-
1.
+20 -1Her şey, Köyün cincisi, medyum babaannemin ölmeden önce bana verdiği, kara kaplı bilmediğim bir kitabı okumaya çalışmamla başladı.
17/02/2001
Annem beni doğururken ölmüştü. Bu süre içinde babam benim her şeyim olmuştu. Ufak ama huzurlu evimizde yaşıyorduk. Tam yemek esnasında biri babamı aradı, kötü bir haber olduğu her haliyle belliydi. Ne oldu der gibi bakıyordum babama, babaannemin hastalandığını söyledi. Durumu kötüymüş dedi. Annem olmadığından annem gibi olmuştu babaannem, garip davranışları olsa da, çok severdim. Hemen yola çıktık, eve vardığımızda dedem babaannemin başında bekliyordu. Sanırım ölüyordu, çok belliydi. içeriye çay koymaya gittim, mutfaktaki her şeyin yeri değişmişti. Kavanozu ararken rafların arkasındaki bir muska gözüme çarptı. Başıma sürekli dert açan merakım sayesinde korka korka elime alıp inceleledim. Kalın, siyah bir şeye sarılıydı, bıçak yardımıyla açtım. Açar açmaz anlatamayacağım kadar garip hissettim. Devam ettim, altındaki naylonu da açtıktan sonra yarısı silinmiş kötü kokan bir şeyle karşılaştım. içimden bir ses açma diyordu, dinlemem gerektiğini milyon kez tecrübe edinmeme rağmen yine dinlemedim. Açmaya başladıkça küçücük mutfağın dolduğunu hissediyordum. Kalabalıklaşıyordu.
içeride ses seda yoktu, babamlar susmuştu ve sanki evde yıllardır kimse yaşamıyordu. Arkamı döndüğüm anda,
Babaannem siyah bir çarşaf ve korkunç bir suratla bağırarak anlamadığım dilde bir şeyler söyledi. Kalbim göğüs kafesimi delecek gibiydi. Sonra sustu,
Gözümü açtığımda arkamda babannem gibi görünen bir sürü varlıkla karşılaştım, bildiğim tüm duaları unutmuştum, gözlerime bakarak fısıldıyorlardı...
---
Devamı gelecek rez alın ^^ -
2.
+10 -1Beyler okuyan yok takan yok, zaten nickimi de yanlış yazmışım düzeltemiyorum triplerdeyim. Okuyan olursa hikayeyi bitirip öyle gidicem sağlam hikaye uzun yazıyorum bekletmiyorum, okunmuyorsa koy züte gitsin.
-
3.
+10Tabelanın önüne tekrar geldik. Bu defa o çocuğun tekrar gelmesini bekledim. Ne yapacaktım? Ona sormam gerektiğini düşündüm. Bekledim, bekledim, bekledim...
Düz gidiyoruz, sola sapıyoruz. Tekrar düz gidip sağa sapıyoruz. bir evin önündeyiz. Silindi. Babannemi görüyorum, buraya geliyorlar. Annemin vücudunda kanlar var, bu bir ayin. Kurbanı ise gördüğüm kız. Silindi. Annemi görüyorum, beni doğuruyor. Doğurur doğurmaz ise, ölüyor. Yaptığı her şey babama bir çocuk verebilmek içinmiş. Silindi.
Uyandım. Çocuğu beklerken uyuyakalmışım. Rüyamda gördüğüm gibi ilerledim. Gördüğüm evin önündeydim. Kapıyı çaldım, Ela gel dedi. Babamla bakıştık bir kaç saniye, ismimi nereden biliyordu? Bağırdı bu defa. Gel dedi. Kapıyı kapatıp içeri geçtik, oturmamızı söyledi.
ismimi nereden biliyorsunuz?
Ben koydum.
Sonunda geldin, yıllardır seni bekliyoruz. Fısıldadılar mı? -
4.
