···
  5. 380.
    -1
    şunu iyice anlıyorsun ki ; bir sonraki darbe ilkinin verdiği uyuşukluk sebebi ile o kadar da can yakmıyor . gardımı indirdim ve hücum ettim son rantta . hani şu maçı çevirmek adına son şansımın kaldığı rantta . ellerimi bel hizama indirip ' kavga mı istiyorsun ? comeeee onnnn ' dedim feleğe . önemli olan 'devam edip ,edemediğindi ' .
    ···
  6. 381.
    +1
    gülçiçek hakkında bir an kararsız kaldım . ne yapacağıma , nasıl davranacağıma kafamda şekil veremedim . sonra ona da hak verdim . cidden hak verdim . herkes herşeyi anlatmak zorunda değildi , buna sebep bir durumda yoktu zaten . söylemesi gerektiğini düşünmüş ve söylemişti . sadece tek korkum ona bir şekilde zarar gelmesiydi . ben her şekilde yaşayabiliyorum bunu artık biliyorsunuz , fakat karşımdaki aynı özelliklere sahip mi ? sebepsiz bir tak yüzünden hayatının allak bullak olma ihtimali vardı . ne yapıyorduk ? sadece konuşuyorduk ordan burdan . ancak ben bir konuya dahilsem murphy kanunları da devrededir , bunu biliyorum artık . gideceğim zamanı tayin etme hakkını ona verdim . tuhaf bir mesele hasıl oldu o dönem . benim memleketime gelme ihtimali . geçici süreliğine ve benim orda olabileceğim kısıtlı bir tarih için . görüşmeye karar verdik , neticede ilk ve son kez görüşecektik . bu güzel olabilirdi . açıkçası görmek istiyordum olum borumu . daha piyasada yokken resmettiğim biriydi neticede . neden gördüğümü bilmiyordum , neye sebep onu da bilmiyordum ama bu bir kere olmuştu . kendisini hiç görmediğim halde çenesindeki gamzeyi bilmiştim . gerçi insanlar çok gariptir , haşa kehanet dediğin hususlarda asla ikna olmazlar . oysa ben olanın dışındakileri iddia etmem .

    'birine dünyanın en önemli şeyini söylemek istesen ve inanmayacağını bilsen , ne yapardın ? '

    'denerdim '

    gülçiçekte denerdim diyenlerdendi . denemeye karar verdik görüşme mevzusunu . yaklaşık 2 hafta sonra benim memleketimde görüşecektik .
    ···
  7. 382.
    -1
    muzaffer ile aramız eskisi gibi değilse de müjgan abla ile görüşüyordum . üstümde tuhaf bir hal vardı ve benim adıma bakım yapmasını istedim . 2 gün sonra bana dönüş yaptı . ona meseleyi anlatma ihtiyacı hissettim ancak kuralları gereği birşey anlatmama müsade etmedi . anlatmaya başladı

    'ortada dur süleyman . 2 kişi görüyorum , bunlardan birini yakından tanıyorsun . eskiden kız arkadaşınmış . diğeri ise ... (sustu ) neyse oraya sonra döneriz . bu iki kişininde kafası çok karışık , seninde kafan karışık . sen herşeyi bir kerede düzeltmeye girişmişsin hayatında . biraz sakin ol . dediğim gibi 'ortada dur ' . artık izlemeyi ve beklemeyi öğren .

    - peki abla bu 2 kişiden diğeri kim

    - sözümü kesme süleyman ( anlatmak istemediği meselelerde geçiştirmek için bunu yapar ) . bu arada sana şunu söyleyeyim . süresi belirsiz ancak ailenle bir zaman sonra karşı karşıya gelebilirsin . bu bir duygusal mesele olabilir . böyle bir durum olursa ne ailene , ne de yanında olmak istediğin kişiye yakınlık göster . böyle bir durumda da 'ortada dur '

    - ailemle karşı karşıya gelmekten kasıt

    - zamanla anlayacaksın süleyman

    - abla en azından konuyu söylersen bende ona göre temkinli davranırım

    - bu kaderine müdahale olur . kafanda tuhaf şeyler var , 2 aya kalmadan cevapları kendiliğinden alacaksın . zamana bırak ve hayata odaklan .

