-
1.
-2ilk sezonu şuradan okuyun, ikinci sezonu bu başlıkta yayınlayacağım: (bkz: cin avcıları nasıl varolmuştur bilir misiniz)
-
2.
+1Soğuk bir Şubat ayıydı. Olaylardan sonra iyice iç dünyama çekilmiştim. Babamın Antalya'da büyük bir alanda kocaman bir garajı vardı; çeşitli hurda araçlarla doluydu. Kocaman tırı üzerimize sürenin bir ifrit olduğunu, hatta belki Azazil'in ta kendisi olduğunu biliyordum. Her şey anlamsızdı. Aklımdaki soru işaretleri ve yaşadığım keder anlık öfke parlamalarına dönüşüyordu. O kaza sonrası mahvolmuş aracı tamir etmek için Şubat ayının ilk haftasını orda geçirdim. ilk haftanın sonunda babamın telefonuna bir mesaj gelmişti ve Selma Ekinci'dendi. Mesajın kaynağını aradığımda Muğla'da bir yol kenarından geldiğini gördüm ve babamın arabasıyla yola çıktım.
-
3.
0Burası bir yolcu hanıydı ancak ışıklar kapalıydı ve kapı kilitliydi. Neler olduğunu anlamak için silahımı çıkardım, bıçağımı da yanıma aldım ve kapıyı kırarak içeri girdim. içeri girdiğim an kafama aldığım darbeyle bayılmıştım.
Uyandığımda 20 yaşlarında bir kız ve 40 yaşlarında bir kadın başımda bekliyordu ve bağlanmış haldeydim. Yaşlı kadın geldi ve "Üzerinde her şeyi denedik; okunmuş su, gümüş bıçak, ve birçoğu. Böyle bir yere hırsızlık yapmaya gelmiş kadar aptal bir çocuksan buralarda yabancısın demektir. Konuşsan iyi olur ya da silahımın tadına bakabilirsin." diyordu. Paniğe kapıldım ve biraz da korktum açıkçası, her şeyi anlattım. Babamın telefonuna gelen mesajı söyledim. Beni çözdüler ancak hala güvenlerini sağlayamamıştım. "Baban buraya seni mi yolladı yani?" dediğinde kafamı yere eğdim ve o da anladı. "Babana bir şey mi oldu?" diyordu. "Azılı bir ifritle olan savaşımızda onu kaybettim, konuyu kapatalım." desem de şok olmuş gibiydiler. Sanki babam ölümsüzdü ve bu durum imkansızdı. Bakışları bana bunu anlatıyordu. Küçük kızın adı Petek, annesinin ismi de Selma abla. Burası genelde hazine avcılarının ve cinlerle savaşanların takıldığı bir yol hanıydı ve Selma ablanın eşi Faruk, 96 yılında babamla çıktıkları bir cin avında öldürülmüştü ve babamsa sağ kurtulmuştu. O günden sonra babam bu hana bir daha uğramamıştı çünkü Faruk'un ölümünün babamın suçu olduğu düşünülüyordu. -
4.
0Civara yakın yaşayan bir de Kemal vardı, 24 yaşında hippi giyim tarzlı bir teknoloji manyağıydı ve bana Azazil'i bulma adına çok yardımcı olmuştu. Aramice ve Enokyan dillerinde tam bir ustaydı.
-
5.
-1Beyler Cehennem'de geçirdiğim 20 yıl gibi bir süre var; ben de etkilerinden ancak kurtulabiliyorum. Orada geçirdiğim ilk 12 sene kabus gibiydi, sonrasında Cin Avcıları'na katıldım. Bu arada orada geçirdiğim 20 sene, Dünya'da 2 aya bedel, bunu da belirtmek isterim.
Beni de anlayın, 12 sene boyunca en basitinden her gün meyve bıçağı ile bütün parçalarımın kesildiğini ve tekrar birleştirildiğini düşünün... Bu diğerlerinin yanında güzel bile kalıyor ama o zamanları hatırlamak istemiyorum.