/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 14.
    0
    Okuyorum
    ···
  2. 13.
    +14 -1
    Devamı akşam beyler ne kadar şukulanırsa o kadar gelicek serii
    ···
    1. 1.
      0
      Rezervasyon
      ···
  3. 12.
    +26
    Gözümü açtığımda gece olmuştu. Kalkıp bir sigara yaktım ve masama doğru yöneldim. Mumları poşetten çıkardım ve dolabıma dizdim. Sırayla her gün için bir mum olarak koydum. Birden başım döndü ve elimi masaya koyarak dengemi sağladım. Sanırım son 1 haftada yaşadıklarım beni gerçekten derinden etkilemişti. Gözlerimin yanmaya başladığını hissettim. Masamın hemen önündeki ayna da gözlerime bakıyordum. Gözlerim kıpkırmızıydı. Uyumama rağmen neden böyle diye düşünürken gözlerim aynadan yatağıma ilişti. Biri yatıyordu yatağımda..

    Kafamı yana doğru çevirip baş kısmını gördüğümde nutkum tutulmuştu. Bu bendim !.. Hemen arkamı döndüm ve gerçekten yatakta yatan benim bedenimdi. NE ?? diye bağırırken sanki gözlerim kaymıştı. Birden yatağımdan sıçradım halen geceydi. Bu kötü kabuslardan sıkılmaya başlamıştım artık ta ki ayağa kalkıp masama gidene kadar böyle düşünüyordum..
    Masama gittiğimde mumlar kitabın yanında yoktu. Etrafa bakarken mumların dolabımda olduğunu görünce artık delirmeye başladığımı düşünüyordum. Madem gördüğüm rüyaydı nasıl mumları oraya dizebilmiştim? Hemen arkamı dönüp yatağıma baktım ama boştu.. Şaşkınlığım devam ediyordu ama aklım büyüdeydi. Mumlardan birini alıp masaya koydum ve tıpkı denildiği gibi Dezpike ven ha diyerek mumu yaktım. Karanlık odamda ilk kez mum yakıyordum ve ortamı gerçekten kasvetlendirmişti. Mumun bitmesini bekliyordum mumun yanışını izleyerek birden arkamda bir nefes hissettim. Hemde baya heybetli bir şekilde.. Arkamı dönmeye en başta korktum ama sonra tuhaf bir şekilde arkamın güvende olduğu ve dönmeye gerek olmadığı düşüncesi yerleşti kafama.. Sanki güçlenmiş gibi hissediyordum. Birden her yer karardı ve içim ürperdi. Mum bitmişti..
    ···
  4. 11.
    +23 -1
    kşsmen babamın kazasını önceden bilmişti ama nasıl? Kafamda milyon tane soru işareti vardı ama bu sefer en ince ayrıntısına kadar okuyacaktım kitabı dükkanın kapısını açmaya yeltendiğim de esnaftan cenazeye gelemeyenler taziye verdi. Dükkana girdiğimde tekrar içim titremeye başlamıştı çünkü burda ki her şeye babamın elinin değmiş olmasının verdiği hüzün çökmüştü içime. Kitap kaldırdığım rafta duruyordu. Kitabı alıp hemen dükkanı kapatıp eve doğru yola çıktım.

    Eve geldiğimde annemlere uyuyacağımı kimsenin rahatsız etmemesini söyledim ve odaya girip kapıyı kilitledim. Çalışma masama oturdum. Kitap önümdeyken derin bir nefes aldım. Korku ve heyecan vardı içimde neden olduğunu bilmediğim bir şekilde, altı üstü bi kitap diye düşünmeye başladım ve birden resmen kendi sesim bana karşılık geldi. Ama babanın ölümünü sana söyleyen bir kitap diye. Tesadüf müydü? yoksa gerçekten bilmiş miydi? Kitabın yazarına bakmak aklıma geldi ama yazar ismi yoktu. Şaşırmamıştım.
