ulan adamın yanında gelin adayı var umrunda değil mitte mit. neyse zar zor konuyu değiştirdim. babam anamla samanthayı az dışarı yollayıp babama dolarlarımla artistlik yaptım tabi sinirlenip yaktı bi samsun 216 ee bizde parliament var ben yakınca yine sinirlendi ahuhahaha. neyse yine gönlünü aldım. neyse samantha ve annem yanımıza oturduktan bı müddet sonra umay gelmiş anne diye bağırıyo. annem de odaya geç sürprizim var dedi. bizim ayakkabılarıda görmemişki amk. Yemek zamanı geldi mantı var annem umayı bakkala yolıycaktı. yollatmadım ben gittim kola aldım (mantıyla süper gider) hem çerez merezde aldım amk. sonra pederle bi sofra kuracaz kaçışı yok trakyalı adam para varsa mutlaka o rakıyı içicek amk. yemekler yendi balkonda yakmışım yemeküstünü samanthada içiyo tabi baktım aşağıdan bizim seydi abi geçiyo

+hop seydi abi nabıyon be?
-oo phillip naber koçum ?nerelerdesin?
+abi takılıyoz öyle yurtdışında napıcaz çalışıyoz öle.

Uzun bi muhabbetten sonra;
+saygılar yenge.
-abi türkçe bilmiyo o.
+ulan phillip :ddd nereli bari?
-amerika abi.
+tamam koçum ben kahveye gidiyorum gelirsen okey oynarız.
-tamam abi hadi allaha emanet.

samanthaya anlattım durumu parise gidelim diyo dedim ananı giberim öyle olmaz o iş anamı görmeye gidiyoz. böylelikle anama gelinini tanıştırmak için yola çıkmıştık. uçak yolculuğu felan derken vatanım türkiyeye gelmiştim. atatürk havalimanından atladık taksiye. semte gelmeden araba kiraladım. sonrasında anamgile gittik.o ara samanthaya üstün sürüş yeteneğimi gösteriyodum. Tabi kıydık paraya audi a3 kiraladım çok severım neyse baktım araba tozdan gözükmüyo galericiye küfürü basıp benzin istasyonuna gittim. arabayı yıkattıktan sonra şekilli şekilli ailemin oturduğu mahalleye geldim. kapıyı çaldım annem açınca şaşırdı tabi. uzun uzun sarıldık şansıma o akşam mantı yapıyomuş. hoppa ziyafet var diye seviniyorum amk amerikada kim mantı satıcak ? Napayım ne edeyim derken umayın bilgisayarı açtım msnine girdim zaten beni hatırla yapmış mesajlarını okudum da bi tak yoktu. beni umay ilgilendirmez diyerek tvyi açtım. samanthada yanımda. anam geldi uzunca bi muhabbet ettikten sonra evimizin aslanı babam gelmişti.o da şaşırdı muhabbet ettik adam mitten başka bilmiyo utanmasa benide ajan yap diycek amk işte bunlar hep kurtlar vadisi.

anasını gibtik ülkenin paranında dıbına koymuşuz cia bastı parayı ulan dedim şu samantha huursunu iki gezmeye çıkarayım. gittim şefe 1 hafta izin aldım ikimize. istakamet moskova. asıl amaç rus kesmek. atladık havalanına uçakta ben uyudum tabi. içimdende dua okuyorum züt korkusu başa bela. geldik moskovaya. ortamlarda akıyoz patlıyoz tabi. telefon çalıyo, arayan şef...

what are you doing in moskova agent blake ? (ne arıyon dıbına kodum moskovasında)
-we want see new places chef. what is the problem? (yeni yerler görmek istedik sorun ne ki şef?)
+are you asshole(olum sen salakmısın?)
-why chef why ? (neden ne oldu şef)
+you are cia agent and you are at moskova(cia ajanısın ve moskovadasın daha nolsun amk )
we are resting chef.(dinleniyoruz şef)
+they cant. this phones are have got crypto.(yapamazlar bu telefonlar kriptolu. -yarramın başı tayibi bile dinledıler ama o zaman 17 aralık patlak vermemişti-)
-not this mean.we are hanging.ok chef? (bu anlamda değil amk takılıyoruz yani tamam mı şef)
-o right o right.go an other place.(tamam la tamam gibtirin başka yere)

moskovada cia kimliği ile geziyoduk amk adamlar yani rus istihbaratı zütümüzden kan alırdı. kapadım telefonu kremlin sarayının ordayız. dedim "lan samantha giberler kızım giberler" espriyi anlamadı gemideyi izlememiş amk cahili ama ima ettiğim şeyi anladı. neyse takıldık biraz kremlinin orda foto çekildik adeta kendimi eyfel kulesinin önünde foto çekilen hitler gibi hissediyodum.