    - yanlış işlerin içinde miyim ?

    - yok hayır değilsin . kendini kısıtlama ,ancak davranışlarını kontrol et . dediğim gibi bir heyecan hali var sende . her düşünceni harekete geçirmene gerek yoktur . dediğim gibi senin geçmişten gelen hatandır ' tez canlılık '

    - anlıyorum abla

    - cidden anlıyor musun ?

    - evet

    - diğer meselelere girmiyorsun değil mi ?

    - hayır abla

    - anladım . zamana bırak herşeyi . emin ol herkes nasıl yaşıyorsa sende öyle yaşarsın . bu kadar panik yapma , her mesele hakkında 'siyah ya da beyaz ' olmana gerek yoktur , bazen gri ol. bunu öğren süleyman . artık senin kararların olsun birşeyler , insanlara çok bırakıyorsun .

    - cidden anlatılmak isteneni anlıyorum

    - cidden mi ? sende bayağı gelişme var : ) ( annemiz gibiydi ) . olum arayışlarını anlıyorum fakat çok arama artık lan : )

    - anladığımı anladım abla : )

    - eee anla artık . herşey açık söylenmez . baş harfi 'a' olan biri var mıydı hayatında

    - evet

    - ibret al işte ablam . sana uzun zaman önce o işlemde söylediklerimi hatırla . senin rahata ermen için 'rahat' olman lazım .

    - abla o mesele kesin mi ? cidden biri olmayacak mı ?

    - onu allah bilir . benim söylemek istediğim sadece ihtimali olduğudur

    2 saate yakın telefonda konuştuk . aşağı yukarı bunlardı meseleler . elbette daha detayları vardı ama herşeyi paylaşmak gidişatı etkiler diye saklıyorum kendime şimdilik
    Tümünü Göster
    ···
  8. 383.
    +1 -1
    gülçiçekle görüşmeye çok az kalmıştı . birgün konuşurken 'madem beni gördüğünü iddia ediyorsun , o zaman fotografım olmadan tanımalısın ' dedi . evet tanıyabileceğime emindim fakat yine de işi riske atmamak istedim . belki 20 sene evvel olsa yakaya karanfil uygun olabilirdi , ama o karanfili takanların züt oluşunu yıllarca seyrettik yeşilçamda . bir yöntem bulunmalıydı ve bulundu da . ilk olarak sunulan teklif , onu çiçekli ayakkabılarından tanımamdı . tabi buluşma noktasına giderken insanların ayaklarına bakacağımdan bu riskliydi . kısa giyen hanımablaların gazabına uğramam muhtemeldi . işimi şansa bırakamazdım , bir şekilde fotosunu istedim . gördüğüm şey rüyadakinin aynısıydı birader . hiç şaşırmadım zaten onun olduğuna nerdeyse emindim , tek sıkıntı neden geldiğini bilmiyordum ve neden rüyamda gördüğümü . esas mesele de burdaydı

    her neyse gülçiçek'i yüzünden tanıyamazsam ayakkabısından tanırım diye düşündüm . hani yüzüne bakıp tanırdım , ayakkabıdan da sağlama yapardım . sağlama benim adıma önemliydi zira bende öyle bir baht var ki ; o gün herkes çiçekli ayakkabı giyebilirdi . ya da gülçiçeğe tıpatıp benzeyen 20 kadar kadın aynı noktada bekleyebilirdi . biliyorsunuz ki ben bedeviyim ve kutup ayıların sadece bana karşı libidosu yüksek .