    Kitabı açtığımda dehşete düşmüştüm. Tüm o tarihler anlatılan hayatlar.. Hiç birinden eser yoktu. Onların yerine farklı farklı büyülerin tarifi vb. şeylerle doluydu. Baştaki yazının kaybolma olayını sersemliğe bağlamıştım ama bunun acıklaması yoktu. Adım kadar emindim o tarihlerin ve hayatların yazılı olduğuna.. Tek tek baktım ama hiç bir tarihe denk gelmedim. Açıkcası gerçekten korkmaya başlamıştım. O sırada sayfaları değiştirirken MUM BÜYÜSÜ diye bir yazı gözüme ilişti. Okumaya başladım. Farklı renkteki mumlarla birilerine büyü yapılabileceğinden bahsediyordu. Okumaya devam ettiğimde açıklamasına göre kırmızı mum: Aşk, sevgi ve cinsellik, yeşil mum: Şifa ve hastalıklardan arınma, siyah mum ise şer ve kötülük bağlama olarak belirtiliyordu. Böyle şeylerin gerçekliğine inanmamıştım hiç ama denemekten ne zarar gelirdi ki? diye düşünüyordum. Yapılışını okumaya başladım..
    Mum büyüsü için beş adet kırmızı mum alınır. Bu mumların şekilleri çok önemli değildir. Önemli olan renkleridir yani mumların beyaz olmasıdır. Ayrıca dikkat edilmesi gereken bir husus da mumların nispeten küçük olması yani kısa sürede eriyip bitecek cinsten olmasıdır. Çünkü her mum bir gece yakılıp bitirilecektir. Bundan dolayı küçük boy mum kullanılması daha faydalıdır.
    Alınan beş adet mumun her biri ayrı gecelerde yakılıp bitirilecektir. Binci gün hangi mumun hangi gün yakılacağı kararlaştırılmalıdır. Yani her gün rastgele bir seçimle mumlar yakılmaz. ilk günden itibaren hangi mumun hangi gün yakılacağı bellidir.
    Aklıma koymuştum yapacaktım bunu. Hemde beni sırf üniversite okuyamıcam diye terk eden kıza yapacaktım. inanmıyordum ama deneme isteğim çok fazlaydı. Mumları almak için dışarı çıktım. Çıkarken annem Uyumayacak mıydın oğlum? dedi. Sert bi şekilde Ama uyumadım ! dedim. Annem başını eğdi ve mutfağa gitti. Birden neden bu şekilde sert cevap verdiğime şaşırdım oysa ki kadın hiç bir şey söylememişti. Arkamı dönüp evden çıktım. 2

    Mumları alıp evin yolunu tuttuğumda, eve girince annemden özür dilemeyi düşünüyordum. Eve geldiğimde annem halen mutfaktaydı. Önce mumları koyayım yanına giderim diye düşündüm ve odama girdim. Mumları masamın üzerine, kitabın yanına bıraktım ancak yoldayken içimde olan özür dileme arzusu yok olmuştu sanki. Kapıya kadar gitmiştim ancak açmadım, kilitledim. Mumları çıkardım ve kitabı açıp büyünün ilk uygulamasını okumaya başladım.
    1. gece mumlardan biri alınır ve "dezpike ven ha" sözleri söylenerek mum yakılır. Mumun bir tabak içinde yanarak tamamen erimesi gerekmektedir. Yanma işlemi bittikten sonra tabağın altındaki yanmış mum artığı sert bir cisimle kazınarak tabak temizlenir. Tabaktan alınan yanmış mum artığı büyükçe bir kumaş parçasına sarılarak muhafaza edilir.
    Anladığım kadarıyla geceyi beklemem gerekiyordu. Geceye kadar uyumaya karar verdim. Yatağıma yatıp kitabı ve içindekileri düşünmeye başladım. Hayatım boyunca hep duyardım büyü gibi şeyleri ancak hiç inanmazdım. Bi an düşündüm ya işe yararsa? Bu kitabın içinde her şeye karşılık bir büyü olduğunu düşününce, yapabileceklerim aklıma geliyor ve yüzümde tuhaf bir gülümseme beliriyordu..
    Tümünü Göster
    ···
  5. 10.