gittik tabi şefin odasına bu bağrınıyo çağrınıyo bu mal da "o bana satastı" diyo dedim "şef elimde kamera kayıtları var" şef gibine takmıyo bizi "aynı köyün çocuklarısınız niye kavga yapıyonuz" havalarına girmiş.bu ipnede iyice gider koyuyo bana.ben durur muyum koydum atarı "lan olum biz trakya çocuğuyuz adamın zütünden kan alırız".bu girdi havalara "bizde texas çocuğuyuz adamın dıbına koyarız" diyo ben durur muyum yapıştırdım cevabı "hangi texas ? Alexis texas ?" baktım şef basıyo kahkahayı bu da eğdi kafayı çıktı dışarı. şef benide yolladı. neyse gel zaman git zaman hakkımda rapor vermis huur çocukları. saha görevine iniyodum.

dıbına kodum evlatları beni tunusa mı mısıra mı yolladı hemde yanımda mossaddan bi ajanla. huur çocukluğuna verdiler bu ipneyi yanıma. arada bir kafasına sıkmayı düşündüm de dedim "bunu gebertsem israil türkiye arası yine karışır tayib yine iki van minüt yapıp taraftar toplar kendine o yüzden gibtir et" bu ipneyle yaklaşık 2 ay süresinde ülkeyi karıştırdık.

samanthayı anama sevgilim diye tanıttım babamsa şaşırdı. ailedekileri şaşırtmıştım.o günümü samanthayla takılarak geçirdim. sinemeya felan gittik adeta liseli ergenler gibiydik amk. anladım ki samantha bana aşıktı. neyse akşam evimde takıldım house vardı onu izledim. wilson kadar yere bakan yürek yakan huur çocuğu yoktu. neyse sabah kalktım gittim merkeze huur çocuğu yine bakıyo yine sinirlendim muallakye

+hey bro whats your problem?(senin sorunun ne karşim ?)
-i dont know you say(ben bilmem sen söyle)
+why are you looking everytime ? (ne bakıyon tip tip dıbına koduğum ?)
-they are my eyes. not your problem (gözler benim senin sorunun değil )
+shoud up bastard (sus amk salağı seni)

baktım çaktı bi yumruk ben durur muyum mitin eğitimi taşşaklı eğitimdi anlayacağınız. vurmaya çalışıyo ıskalıyo amk salağı hahahahaha. bunu bi güzel hırpaladım genel merkezin ortasında baktım şef geliyo geçtım hazır ola

+what are you doing assholes ?! (nabıyonuz lan siz dıbına kodum zütverenleri ?
+go my office (gibtirin gidın ofisime)
-sir,yes,sir (tamam efendim)

Hayal gücüne bak amk ya ahhaha

Kimse giblememiş amk seni

getirdi kahveleri içtik az çok ben ayıldım onu bilmiyorum.gel evımı gezdiriyim dedi bende tamam dedim. gezdırdi işte en son yatak odasına geldik beni yatağa ittirip üstüme atladı hobba pompa var diye seviniyorum tabi en son lise bitince dayım keraneye zütürmüştü ondan bide bı kız olmuştu. neyse iki haftadan beride 31 çekemiyorum zaman yok. anlaşılan patlama yaşıycaktım.hal ve hareketlerinden anladığım kadarıyla o da yokluktaydı bende yokluktaydım. neyse samantha çok iyiydi bizim kezbanlar gibi "of askm acyo .s .s " olayında değildi adeta adamı gaza getiriyodu. saksoda beceriksizmiş ama bunun sebebi ilki olduğum için. dedim vay amk vayda vay gece onun ciddı anlamda patlamasıyla bitti.ve artık samantha benimdi annemlede görüşmenın zamanı gelmişti. yarın pazar olduğu için zütümüzü yaya yaya uyuduk. sabah kalktığımda kahvaltıyı hazırlamış jambon mambon dedim ben yemem sonuçta domuz eti amk. ekmek kızarttırıp yedim tıpkı küçükken sobada kızarttığım gibi. neyse kahvaltı yaptık. annemle görüşmem lazım. geçtik bunun pcye açtım msni kız kardeşim umay açık. yazdım buna

