/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 126.
    +1
    rez bakim okuruz bunuda
    ···
  2. 127.
    +1
    Rezerve
    ···
  3. 128.
    +1
    anasına atladığım seri yaz seriiii
    ···
  4. 129.
    +7
    -''cihat' ı sevdim, iyi bir çocuğa benziyor. aynı bölümde olmanız da iyi oldu, not paylaşımı ve kitapları ortaklaşa kullanırsınız. zarar gelmez ondan gördüğüme göre. şey, o sonradan gelen kız, evrim mi ne, pek de güzel birine benziyor kuzi. bakışlarını gördüm, ne o, etkiledi mi seni?,

    yok be kızım, ne etkilemesi. bizim kuzenin de gözünden bir şey kaçmıyor ki amk.sadece hoş kız, bakmaya doyamıyor insan. biliyorsun, ufak bir kasabadan geldim izmir' e, bu gayet doğal değil mi?

    -
    kuzi, aman boş ver. şu an kız yatağında değil mi, vay seni köpek, hahahaha! senin yerinde olsam o kıza farklı yaklaşırdım. sen gerçekten tam bir köylüsün

    ne yapmamı bekliyorsun ki, kız baygın halde

    -
    git kızı uyandır, seviş; hahaaha! şaka bir yana, git uyandır ve duygularını açıkla. şu an sarhoş zaten, her şeyi kabul eder. eğlenceli bir zaman yaşamak için bu fırsatı kaçırma derim. aman, bana ne ki, senin gibi bir odunu ben mi yontup topluma kazandıracağım, hiç sanmıyorum. sabaha geliyor zaten, ben gidiyorum. ailem ağzıma sıçacak zaten bu saate kadar kaldığım için. anahtarı nereye koymuştum, ha tamam. kuzi, kendine iyi bak, sağ elini sev, hahahaha!''

    bu işe çok kızmıştım. bir kız, erkekliğimi sorgulamıştı. belki de haklı olabilirdi, şu an evrim içeride uyuyor ve benim yatağımda, yarı çıplak vaziyette... gitmeliydim elbette yanına.
    sakinleşmek için bir sigara yaktım ve odama doğru ilerledim. kapıyı yavaşça açtım, evrim hala uyuyordu. yatağın yanına çöküp biraz bekledim. sigaramdan biraz nefes çekip, evrimin yüzüne yaklaştım. çok güzeldi lan, sıcaklığını hissedebiliyordum. saçlarını ellemeye kıyamadım, ellerim sigara kokuyordu çünkü, bu yüzden temas etmeden yaklaştım.
    ···
  5. 130.
    +4 -1
    dudaklarını dudaklarıma temas ettirme fikri geldi aklıma, ne olabilirdi ki en fazla. uyansa bile anlamazdı bunu sanırım. 90 derece açıyla yüzüne doğru eğildim, dudaklarımız arası mesafe 3cm kaldı. nefesini hissedebiliyordum, kendimi tutamadım ve bir öpücük kondurdum beyler. öpücüğün şoku ile de hemencecik odadan çıktım, ve kendime kızdım. bu ne şimdi, taciz mi bu, ben birine zorla sahip mi oldum diye sorguladım kendimi. saat 06:00 olmuştu ve ben daha uyumamıştım. büyük ihtimal uyuyamazdım da bugün. kendime gelmek için soğuk bir duş aldım ve salona geçtim. biraz instagramda takılayım derken, takip isteği ile karşılaştım. yoksa, dedim içimden. evrim beni takip mi etmeye başladı, ah ulan. baktığımda gördüğüm şey beni şaşkına çevirmişti. ikinci el dükkan sahibi mustafa dayı istek yollamış. bu super mario kılıklı muallak hangi ara instagram açıp beni buldu, diye iç geçirmeden edemedim.