    kaderin bana nasıl ağlar ördüğü malumunuzdur , gülçiçek olarak tasarladığım rüyadaki o kız olmayabilirdi . bu yüzdende resmi atması iyi oldu . düşünsenize bu da ihtimal dahilinde , yaşadıklarımı bir anımsayın . kader tüm kahpeliğini yapıp , gülçiçek olarak sandığım rüyadaki kızı o noktada bekleterek karşıma çıkarabilirdi mesela . hani zaten eminsin ya gülçiçek rüyada ki kızdır diye , pat gidip alakasız olan 'beklenen'in yanında muhabbete girmeye çalışabilirdin . tabi ona giderken , gülçiçek arkadan sustalıyı iki küreğim arasına saplayabilirdi . siz gülçiçeği ne sanıyorsunuz ? 5 parmağını masanın üzerine yayıp parmak aralarına seri halde bıçak saplayabilen bir kızdı . yok lan , hanım hatun kendi halinde bir kızdı . iyiydi gülçiçek .
    ···
  9. 384.
    0
    rezerve
    ···
  10. 385.
    +1 -1
    gün geldi ve planladığımız noktaya doğru yola çıktım . her zamanki gibi haldır huldur hızlı yürüyordum . hep hızlı yürürüm ben , sanki bir yerlere geç kalmış gibi . ama dur lan o gün 3 dakika geç kalmıştım gerçekten . mevkiiye yaklaşırken ayakkabı kontrolüne başladım , cıkkk bu değil , hayır bu hiç değil cıkkk , bunlar sıradan cıkkk , ben çağ atlatacak bir şey arıyorum derken gülçiçeği buldum . oydu işte olum , sanki kırk yıldır tanıyordum . hergün görüyormuşum gibi geldi . 'bir 5 dakika sonra alışırsın , şimdi kavramaya çalışabilirsin ' falan saçmaladım biraz . aslında saçmalamadım da , dinlemediğini ve ileriye baktığını görünce saçmaladım gibi geldi . gözleri kayboluyor muydu ? yok henüz gülmemişti . bunu da güldüremezsem bir daha espri yapmam demiştim . o yazışmalarda ki gülücük suratlarımızı mı takaydık ne yapaydık ? 2-3 dakika sonra konuşmaya başladı , sıcak bir insandı . hızlı yürüdüğüm hususunda uyardı , frenledim . bir yere oturduk ve kıza hönkürdüm

    - eeee anlat derdin ne ?

    olum çok sevimliydi lan , ne derdim olacak dedi gülümsedi . gözleri kayboluyordu aslında ama gözlerinin kaybolmadığını söyledim ona . harbi manyağım demi ? gözleri cidden güzeldi , kahve . güneşte açık kahve . ertesi gün akşam gideceğini söyledi . bende onu kaçırmak adına şehrin en sapa sokaklarına zütürdüm . her seferinde ' burdan bıraksam gidebilir misin ? ' diye soruyordum , her seferinde yolu tarif ediyordu . beyhude bir çaba olduğuna kanaat getirdim : ) 2 -3 saat kadar görebildim onu o gün . bu arada karanlıkta kulak memesi parlayan tek insandır kendisi . yanakları çok güzeldi be abi
    ···
  11. 386.
    0
    upupupupup ilgi artmalı
    ···
  12. 387.
    0
    uzun süredir sözlüğe girmiyorum ama takip ediyordum hikayeni yazayım dedim amk , yetim kalmış başlığın

    5 dakika düşünme meselesini yapayım bari

    gülçiçek evlenecek , sen de köprü altına düşeceksin . sonra mustafa dirilecek , seni köprü altından kurtaracak alemlere akacaksınız , muhtarın kızını gibeceksiniz . bence böyle olacak .
    ···
  13. 388.
    -1
    gülçiçek kaldığı yere gitti ve o günü bin ettik . eve döndüm , misafirlerimiz vardı . misafirlerimiz arasında uzun dönemdir görmediğim yaşça büyük hala kızım . zoraki oturdum yanına hal hatır derken , seni bayağı dertli gördüm muhabbetleri başladı . aslında dertli falan değildim , en son beni 17-18 yaşlarımda görmüştü ve alnımdaki türkiye haritası bu yaştan sonra oluştuğundan tepkisi normal sayılabilirdi . kadim dostum olan , çocukluktan bu yana kardeş gibi büyüdüğüm hala oğlum ben ve hala kızı ayrı bir köşede muhabbete koyulduk . aile arası diyaloglarda senaryo üretmeye bayılırım , reaksiyonlarını görmek hoşuma gider . bu nedenle oynamaya başladım . o esnada babamlar siyaset konuşuyor , ses gürültü bağırış çağırış .