+lan umay sabahın köründe hangi binle yazışıyon ?
-abi. nasılsın iyi misin ?
+iyiyim. neyse annemle babamı çağır.
+kabul et(görüntülü çağrı attım)

aldım tabi vodkayı vişnede var. yudumluyorum samanthada viski aldı. viski içmeyen tek mal benim amk. muhabbet sohbet kahkahalar felan samanthada bana yazılıyo iş atıyo.ben tabi bitirmişim vodkayı çıktım dışarı sigara yakmaya baktım samantha geldi bizde marlboro var çakmak yok deri ceketin iç cebine attım elime paket çıktı belki parliamenttir diye heyecanlandım ama samsun 216 çıktı. amerikada samsun 216 büyük nimet amk behzat amirimin sigarası yani. neyse

+samantha do you smoke ?(sigara içiyo musun samantha ?)
-sometimes (bazen)
+take one (bitane al -samsun paketi göstererek-)
-thanks phillip (teşekkürler)

yaktık samsunları.iki fırt aldı samantha başladı öksürmeye inceden gülüyorum ben tabi.

+are you okey ? (iyi misin samantha )
-yes.i didnt smoke a long time. (evet. uzun zamandan beri sigara içmiyorum ondan oldu ya)

Geçtik içeri. muhabbet sohbet derken saat olmuş 11.5 bardak vodkayı vişneyle tabi. dedim samantha beni eve bırak.5 bardak votkadan sonra kırılmışım azcık. samantha benden daha beter ama. atladık arabaya ben çakırkeyf o sarhoş allahtan kaza yapmadık. neyse baktım bu benim binayı geçti dedim nabıyon sen diyo bize gidelim iki kahve içer ayılırız. bende ipne gülüşümü attım hemen orda. geldik bunun eve klagib amerikan evi işte. oturdum salona. bekle kahve yapıyım diyo bende sıkıntı yok dedim.

gittim eve açtım cnni haber izliyorum baktım yarım saat var türkiyeden getirdiğim eşyalarımı giydim yemek faslı felan derken telefon çalıyo. samanthaymış amk hadi çabuk kapıdayım diyo. indim aşağıya marlboromu unutmadım. baktım samantha toyotasıyla gelmiş. atladım arabaya muhabbet sohbet derken bara gelmişiz. baktım timde bana gıcık olan huur çocuğuda orda almış yavuklusunu bin. dedim samanthada yalnız kalmasın diye beni almış neyse samanthanında gideri var. samanthayla geçtik barmenin oraya bu huur çocuğu yine tip tip bakıyo anasını gibicem ipnenin gün sayıyorum. binle yavuklusu viski almış. dedim barmene

+barmen have you got rakı ? (barmen sende rakı varmı ? )
-no we havent got. what is raki? (bizde yok.hem raki nedir? -dilide dönmüyo pekekentin raki diyo- )
-raki is turkish drink. gıve me vodka(rakı türk içeceği. gibtir et vodka ver)
+okey.

neyse ilk kat temiz ikinci kata çıkıyoruz merdivenlerden holddyiz baktım karşıdan sakallı şalvarlı pekekent çıktı elde keleş refleks var o kadar o sıkmadan ateşledim m4a1i geberttim pezoyu şeften emir vardı en azından 2 3 tanesi canlı yakalamamız lazım.2.katı temizledik 3 taneside teslim oldu. öbür grupta 3.katı almış. ordanda teslim olanlar var.amk sakallıların hücre evinde her bi gib var sabı sübyan çocukları eğitiyo dıbına koduklarım gerçi küçükler teslim oldu neyse geldik genel merkeze şef tebrik ediyo felan değiştirdik üstümüzü benim stil hep aynı takım elbise güneş gözlüğü. michael westen taşşaklarımı yesin amk. genel merkezde takıldıktan sonra tam paydos saati çıkıcam şefin bayan asistanı geldi.

+hey, phillip!(lan phillip)
-hey, samantha (buyur samantha)
+we will go to bar at 8 a.m. would you like come with us ?(sekizde bara gidicez sende gelir misin ?
-sure.why not ? (tabi. neden olmasın canım? benim)
+you should ready at 19.30.i am going to take you. (yedi buçukta hazır ol ben seni almaya gelicem)
+okey samantha (tamam aşkım)

sigaramı aldıktan sonra cia'in bana ayırdığı dairemde takılıp uyudum. sabah gelmişim genel merkeze baktım yine bi koşuşturmaca. beni yine dünkü sarışın afet hatun karşıladı. tabi yine şefe uğradım.bi yerde de operasyon mu ne varmış amk beni yolladılar o time. herkes hazırlıkta bende giyinmişim ekipmanları tabanca kask felan derken elime tutuşturdular mp5'i timin başındakine dedim.