    1 hafta sonra---

    dersler başlayalı 2 gün olmuştu. ben ve cihat okula daha uğramamıştık. dedik, bir gidelim de ne var ne yok inceleyelim. hocaları görelim, kampüste kız keselim.
    ···
    1. 1.
      +1
      Ben o kızın babasıyım bilader bidaha o kıza yaklaştığını görürsem seni incir ağacının tepesinden atıp orta dalında yakalayıp alt dalda giberim!!11!!11
      ···
  6. 131.
    +1
    Rezzan dim
    ···
  7. 132.
    +1
    Reserved
    ···
  8. 133.
    +1
    Rezruvar
    ···
  9. 134.
    +1
    Rezervasyon
    ···
  10. 135.
    +1
    rezervasyon
    ···
  11. 136.
    +1
    Devam et amk 3 günde 1 part atma
    ···
  12. 137.
    +6 -1
    kız potansiyeli yüksek kulüplere üye olmaya başladık cihat ile.
    kampüste biraz turladıktan sonra, çardaklardan birine oturup sigara yaktık. bir yandan da diğer çardaklarda oturan kızları kesmeye başladım.
    kanka, bak şu arkadaki kızlar bize bakıyor, yanlarına gidelim mi lan, dedim cihat' a. o ilk önce yok, mok dese de kabul etti. kızlar bizim sigara içtiğimizi görmedikleri için, onlardan ateş isteme bahanesi ile tanışmaya çalışacaktım. beyler, kızlar üç kişi olup, üçü de zütü yere bakan cinstendi, ama yüksek çekiciliğe sahiplerdi.
    rahatsız ettik de, rica etsem ateşiniz var ise verir misiniz, diye söze başladım. üç kız da bana bakmaya başladı, bu beni cidden heyecanlandırmıştı beyler. bakışları kedi gibi, çok ilginç bilirsiniz bu kızların bakışlarını.
    -elbette, alabilirsin

    çakmağı elinden almak yerine, sigaramı kendisinin yakmasını rica ettim beyler, bu temas için daha iyi oluyor çünkü. birkaç duman çektikten sonra, sağ olun, sizlerin bölüm ne, diye söze başladım. okulun ilk günü tanışmak için en tipik sorulardan birisidir, tavsiye ederim.
    hukuk, birinci senemiz. peki ya siz? yanıtını aldım. ulan, çok ilginç oldu bu. hehehe, bizler de hukuk birinci sınıfız, pek karşılaşamadık sizinle. dedi bizim cihat.
    kızlar, üçü birden gülerek derslere uğramadığınız için karşılaşmamış olabiliriz, dedi.
    sizler nerede kalıyorsunuz, kyk falan mı, diye sordum. kızlar, üçü birden evdeyiz, yanıtını verdiler. sanki anlaşmış gibi üçü birden yanıt veriyordu amk. biz bunlarla 30 dakika boyunca konuştuk, sonra bu kızlardan ismi merve olanın telefonu çaldı, yerimizi tarif etti telefondaki kişiye sonra da kapattı. aradan bir 15 dakika sonra, bilindik bir ses işittik:
    -herkese selam,

    hoş geldin evrim, biz de seni bekliyorduk. bu arkadaşlar da bizi avlamaya gelmişler, şunların haline bakar mısın ya,
    ···
  13. 138.
    +1
    Rez 116
    ···
  14. 139.
    +7
    aslında buna şaşırmamamız lazımdı, sonuç olarak aynı bölüm öğrencisiyiz; ama kızların bize bu av muhabbetini yakıştırması çok ilginç gelmişti. bu kızlar, köylerde şalvar giyip, kente mini etek ile giren cinstendi beyler.
    evet, biz öyleyiz değil mi cihat, ehuehu, diye muhabbeti mizahi yöne çekmeye çalıştım. cihat ise, garibim 4 kıza bakıp, bir şey diyemeden öylece duruyordu.
    ben onları tanıyorum, gayet iyi insanlardır. ayrıca bizim kiracımız olurlar kendileri, diye söz aldı evrim.
    ben de evrimi başımı sallayarak onayladım, akabinde telefonuma bildirim geldi. mesaj mustafa dayıdan idi. mesaj aynen şu şekil amk:
    yeğenim, akşam bizim dükkanda mangal partisi yapacağız. cihat'ı da al gel. okuldan kızlar da geliyor, eğlenceli atmosfer var'',

    dayının mekanı sanayi sitesi diye bir yerde. burası, akşamları boş oluyor ve istediğiniz gürültüyü çıkarabiliyorsunuz. dükkanın yolundan geceleri araç bile geçmiyor. cihat' a bana gelen mesajı yolladım, kızlara çaktırmamasını da tembihledim .

