cinlerin sahiplendigi köye gittim

bir anda sağdan soldan millet geliyordu. hmmını gibim derken birisi ağzımı kapadı bir yandan donumu çekiştiyiorlar öbür yandan göpüsleriiimi sıkıyorlardı. Ağzım açıldı tam imdat çığlıklarına başlıyacaktım ki ağzıma kıllı birşey girdi boğazıma doğru gidip geliyordu. Bir an anusumde bir acı hissettim ardından etrafıma bakmaya başladım. 15-20 kadar zenci beni tutmuştu. 3ü beni gibmekle uğraşırken geri kalanlarıda daire oluşturmuş otuzbir çekiyorlardı. Sırayla hepsi bir güzel beni gibtiler ve gittiler. eve gittiğimde anusumden kan akıyordu ve tuvalet gideri kadar açılmıştı. Heryerim yumurta akı gibi bembeyaz olmuştu. Hemen temızlendım ve kahvaltıyı ayakta ettim. Babam bana bakarak ne oldu dedi akrabam ise yavşakca sırıtyordu. Gece olmuştu ihtiyar gene kapıma gelmiş cama kullanılmış prezervatif atıyordu. Yeter artık git burdan diye bağırmak için dışarıya çıktım. Biranda nasıl olduysa kendimi mezarlıkda buldum. Dünki bütün zenciler gene toplanmıştı.

Ailemide ikna ettim köye taşındık. Her gece (pazarları hariç) ihtiyar geliyor ve beni zütürüyor mükemmel bir gece geçiriyoruz. Anusum bu duruma alışmış olucak ki artık kanamıyor...

Buda böyle bir anımdır.

sen anlat dıbına koyim okuyoruz biz gibecem tribinizi

sonra biz ailemle köye gittik. erturul amcanın evinin önüne geldik arabayla. normalde cenaze evi akrabaların arabaları vs. felan olması lazımdı ama kimse yoktu. neyse babam bana oglum bu işte bi terslik var git bi bak gel dedi ve ben de indim arabadan eve gittim kapıyı tam calacakken kendiliginden açıldı. içerden lise4 de aşık oldugum melisin sesi geliyodu gel içeri gir gel felan diye abazanlıkla girdim içeriye ve ne görüyüm abartmıyorum yerden tavana kadar sipiral şeklinde kırmızı siyah yeşil bir gölge dönerek duruyodu. tam dışarıya cıkacakken kapı kapandı annem ve babam arabadan inip evin cdıbına gelmişler camı kırmaya calışıyolar annemin yeri gögü inleten cıglıklarını duyuyorum korkuyorum felan babam cama taşla var gücüyle vuruyor cam kırılmıyor. o sırada gölge odadaki televizyonu aldı ve önüme attı. televizyon kırılmadı ve elektiriksiz vaziyette kanallar degişmeye başladı. sonra arkamdan bi el hissettim sırtımdan beni itti ve gölgeye iyice yanaştım. o sırada odadaki bütün eşyalar tıpke galaksinin o ortadaki dev kara degiligin etrafında dönmesi gibi dönüyorlardı...

dinliyomusunuz beyler devam ediyim mi ?

güzelmiş

bunlar gitti. gece 12 bucuk felandi galiba, kapiyi caldi gittim actim baktim kimse yok. yalan beyler burda kurdugu cümleden anladım.

reserved

reserved

Reserved

jessssssssssssee

çalıntı ak bunu okumustum baska bi yazardan

reserved

reserved

ben geldimmmm.

neyse beyler diger gavatın anlatacagı yok kaldıgımız yerden devam edelim.

ve beyler olaya bi de babamın gözünden bakalım.

bana anlattıgı kadarıyla anlatıyorum size. ben arabadan inince babam yalnız göndermek olmaz diyip arkamdan gelmiş. ben tam içeriye girecekken bana bagırmış ama ben duymamışım. daha sonra koşarak beni yakalamaya calışmış ama nafile bir el hissetmiş omuzlarında ve geriye cekmiş bunu ben içeriye girip kapı kapanınca pencereye koşmuş arkasından da annem gelmiş. daha sonra camdan bakmışlar ve ben sadece orda öylece duruyomuşum.

daha sonra babam olayları görüp kafasında birleştirince bunun normal bişey olamıyacagını anlamış ve annemi de alıp hani hikyenin başındaki bize yakın olan köye gitmişler...

babamın anlattıgına göre o köyde cok feyizli bi abi varmış. adı hüseyinmiş. böyle 180 boylarında hafif yaşlı göbegi var 50 yaşında beyez sakallı uzun suratlı birisiymiş. bu adamın bu boyutlar arası iletişimle yakın bi ilgisi varmış. kendi köyü olsun diger köyler olsun şehirde yaşayan bu dertlerden muzdarip insanlar olsun bu adamı ziyaret edip kurtulacak yol ararlarmış. tabi ben bunları daha sonra ögreniyorum ama gene de baamın bu adamdan haberdar olmasına o kadar cok sevinmiştim ki anlatamam ayaklarım sevinçten zütüme vurarar mehter marşı çalıyordum. ya bu adam olmasaydı ya beni kurtaramasaydı felan diye düşünmekten kendimi yiyodum.

şunu unutmayın beyler bayanlar. şu dünyada en ufak bir insanın bile insanı geçtim hayvanın bile bir amacı var. bunu sakın aklınızdan cıkartmayın. hiç kimse bu dünyaya boş beleş gelmiş degil.

işte babam gil bu adamın köyüne dogru gitmişler adamı adamın evini sorarak bulmuşlar. kapıyı çalmışlar bi tane kız açmış. ama sürekli yere bakıyomuş kız hiç kafasını kaldırmamış. hocayı sormuşlar kız burda yok demiş. nerde demişler. bi yere kadar gitti demiş kız...

daha sonra ne zaman gelir felan diye sormuşlar acil işimiz var benim olana birileri musallat oldu acil bulmamız lazım diye diretmişler.

kız bizimkileri içeri davet etmiş. koridorda kız önde bizimkiler arkada odaya dogru giderken babamın gözleri kızın ayaklarına takılmış. kzın ayakları tersmiş biraz ürperme biraz korkuyla da olsa içeri girmişler. kız siz burda bekleyin birazdan gelecek demiş ve farklı bi odaya gitmiş. odaya gidince degişik çıglık sesine benzer sesler geliyormuş.

biraz vakit geçtikten sonra kapı dört defa çalmış ve ve kendiliginden açılmış. oda kapının girişine baktıgı için peder hemen ayaklanıp bakmış kapıyı açan biirisinin olmadıgını görünce ürpermiş ve odaya hızlıca dönmüş.

hoca odadan içeriye girip merhaba hoşgeldiniz demiş bizimkilerde merhaba felan faslından sonra hızlıca olayı anlatacakken hoca babamın sözünü kesmiş biliyorum bi şekilde halletmeye calışacagız. ama mutlaka ya karşı taraftan ya da bizden birisinin canı alınmadan bu iş hallolmayacak demiş. kısacası adam egri oturup dogru konuşmuş...

up up amcıklar dinleyen var mı ?

lan su hikayenin devamini uyduran salaga bakmayin ben anlaticam devamini

huur niye yarım bıraktın

hala 2005te izlediği büyü filminin etkisinde kalmış salak