+i dont want mp5.give me a m4a1.(gibeyim mp5'ini jandarma mı sandın beni lan dıbına koduğum m4a1 ver)
-wait (bekle)

Bi m4a1 getirdi öyle böyld red dot sightla lazeri var .harika bişey ama. tabi hepimiz kuşanmışız operasyon saatini bekliyoruz. timde bi huur çocuğu var beni sevmiyo gene tip tıp bakıyo dıbına kodumoğlu sonra şef geldi hepimize moral felan veriyo bende gaza geldim tabi orda "we fuck their mothers." diye bağırdım baktım şef felan alkışlıyo bizimkiler iyice gazlandı. sanırsınız ki moskovaya operasyon yapıcaz alt tarafı huur çocuklarını alıcaz amk. geldi bizim araç gectik arkaya elde silah o an kendimi düğün konvoylarında kamyonet kasasında davul çalan şoparlar gibi hissediyodum.15 dakika sonra dıbına koduğum 3 katlı binasına geldik. timde yaklaşık 30 kişiyiz 15 önden 15 arkadan girdik bınaya.ilk kata bişey yok. verdim hemen komutu ben dururmuyum amk ?

+clear. move it.second floor

eeee anlat panpa

dairede canım sıkılınca dedim bi sigara yakayım baktım paket bitmiş vay amk çıktım dışarı yarım yamalak ingilizcemle mite sinirlendim adamlar 3 ayda kürtçe öğretti bi ingilizce öğretmediler amk. buldum bi supermarket marlboroyla lark var oh dedim en sevdiklerim.

+hi bro(selamün aleyküm kardeş)
-hi,what do you buy?(aleyküm selam.ne vereyim abime)
+i buy one pocket marlboro and one pocket lark (bi paket marlboroyla lark)
+8 $ (bu kadardı galiba amk neyse)

Çıkarttım 20 lirayı lavuk bi şaşırdı adam hayatında ilk defa türk lirası görüyodur belki. atatürkü göstererek

+who is this ? (bu kim?)
-he is m.k.atatürk.he is founder of turkish republic (o mustafa kemal türkiye cumhuriyetinin kurucusu)

Diyerekten atanın hayatını ve kurtuluş mücadelemizi anlattım bi duygulanıp kasanın altından victory paketini çıkardı dedim kürtler burda da çalışıyo neyse adamla çıktık yaktık sigaraları. aynen şunu dedi "i want to be turk.you are very lucky (türk olmak istiyorum be abi siz çok şanslısınız amk) " bizimkilere atatürkü anlatsam "hasgibtir ordan atatürk dinsizdi" der aq.

dedim amk ne cia ne ulan bizim yerimiz mit.2 gün ankarda takıldım genel merkezde brifing felan verdiler. gideceğim gün cia'den iki eleman geldi. anamgili aradım. helallik istedim kadın şüphelendi tabi neyse.gmc jiple vardık esenboğaya ordan takribi 3 saatlik yoldan sonra amerikadaydık. geldik tabi merkeze yine bizi bi bağyan karşıladı.

+welcome mr.blake.how are you ? (hoş geldiniz bay blake. nasılsınız?)
-fine,you ? (iyi,siz)
+fine, follow me.(iyiyim. beni takip edin.)
-ok.(tamam)

Gittik şefin odasına tanıştık manıştık. bana bi daire ayarladılar az buçuk parada aldım. neyse beni dinlenmeye yolladılar.

ne işte çalışıyon evladım?
-mitte çalışıyorum teyzecim
+mit ?!
-milli istihbarat teşkilatı yani teyze
+hee memursun
-bi bakıma öyle teyzecım

Baktım öndeki 12-13 yaşlarındaki çocuk yerinden zıpladı döndü;

+aa abi ajan mısın?
-bi bakıma öyle koçum
++sus adamı rahatsız etme(diyip annesi iki şamar asıldı)

ben tabi gülüyorum bıyık altından aklıma annem geliyodu az dayak yemezdim amk neyse geldim genel merkeze şefin odaya. şef girdi laf

+phillip sana bi haberim var
-buyrun efendim
+bundan sonra cia ile çalışcaksın
-ama efendim
+aması yok bunda sonra cia ilesin.2 gün sonra virginia eyaletine cia genel merkezıne gidiyosun.
-tamam efendim :'(