    bizim gitmemiz lazım, bir işimiz çıktı. merve, memnun oldum, arkadaşlar sizinle de. evrim, sen de kendine iyi bak, dedim ve çardaktan kalktık, evrim bana yaklaştı, yüzünü yüzüme yaklaştırdı, yanağımdan öpücük kondurdu ve gülümsedi. elbette bu benden hoşlandığı anldıbına gelmiyordu, diye düşündüm. burası izmir, laik memleket. burada bunlar doğal dedim ve dayının mekanına uçtuk
    ···
    1. 1.
      +1
      yaz ulan yaz
      ···
  15. 140.
    +2
    Bu dayı da ne azgın çıktı
    ···
  16. 141.
    +1
    Bu dayı sizin kızları gibmesin amk
    ···
  17. 142.
    +1
    Rezervasyon
    ···
  18. 143.
    +1
    Rezervatullahi ve berakatü
    ···
  19. 144.
    +1
    Rezerve
    ···
  20. 145.
    +11
    dayının mekanına vardığımızda, mekanın önünde ateş yanıyordu. dedik ne oluyoruz! aylardan eylül, akşamları pek serin oluyor buralar. bu yüzden hem ısınmak, hem de güzel bir atmosfer yaratmak için dayı yolun ortasına ateş yaktı, kafaya bak amk.
    ooo, yeğenlerim hoş geldiniz. cihat, tutun şu koltuğu da yakalım,
    söylemeyi unuttum, mustafa dayı ateşi ev eşyaları ile körüklüyor. yani ateşe koltuk, kanepe ve masa atıyor. elbette attığı eşyalar iş görmeyen cinstendi.

    dayı, kamyonetinin arkasına sakladığı sigaraları çıkarıp bize ikram etti ve ateşin bir köşesine geçip oturduk. elemanlardan biri de mangal başında, tavuk pişiriyor. ortamda çok kız olmasa da, idare eder cinsten bir grup vardı.

    kızlar, salatayı yaptınız mı, dedi dayı. amk, adamın sesi yükselince tizleşiyor. dükkandan elinde yeşil bir tepsi ile gelen kızı görünce cihat ve ben çok şaşırmıştık; ama kız bizden daha şaşkın olacak ki tepsiyi düşürdük.

    hay gibeyim yapacağınız işi, diye tepki verdi dayı ve kendisinin salata yapacağını söyleyip mekana girdi. biz de kızın yanına gittik cihat ile,
    iyi misin merve, sorun yok değil mi, dedik. merve, şaşkınlığını atlatıp, sorun yok, siz mustafa dayıyı nereden tanıyorsunuz ya, dedi. ikimiz de eşyalardan ötürü tanışmıştık mustafa dayı ile. bu dayı, yıllardır izmirde yaşıyor, 25 yaşında gelmiş. ilginç hikayeleri de vardır bura ile alakalı. bunlardan biri:
    ''o zamanlar 35 yaşında, delikanlıyız. yine böyle bir parti yapmışım, öğrencileri davet ettim. bu öğrencilerden ismi hande olan bir kız, alkolden ötürü 'ya mustafa ağabey, göğüslerim sence çok mu küçük' deyip bana memelerini açtı. ben de kapat kızım, ayıp diye bir şey var, dedim.''

    elbette biz bu hikayeye pek inanmadık, bildiğimiz dayı kızı yalardı amk.

    cihat, mangal başına geçip bir muhabbete daldı diğer elemanlarla, ben de merve ile baş başa
    beyler, merve çok ilginç bir kızdı. ordudan gelmiş izmir'e. ailesi bunu kapalı olarak biliyordu, ama bu zütü başı açmaya başladı izmir' e gelince. ilginç bir tip anlayacağınız.

    ee merve, sevgilin var mı, gerçi olsa yanında olurdu değil mi şu an, diye söze başladım. bu cesareti alkolden aldığım doğrudur beyler. merve, kahkaha atarak, şu an zaten yanımda bulunuyor, dedi. sanırım yine işler karışmaya başladı diye geçirdim içimden...
    Tümünü Göster
    ···