+6Duaları hatırlamaya başladım ve içimden belki kırk kere tekrarladım. Gözlerimi sıkmaktan görüşüm bulanıklaşmıştı. Yanımda yoktular, çayı alıp hemen içeri geçtim. Babannem benimle konuşmak istediğini söyleyince babamla dedem odadan çıktılar. Koltuğu gösterip açmamı istedi, açtım altındaki kitabı aldım. Babannemin yanına oturdum ve az önceki gibi gözlerime bakmaya başladı. Hemen gözlerimi kaçırıp kitaba bakmaya başladım fakat hiç bir şey anlayamıyordum. Babannem ibranice yazıldığını söyledi, ve yine ibranice olduğunu tahmin ettiğim bir dilde bir şeyler okumaya başladı. Bittiğinde kitaba bakmamı söyledi ve baktığımda kitabı anlamaya başladım. Bilmediğim bir dili ana dilimmiş gibi okuyordum. Kitabın ismi;Tümünü Göster
Cinlerin Fısıltısı'ydı.
Az önce duyduğum fısıltılar aklıma geldi. Düşününce az önce anlamadığım fısıltıları anlamaya başladım. Bana hep bir ağızdan,
Oku, onu kurtar diyorlardı. Hayatımda hiç olmadığım kadar şaşkındım. Babanneme baktım, bir şey söylemedi. Birini kurtarmamı istiyordular. Kimdi? Neden kurtaracaktım? Nasıl kurtaracaktım? Babaannem aklımı okuyormuşçasına baban dedi, kurtar babanı. Gözlerini kapadı sonra, kitabı alıp çantama koydum, ölmüştü. Babamları çağırdım, geldiler. Gece orada kaldık, yarın defin işlerini halledecektik. Babaannemi yıkayacaktılar. Ölmüştü ama içimden bir ses içeri girmemi söyledi. Babannemin giyisilerini çıkarınca vücüdunda garip şekiller olduğunu fark ettim. Kazınmış gibiydi, kızgın bir bıçakla kazınmış..
Hemen bir kalem ve kağıt alıp bu şekilleri tek tek çizdim. Kağıdı alıp çantama koydum. Köyün kadınları onu yıkamak istemediklerini, cinli olduğunu söylediler. Korkudan hepsi kaçmıştı. Babannemi yıkadım, kefenine sardım ve babamları çağırdım. Gömmek için mezarlığa gittik. Babannemi defnetmiştik. Üzülemiyordum, babama endişeleniyordum. Dedem yalnız kalmasın diye onu da alıp eve döndük. Kimse konuşmuyordu. Odama geçip kitabı okumaya başladım. Cinleri, ak ve kara büyüleri, define yerlerini, musallat ve kontrol etmeyi anlatıyordu. Bir süre sonra bıraktım. Kağıdı yanıma alıp babamlara işim olduğunu söyledim ve çıktım. Köyün delisi bana hiç zarar vermezdi ama kağıdın içinde olduğu çantamı taşlayıp, git burdan diye bağırıyordu. Hemen uzaklaştım ve bildiğim iyi bir sahafa gittim. Kağıdı çıkarıp gösterdim, bir kaç saniye baktıktan sonra, gel dedi. Aşağıya indik, bir çekmeceyi açıp bana bir kitap verdi. Hemen git dedi, verdiğim parayı da istemedi. Korkmuş görünüyordu ve ben hiç bir şey anlamıyordum. Dikkat et dedi,
Fısıldayacaklar... -
5.
+6-içerik gizlenmiştir.-
-
6.
+6Beyler o kadar uzun uzun yazıyorum, okuyosanuz belli edin kendinizi ona göre devam edicem.
-
7.
+6Okunmuyor ya, bıraksam mı acaba madem okuyorsunuz bir şukuyu da ekgib etmeyin pampalar.
-
-
1.
0Devam bro takipteyiz
-
1.
-
8.