karakoldan telsizle konuşuyolar "ben özel kuvvetlerden binbaşı murat değirmenci bordo bereliler bölgeye intikal ediyo, tamam" baktım huur çocuklarının zütü tutuştu yine telsizden sesler geliyo "şeyhmusu sona bırakın, tamam" şeymhus kalkın gidıyoruz der demez kafamıza silahları dayadı bordo bereli abılerimiz. beni esir almış gibi gösteriyolarki ilerde benim ve ailemin peşine düsmesin dıye.bu binler. diğer taraftakılerle jöhler ilgilenmiş iki grubun da başı şeyhmus olduğu için bordo bereliler bizim tarafı aldı. neyse görev bitti biz uçaklarla geçtık ankaraya. görev ödülü için bi miktar para verdiler. tabi yarısını annemlere yolladım. borçlarla 2 aydır ödemediğim kirayı ödedim. neyse panpalar 2 hafta sonra mit çağırdı beni. güneş gözlüklerimi takıp takım elbisemide giyip yola çıktım. tabi otobüsle gidiyorum borçlardan uçak bileti almadım. esenlerdeyim yakmışım sigarayı otobüsün kalkmasına 25 dakika felan var polis gelip şekil şukul yaptı yok kimlik felan sordular.ben durur muyum mitte çalışıyoz o kadar. hiç bişey söylemeden mit kimliğini çıkardım havalı bi şekilde. Tamam efendim diyip gittiler. neyse bindik otobüse. yanımda da yaşlı teyze oturuyodu ilk bi saat uyudu kalktığında aynen şu diyalog geçti

+evladım nereye gidiyon?
-(kadın ankara otobüsünde nereye gidiyon dedi amk) sen nereye gidiyosan bende oraya gidiyorum teyze
+ben kızımın yanına gidıyom sende mi oraya geliyon evladım
-yav yok teyze ankaraya işe gidiyorum

başkanın aklına sokmuştum ermeni kod adlı huur çocuğuna sorunca çocuk korkudan ağzını açamadı hal böyle olunca olay infaza döndü ve dünyadan bir huur çocuğunun gitmesine sebep oldum. neyse bu şeyhmus öbür gruptakilerin başına "ajanı yakaladık birleşip bizim karakola saldırıyoruz" konulu telsiz çekince bana bi rahatlama geldi. gidiyoz karakola, telsizden "yerimizi aldık başgan" diye söylediler akılları sıra iki taraftan saldırcak picler benimde üstümde dinleme cihazı var.mit duydu hepsini. neyse saldırı başladı g3 keleş sesleri havada uçuşuyo amk. şeyhmus yavşağı da karakola telsiz çekiyo "memo çık teslim ol annen bekler nişanlın bekler hadi gel teslim ol" aklı sıra askeri korkutcak huur çocuğu. sonra panpalar noldu biliyo musunuz ?

neyse dağdaki pezolar karakol baskını planlıyodu. mite haber verdim bu operasyondan alınmamıda istedim kabul ettiler çünkü benim planı orduya iletmem ve baskınların engellenmesi pkkyı ajanlara karşı harekete geçircekti. plan açıklanınca orduya illetti yaklaşık bi 20 kişilik bi grupla karakola doğru yola çıktık karakola gelmeden şeyhmus başgan konuştu

+eçimizde tece ejanı vordir lo
-vışş şeyhmus başgan ne ejanıdır lo ?
+öşte bu yözden garakol basginini başga yere yapacaz lo
(amk dedım jöhler bu karakolda bekliyo baska karakola baskın yaparlarsa ordakiler yarra yer)
+yoksa bu ejan sen misen şiwan hewal ? (kod adım şiwandı hep megri megriyi söylerdim)

Suçu başkasına atmam lazımdı dağda zatem bu binlerin şan şeref kavramı yoktu.
-vollah başgan bende ejan olacak yeteneg yoktir he ema ermeniye sorsana başgan erada bir ... Köyine niye iniymiş ? Yoksa eskere istihbagarat vörmek eçin mi ?

eğitim sorumlusu ile görüşüp formları doldurdum. yaklaşık 3 ay boyunca eğitim aldım. artık bende bir ramboydum. eğitimim bittıkten 1 hafta sonra sahaya çıkıyodum.ilk görevim pkknın arasına karışmaktı. görev günü geldi beni ırak sınırına yakın bi yerde bıraktılar. plan şuydu içerdeki adamımız beni dağa çıkartıp esir süsü verecekti bende onlara gerilla olmak istediğimi iletecektim. planın ilk aşaması buydu ve ilk aşamayı başarıyla tamamladık. artık bende bır gerillaydım tece eskeri pardon asker tanısın(kaptırmışım kendimi)diye yeşil atkı takıyodum yani yeşil bendim ama ben bilgi topluyodum sadece bu arada aklı olan dağa çıkmaz hamurdan başka bişey yemiyo dıbına g3 soktuklarım. neyse 1 ay dağda iyi bilgi toplamıştım. iyice rolume sokmusum kendimi dağda hewallerle ahmet kaya dinlemek, kürtçe konuşmak felan daha niceleri.