    +30
    4 saate yakın öylece boşluğa bakarak bekledim. Kimse konuşmuyordu. Doktorun kapıyı açmasıyla birden herkes fırladı yanına tabi bende.. Herkes doktoru soru yağmuruna tutarken doktorun kafası aşağıya bakıyordu. Anlamıştım ama içimden Yapma be.. Gitmiş olmasın.. diyordum. Doktor başını kaldırdı. Başınız sağolsun.. Kurtaramadık.. Annem birden haykırarak ağlamaya başladı kardeşime sarılarak, amcam duvara yumruk attı ve öyle kaldı, eniştem bana sarıldı ancak gözlerimin yaşı durmuyor bir yandan da artık onun olmadığı hissiyle içimde bir şeyler sürekli yıkılıyordu sanki.. Aradan 4-5 gün geçmişti. Babamın cenazesini çoktan toprağa vermiştik. Artık o yoktu. Arkamda olan dağ yıkılmıştı resmen. Dükkanı açmıyor, odamdan dışarı çıkmıyordum. O kadar güçsüz hissediyordum ki sanki ölmeden kaybetmiştim hayatı. Eskiden içerde yattığını bilmem bile bana güç verirken şuan onu hissedemiyordum. Ölenlerin ruhu gelirmiş derler ama ben hiç bir şey, ona dair tek bir şey hissetmiyordum. Gece vakti dükkana gittim. Neden geldiğimi, bu saatte burda ne aradığımı bilmiyordum. O kitap yine masamdaydı ona doğru yürüyordum ama sanki kitap beni çekiyordu resmen. Kitabın yanına gittim. Kitabı açtığım anda, MAHFAZ UBEYD MiN RAU ! diye bir ses kükredi ve kitabın arasında 2 kapkara göz belirdi. Birden sıçrayarak uyandım. Sabah olmuştu ve gördüğüm kabusun etkisiyle yumruğumu o kadar sıkmıştım ki elimi kanıyordu. O kitabı tamamen unutmuştum babamın ölümüyle.. Kitabı alıp eve getirmeye karar verdim.
    ···
  6. 9.
    +11
    Seri şuku beylerr
    ···
  7. 8.
    +29
    Ne oldu? Durumu nasıl? diye sordum. Eniştem kolunu omuzuma attı ve Durumu ağır okancım. Sağlam dur dedi. Gözlerimin dolduğunu hissediyordum. Titrek bi sesle Nasıl olmuş? dedim. Aldığım cevapla gözlerim fal taşı gibi açılmış ve göz yaşlarımı tutamaz olmuştum..+Beton mikseriyle çarpışmış.. 6Amcam gibi yığılıp kaldım birden.
    ···
  8. 7.
    +28 -1
    Rastgele ortalardan bir yeri açtım ve tekrar okumaya başladım. Yine birinin hayatını anlatıyordu fakat daha yazının yarısında, Beton mikserinin ölüm getirdiği bir dünya da kalmak istememişti.. diye yarı da kesilmiş ve başka tarihe geçmişti. Kafamı kaldırıp saate baktığımda 2 saat geçmişti. Telefonumu alıp babamı aradım ama telefonu kapalıydı. Kitabı kapatıp rafa kaldırdım ve dükkanı temizlemediğimi fark edip temizliğe başladım. Ortalığı süpürdükten sonra paspas atarken telefonum çaldı. Arayan amcamdı..+ Efendim amca- Okan acil devlet hastanesine gel ! Baban kaza yaptı..+ Ne? Nasıl? Amca durumu iyi mi? Bişeyi var mı?- ACiL GEL ! diyerek telefonu kapattı sesi titriyordu. Hemen ceketimi alıp dükkanı hızla kilitleyip hastaneye doğru yola çıktım. Bir yandan korkuyor bir yandan ona bir şey olmaması için dua ediyordum. Hastaneye vardığımda ameliyathanenin önünde amcam, annem, kardeşim ve eniştem duruyordu. Amcam duvara yaslanmış ve yığılmıştı. Onları görünce koşup yanlarına gittim.
    ···
    1. 1.
      -1
      okuyoruz
      ···
  9. 6.
    +33
    Fırından döndüğümde kitap masada yoktu. Bir yere koydum herhalde diyerek yine sersemlikle oturup kahvaltı yapmaya başladım. Kahvaltım bittikten sonra sigaramı çıkardım ama yakmadan önce kitabı bulayım hem okur hem içerim diye kitabı aramaya başladım. Kitabı bulamıyordum. Koyabileceğim her yere bakmıştım ama yoktu sanki kaybolmuştu. Uzun uğraşlar sonucu elim boş kalmıştı. Tam oturmuştum ki kitap gözüme çarptı. Dini kitapların olduğu kısımdaydı. Ancak neden oraya koymuştum ki onu? Kitabı alıp masama geçtim ve sigaramı yakıp kitabı okumaya başladım.. Kitabı biraz okuduktan sonra hiç bir şey anlamadığımı fark ettim. Baştan savma tarihler saatlerle başlıyor bir insanın yaşdıbını anlatıyor ve o insanın öldüğünü söyleyip başka bir tarihle yeni birini anlatıyordu. Konusu vs. hiç bir şeyi yoktu. Anlamadığım için sıkıcı gelmiş ama tuhaflığından dolayıda çekici gelmişti.