+5 -1Sahaftan çıkar çıkmaz eve geldim, tam odama çıkacakken dedem kızarmış ve onun olmadığı alenen belli olan tuhaf sesiyle, ver dedi. Neyi dedim, ver dedi. Sinirlendim, hayatımda hiç olmadığı kadar çok sinirlendim. Ellerim titremeye ve vücudum sarsılmaya başlayınca, arkamda iki kişi gördüm. Onlarla beraber dedeme bağırmaya başladık. Tutup duvarlara çarptım. Dedem burnundan kanlar aka aka yere yığıldı, sonra kişiler kayboldu. Dedem de yerde değildi. Hemen tüm odalara bakmaya başladım, hiç bir yerde bulamadım. Dedemi tuvalette buldum, elindeki bıçakla tıpkı babannem gibi vücuduna bir şeyler kazıyordu. Hemen okuduğum kitaptan bir korunma sözü okudum. Kendimi güvende hissedince salona koştum. Duvardaki kuran-i Kerim'i alıp sıkı sıkı tuttum. Oturdum, oturdum.
Gözlerimi açtım, dedem ve babam mutfakta yemek yiyordular. Korkuyordum, çok korkuyordum. Elimi yüzümü yıkamak için banyoya gittim, aynanın arkasında bir şey fark ettim. Yine bir büyü. Hemen yaktım. Yakılması gerektiğini öğrenmiştim. Sofraya geçip bir şeyler atıştırdıktan sonra odama geçip uyudum.
Salondalar, yürüyorum. Bu bir ayin, korkuyorum. Beni de davet ediyorlar, gidiyorum. Silindi, bu defa mutfaktayım, her yerde parçalanmış hayvan organları var, babaannem bu organlarla yemek yapıyor. Silindi. Annemi görüyorum. Annem ölmüyor, öldürülüyor. Silindi. Babamı görüyorum. Babamı öldürmek istiyorlar. Elimden bir şey gelmiyor. Babamı görüyorum, fısıldıyorlar. Silindi.
Bir köy görüyorum, ballıbostan yazıyor tabelada. Karşımda bir isim beliriyor. Selçuk. Onu bulmam gerekiyor. Silindi.
Gözlerimi açtım, kan ter içinde kalmıştım. Bu nasıl bir kabustu böyle? Hemen rüyamda gördüğüm köy ve ismi kağıda yazıyorum. Gece saat çok geç, uyumam gerekiyor ve uyuyorum. -
9.
+4 -119/02/2001
Uyandık, kitapları ve kağıtları alıp yola çıktık. Günler sürecekti bu yol, belliydi.
Babamla sırasıyla kullanmaya sözleştik.
4 saattir yoldayız. Dün uyuyamadığımdan uyumaya karar verdim. Babamın sarsmasıyla uyandım, vakit geç olmuştu.
iyi misin kızım?
iyiyim baba. Kabus gördüm sanırım.
Ah be kızım, neler geldi başımıza böyle.
Hadi baba uyu sen biraz ben kullanırım.
Babam uyumuştu, 2 saattir yoldaydık. Sis çökmeye görüş açısı azalmaya başladı. Hızlandım. Bir şeye çarptım. inmeye korkuyordum, babamı uyandırmak istememiştim. El fenerini alıp aşağıya indim, hiç bir çarpma izi yoktu. Yerde de bir şey yoktu. Hazır inmişken biraz hava alıp, bir sigara içeyim dedim. Çakmağım yere düştü ki, arabanın altında bir şey vardı. Tutup çekiştirmeye başladı. Bağırıyorum ama babam duymuyordu. Arabaya girmeyi başardım ki arabanın içinde bir çocuk gördüm. Allahım neler oluyordu böyle? Kimsin dedim? Konuşmadı. Arabadan indirmeye çalıştım ama yerinden bile oynatamıyordum.
Sür Ben annennin öldürdüğü çocuğum
Artık dayanamıyordum. Kendimi aşağı atmamam için bir sebebim yoktu. Kız,
Hayatın bedeli, ölümdür. Ölümün bedeli ise, ölüm.
Sanırım, ölecektim. Onun hayatını hiç tanımadığım annem yüzünden çalmıştım. Hemen bildiğim tüm duaları okudum. Arkamı döndüğümde kız gitmiş, babam uyanmıştı. iyice sabah olmuştu. Kahvaltı yapmak için indik. Küçük bir yerdi, garsonlar herkesle muhabbet ediyordu. Nereye gidiyorsunuz dedi.
Ağrı'ya gidiyoruz, bir işimiz var.