    - hala oğlu aslında bu hengamede meseleyi açsam mı ? bu heyecan anında bence onay verirler

    hala oğlum yüzüme anlamsızca baktı , göz kırptım durumu anladı

    - bilemedim ki be süleyman daha erken değil mi ?

    hala kızım dönüp bize baktı . olayı anlamaya çalıştı

    - hayırdır ne olayı ?
    ···
  14. 389.
    -1
    - ya abla bizim süleyman işte . boşver

    - ne demek boşver . bana anlatabilirsin , bir derdin mi var ?

    söze ben girdim , derin bir iç çekiş dudak büküş

    - dert var ama bir tane değil ... offf abla fenalardayım

    - kız işimi

    - hıhı

    - bak herkes burda aslında konuşabilirsin , birşey demezler ( tak demezler : ))

    - mesele çok karışık

    - neden ?

    - ailesi tuhaf ya , kaçıracam

    elini alnına zütürdü , beklemediğim bir teklif

    - bizim oraya gelebilirsin aslında

    tüm ailemde benim gibi manyaktı . hepimiz tezcanlıydık .
    ···
  15. 390.
    +1 -1
    defalarca sorular sorup durdu hala kızı . olayı öyle dramatize ettim ki , ağlayacak konuma geldi . boşver ben sana daha iyilerini bulurum bile dedi 40 yaşında kadın . mesele burda kalmadı tabi , her gece yaptığımız şeyi yapmaya karar verdik hala oğlu ile . sabaha kadar açık bir yerde açık havada çay içip , birşeyler yemek . saat 3-4 kimi zaman gün doğumuna dek sohbet ettiğimiz bir mekan .

    halaoğlu sürekli sorar ve sorgular . az önceki meselenin şakadan ibaret olmadığını düşündü

    - ne iş lan bu kaçıracam falan filan . orda birşey demedim de , mesele ne ?

    - yok olum birşey . oynadım işte

    - var birşey var

    - yalancıyı dilenci gibsin ki yok birşey

    - olum birbirimizin şeyini görmüş adamlarız , bırak yeme işte var birşeyler . nerdeydin sen bugün ?

    - arkadaşlarla

    - senin bizden başka arkadaşın yok burda

    aklıma garip garip şeyler sokuyorlardı . tıpkı eşeğin aklına karpuz kabuğu gibi

    - bunları geçelim .şu husus önemli ; şayet öyle bir durum oldu diyelim ,tutumun ne olur ?

    - arkanda olurum dememi bekliyorsun : )

    - karşımda olmazsın sanırım

    - bana ne açıdan ihtiyaç olabilir ?

    - 'teslim olmayalım , aman kurşun saçalım' ? ne diyorsun

    - bir dakika , bir dakika . (güldü ama şaşkın bir gülüş ) . sen cidden manyaksın . ne kurşunu aq

    - mesele bildiğin gibi değil

    - kurşun yemekte leblebi yemek değil . mario oynamıyoruz aq , ikimizi arka arkaya koyarlar birimizin kafasından girer , diğerininken çıkar ve game over oluruz

    - bravo delikanlı adammışsın

    - ne dememi bekliyorsun . heeee gardaşıma bak , gideriz giberiz falan mı olum biz mafya değiliz lan

    - aşirettik ?

    - senin aşiret dediğin adamlar 300.000 kişi . biz 300 kişiyiz ( o zamanlar 300 spartalıdan haberi olsa böyle konuşamazdı )

    - ne demek x amcam var ya . sen x amcamı küçümsüyor musun ? olum tek başına mekan basardı be

    - x amcan 65 yaşında ve bel fıtığı var

    - peki y amcam ? o gibertir ortamı

    - y amcan daha gözlüğünün gözünde olduğunu unutuyor be süleyman . uyan artık çizgi film karakteri

    - biz kaç kişiyiz aq o zaman ?

    - vuruşabilecek mi ? sanırım 4-5 ancak .

    - vay aq ... peki ne yapayım

    - unutacaksın

    - neyi ?