    ···
    1. 1.
      +3 -1
      Beyler copy-past yapıyor prim vermeyin gammazlayın. Geçen sene okudum aynısını çalıntı
      ···
    2. 2.
      0
      Hikayenin sonunu anlat o zaman huur bin
      ···
    3. 3.
      0
      Bende hatirladim panpa calinti bu
      ···
    4. diğerleri 1
  10. 5.
    +20 -1
    Arayan babamdı.- Oğlum dükkanı açtın mı?
    + Açtım baba, ne zaman geleceksin?
    - Hastaneye gidicem 1 saat gecikirim kahvaltını yap sen.
    + Tamam baba görüşürüz. Ha baba !
    - Efendim?
    + Masamda bi kitap buldum bunu sen mi koydun?
    - Ha o mu dün adamın biri tam kapatacakken getirdi. Almayacaktım ama ücretsiz verdiğini söyleyince öylesine alıp koymuştum oraya.
    + Tamam baba görüşürüz..
    Telefonu kapattığımda kitap kapanmıştı. Konuşurken ki boşlukla kitabı kapattım sanırım diye geçirdim içimden. Kitabı açtığımda az önce okurken yarıda kestiğim cümle yoktu. ilk sayfa boştu. Afalladım ancak sabah olmasının verdiği sersemliğe yordum. Kitabı bırakıp kahvaltılık almak için fırına gittim..
    ···
    1. 1.
      +4 -1
      Onlar beni rahatsız etmesin amk herkes kendi aleminde takılsın
      ···
    2. 2.
      +1
      Çalıntı hikayedir oybirunciler bilmez tabi
      ···
    3. 3.
      +1
      lan giberim bu ne amk. yok kitap kapanmış yok yazılar kaybolmuş. yav dıbınakoyim bunlarla mı korkuyorsunuz ya. bu cinlerinde işi gücü yok hep aynı numaraları çekiyorlar amk.
      ···
    4. diğerleri 1
  11. 4.
    -3
    ılk sayfanın turkcesi özet geç bin
    ···
  12. 3.
    +1 -3
    Tutarsa cügü
    ···
    1. 1.
      +1
      http://www.incisozluk.com...mek-zorunda-kalırsın-3/
      Busted
      ···
    2. 2.
      0
      HELAL ÇALINTI BU
      ···
  13. 2.
    +20 -7
    Bi de sen başlama kardeşim lütfen
    ···
    1. 1.
      +1 -1
      Az önce eti cin yedim amk açacağın başlığı gibiyim
      ···
    2. 2.
      +3 -1
      çalıntı bu okudum
      ···
    3. 3.
      0
      Yav bi gibtirin gidin ötede oynayın amk
      ···
    4. diğerleri 1
  14. 1.
    +67 -24
    Saat 15:49 ve ben bunları yazarken ne düşündüğümü bilmiyorum.. Lise sonda okulu bırakmış ve babamla çalışmaya başlamıştım. Babam senelerdir sahaflık yapıyordu daha önce hiç içinde olmadığım için olmayan okuma isteğim babamın yanında çalışmaya başlamamla birden artmıştı ancak okumayı sevdiğim kitaplar pekte öyle herkesin okumak isteyeceği türden kitaplar değildi. Dükkanı açtığım sıradan günlerden biriydi. Severek yaptığım için hayıflanmıyor aksine can atıyordum her sabah dükkanı açmak için, dükkanı açıp anahtarı daha cebime koyamadan benim masamda bir kitap gördüm. Akşam masamda kitap bırakmamıştım oysa ki. Kitabı elime alıp baktım. GiZLi iLiMLER adında bir kitaptı. Yeni fark etmiştim kitap haddinden fazla kalındı. Kitabı açtığımda ilk sayfasında, Lagadi mah ufmin cia ru.. Birden telefonumun sesiyle irkildim.
    ···