''Geçenlerde Bir kadın ve kızı da Ağrı'nın bir köyüne gitmek istemişlerdi. Kızın çocuğu olmuyormuş, hiç bir çözüm bulamamış. Köyün kadınları da Oraya gitmesini söylemişler. Bir çocuğu öldürerek bir can çalmış.''
Yemek boğazımda kaldı... Konuşamadım... -
10.
+518/02/2001
Uyandım. Üzerimi değiştirip kahvaltıya indim. Babannemin yasını tuttuğumuzdan, evde televizyon vb. Şeyler açmıyorduk. Kahvaltıyı yapıp masayı toparladım. Odama çıktım, sahafın verdiği kitabı inceledim ve kağıda çizdiğim sembollerin anlamlarına bakmaya başladım. Çok tuhaftı ve çok korkuyordum. Dün gece yazdığım kağıdı aldım, kitaplarla beraber çantama attıktan sonra köyü araştırmaya başladım. izmir'in bir köyünde oturuyorduk. Rüyamda gördüğüm köy, Ağrı'daydı. Nasıl gidecektim? Ne yapacaktım? Babamlara ne diyecektim?
Üstü kapalı anlatmaya karar verdim. Akşam yemeğinde babama yüzeysel şekilde anlattım. Neresi orası dedi, Ağrı'da bir köy, Ballıbostan köyü dedim. Der demez dedem bana bağırmaya başladı. Gidemezsin, edemezsin diye. Babam da işkillenmiş olacak ki, gidelim dedi. Üzerimizdeki kasvet dağılır. Yemeği yedik, masayı toparladım. Bulaşıkları yıkayacakken suların kesildiğini fark ettim. Tam çıkıyordum ki akmaya başladı, yanına varınca yine kesildi. Tabak çanaklar yere düşmeye başladı. Lan dedim yeter artık. Korkudan ölecektim, babam geldi ve bir anda gördüğüm her şey kayboldu. Şizofren olduğumu düşünmeye başladım içten içe, öğrenmenin tek yolu o köye gitmekti. Gece babamlarla tüm hazırlıkları yaptık, yarın erkenden yola koyulacaktık.
Uyudum.
Köye gidiyoruz, dedem ölüyor. Silindi.
Yoldayız, yağmur yerine kanlar yağıyor. Silindi. Bir kadın, büyü yapıyor. Silindi.
Bir kadın, doğuruyor. Silindi. Geliyorlar, boğuluyorum. Silindi.
Uyandım. Her gece kabus görmekten uyku düzenim kalmamıştı. Çıldırmanın eşiğindeydim. Ta ki,
Fısıldayana kadar... -
11.
+3Karşımda kocaman bir salon, salonun her tarafında elleri ve ayakları haça çivilenmiş, karınları deşilmiş ve bağırsakları boynuna dolanarak öldürülmüş 20'den fazla kadın vardı. Aklım beynimi terk ediyor gibiydi. Köye vardığımızda böyle bir yerin olmadığını söylemişlerdi. Ben olmayan bir yerde, olmayan ve cesetlerle dolu bir yerde ne yapıyordum? Selçuk denen herif kendisine ait olmayan bir sesle, bağırarak belirli tılsımlı sözler söylemeye başladı.
אני מצווה בשם השטן וראש השדים שלו. תתעורר ולציית האדונים שלך.
תתעוררו לשרת אדונים שלך!
Kadınlara şeytan ve ifritlerin adına uyanmasını ve itaat etmesini emrediyordu. Adamın gözleri tersine dönmeye başladı, odanın içerisinde anlatamayacağım değişiklikler oluyordu.
Adamın konuşması bitti ve görünüşü eski haline geldi ki, kafamı çevirdiğimde kadınların uyandığını, rahibe kıyafeti ile karşımda durduğunu gördüm.
Hepsi önce bana ismini söyleyip, sonra yere çömeliyordu.
Adım Devil
Adım Damian
Adım Omen
...
Hepsi reveransını yaparak eğildi.
Adam konuşmaya başladı.
''Sen baş ifrit'in kızısın. Bu karşında gördüklerinden daha fazlasına hükmedebilirsin. Hükmetmek için ölümün bedelini ölüm ile ödemelisin. Babanı öldür.'' -
12.