    - olum daha neyi unutacağını unuttu bir de mekan falan basacakmış ya . bak son kez söylüyorum adamlar kim bilmiyorum ancak biz x amca ile gitmeye kalksak '' he amca sen gibersin tamam , su verin amcama . buyur amca tabureye otur . tamam amca suyunu iç sonra yine gibersin belamızı ' falan derler

    içimi umutsuzluk kapladı . senaryo atmıştım ya ortaya , aslında bu senaryo kudretimi ölçmek içinmiş bu cümlelerden sonra anladım . siz neyi anlattığımı anladınız sanırım . ortada dur dediler ben nereler kaydım yine . bu huyu öldüremiyorum . ailemden bile medet kalmadı , demek cidden ilerde bu tip bir durum olsa ortada dal daşşak kalacaktım . o zaman ne yapmak lazımdı ? kendi büyük güçlü aileni kurmak .
    Tümünü Göster
    ···
  16. 391.
    0
    devam..
    ···
  17. 392.
    -1
    ertesi günü hayatımda son kez gördüm gülçiçek'i . kısa bir süre oturduk , sohbet ettik . tebessümünü kazıdım aklıma . o bana hatıra babında bir kitap ben ise ona el yazımdan oluşan notlar verdim . bir süre sonra hayatındaki kişi ile evlendi . o her zaman herşeyin en iyisini haketmişti . bu size bir gidiş gibi gelmesin , bıraktıkları önemliydi . önyargılarımı kırmıştı aynı zamanda ihtimallerimi teke düşürmüştü . aslında ihtimallerimi yok etmişti . artık mehmet'in o sözüne ya da rüyalara göre hayal dünyasına dalmaktan vazgeçtim . halaoğlu ile olan varsayımsal diyalog bana bir şeyi ispatlamıştı . bu hayatta tektin ve tek isen güçlü olmalıydın . 1 sene sonra okulumu bitirdim , artık mühendistim
    ···
  18. 393.
    +2 -1
    kader aslında sert hatlarla çizilen birşey değildir . çoğu şeyde mücadeleden vazgeçip kader deriz aslında . ben yılmıştım . ne o rüya , ne o resim ne başka birşey . eldeki ile mutlu olmak bile bana yersiz geldi , ben 'anı yaşayacaktım ' . para kazanmam lazımdı . herşeyi açan kapının para olduğu gerçeği yüzüme çarpıyordu her ne kadar gözlerimi kapatsamda . ailemin zorla rızasını alarak askerden sonra ırak'a çalışmaya gittim . yeni bir hayat başladı . aslında eskişehirli begüm ihtimalini de kendi elimle öldürdüm , esnek olduğunu kabul ettiğim kaderin bu sapağına büyük bir ağaç devirdim . artık oyalanacak vaktim yoktu...

    o büyük güçlü aile kurulmalıydı . o ailede bir tek ben olmalıydım . duygusal ilişkiler ya da çabalar beni yıpratıyordu buna emindim . o bahsettiğim kitap , o hazırlık aşamasından öteye gitmedi ve basılmadı .artık ırak'taydım . her gönülden ırak olduğum gibi . geçmişi gölgeye teslim ettim : )
    ···
  19. 394.
    +1 -1
    inanmaktan ve kanmaktan sıyırdım kendimi . artık hiç bir meseleye 'olabilir mi ? ' diye yaklaşmıyordum .dediğim gibi anı yaşamak . bu size acımasız birine dönüştüğüm düşüncesini vermesin . sadece duyguların sesini kıstım . özlemiyordum , sevmiyordum , sevilme ihtiyacı duymuyordum . tüm bunların dışında ise düşüncelerim hala eski düşüncelerdi . birine yaralarınızı gösterirseniz ilk başta 'ufff olmuş ' der , daha sonra hafif deva bulunca ,kabuk tutan yeri eğlence adına koparıverir . yaralarınızı sergilemeyin
    ···
  20. 395.
    +3 -1
    bu süreç içinde ordaki insanların ufak problemlerine erumi ve sakil vasıtası ile derman olmaya çalıştım . insanlar hikayemi dinledikçe ve kendilerinde rahatlama hissedince allah'ı andılar , bu bana yetti . bazı insanlar sahipsizdir , ben de onlardandım . kimsesiz demiyorum , sahipsiz . servis camından yere atılan boş meyve suyu kutusu gibiydim , dıbına koduğumun veletleri gelip beni şişirip patlatmıyorlardı bile . çok ama çok iyiydi bu halim aslında . sadece kendimin sorumluluğunu aldığım bir hayat .
    ···