+3Her şey taka sarıyordu ve ben korkuyordum. Selçuk denen herifi sonunda bulmuştum. Herif ermeni asıllıydı, evin görünümüne ve tipine baktığımda hristiyan olduğu anlaşılıyordu. Cinler ile bunun ne ilgisi olduğunu anlayamamıştım. Sanırım bir girdapın içerisindeydim.
Annen yıllar önce buraya geldi, çocuğu olmuyordu. Babannen onu bildiği tüm müslüman hocalara zütürdü ama hiç işr yaramadı. Hep düşük yaptı. En sonunda bana geldiler, yardım istediler. Edebileceğimi fakat bir bedelinin olduğunu söyledim. Bedelinin ne olduğunu hiç merak etmediler ben de hiç söylemedim. Bir çok kadını bu yolla gebe bırakmıştım. Bunun için bir kurban gerekliydi. Genelde yoksul ve çocuğunu satmak isteyen ailelerden çocuklar alıyor bu ayinler için kullanıyordum. Senin doğman için ifritlere bir çocuk kurban ettim. Hediyeme karşılık verdiler.
Bak dedi. Neye bakayım dedim? Bak dedi. Neye bakacağımı bilmiyordum. Sürekli bakmamı söylüyordu ve ben hala suratına bakıyordum. Soluma baktığımda Baktığımda biriyle karşılaştım, insana benzeyen ama aynı zamanda benzemeyen biriyle.
Bana bak dedi, bu senin baban. Annen bir ifritten hamile kaldı. Sen yarı insan, yarı ifritsin. Hem bu dünyada, hem başka dünyalarda yaşıyorsun. Nasıl dedim?
Onlarla nasıl konuştuğunu, yaptığın tüm şeyleri nasıl yaptığını sanıyorsun dedi.
Gel dedi, sana bir şey göstereceğim.
Aşağı indik, inmemle çığlığı koyuverdim.
Allahım? Bu neydi? -
13.
+2 -1Okumayın fısıldıyorlar
-
14.
+2Babamı öldürmek istemiyordum. Bu dünyada babamdan başka hiç kimsem kalmamıştı. Onu da kaybedersem ne yapacaktım? Kaçmaya çalıştım. Ben kaçmaya çalıştıkça tüm kapılar üzerime kapanıyordu. Bu eve kısılıp kalmıştım. Aklıma az önce bana itaat eden kadınlar geldi. Defalarca beni dinlemelerini söyledim ama sadece öldürmemi söylüyorlardı. Sürü halinde üzerime geliyorlardı. Tamam dedim. Tamam öldüreceğim. içeriye gittim, babam yoktu. Kitapları alıp gitmişti. ifritler de babama ulaşamıyorlardı. Korunma tılsımı yapmıştı. ifritler ve Selçuk tılsımı hafifletecek, etkisini azaltacal büyüler yapıyorlardı. Onlar bununla uğraşıyorken, etrafıma hemen bir çember çizip, duru görüş ile babamı bulmaya çalıştım. Görüşüm pek iyi değildi, ama köyün girişindeki kahvehaneyi görüyordum. Tılsımları okuyarak evden çıkmaya başladım. içeriden tılsımlarımın etkisini azaltıyorlardı. Yol boyunca bir sürü ifrit saldırısına uğradım ki babamı gördüm.
Çemberinin yanına bir çember daha çizdim ve oturmaya başladık. Babamı korumam gerekiyordu. Bunu hissediyordum. Ama geleceklerdi, bizim için.. Babamı öldürmeli miydim? Öldürünce ne olacaktı? Bilmiyordum. Günün ağarmasını ve ezanın okunmasını bekliyordum. Ezandan sonra bu dünya ileri bağları kesilecekti. -
15.
+2Rez alın, devamı gelecek. O kadar yazıyoruz bir şukuyu çok görüyorsunuz :(
-
16.
+2bak bu tutmazsa zütüme cinler fısıldasın
-
17.
+1Korkunclu var tutar rez okurum
-
18.
+1Yazsana
-
19.
+1Okuyalım bakalım
-
20.
+1Yaz kardeş
başlık yok! burası bom boş!